www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 01-22-2007, 12:35 AM   #1
buluay
Geçerken Uğradım
 
buluay Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Jan 2006
Yaş: 44
Mesajlar: 102
Teşekkür Etme: 8
Thanked 56 Times in 20 Posts
Üye No: 7728
İtibar Gücü: 1471
Rep Puanı : 2810
Rep Derecesi : buluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud ofbuluay has much to be proud of
Cinsiyet :
Post HiZBULLAH iSRAiLi NASIL YENDi? (Solonanin eski danismani Alastair CROOKE)

Eski bir İngiliz M16 istihbarat subayı olan Alastair Crooke, kendilerini politik islamı anlamaya adamış Londralı bir grubun oluşturduğu "çatışmalar forumu"nun kurucusu ve müdürüdür. Crooke Avrupa birliği yüksek komiseri Javier Solana’nın eski Ortadoğu danışmanı ve ikinci intifadanın nedenlerini araştıran Mitchell komisyonunun da bir üyesiydi.

Alastair CROOKE
Amerikalı askeri uzman Anthony Cordesman 11 Eylül 2001 saldırılarından 5 yıl sonra İsrail –Hizbullah çatışmasının öyküsünü yayınladı.”İsrail –Hizbullah Savaşından İlk Dersler” Pentagonda müthişi bir ilgi uyandırdı, genelkurmay planlama uzmanları tarafından incelendi ve Washington’da askeri uzmanlar arasında elden ele dolaştı.
Cordesman analizin tamamlanmadığını, zira karşılaştırma için Lübnan ve Hizbullah’a gidilmediğini belirtmektedir. Cordesmanın çalışması yetersiz olmasına rağmen iki konuda başarıya ulaşmış bulunmaktadır; savaşın İsrail bakış açısından değerlendirilmesi için bir temel sağlaması ve Hizbullahın nasıl ve ne kadar iyi savaştığı konusunda sorular uyandırması.Savaşın bitiminden yaklaşık 2 ay sonra ,Cordesmanın bıraktığı boşlukların doldurulması mümkün hale gelmiştir.
Bizim burada çizdiğimiz tablo da sınırlıdır. Hizbullah yetkilileri ne halka ne de gazetecilere savaşı nasıl sürdürdükleri, birliklerin konumu ve gelecek stratejisi konularında açıklama yapacaktır.Savaştan Hizbullah’ın, Amerikan ve İsrailli strateji planlamacılarının çıkardığı dersler belirmeye başlamıştır.Bizim ulaştığımız sonuçlar, savaşın seyri süresince cephede yapılan değerlendirmelere, İsrailli,Amerikalı ve Avrupalı askeri uzmanlarla yapılan görüşmelere,askeri stratejistlerle yapılan tartışmalarda ulaşılan sonuçlara ve savaşın sonucuyla son derece ilgilenen ve kendileriyle de konuştuğumuz üst düzey Ortadoğulu yetkililere dayanmaktadır.
Bizim vardığımız genel netice, bazı Beyaz saray ve İsrail yetkililerince dillendirilen bakış açısıyla çelişmektedir: İsrail’in Lübnan saldırısı hizbullahın savaş kabiliyetini önemli derecede hasara uğrattı, İsrail hizbullahın askeri kapasitesini gelecekte bir çatışmayı sürdüremeyecek şekilde zaafa uğrattı ve bir zamanlar güney lübnanda büyük bir yığınak yapan İsrail Savunma Kuvvetleri(IDF) düşmana üstünlük sağlayarak israilin politik hedeflerine uygun bir anlaşmayı dikte etme gücüne sahiptir.
Gerçek tam aksidir.Savaşın hemen öncesinden son operasyonlara kadar Hizbullah komuta kademesi, israilin stratejik ve taktik karar alma mekanizmasına istihbarat,askeri ve politik müdahalelerle sızmış ve İsrail ile savaşında kesin ve tam bir zafer elde etmiştir.
İstihbarat Savaşı
Savaş arefesinde hizbullah genel sekreteri Hasan Nasrallah , 12 temmuz sabahında saat 9.04 te 8 askerinin öldürülmesi ve 2 askerin de kaçırılmasına israilin verdiği askeri tepkiyi sürprizle karşıladıklarını itiraf etti.
Nasrallahın açıklaması,hizbullahın israille savaş başlatmak kastında olduğu ve kaçırma olaylarının hizbullah ve iranın üzerinde antlaştığı bir planın parçası olduğu yönündeki basın açıklamalarını sona erdirdi.Hizbullah uzun yıllardır İsrail askerlerini kaçırma niyetini gizlemediği halde , yaz ortasında bu emelini gerçekleştirmeyeceğine inanmak için yeterli sebep vardı:diasporada yaşayan zengin Şii ailelerin lübnanı ziyaret etmeleri ve harcamalarını Şii cemaat içerisinde yapmaları, Körfez bölgesinde yaşayan Arapların kitleler halinde ülkeye gelmelerinin umuluyor olması.
Hizbullahın eylemlerini Hamas ile koordineli olarak yürüttüğü yönündeki raporlar da durumu açıklamıyor.Hamas kaçırma olaylarını şaşkınlıkla karşıladı, Hamas yönetimi hizbullah eylemlerini savunsa da,geri planda bu eylemlerden memnun olmayabileceklerini tahmin etmek zor değildir:çatışma süresince İsrail Gazzede Hamasa karşı çok sayıda askeri operasyon gerçekleştirerek onlarca militan ve yüzlerce sivilin ölümüne sebep oldu.Bu saldırılar Batıda görmezlikten gelindi ve böylece “Ortadoğu yanarsa Filistinliler unutulur” deyişine canlılık kazandırdı.
Gerçekte, iki İsrail askerinin kaçırılıp sekizinin öldürülmesi Hizbullah yönetiminde şaşkınlığa yol açtı ve sadece İsrail sınırında görev yapan ve kendilerine israilin askeri zafiyetinden yararlanmaları emredilmiş Hizbullah birimleri eliyle gerçekleşti.Sabık başbakan Ariel Sharonun son Hizbullah-İsrail esir değişim antlaşması gereğince tüm Hizbullah esirlerini değil de sadece 3 esiri serbest bırakarak antlaşma şartlarına aykırı hareket etmesinin ardından,Nasrallah hizbullahın İsrail askerlerini kaçırma niyetinin işaretlerini bizzat vermekteydi.
