![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() ('K) nın ardından şiirler;
Boyacıköy sırtlarında,salaş bir kırkahvesinde,can çekişen bir sonbahar güneşi altında ve inceden esen bir Boğaziçi rüzgârı eşliğinde,topal bir tahta masa üzerinde titreyip duran bir bardak çayla paylaştım sensizliği; öyle zor gitti ki,bilsen... Kâh yalnızlığımı hissedip karamsar düşlere daldım,kâh ürperiverdim üşümüşcesine... Oysa,bu rüzgâr,sadece senin saçlarını uçuştururdu hafiften,beni hiç üşütmezdi ve bu güneş,daha bir parlak ışırdı seninle beraberken. ..........Neden yoksun ki? .... Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() (O) 'na
-I- Kara bulutlar sarmışken âfâkını Bir kıvılcım düştü Anadolu'mun taa bağrına. Dağlar,etrafına dizildi, Yeşillikler,altına serildi (O) 'nun, Mavilikler üstüne Ve havaya bir barut kokusu doldu, Büyüdü o kıvılcım,ateş oldu,volkan oldu -II- Sonra,bir rüzgâr patladı İzmir'e doğru, Önünde tezek dumanlarını sürükleyerek, Ege'nin suları bulandı. Ve rüzgâr erişti İzmir'e, Gözlerini görünce,Ege,renginden utandı... -III- Bayraklar eğildi adımlarında, Bir benim bayrağım yüceldikçe yüceliyordu; Dünya,eğildi önünde, Dünya,(O'na selâm durdu... -IV- Sonra, Bir güneş grub etti Boğaz'ın sularında; Mavi dalgalarında alev alev tutuştu deniz, Bütün sahiller,kıpkızıl gözyaşına bulandı Bir ay,bir yıldız beyaz kaldı. -V- Soluklarında yüceldik, Bakışlarında ilerledik, Gürleştik büsbütün,çatık kaşlarında, Açık alnın,bize bir başka güven verdi. Bir coştuk sesinde,hâlâ coşkunuz, Sesin hep kulaklarımızda, Hâlâ Bakışların yolumuz... Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() ...Dün Gece
Hoş geldiniz, Sefalar getirdiniz, Bir huzur akşamıma Güzellikler verdiniz. Kızıl saçlarınızla,kızıl dudaklarınızla Bir kızıl gül yaprağında titreyen bir jale gibiydiniz. Mehtapla cilveleşirken koyda deniz, Siz Ayın ondördünden dudaklarıma düşen Bir hâleydiniz. Beni sarhoş ettiniz. Keşke hiç bitmeseydi akşam, Ve hiç gitmeseydiniz. Dün gece Mehtap ve siz Ne kadar güzeldiniz... Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() ...Gurbet Mektupları-1-
Gurbet; neyden bir uzun nefes, Her günbatışında hasret; turuncu ufuk, Ve bir yaprak ucunda titreyen damladır yüreğim... Yangınlarımı söndüren yağmurdu dudakların, Dindi... Her kanun taksimi; İstanbul Ve İstanbul,sensin şimdi... (28/06/2008) Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() 2000 li Yıllar Masalı
