www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 07-09-2007, 10:21 PM   #1
jockeя
Administrator
 
jockeя Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2005
Mesajlar: 8,106
Teşekkür Etme: 20
Thanked 155 Times in 28 Posts
Üye No: 1
İtibar Gücü: 70000
Rep Puanı : 434913
Rep Derecesi : jockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond reputejockeя has a reputation beyond repute
Cinsiyet :
Ünvan : Admin
Varsayılan Salahaddin el-Eyyubî’nin zaferinden,Siyonist İsrail’in 40 yıllık işgaline...

İslâm alemi için mukaddes sembollerin en önemlilerinden biri, Müslümanların ilk kıblesi, Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV), 23 yıllık peygamberlik süresinin 14 yılında ona doğru yönelerek namaz kıldığı mukaddes mekan, taşıdığı manevi misyon ve tarihi önemiyle mübarek kılınmış Mescid-i Aksa ve kutsal şehir Kudüs, kırk yıldan beri işgal altında... Bundan tam 40 yıl önce İsrail kendi büyüklüğünün 3 katı toprağı işgal etti. Bugüne değin Sina Çölü hariç bu toprakların tamamında hala İsrail işgalci. Bu peygamber mirası topraklarda, Siyonist İsrail devleti insanlık dışı toplu katliam ve saldırılarını sürdürüyor

Bu yazımda, yaklaşık yarım asırdır acıların, gözyaşlarının dinmediği, kendi topraklarında esir muamelesi gören, açlık ve yokluğun yanında, her gün havadan ve karadan saldırılara maruz kalan, kuşatma altında tutulan bir mazlum halkın ülkesi Filistin’i ve sembol şehir Kudüs’ün işgalini, tarihi süreç içinde yaşananları ve işgalin tarihini konu olarak seçtim. Çünkü emperyalist dünyanın tezgâhladığı oyun ve verdiği destekle Kudüs bugün işgalin 40. yıldönümünü yaşıyor. Bu işgalin sebeplerini ve yaşananları yeniden hatırlamak ve gelecek nesilleri bu konuda doğru bilgilendirmek gerektiğine inanıyorum. Kudüs’ün İslâm âlemi için ne önem taşıdığını, kutsallığının nereden geldiğini, insanlık onurunun nasıl ayaklar altına alındığını, Filistin ve Kudüs’ü bilmek ve bu konuda şuurlanmak gerektiğine inanıyorum. Çünkü Kudüs artık beynelmilel bir dava olmuştur. Çünkü Kudüs, Müslümanların onuru, gururu ve şerefi kabul edilmiştir. Bu nedenle üç semavi dinin kutsallarını taşıyan bu şehri ve özelliklerini çok iyi bilmek ve doğru değerlendirmek, yaşanan hadiselerden dersler çıkarabilmek için gereklidir.

Çok eski bir tarihe sahip olan Kudüs şehri, Hz. Ömer devrinde fiilen teslim alındı. Ne hazin bir tesadüf ki; Kudüs 1099 yılında Haçlılar tarafından ilk işgal edildiğinde İslâm dünyası bugün olduğuna benzer büyük sıkıntıları yaşıyordu. Ekonomik, siyasi, iktisadi alanda olduğu gibi dünyadaki değişim ve yeni açılımlara ayak uydurulamadığı için, otorite boşluğundan beslenen siyasi kaos ve çıkmazlara sürüklenen İslâm dünyası, dış saldırılara cevap veremeyen ve iç savaşları önleyemeyen zayıf iradeli, feraset ve basireti zayıf yönetimler tarafından idare ediliyordu. Birliğini ve mefkûresini kaybetmiş İslâm dünyası, içte ve dışta büyük bir idari zafiyet içine düşmüş, ağırlığını kaybetmişti. O gün de İslâm dünyası, aynen bugün olduğu gibi birçok devletten meydana gelmekteydi. Hatta bu devletler birbiriyle uğraşmakta ve birbirlerinin hayatına kastetmeye çalışmaktaydılar. Bu anlamsız sürtüşme ve savaşlar yüzünden zayıflayan otorite boşluğundan istifade eden şer güçler zamanlamayı çok iyi yaparak, bu sıkıntılı ortamda savunmasız kalan Kudüs’ü işgal ettiler. 1099’dan 1187 yılına kadar tam 88 yıl süren bu işgal, İslâm dünyasına çok acılar çektirmiştir. Bu müddet içinde İslâm dünyası büyük bir hüzün yaşadı. Bu işgali bir türlü kabullenmeyip isyan edenlerden biri de ünlü İslâm komutanı Salahaddin el-Eyyubî idi.