Aslında kaçırma hadiseleri oldukça kolay olmuştu:sınırdaki israil askerleri geçerli operasyonel prosedürleri açıkça ihlal etmişler,araçlarını hizbullah mevzilerinin görüş alanı içinde bırakmışlar ve bunları üst düzey komutanlarla temasın ve koruma ateşinin olmadığı durumlarda yapmışlardı.
Batı medyası İsrail- Lübnan sınırındaki olayları sürekli çarpıtarak verdiği halde İsrailin Ha’aretz gazetesi şu açıklamayı yapmaktaydı:”Tank ve zırhlı personel taşıyıcılardan oluşan bir kuvvet sıcak takip amacıyla derhal Lübnana gönderildi. Bu takip sırasında,saat 11 sularında bir Merkava tankı sınır tellerinin yaklaşık 70 metre kuzeyinde 200-300 kg. patlayıcı taşıdığı tahmin edilen güçlü bir bombanın üzerinden geçti.Tank tamamen tahrip oldu ve 4 kişilik mürettebat olay yerinde hayatını kaybetti.Takip eden saatlerde IDF askerleri hizbullah militanlarına karşı şiddetli bir saldırı başlattı. Bu çatışma sırasında,saat 15.00 suları, 1 asker daha öldürüldü ve 2 asker de hafifçe yaralandı.”
Kaçırma olayları normal sınır prosedürleri dışında hareket eden komutanların sebeb olduğu bir dizi hatanın başlangıcını işaret ediyordu.Devriyedeki askerler kuzeydeki görevlerinin son günlerindeydiler ve savunma pozisyonları düşmüş durumdaydı.Hizbullah militanları 2 israil askerini kaçırmaları sırasında 8 askeri öldürmemişlerdi.8 asker, sınırda görevli bir komutanın geçerli prosedürleri ihlal ederek zırhlı araçlara militanları takip emri vermesi üzerine öldüler.2 zırhlı araç Hizbullah anti-tank mayınlarına çarparak tahrip oldu.8 asker bu operasyon sırasında veya hemen ardından yaşanan çatışmalar neticesinde hayatını kaybetti.
Bir IDF biriminin koruma ateşi olmadan sınıra bu kadar yakın dolaşmaları ve kendilerini bir Hizbullah saldırısına açık hale getirmeleri İsrailli yetkilileri birimin emir-komuta zinciri dışında hareket edip etmediklerini sorgulamaya itti.Olayın hemen akabinde, gerçekleri saptamak ve İsrailin kuzey sınırı boyunca görev yapan birimlerin tabi olduğu IDF prosedürlerini gözden geçirmek amacıyla üst düzey IDF komutanlarınca bir iç soruşturma komisyonu oluşturuldu.Bu komisyonun elde ettiği bulgular hakkında henüz açıklama yapılmadı.
İsrailin verdiği karşılığa şaşırmalarına rağmen Güney Lübnandaki Hizbullah militanları kaçırma olayı sırasında tam teyakkuza geçmişti ve cephanelik komutanları üstleri tarafından alarma geçirilmişlerdi.Hizbullahın sağlam ve sert savunması, İsrailin 2000 yılında bölgeden çekilmesiyle başlayan 6 yıllık gayretli bir çalışmanın ürünüydü. Hizbullah mühendisleri tarafından tasarlanan ve inşa edilen komuta sığınaklarının çoğu tahkim edilmiş,hatta birkaçı klima ile donatılmıştı.
Cephaneliklerin inşası geçmişten beri aldatıcı bir faaliyet eşliğinde yürütülüyordu.Bazı sığınaklar açıkta ve çoğunlukla İsrail casus araçlarının gözleri önünde veya İsrail ile yakın ilişkileri olan Lübnan vatandaşlarının gözetimi altında inşa edildi.Birkaç tanesi hariç bu sığınaklar sahteydi.Diğer sığınakların inşası Lübnan nüfusundan gizli tutulan bölgelerde devam ediyordu.En önemli komuta sığınakları ve silah-cephanelik sığınakları Lübnanın kayalık tepelerinde yaklaşık 40 metrelik derinliklerde kazılıyordu.Yaklaşık 600 ayrı mühimmat ve silah sığınağı Litaninin güney bölgesine stratejik olarak yerleştirilmişti.
Güvenlik açısından,hiçbir komutan sığınakların yerini bilmiyordu ve belli bir hizbullah militan grubu sadece 3 sığınağa ulaşabiliyordu-bir asıl mühimmat sığınağı ve 2 adet yedek sığınak(asıl sığınağın imha edilmesi olasılığına karşılık).Farklı asıl ve destek yerleşim mevzileri belirli muharebe sahalarında silahlanıp çarpışmak ile görevlendirilmiş muharip birimler için hazırlandı.Askerlerin yerleşiminde uyulacak güvenlik protokolleri özenle yerine getirildi.Hiçbir Hizbullah üyesi örgütün tüm sığınak yapısı hakkında bilgiye sahip değildi.
Savaşın ilk 72 saatinde Hizbullahın ana cephanelikler ve mevzileri İsrail Hava Kuvvetleri tarafından hedef alındı.İsrailli komutanlar bu sığınakların yerini bir dizi istihbarat raporu vasıtasıyla tespit ettiler;Hizbullah iletişimine sızılmasıyla elde edilen bilgiler, Amerikan ordusuyla yapılan işbirliği antlaşmalarıyla sağlanan casus uydu fotoğraflarından toplanan bilgiler, İsrail Hava Kuvvetlerinin bölgede yaptığı uçuşlardan elde edilen fotoğrafların analizi,Güney Lübnanda görev yapan insansız casus uçakların sağladığı fotoğraflar ve en önemlisi; ülkeye misafir işçiler olarak giriş yapmış büyük bir grup yabancının (lübnan lı olmayan) aralarında bulunduğu güney lübnan'da yaşayan israil ajanlarınca elde edilen güvenilir bilgilerle savaşın ilk 72 saatinde hizbullah'ın mevzi ve önemli sığınaklarına yapılan ilk saldırı başarısızlıkla sonuçlandı.
Temmuz 15 te İAF (israil hava kuvvetleri) hizbullah'ın beyrut taki yönetim binasını hedef aldı. bu da başarısızlıkla sonuçlandı. Savaş sırasında hizbullah ın hiç bir önemli politik figürü İsrail in organizasyon önemli liderlerini kaybetti şeklindeki sürekli ısrarının tersine öldürülemedi.
