![]() |
|
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21 Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8775
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir hüsn-ü zanla yıkanır hüzün. O da uyutmaz. Ama bu uyumalar olmasa, nasıl anlayabiliriz aslında ne olduğunu? Hakikat şehrine yolculukta bize bir yaren gerekir kılavuz olarak. Belki de şikayet bir bilmecedir. Cennette seninle sohbet edeceklerin ilki olmak için dua ederim. Güllerin dergahından bir avuç su ile de gelmiştim.
Rızaya razı olanların da ilklerinden olabilmek bizi seçkin nebilere yaklaştırır. Önce kavimlerden bir kavim hiç de telaşsızdı. İbrahim’in yeğenini çileden çıkaran bir yürüyüşle yürüyorlardı. Kimin felaketi aslında kimin hayrıdır? Hayır şerden ayrı mıdır? İşte o vakit, elleri açmadan, göklere çevrili gözlerle göktaşı istedim. Doru at ayağını kaldırdı, kentin ortasından sular çağladı. Bu seferki imtihan başkaydı. Mektubumu okuduğunda zaten okumuş olacaksın. Herşey hayırdır iyiler için; ve herşey şerdir kötüler için. O zaman melekleri şaşırtmaya devam etmek gerekir. Kaybettiğimi hatırlamıyorum diye bir hüzne başlayacaktım. Sonra birdenbire bunu unuttuğumu hatırladım. Şimdi de unuttuğum şeyi kaybettim. Unutmak, kaybetmek, hatırlamak… Denizi uslu gösteren kartpostalları yakarak hatırlamaya başlamalıyım. Çünkü deniz birazdan kuduracak! O büyük günün görkeminde, Çocuklar namaza duracak... Ali Şâyan |
![]() |
![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|