Bombayı patlatan kitabevinin sahibi

[bluekeys™]

Bombayı patlatan kitabevinin sahibi



İtirafçı Veysel Ateş, patlamanın kitabevinin sahibi Seferi Yılmaz ile Mehmet Korkmaz arasındaki sürtüşme sonucu ya da bu iki kişi bomba ile oynarken olduğunu iddia etti

08.04.2006

Ankara- Şemdinli'deki 9 Kasım patlamasının failleri arasında yer alan ve halen Bitlis Cezaevi'nde tutuklu bulunan itirafçı Veysel Ateş, TBMM Şemdinli Komisyonu'na ilginç açıklamalarda bulundu. Doğum günü olan 27 Mart'ta komisyona bilgi veren Ateş, bombayı kendisinin atmadığını savunurken, patlamanın kitabevi sahibi Seferi Yılmaz ile bir başka patlamayla ilgili sorgulanan Mehmet Korkmaz arasındaki sürtüşme sonucu ya da bu iki kişi bomba ile oynarken meydana geldiğini iddia etti. Ateş, "Seferi Yılmaz'ı vurmak isteseydim, yoğurttan kıl çeker gibi vururdum. Kaçakçılık yapıyor, sınıra gidiyor, orada kafasına iki tane kurşun sıkıp gelirdim. Kimse de bilmezdi" dedi.

2 yıl PKK eğitimi görmüş
Ateş, 1988'de Kurudere köyünde çobanlık yaparken, yanlarına gelen terör örgütü mensupları aracılığıyla PKK'ya katıldığını söyledi. 1988-1990 arasında İran'ın Urumiye şehrinde eğitim gördüğünü kaydeden Ateş, Bekaa vadisinde gördüğü yaşamdan dolayı PKK'dan ayrıldığını söyledi. 1997'de güvenlik güçlerine teslim olduğunu kaydeden Ateş, jandarma ile çalışmaya başladığını söyledi. 1999'da çıkan pişmanlık yasasından yararlandığını, ardından askerliğini yaptığını ve Hakkari'ye yerleştiğini anlattı.

1.500 YTL maaş almış
Pişmanlık yasasından yararlananlara tanınan haklar çerçevesinde İçişleri Bakanlığı'ndan ilkinde 500, ikincisinde bin YTL olmak üzere iki kez para aldığını kaydeden Ateş, 1994'ten bu yana jandarmanın resmi haber elemanı olduğunu söyledi. Olayla ilgili tutuklu bulunan Astsubay Başçavuşlardan Ali Kaya ile de 2004 yılında Hakkari İl Jandarma Komutanlığı'nda tanıştığını belirten Ateş, o dönem Özcan İldeniz ile de karşılaştığını ancak fazla ilişkisinin olmadığını söyledi.

'Kitapçı Seferi Yılmaz PKK'lı'
Patlamanın olduğu 9 Kasım'dan 2 gün önce, Ali Kaya'nın kendisini arayarak, ertesi sabah alaya gelmesini istediğini, alaya gittiğinde de Seferi Yılmaz ile ilgili bilgi verdiğini kaydeden Ateş, üyelerin sorusu üzerine Yılmaz'ı tanımadığını ancak "PKK elemanı olarak" adını çok duyduğunu söyledi. Ateş, şöyle sürdürdü:

"İddia ediyorum, Seferi Yılmaz hâlâ çalışıyor. Hiç de diğerleri gibi illegal değil. PKK mensubudur. Yemin ediyorum. Telefon kayıtları da apaçık ortadadır."

'Patlamada arabadaydık'
Ateş, patlama anına ilişkin de ilginç açıklamalarda bulundu. 9 Kasım'da Kaya ve İldeniz ile yeniden Şemdinli'ye gittiklerini, araçlarını AKP binasının önüne park ettiklerini belirten Ateş, patlamanın üçü de arabanın içindeyken olduğunu öne sürdü. Patlamayı duyduğunda, askeri bölümde bomba patladığını düşündüğünü anlatan Ateş, 1 Kasım'daki patlama nedeniyle soruşturmaya alındığını iddia ettiği Mehmet Korkmaz adlı gencin, 9 Kasım patlamasında öldüğüne dikkat çekti. Patlamanın Mehmet Korkmaz ile Yılmaz arasındaki sürtüşme sonucu yaşandığını ima eden Ateş, şöyle dedi:

"O çocuğu soruşturmaya almışlardı. Benim kişisel kanaatim, o çocuk gidip Yılmaz ile tartıştı, onu şikayet konusunda. Bakın, o olayda onların elinde ya bir sürtüşme olmuş bomba patlamış ya da oynamışlar onların kendisi yapmışlar. Şerefim üzerine yemin ederim, biz üçümüz hâlâ araçtayken bomba patladı. Ben Yılmaz'ı vurmak isteseydim, kaçakçılık yapıyor, sınıra gidiyor, orada kafasına iki kurşun sıkıp gelirdim, kimse de bilmezdi."

eyvallah kanka

[superman100]

bu şerefsizi kör bıçakla yüzmek lazım