Savaşı yakından takip eden amerikalı bir yetkili İAF saldırısı savaşın ilk üç gününde hizbullah askerlerinin kullanımına uygun toplam askeri kaynakların "belki sadece % 7" sini yok edebildi dedi ve ekledi "düşünceme göre israil in hizbullah yönetimine yaptığı hava saldırısı mutlak bir başarısızlıktır."
Hizbullah yöneticilerinin (israil hava saldırısında dokunulmayan) iran büyükelçiliğine sığındıkları doğru değil tersine hizbullah liderinin tam olarak nerede korunduğu bilinmiyordu. hizbullah lideri nasrallah arkadaşlarından birine "ben bile nerde olduğumu bilmiyordum" dedi. bütün bunlarla birlikte İAF'nin savaşın ilk günlerinde hizbullahın askeri kapasitesini bitirememe beceriksizliğinin sonucu olan lübnan nın altyapısını yıkmak israil in askeri planı değildi.
İsrail in askeri planı hizbullahın askeri ve politik birikimini yok etmenin yanında hızlı ve sürekli bir bombardımanla lübnanın önemli yollarını ve limanlarını bombalamaktı. israil hükümeti, hıristiyan, sünni ve dürzi toplulukları arasındaki hizbullah desteğini zayıflatmak için niyetini gizlemedi. bu düşünce; hizbullahı koruduğundan lübnanı cezalandırmak ve milislere karşı halkı kışkırtmak için 2000 de güney lübnan dan geri çekilişinden bu yana israilin planının bir parçasıydı.
IDF (israil savunma kuvvetleri) yetkilileri güvenle ve açıkça saldırıdaki başarılarını ilan ederlerken kumandanları bir haftalık bombalamadan sonra hizbullahın kırsal hedef bölgesindeki potansiyel sığınaklarına hava saldırılarını arttırmayı onaylamasını başbakan ehud olmert e tavsiye ediyorlardı. olmert kıdemli memurlarının bir istekte bulunmakla istediklerini aldıklarını bilerek bu saldırıları onayladı fakat başlangıçta hizbullah a verilen zararın abartıldığını kabul etti.
Qana olmert in "hedef alanını genişletmeye" katılmasının sonucuydu. çatışmayı yakından izleyen bir amerikalı askeri yetkili qana bombalamasıyla ilgili olarak şunları söyledi: "bu aslında çok karışık değil. ilk harekatın başarısızlığından sonra israil hava kuvvetleri planlama yetkilileri bir şeyin atlanıp atlanmadığını görmek için hedef dosyalarına baktılar. bir şeyin atlanmadığına karar verdiklerinde muhtemelen biri ayağa kalkıp diğer odaya geçti ve nüfusun yoğun olduğu yeni hedefler dosyasıyla geri döndü ve şöyle dedi 'hey bu hedef zarflarının durumu nedir?' ve böylece onlar bunu yaptı." yani güney lübnan da nüfusun yoğun olduğu bölgelere "yakın" hedeflerin bombalanması israil in başarısızlığıdır-- başarısı değil.
Hedef germenin çatışma boyunca büyümesi, onların hizbullahın önemli askeri varlıklarını belirlemedeki yetersizlikleriyle boşa çıktı ve israil hava kuvvetleri okulları insanların yoğun olduğu merkezleri ve camileri hedef almaya başladı-- hizbullah ın sığınaklarını belirleyip yok edememeleri hizbullahın önemli birikimini sivil merkezlerde saklama isteğinde olabileceği inancıyla.
İsrail hava kuvvetleri yetkilileri hizbullah ın israile roket atışlarının devam etmesini milislerin sürekli takviye edilmelerine bağladılar. qana kavşaktı beş büyük yolun kesişim noktasıydı ve hizbullah bölgesinin kalbiydi. qana nın destek zinciri olduğunu düşünmek israil hava kuvvetlerine hizbullah ın operasyonlarına kavşak şehirden sürekli desteklendiği için devam edebildiğini kanıtlama fırsatı verdi. bununla birlikte gerçekte israil savunma kuvvetleri kıdemli komutanları lübnandaki dağınık hedeflerin hizbullah ın birikimine çok az zarar verdiğini biliyorlardı çünkü hizbullah herhangi bir ikmal umudu olmadan saldırılarına devam ediyordu ve İsrail in saldırılarına karşı güçlendirilmiş silah ve roket depolarına bağımlıydı. 28 sivilin öldürüldüğü qana nın ardından israil 48 saatlik bir ateşkese razı oldu.
Ateşkes; Hizbullah ın hava saldırısına karşı başarılı bir şekilde direndiğinin ve güney Lübnan ın savunmasını uzun süre sürdürmeyi planladığının ilk kanıtlarını verdi. Hizbullah komutanları politik üstlerinin emirleri gereğince ateşkese uydular. Bir veya iki istisna dışında bu ateşkes süresince İsrail e hiçbir roket fırlatılmadı. İsrail ve batılı istihbarat uzmanlarınca göz ardı edilen Hizbullah ın gerçekten “ateşi durdurma” kapasitesiydi. Hizbullah ın arazideki komutanlarını disiplin altında tutabilmesi, Hizbullah ın iletişim imkanlarının İsrail hava saldırısında yok olduğunu düşünen İsrail savunma kuvvetleri komutanlarında istenmeyen bir şok etkisi yarattı. Hizbullah ın komuta kademesi arazideki komutanlarla temas halindeydi ve İsrail müdahalesine karşın bu komutanlar sağlıklı bir iletişim ağına sahiplerdi.
Çok açık olarak Hizbullah ın ateşi kesme yeteneğinin anlamı; İsrail in Hizbullah savaşçılarını komuta kademelerinden ayırma amacının (sofistike savaş alanındaki bir savaşta modern ordular tarafından bir gereklilik olarak düşünülen) başarısızlığıydı. İsrail savunma kuvvetlerinin yüksek rütbeli komutanları sadece bir sonuca vardılar—hizbullah ın askeri birikimiyle ilgili savaş öncesi bilgi, en iyi tanımlamayla, çok eksik en kötü tanımlamayla ölümcül derecede yanlıştı.
Aslında iki yılı aşkın bir süredir Hizbullah istihbarat yetkilileri önemli bir karşı-istihbarat sinyalleri inşa etmişlerdi. Savaş boyunca Hizbullah komutanları İsrail savaşçılarının ve topçularının ne zaman ve nereden saldıracaklarını öngörebildiler. Dahası Hizbullah Lübnan daki önemli İsrail istihbaratçılarını belirledi. İsrail savunma kuvvetlerinin sınıra yönelmesinden ve sonunda saldırmasından bir ay önce Lübnanlı istihbarat yetkilileri ülkenin içinde çalışan İsrail ajan zincirini kopardılar.