Not; '2000'li yıllar,Türklerin şahlanışı.....' '21.Yüzyıl,Adriyatik'ten Ortaasya'ya kadar....' Turgut Özal(Başbakan-Cumhurbaşkanı) Trenyolunun kenarında bir sürü otluyordu Ve başında iri,beyaz bir köpek -Aslan gibi yelelerine güvenerek- Bekçilik yapıyordu. Derken; -Tıpkı medeniyet gibi-hızlı ve gürültülü bir tren Geçmeye başladı yanıbaşlarından. Köpek cesurdu,görevini biliyordu; Gümbür gümbür yolunda koşarken tren Köpek kızmıştı,ateş püskürüyordu Ve trenyolunun hemen yanında Bağıra bağıra koşup,treni kovalıyordu(!) . Çok kısa sürdü kovalamaca, Tren -medeniyet gibi hızlı ve gürültülü-.uzaklaşıp gitti. Köpek yorgundu fakat mağrurdu; 'Korkuttum,kaçırdım onu' diye düşündü. Gerçekten de haklıydı; Tren çok hızlıydı ve o yavaş kalmıştı, TRENİ KAÇIRMIŞTI... (1991) Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() 27 Mayıs
Gökten üç armut düşmüş; Birinin içi geçmiş, Birisi çürük çıkmış, Biri,ihtilâl yapmış... (1960) Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() 60 Yaş
60 Yaş; yüzümde derin çizgiler, 60 Yaş; gözümde sönmüş bir ışık, 60 Yaş; üstümde kara bir bulut, 60 Yaş; binlerce körelmiş umut... Tek yönlü bir yola zorunlu giriş, Karanlık tünelin gözüken ucu, 60 Yıl yaşanmış güzelliklerin Ödenmesi şart olan birikmiş borcu. 60 Yaş; gelecek beklentisinin, Umutların,hırsların tümden bitişi, Yeşillikler içinde akan bir suyun Bir çöle varışı ve tükenişi... Geçmişin bugünü bölüştüğü yaş, Aşkların,şefkate dönüştüğü yaş, Şiir yazmakta bile haz duymadığım, Beynime kurtların üşüştüğü yaş... 60 Yıl; dopdolu koca bir ömür, Yücelere varan ulu bir söğüt... Yazık ki geç kaldım ben anlamakta; 60 Yıl; yaşanmış altmışbin öğüt... Her yüzü 'yek' olan hileli bir zar, Kazancı olmayan hain bir kumar... 60 Yaş; durdurup bu pis oyunu Gerçeği yüzümde patlatan şamar... 60 Yaş; bir çığ gibi çöküşü yaşlılığın, Gözlerin kararması, bellerin bükülüşü 60 Yıldan yadigâr kalan birkaç tel saçın Takvim yapraklarıyla beraber dökülüşü... Yolculuk öncesi,savruk bir telâş, Yorgun ve hayâlsiz, tükenmiş bir baş... Ardımdan geliyor, bak,yavaş yavaş Aç gözlü bir cellat gibi 60 yaş... (1997) Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ada Vapuru Gibi Olurdu Masam
Ada vapuru gibi olurdu masam; Bir yanda çiçekçi Madam Marika ve eşi Yorgo, Karşımda meyhaneci Aleko, Bir yanımda Balıkçı Hüseyinle udu Ve bir de sen vardın,masamın çiçeği gibi, Yanıbaşımda oturur, Bütün gece tek bir kadeh içerdin, Başını omzuma dayar,gözlerini kapatır, Sanki kendinden geçerdin... Hep,açık-saçık fıkralar anlatırdı Marika Ve sonunda Rum şuhluğuyla bir kahkaha atardı. Hiç oralı olmazdı Yorgo,durmadan atıştırırdı, Onu ancak iki şişe 'papazkarası' yatıştırırdı. Alekonun rakı bardağı hep dolu dururdu, Arada mezeleri tazeler, Sonra karşıma otururdu Ve armonikasıyla Ya bir 'Fehmi Ege' tangosu Ya da bir 'sirtaki' çalardı; Ne düşünürdü bilmem ama Çalarken hep gözleri dolardı. Hüseyin'e 'Balıkçı' derlerdi ama Udu,oltasından çok daha hünerliydi; Hep üçüncü kadehte alıp eline Mutlaka 'Selâhattin Pınar'dan başlardı; 'Ud ağlar mı' demeyin,udu ağlatırdı... İşte, o zaman,şöyle bir dikilerek Yorgo Osmanlı'dan kalma sesiyle Ve hafif bir 'Adalı Rum' şivesiyle Başladı mı,susardı tüm Ada,hattâ deniz; 'Bir bahâr akşamı