Yüzünden hüzün döküldüğünü gören ilim adamları ve devlet ricali Salahaddin’e “Neden hiç gülümsemiyorsunuz, neden bu kadar düşüncelisiniz?” diye sorduklarında, şu cevapla karşılaşmışlardı:
“Kudüs işgal altında iken bir Müslüman nasıl olur da gülebilir, Kudüs işgal altında iken bir Müslüman nasıl olur da rahat uyku uyuyabilir, Kudüs işgal altında iken bir Müslüman nasıl olur da rahat bir yemek yiyebilir ve rahatça bir su içebilir?..”
Çünkü o, inanmış samimi bir Müslüman komutan olarak hayatını davasına adamıştı. İslâm dünyasının sembol şehri, mübarek belde ve Müslümanların ilk kıblesi Kudüs’ün işgalini bir türlü hazmedemiyor, işgal aklına geldikçe kahroluyordu. Gece gündüz Kudüs’ü nasıl kurtarabilirim düşüncesiyle hareket ederek plan ve programlar yapıyordu ve nihayet yeniden Filistin’i fethetmek ve Kudüs’ü işgalden kurtarmak ona nasip oldu. O, ilk önce ordularına Filistin ve kutsal Kudüs’ü kurtarmanın ne anlama geldiğini anlattı ve onları bu davaya inandırdı. Sonunda iyi bir zamanlamayla askerî ve siyasi hesaplarını yaparak harekete geçti. Nihayet zaferi elde ederek Müslümanların şerefini kurtardı. Çünkü Kudüs sadece Filistinlilerin değil, tüm Müslümanların ortak davasıydı.
İslâm dünyasında, camilerde hocalar Salahaddin’den söz ediyor ve onun gibi bir liderin tekrar gelmesi için Allah’a duada bulunuyorlar. Birçok İslâm ülkesinde değişik semt ve caddelere onun ismi verilmiştir. Hulasa; Müslümanların gururla andığı, İslâm düşmanlarının ismini duyduğunda korktuğu büyük ve kahraman bir komutan olan Salahaddin tarihi bir semboldür. İsrail, onun adının kullanılmasını yasaklanmıştır. Onun adının, direnişe moral verdiğini ve şahsiyetinin örnek alındığını gören; yeniden onun gibi bir komutanın beklendiğini anlayan Yahudiler, Salahaddin ismine bile tahammül edememekteler. Yahudiler Salahaddin ismini taşıyan kimseleri isimlerini değiştirmeye zorlamakta ve Arapları, çocuklarına bu ismi vermeme konusunda tehdit etmekteler. Salahaddin ismini taşıyan kişiler, İsrail’in kontrol noktalarından geçirilmiyor ve gereksiz yere sırf bu isimden doları günlerce işkenceye tabi tutuluyor. Haçlılar ve Siyonist Yahudilerin düşman olduğu Salahaddin el-Eyyubî, İslâm âleminin saydığı, sevdiği ve rahmetle andığı büyük bir komutan olarak kabul edilir.
Yahudilerin hedefi, örnek alınan Salahaddin el-Eyyubî ‘yi unutturmak, onunla ilgili olan her şeyi öğretim programlarından ve kültür sahasından silmek… Ayrıca, Salahaddin ismini taşıyan caddelerin, okulların, meydanların ve kuruluşların isimlerini değiştirmek için Araplara çağrıda bulunan Amerika ve Batılı ülkeler, İslâm ülkelerine baskı uyguluyorlar.
Öte yandan Yahudi Siyonistler ile Amerika ve Batılı ülkelerin bazı yetkilileri, Suriye başbakanının misafirleri ağırladığı salonda asılı olan ve Haçlılara karşı Salahaddin’in galibiyetini temsil eden tabloyu oradan kaldırmadıkça Suriyeli yetkilerle görüşmek istemediklerini ima eden açıklamalarda bulundular.
Bugün aynı Kudüs ikinci işgalin 40. yılını yaşıyor. Araştırıldığında ilk işgal sırasındaki olaylar ile bugün yaşananların birbirinin bir benzeri olduğu görülür. O gün İslâm dünyasında yaşanan keşmekeşlik, siyasi, ekonomik ve iktisadi alanlarda geri kalmışlık ve kardeş kavgaları birbirini zincirleme takip etmektedir. Bugün de siyasi ve ekonomik çıkmazları yaşıyoruz. Ancak tüm bunları İslâm âleminin kaderi olarak kabullenemeyiz. Kudüs’ü düşünmek, onun işgalinden rahatsızlık duyarak “ben neler yapabilirim, bana düşen görev nedir?” diyerek tavrımızı mutlaka ortaya koymak durumundayız.