Lübnanlı (ve Hizbullah) istihbarat yetkilileri Lübnan da ağın liderini bulamamalarına rağmen en az 16 İsrail ajanı yakaladılar. Dahası 2004 ten savaş akşamına kadar geçen iki yıl zarfında Hizbullah; başarılı bir şekilde bir grup sivil Lübnanlıya İsrail istihbarat yetkililerine Hizbullah ın güney Lübnan daki önemli askeri sığınakların yerlerini yanlış verdirmede başarılı oldu. Bazı çok önemli durumlarda Hizbullah ın yüksek rütbeli istihbarat yetkileri önemli askeri yerleşimleri ile ilgili İsrail i yanlış bilgi ile “bildirimde” bulunabildiler -- buda İsrail in hedef dosyalarının gerçekten olmayan hedeflerle dolmasını sağladı.
Sonuç olarak Hizbullah ın İsrail hareketlerini öngörüp “okuması” kara savaşına büyük bir darbe vurdu. Hizbullah istihbarat yetkilileri sinyal istihbarat kapasitelerini o kadar kusursuz hale getirdiler ki İsrail askeri komutanlarının kara iletişimlerini yakalayabiliyorlardı.
Komutanlarının birbirleriyle iletişim kurmalarına imkan veren çok sofistike “dalga duyarlı” sisteme bağlı olan İsrail Hizbullah ın karşı sinyal teknoloji yeteneğini anlamada başarısız oldu. Sonuç; tek sürprizin askerlerinin zafer ölçüsünü sağlayacağı şeklindeki İsrail hesaplamasına önemli bir darbe oldu.
Şimdi İsrail politik kurumları için savaşta askerlerinin ilk askeri amaçlara ulaşmada başarısız olmalarının şokundalar—önemli bir miktar Hizbullah cephaneliklerini ve Hizbullah ın komuta kapasitesini yok etmeyi de içeren.
Fakat İsrail politik kurumları kötü sonuç için nerdeyse hiçbir şey yapmamışlardı: 12 Temmuz saldırısının ardından toplanan ilk İsrail güvenlik kabinesi sadece 3 saat sürdü. Ve olmert ve güvenlik kabinesi savaşın ilk üç günü için İsrail savunma kuvvetlerinin yaptığı planın özet ayrıntılarını isterken; çatışmanın sonunda politik hedefleri açıklamada veya saldırı başarızlığı halinde olması gereken bir politik program konusunda başarısız oldular.
Olmert ve güvenlik kabinesi savaşın ilk kuralını önemsemediler—düşmanlarını aşağıladılar. Pek çok açıdan olmert ve kabinesi İsrail savaş stratejisine duydukları şartsız inancın tutsağılardı. İsrail halkı gibi onlarda İsrail savunma kuvvetlerini sorgulamayı kutsala saygısızlık olarak gördüler.
İsrail in çatışma sırasında istihbarat başarısızlığı felaket boyutundaydı. Bunun anlamı; savaşın ilk 72 saatinde Hizbullah ın birikimini dikkate değer oranda yok etme konusunda İsrail hava harekâtının başarısızlığı İsrail in Hizbullah a karşı parlak bir zafer kazanma şansının olmadığıdır.
“İsrail savaşı ilk üç gün içinde kaybetti” dedi bir Amerikalı askeri uzman. “eğer böyle imkanlara ve güce sahipseniz kazanmalısınız. Aksi takdirde daha çok yolunuz var demektir.”
Hava harekatının başarısızlığından sonra İsrail savunma kuvvetleri komutanları şu sonuca vardılar; bir tek şansları vardı—Hizbullah ın kontrol etme isteğini yok etme ümidiyle Lübnan ı kara kuvvetleriyle istila etmek.
Kara Savaşının Kazanılması
İsrail hava kuvvetlerinin yapmada başarısız oldukları şeyi başarmak için verilen İsrail in kara savaşı başlatma kararı acele ve planlanmamış bir karardı. Çatışmanın ikinci haftasında İsrail savunma kuvvetleri birlikleri güney Lübnan a akınlar yaparken İsrail askeri yönetimi kara birliklerini ne zaman ve nerede konuşlandıracakları konusunda kararsızdı. Bu kısmen hava kuvvetlerinin zafer iddialarının bir sonucuydu. İsrail hava kuvvetleri sadece bir gün içinde havadan başarı sağladığını iddia etmeye devam ediyordu. Bu karasızlık kara harekatının ne zaman başlayacağı veya başlayıp başlamadığı konusunda batı medyasının belirsizliğiyle örtüştü.
Yüksek rütbeli İsrailli yetkililer basına kara harekatının zamanının çok gizli tutulduğunu aslında bunu kendilerinin de bilmediklerini söylediler. Çekimserlik kısmen sınırı geçmiş küçük ordu birliğinin tecrübelerinin de bir sonucuydu. Güney Lübnan da faaliyet gösteren özel ordu birlikleri 18 temmuz gibi erken bir zamanda Hizbullah birliklerinin israile karşıdan bakan noktadaki pozisyonlarını korumak için ısrarla savaştıklarını rapor ettiler.
Bu noktada başbakan ehud olmert politik bir karar verdi: üst düzey yetkililerinin İsrail in ateşkesi ve uluslar arası bir gücü kabul etme sinyalleri verdikleri anda Hizbullah ı yenmek için İsrail savunma kuvvetlerini bütün gücüyle savaşa sürecekti. Olmert ısrarla İsrail in elini güçsüzleştirmemeyi savunuyordu—birleşmiş milletler gücü kabul edilecek fakat son çare olarak.
İlk olarak İsrail in nato gücünü kabul edebileceğine karar verdi. Bu strateji üzere kalarak 21 temmuz da İsrail özel kuvvetleri göreve çağrıldı. Sürpriz çağrı (İsrail savunma kuvvetleri Hizbullah ı hava dan bi defa yenmişlerdi ve sonra – eğer bu olmamışsa—düzenli birliklerini kullan özel birliklerini çağırma) ilk başta özel birliklerin acele ve koordinesiz hareket etmelerine neden oldu. (İsrail çatışma sırasında özel birliklerini çağırmaya ihtiyaç duyacağına inanmıyordu veya bu ihtiyaç erken hasıl oldu.