rastlasdım size, Sevinçli bir telâş içindeydiniz. Uzaktan bakınca gözlerinize Neden başınızı öne eğdiniz? ' Seninle geçen o yaz,her akşam Yemek üstüne içilen köpüklü kahve misâli 'Ada Vapuru' keyfindeydi masam... Ah! ...Keşke hiç hatırlamasam... Güz başlarıydı, Bir sabah uyandığımda Sanki vurgun yemiş gibiydi bütün Ada... Çamlar boynunu bükmüş, Dil,benden yüzünü gizler gibiydi utancından. Marika'nın vitrininde sadece siyah güller vardı, Yorgo henüz uyanmamış, Aleko dükkânı açmamıştı. Deniz, sanki başını taştan taşa vuruyordu, Hüseyin'in teknesi,çaresiz Sallanıp duruyordu. Anladım; Ada öksüz,masam çiçeksiz kalmıştı, ..........Sen,gitmiştin... Ben,o akşam Ada Vapurumun cankurtaran sandalı gibi Evimde kurdum masamı. Ne Marika'nın kahkahalarını dinlemeyi, Ne Hüseyin'in udu eşliğinde inlemeyi Gözüm kesmemişti. Kadehime rakı diye seni doldurdum, Rakıma,su diye seni ekledim Ve sen diye götürdüm kadehi dudaklarıma Doldurup doldurup seni içtim sabaha kadar; İçime ecelim gibi aktın. Sabaha kadar durmadan haykırdım adını Ve o bed sesimle mırıldandım; 'Nereden sevdim ah! Ben o zâlim kadını, Bana zehretti hayatın tadını...' Yıllar,yıllar geçti aradan; Yorgo'nun vefatından sonra Madam Marika,içine kapanmış, Aleko,dükkânı kapatıp Ada'dan gitmişti Yolsuz kalan Hüseyin, Önce teknesini,sonunda udunu da satmıştı; 'Ada Vapurum' batmıştı.... Ben,şimödi Yaz-kış,sabah-akşam demeden Hep sahilde dolaşıyorum. Çakıl taşlarıyla,yosunlarla konuşup Bıkmadan,usanmadan tekrar tekrar O yazın anılarını yaşıyorum. Martılara,karabataklara, Uzak sahillerden gelen dalgalara rüzgâra Halâ,ümitle seni soruyorum. Ve Yorgo'nun sesini taklide çalışıp Bir şarkı tutturdum,gidiyorum. Bu kez,bestekâr farklı,ama makam yine 'hüzün' (Zaten,şarkıların hüznü Ada vapurundan hiç inmedi.) 'Yine bu yıl,Ada sensiz içime hiç sinmedi, Dilde yalnız dolaştım hep,gözyaşlarım dinmedi...' Oysa,bir zamanlar Ada Vapuru gibi olurdu masam, Keşke,hiç hatırlamasam... (2008) Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Âfiyet Olsun
Aşkın katık olmasa Bu haltları yer miydim? ... (1961) Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57903
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ak Saçlı Adam
Yağmurlarla geldi bana hep bahar, Çatlamış bir toprak bırakıp gitti. Mutluluk yağdıran nice sağnaklar, Gönlümü,hep kurak bırakıp gitti. 'İlk sevgim','büyük aşk','son sevdam' derken, İçimdeki kaynak tükendi erken... Her sevgili,bir bir çekip giderken, Ellerimi sıcak bırakıp gitti. Anılar bir resim; soluk ve yırtık, Sonbahar geçiyor,kış geldi artık. Her çağım,bende boş,sevgiye açık Özlemli bir kucak bırakıp gitti. Birkaç dize kaldı yıllara sırdaş, Bir masal bitiyor bak,yavaş yavaş! Her sevda,gözümde iki damla yaş, Saçlarımda bir ak bırakıp gitti. (1993) Ünal Beşkese
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|