İşgale ve zülme karşı Filistin halkının haklı davasına, direnişine mutlaka destek verilmeli ve bu konuda daha duyarlı olunması için kitlesel faaliyetler yapılmalı. Kudüs’ün işgalinin 40. yılında bütün bir İslâm âlemi olarak, aynı ruh ve inanç içinde, suskunluğa inat ayağa kalkmalı ve Kudüs için haykırmalıyız. Salahaddin el-Eyyubî ruhuyla yeniden ve yeni bir heyecanla, Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs için dünya kamuoyunu bilgilendirmeli ve haklı davamıza sahip çıkmalıyız.
Ayrıca, İsrail devlet terörünün gerçekleştirdiği katliamlar ve yaşanan insan hakları ihlalleri tüm dünyaya duyurulmalı ve dünya kamuoyu bilgilendirilmelidir. İsrail cezaevlerinde zülüm altında inletilen Filistinli Müslümanların serbest bırakılması için çalışılmalı ve Filistin toprakları açık bir cezaevi olmaktan mutlaka kurtarılmalıdır. Filistin toprakları ve kutsal şehir Kudüs’ün halen işgalinin devam etmesi ve bölgede insanlık onurunu yok etmeye yönelik sürdürülen baskı ve soykırım, insanlık adına yüz kızartıcı bir suçtur. Yahudiler kırk yıldır devam eden işgal ile bu kutsal şehirden İslâm kültürünü silmek istemektedirler. Onların Müslümanları yok etmek amacıyla başlattığı facia karşısında dünya milletler camiasının sessizliği insanlığa ve insani değerlere hakarettir. İşgal kuvvetlerinin Mescid-i Aksa’yı zaman içinde yıkıp yerine Süleyman mabedini kurma planları mutlaka önlenmelidir.
7 Haziran 1967’den beri süren bu kırk yıllık kuşatma ve işgal artık kırılmalı ve Filistin halkı insani haklarına kavuşturulmalıdır. Bu dava sadece Filistinlilerin veya sadece Arapların davası değildir. Bu dava bütün İslâm ümmetinin davasıdır. Bu davayı sahiplenmek her Müslüman ferdin görevidir.
Mescid-i Aksa’nın Yahudi işgali altında sonsuza kadar kalmaması için tüm İslâm dünyası hemfikir olmalı ve tüm faaliyetlerini bu anlayış çerçevesinde yapmalı ve can ve kan kaybederek bir bedel ödeyen Filistin halkına destek olmalıdır.
Selam Filistin halkının şanlı mücadelesine!
Selam HAMAS’ın şanlı direnişine!
Selam bu mübarek dava için şehid düşenlere,
Selam Arafat’lara, selam Fethi Şikaki’ye, Yahya Ayyaş’e, Halil el-Vezir’e, Ebu İyad Salah Halef’e, Cemal Mansur’a, Salahaddin Derveze’ye, Cemal Selim’e, Mahmud Ebu Hanud’e, Şeyh Ahmed Yasin’e, Prof. Dr. Abdülaziz Rantisi’ye ve onların şahsında tüm şehitlere!
jockeя çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
İsrail’den ABD’ye ’soykırımcı’ elçi Author41 Dünyadan Haberler 0 06-25-2009 10:26 AM
Yıllık duş 160 YTL’ye çıktı, evde doğalgaz faturası 1470 YTL’yi buldu 3 Ağustos GooD aNd EvıL Eskiler (Arşiv) 0 08-03-2008 01:16 PM
‘İsrail’le görüşmelerde ABD’nin desteği şart’ ÇaKıR- Eskiler (Arşiv) 0 06-04-2008 08:45 PM
35 yıl sonra Lübnan’a dönen aile İsrail’in bombardımanına yakalandı.[18.07.2006-11:15 CaKaLBoT Eskiler (Arşiv) 1 07-18-2006 07:34 PM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 07:34 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.