Dahası, çağrı genellikle ilk haberleri olmaları gereken özel kuvvetler yüksek rütbelileri şaşırttı. Özel birliklerin sevki kaotik bir şekilde yapıldı—özel kuvvetlerin yerleşmesinden 24-48 saat sonra gerçekleşen lojistik destek “kuyruğu”yla.
Temmuz 21 çağrısı pentagon daki askeri stratejistlere İsrail savaşının iyi gitmediğinin açık bir sinyalini verdi. Bu aynı zamanda İsrail özel kuvvetlerinin sınıra teçhizatsız, ciddi hazırlanmış bir plan olmadan ve savaşı sürdürmek için gerekli olan silahları olmadan vardıklarını da açıklamaya yardım ediyor. (çatışma boyunca İsrail özel birliklerine yeterli destek sağlamakla mücadele etti: yiyecek, mermi ve bomba hatta su özel birliklerin kuzey harekat alanına varmalarından 24 ile 48 saat arasında değişen bir zamanda ulaştırılabildi.)
Bunun etkisi askeri gözlemciler tarafından hemen görüldü. “İsrail askerleri hazırlıksız, dikkatsiz ve demoralize görünüyorlardı” şeklinde not etti eski yüksek rütbeli bir Amerikalı komutan. “bu eski savaşlarda gördüğümüz övgüye değer İsrail savunma kuvvetleri değildi.”
Olmert in politik ikiyüzlülüğüne sadık kalan İsrail savunma kuvvetlerinin Hizbullah ı tümden yok etme amacı da dikkate değer bir şekilde geri tepti. Özel birliklerin çağrılmasından bir gün sonra İsrail danışma grubunun bir üyesi olan tuğgeneral Ido Nehushtan “askeri ve politik hedeflerimiz arasında bir bağ yoktu” dedi. “Bütün Hizbullah roketlerini yok etme amacı acil değildi. Yok etmemiz gereken şey Hizbullah ın askeri aklıydı. Bu hala anlaşılabilmiş değil.”
Bu açıkça askeri bir stratejinin tuhaf bir şekilde sunumuydu – bir düşmanın “askeri aklını yok etmek” için bir savaşı yönetmek. Nehushtan’ın açıklaması savaşın amacının tam olarak ne olduğunu merak eden İsrail savunma kuvvetlerinin kara kuvvetleri komutanları üzerinde soğuk bir etki yaptı. Fakat İsrail savunma kuvvetleri komutanları ümitliydi—israil hava kuvvetleri Hizbullah ın İsrail şehirlerine roket saldırılarını durduramamışken, 19-21 temmuz da diğer zamandan daha az roket fırlatılmıştı İsrail e (19 temmuz da çok az, 40 kadarı temmuz 20 de ve 50 kadarı da temmuz 22 de).
Temmuz 22 aynı zamanda ABD nin çatışmaya askeri olarak tepki verdiği tarihti. 21 temmuz un geç vakitlerinde beyaz saraya olmert ten bir rica geldi ve İsrail savunma kuvvetlerini büyük miktarda izlenebilir başlıklı füze ve bombalarla desteklemesini istedi—bilinmesine izin verilen bir diğer sır ise İsrail hava kuvvetlerinin savaş sırasında Hizbullah ın askeri birikimlerini yok etmede başarılı olmadığıydı.
İstek hemen onaylandı ve silahlar 22 temmuz dan başlayarak İsrail e gönderildi. Yüksek rütbeli pentagon yetkilileri yükten dolayı hayal kırıklığına uğradılar, bunun anlamı İsrail in savaşın ilk on gününde füze ve bombalarının çoğunu çar çur ettiğiydi—İsrail e sağlanan büyük orandaki hedefleme sermayesi hibullah ın birikiminin taktik bombalanmasına harcanmıştı ve Lübnan ın alt yapısı olarak kalmış her ne varsa ona fırlatılmaya hazırlanmıştı, 2. dünya savaşı sırasında kullanılan bir stratejiydi bu; ABD ve İngiltere almanyanın 66 nüfus merkezini alman moral ve askeri yeterliliğine dikkate değer hiçbir darbe vurmadan bombalamışlardı.
Fakat eski bir yetkilinin amerikan füzelerinin İsrail e verilmesini 1973 te-- Yom Kippur savaşının en ağır günleri-- İsrail tarafından yapılan isteğin bir benzeri olarak görse de pentagonda biraz rahatsızlık vardı. O anda bir yetkili “bunun bir tek anlamı var” dedi. “onlar bu işi iyi yapmıyorlar.”
İsrail cevabı hakkındaki derin endişelerine karşın (endişeler ifade edilmemelerine rağmen derin ve önemliydi—hatta ABD hava kuvvetlerinin üst düzeylerine kadar çıktı) yüksek rütbeli askeri yetkililer düşüncelerini halka açıklamadılar. 1973 savaşı sırasında İsrail in silah istemesini eleştirmesi; askeri danışma kurulu (JCS) başkanı General George Brown ı emekli ettirmişti. Brown amerikan komutanlarının güney asya daki savaşlarında destek eksiklğini protesto ettiği bir dönemde amerikan silah ve füzelerinin İsrail e gönderilmesine kızmıştı.
Halihazırdaki askeri danışma kurulu başkanı İsrail Hizbullah savaşı sırasında ilginç bir şekilde sesiz kalan peter pace tarihi anladı ve alkışlayıp sesiz kalmaya devam etti. Fakat askeri danışma kurulu ve yüksek rütbeli askeri komutanlar İsrail in performansından endişelenen tek Amerikalı yetkililer değillerdi. Amerikan füzeleri İsrail e doğru (Prestwick, İskoçya üzerinden) yelken açarken istihbarat yetkilileri, İsrail in sürekli hava saldırısına karşın; İsrail hava kuvvetlerinin Lübnan ın önemli yayın ağlarını yok etmesine rağmen, Beyrut ta hala yayınına devam eden el menar’ ın da aralarında olduğu savaşın başlaması sırasında elde olan ilk birikimi organize ediyorlardı. (bu savaş boyunca böyle kalacaktı—el-menar asla yayınına ara vermedi.) eğer bir televizyon istasyonunun vericilerini yok edemiyorsa İsrail hava harekatı nasıl etkili olabilir?
İsrail in özel birliklerinin çağrılmasının anlamı güney Lübnan da hali hazırda çarpışan kuvvetleri desteklemek ve kara saldırısına ağırlık vermekti. Temmuz 22 de nasr tugayına bağlı Hizbullah birlikleri Maroun al-Ras ta cadde cadde İsrail İsrail savunma kuvvetleri ile savaştılar. Günün sonun da İsrail savunma kuvvetleri kasabayı aldığını iddia ederken böyle bir şey olmamıştı. Çatışma kanlıydı fakat Hizbullah savaşçıları yerlerinden edilemediler. Nasr tugayının askerlerinin çoğu İsrail saldırısı için günlerce beklediler çünkü Hizbullah İsrail savunma kuvvetlerinin iletişimini çözmüştü İsrailli askerler sağlam yerleşmiş birliklerin üzerine geldiler.
İsrail savunma kuvvetleri birlikleri muhafızlara yandan saldırmada başarısız oldular, şehrin batısından karşı saldırıya uğradılar. nasr tugayından özel üç kişilik avcı öldürme timi çatışma sırasında hafif elle kullanılabilen anti-tank füzeleriyle bir kaç israil zırhlı aracını yok etti. o sırada yorgun bir subay olan ilay talmor "biz onların bunu yapacaklarını biliyorduk" dedi. "onlar bu bölgenin kendilerinin olduğunu söylüyorlar. eğer biri ülkemize gelirse bizde aynı şeyi yapacağız."
Binlerce ikmal gücünü göreve çağırmasına karşın israil savunma kuvvetleri ilerlemelerinin "alan sınırlı" olacağında ısrar etmeye devam ederken israil savunma kuvvetleri sınırın güneyini şekillendirmeye başladılar. "biz lübnan ı istilaya hazırlanmıyoruz" dedi hükümet sözcüsü avi pazner. sonra israil savunma kuvvetleri Maroun al-Ras ı güney lübnan daki "ilk basamak" olarak adlandırdı. "hava kuvvetleri, topçu ve kara kuvvetlerinden oluşan baskı kombinasyonu istila ve işgal ettiğimiz noktanın dışına hizbullahı çıkarmamıza kadar devam edecek" dedi pazner.
Bir şehirden bir gücü çıkarmak ile onu istila ve işgal etme arasındaki fark böylelikle anlaşıldı, amerikalı askeri uzmanlara gelen bir diğer açık işaret israil savunma kuvvetlerinin bir şehre girdiği fakat onu işgal edemediğiydi. bir amerikalı yetkili amerikan askeri tarihi dersinde israil savunma kuvvetlerinin güney lübnan a akınını Robert E Lee'nin amerikan iç savaşı sırasında Gettysburg, Pennsylvania daki birlik kuvvetlerine kanlı saldırısıyla karşılaştırdı. "oh orayı alabilirim, tamam" dedi savaş sırasında Lee nin subaylarından biri, "orada duruyor bu problemdir."
Savaştan sonra hizbullah komutanlarının raporları israil savunma kuvvetleri askerlerini sınır bölgesini tamamen güvenli kılamadıkları ve maroun el ras ı asla sahip olamadıkları bilgisini teyid ediyor. hizbullah israil in yaptığı gibi ikmal güçlerini çağırmaya gerek duymadı. bölgedeki askeri bir uzman "bütün savaş 3000 kişilik bir hizbullah tugayıyla yürütüldü" dedi. "nasr tugayı bütün savaş boyunca savaştı. hizbullah asla onu ikmal etme gereğini duymadı."
Lübnan dan gelen raporlar bu noktanın altını çiziyorlar. hizbullah komutanları şaşırmış bir şekilde israil askerlerinin disiplinsiz ve organizesiz olduklarını gördüler. lübnan lı gözlemcilere göre standartlara uygun olan tek israil birliği golan tugayıydı. bir yetkili amerikanın gayri resmi bilgisinin derinliğiyle israil savunma kuvvetlerini "alacalı bir karışım" olarak tanımladı. "fakat bu batı yaka ve gazze deki kadın ve çocuklara plastik mermilerle ateş etmekle kırk yıl geçirdiğinde yaptığın şeye benzemez."
İsrail savunma kuvvetleri komutanları aynı zamanda disiplinsizliklerini hatta en eğitimli askerler arasındaki disiplinsizliği not ederek askerlerinin performanslarından da rahatsız oldular. özel kuvvetler en kötüleriydi ve israil savunma kuvvetleri komutanları onları savaş alanına sürmektan çekindiler.
Temmuz 25 te olmert in hizbullahı yok etme şeklindeki ilan edilmiş amacından geri çekilme stratejisi uygulamadaydı. israil savunma bakanı amir peretz israil in şimdiki amacı güney lübnan da bir "güvenlik alanı" oluşturmaktır diyerek bu haberin taşıyıcılığını yaptı. onun sözlerine bir tehdit eşlik ediyordu: eğer çok uluslu bir güç savaşçıları kontrol etmezse biz güvenlik bölgesine yaklaşan kim olursa olsun ateş ederek güvenlik bölgesini kontrol edeceğiz ve onlar canlarının acıyacağını bilmelilerdir.
Beklenmedik bir şekilde israil in hizbullahı yok ettiği iddiası söylendi, yine aynı şekilde sadece nato nun sınırda bir barışgücü birliği bulundurmasının kabul edileceği söylendi. temmuz 25 te israil aynı zamanda hizbullah ın lübnan sınırındaki merkez komutanlarından biri olan ebu cafer in henüz alamadıkları Maroun al-Ras sınırları yakınlarında israil; askerleri ile girdiği bir çatışmada öldürüldüğünü bildirdi. ebu cafer savaş bittiğinde bir açıklama yaptı.
Sonra 25 temmuzda ABD dışişleri bakanı Condoleezza Rice'ın kudüs ü ziyareti sırasında israil in askeri savaşı "hizbullah ın terör merkezi" olarak adlandırdığı Bint Jbeil e kayıyordu. Bint Jbeil için savaş 9 gün sürdü. fakat çatışmanın sonuna kadar hizbullah ın elinde kaldı. sonra hizbullah askerleri sürekli hava ve kara bombardımanında sağ çıkarlarken şehir yıkıldı ve hizbullah savaşçıları ağır bombardıman sırasında sığınaklarına çekilip sadece şehri almak için israil savunma kuvvetleri birlikleri geldiklerinde ortaya çıktılar.
Hizbullah taktikleri vietnam çatışmasının başladığı günlerde kuzey vietnam ordusunun takip ettiği taktikleri hatırlattı-- kuzey vietnamlı komutanlar askerlerine "bombardımandan kurtulun" ve sonra küçük gruplar halinde amerikanlılarla savaşın dediler. " onların kemer demirleriyle onları sarmak zorundasınız" dedi bir vietnamlı komutan bu taktikleri tarif ederken.
Temmuz 24 te lübnandaki açık yenilgisinin bir diğer göstergesi olarak israil güney lübnanda "hizbullah mevzileri" olarak adlandırdığı mekanlara fırlattığı binlerce misket bombalarının ilkini fırlattı. misket bombaları etkili birer saldırı materyalleridir ve nato üyesi ülkeleri içeren ve onları kullanan milletler (çin ve rusya da dahil) ısrarla kullanımlarını yasaklayacak uluslararası bir anlaşmayı reddediyorlar. Yine de çok sorumlu milli devletler onları kullandıktan sonra bombalama başarısızlığının oranını düşürmek için
Bombalarını "çift atımlık" hale getirdiler. ABD başkanı Bill Clinton'un iktidarında savunma bakanı olan William Cohen amerikan misket bombalarının çift atımlık olmalarına onay verdi ve amerikan cephaneliklerinden "yüksek işlevsizlik oranına" sahip bombaları bunların başarısızlık oranını %14'ten (bazı yüksek tahminlere göre daha yüksek) %3 e (bazı tahminlere göre daha düşük) düşürmek niyetiyle kullanımdan çıkardı.
İsrail in bu bombaları kullanması ile ilgili araştırma henüz tamamlanmamışken şimdi israil savunma kuvvetlerinin tek atımlık bombaları kullandığı görünüyor. israil gazetelerindeki son raporlar topçuların bir düzine lübnan köyünü bombalarla kapladığını gösteriyor-- "rastgele" ateş tanımına uygun bir şekilde.
İsrail bombaları çift atımlı olmayan eski amerikan depolarından satın alınmıştır, buda amerikanın bu rastgele hedeflemedeki suçunu oluşturuyor. böyle bir sonuç temmuz 22 de israil in bombalarla ikmaline uygun görünüyor. israil savunma kuvvetleri bu füzeleri elden çıkarabilir ve yeterince hızlı bir şekilde Lübnan da misket bombası krizi yaratmak için kullanabilirdi.

temmuz 26 da israil savunma kuvvetleri yetkilileri Bint Jbail için yapılan savaşlarında geçen 24 saati "güney lübnan daki savaşın en zor günü" olarak kabul etmek zorunda kaldılar. şehri hizbullah tan almada başarısız olduktan sonra sabah israil savunma kuvvetleri yetkilileri elit golan birliğini göndermeye karar verdiler. öğleden sonraki iki saatte 9 golan birliği askeri öldürüldü ve 22 si yaralandı. öğleden sonra geç saatlerde israil savunma kuvvetleri nasr birliği ile savaşın üçüncü gününde olduğu Maroun al-Ras a özel birliklerini gönderdiler.
Temmuz 27 de birliklerinin bu şehirleri almada başarısız olması üzerine israil hükümeti tamamı 15.000 olan özel birliklerinin üçünün savaşa katılmasını kabul etti. temmuz 28 le birlikte hizbullah ın roket saldırılarını durdurma girişiminde israil hava kuvvetlerinin nasıl şiddetli bir şekilde başarısız olduğu açıklığa kavuştu. o gün hizbullah afula'yı vuran hayber 1 adlı yeni bir füze kullandı.
Temmuz 28 de israil in istihbarat başarısızlıkları sonunda halka ulaştı. o gün mossad yetkilileri tahminlerine göre hizbullah ın askeri kapasitelerinde ciddi bir zarar olmadığı ve örgütün çatışmayı bir kaç ay daha sürdürebileceği şeklindeki bilgileri sızdırdılar. israil savunma kuvvetleri hizbullah ın ciddi zararlar gördüğünü vurgulayarak buna katılmadı. israil istihbarat topluluğu arasındaki ilk çatlaklar görünür olmaya başladılar.
Amerika daki uzmanlar aynı zamanda israil in stratejisini ve kapasitesini sorgulamaya başladılar. muhafazakar Brookings enstitüsü Philip H Gordon (kriz için hizbullahı suçlayan)tarafından hazırlanan ve "mesele hizbullahın krizden sorumlu olması veya israil in kendini savunma hakkı değildir fakat bu özel stratejinin (sürekli hava bombardımanı) çalışıp çalışmayacağıdır. çalışmayacaktır. hizbullah ı güçsüzleştiremeyecektir çünkü binlerce küçük, taşınabilir, gizli ve kolaylıkla takviye edilen roketleri bir hava harekatıyla yok etmek imkansızdır." şeklinde ifadelerin olduğu bir yorum yazısı yayınladı.
Gordan ın yorumu beyaz sarayın; iran ın nükleer santrallerini vurun emrini vermesi durumunda kendi planlarının uygulanması için acele eden ve gittikçe artan askeri yetkililerin görüşlerini yansıtıyor. "amerikan hava kuvvetlerinin lübnan a karşı israil tarafından tahrik edildiği şeklinde yaygın yanlış bir düşünce var" dedi bize bir ortadoğu uzmanı pentagon yetkililerinin girişiyle. "onlar endişelilerdi. kendi güçlerinin bilincindelerdi ve nasıl kullanılacağını biliyorlardı."
"Onlara [amerikan hava kuvvetleri yetkilileri] israil lübnan da sahip olduklarını çar çur etti gibi geldi. bu operasyonel, dikkatli ve kesinlikle şık değildi. bir ülkeyi çelikle giydirip sonra kazanmayı umamazsın."
Soğuk ve sert savaş sayısı israil in hava ve kara harekatlarının yalanlarını ortaya çıkardı. hizbullah cephaneliklerinde çatışmadan önce 18000 roket tutuyordu. bu cephanelikler israil hava saldırılarına karşı güçlendiler ve saldırılarını devam ettirdiler. hizbullah yetkilileri füzelerin ateşlenmesi ve israil ahava kuvvetlerinin onları farketmeden savaşçı ve rampaların güvenli bir yere çekilmelerini 90 saniye olarak hesapladılar. sıkı eğitim yıllarından sonra hizbullah roket grubu füzeleri kurmayı, ateşlemeyi ve taşınabilir rampaları 60 saniyeden daha az bi sürede güvenli bir yere taşımayı israil hava kuvvetlerinin uçak ve helikopterlerinin (israil in iddia ettiğinden daha azına sahip olduğu) hizbullahın israil e füze fırlatmalarını engelleyememe sonucuyla birlikte öğrendiler, (bir amerikalı ordu yetkilisi "israil toplam bir felaketten uzak olan üç helikopterdir" yorumunda bulundu).
Hizbullah'ın israil e 4000 roket fırlatması (belirsiz olmasına rağmen çok dikkatli bir hesap bu füzelerin 4180 olduğunu söylüyor) stokunu 14000 rokete indirdi---bu sayı savaşı en az 3 ay sürdürmesine yeterdi.
Dahası ve en önemlisi Hizbullah savaşçıları disiplinli ve adanmış olduklarını kanıtladılar.istihbarat bilgilerini kullanarak İsrail karadan giriş noktalarını tesbit ederek İsrail in en iyi savaşçı birliklerine denk olduklarını ıspatladılar. Bazı durumlarda İsrail birlikleri savaş alanında yenildiler ani geri çekilişlere veya askerlerin yok edilmelerini engellemek için oluşturulan hava savunmasına güvenmek zorunda bırakıldılar. Hatta savaşın sonuna doğru 9 ağustos ta israil savunma kuvvetleri Marjayoun, Khiam ve Kila köylerindeki çatışmada 15 özel askerinin öldürüldüğünü ve 40 ının yaralandığını ilan etti-- bu çok özel olan birlikler için şok edici bir ölüm oranıdır.
Hizbullah ın sert savunması İsrail zırhlıları üzerinde de etkisini gösterdi. İsrail sonunda ateşkese razı olduğunda ve sınır bölgesinden geri çekilmeye başladığında arkasında nerdeyse hepsi ustalıkla kullanılan anti-tank AT-3 “sagger” –rusya yapımı araç veya elle kullanılan, izlenebilen 9M14 Malyutka füzelerinin ikinci nesli için nato nun kullandığı ad—veya “küçük bebek” füzeleri tarafından yok edilen 40 tan fazla zırhlı araç bıraktı.
3 kilometrelik mesafeden sagger ler İsrail tanklarına karşı büyük bir başarı elde ettiler, a fact that must have given Israeli armor commanders fits, in large part because the Sagger missile deployed by Hezbollah is an older version (developed and deployed in 1973) of a more modern version that is more easily hidden and deployed and has a larger warhead. Eğer İsrail savunma kuvvetlerinin komutanları zırlılarını 1973 yapımı “ikinci nesil” versiyonuna karşı koruyamadılarsa şimdi kendini çok daha modern, sofistike ve daha ölümcül olan bir versiyonuna karşı kendilerini nasıl koruyacaklarını merak etmiş olmalılar.
Ateşkesin ilanından önce İsrail in politik mekanizmaları litani nehri boyunca en iyi birlikleri konuşlandırmaya karar verdiler. Bu karar görünüşe göre; bir birleşmiş milletler gücü litani nin güneyine kadar uzanabilirdi şeklindeki anlaşmaya uygun olduğundan uluslar arası toplumu ikna etti. Eğer İsrail litani nin güneyini ele geçirseydi herhangi bir iddia gündeme gelmeyecekti.
Önemli miktarda İsrail kuvvetleri bu hedefi gerçekleştirmek için litani nin güneyindeki anahtar bölgeye indirildi. Karar bir felakete öncülük edebilirdi. Bu bölgelere indirilen İsrail kuvvetlerinin çoğu hemen Hizbullah birliklerince kuşatıldı ve eğer ateşkes devreye girmeseydi kıyıma uğrayacaklardı. Politik karar geri çekilen İsrail savunma kuvvetleri yetkililerini kızdırdı ve onlardan biri olmert i “halkla ilişkileri için orduyu istismar etmekle suçladı.”
Muhtemelen İsrail in askeri başarısızlığının çok dillendirilen belirtisi ölü ve yaralıların hesaplanmasından geliyor. Şimdi İsrail kendi kayıpları çok azken 400-500 hizbullah savaşçısını öldürdüğünü iddia ediyor. Fakat çok sağlam bir hesaplama Hizbullah ve İsrail in kayıplarının eşit olduğunu gösteriyor. Şiiler (ve hizbullah) şehitleri için onurlu bir tören yapmama gibi bir durum sözkonusu değildir bu durumda sorun cenaze töreni hesaplamalarındadır. Hizbullah savaşçıları tarafından 180 den az cenaze töreni yapıldı—İsrail in ölülerine nerdeyse eşit. Bu sayı artabilir: Lübnan gelen son bilgiler Şiilerin güneydeki şehit törenlerinin 184 olarak hesaplandığını söylüyor.
Fakat ne hesap yapılırsa yapılsın – ister roketler hesaplansın, ister zırhlı araçlar veya ölü ve yaralı sayısı hesaplansın—hizbullahın İsrail e karşı mücadelesi askeri ve politik bir zafer olarak kaydedilmelidir. Başka türlü olsaydı (açıkça değil) Hizbullah ın İsrail le 34 gün süren savaşının total etkisi bölgede politik bir depreme neden olurdu.
Hizbullah ın İsrail i askeri açıdan yenmesi açıktı fakat ABD’yi –- çatışma sırasında koşulsuz İsrail in tarafını tutan ve çatışmayı sonlandırmayı reddeden—politik olarak yenmesi felaketti ve ABD’nin bölgedeki imajına kalıcı bir darbe vurdu.
buluay çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Eski Bugün   #n/a 
Teşekkür Botu
Bot
bot Çevrimiçi

Avatar

Giriş Tarihi: Ocak 2005
Yaş: 0
Mesaj : 0
Üye No: 0
Rep Power: Çok
hasanbaglan (01-22-2007) bu konu için teşekkür ettiler...
bot Çevrimiçi Tesekkur botuna Rep veremezsiniz. Yinede Tesekkurler. Kurallara Aykırı Mesajı Bildir  
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Milliler Yunanistan'ı 3-0 yendi Shekil Eskiler (Arşiv) 3 08-24-2007 08:56 PM
Hizbullah devirdi 18.01.2007 jockeя Eskiler (Arşiv) 0 01-18-2007 09:37 AM
F.Bahçe, PAF'ı 9-0 yendi cİHAn Eskiler (Arşiv) 0 11-05-2006 06:29 PM
Hizbullah Menzil Yükseltti walsman07 Eskiler (Arşiv) 1 08-16-2006 06:32 PM
Hizbullah güçleniyor mu? Bostandere Eskiler (Arşiv) 3 07-05-2006 02:20 AM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 11:35 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.