![]() |
![]() |
#1 |
ÇaKaL Üye
![]() Üyelik Tarihi: Nov 2005
Konum: ÖLüm
Yaş: 37
Mesajlar: 1,043
Teşekkür Etme: 216 Thanked 223 Times in 126 Posts
Üye No: 3361
İtibar Gücü: 1748
Rep Puanı : 11059
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() SERINLEMEK ICIN
Günlerden birgün karakola bir kaza haberi gelmis. Polisler hemen olay yerine dogru yola çikmislar. Polis olay yerine vardiginda bizim Temel ile İdris kan revan içinde ambulanslara götürülüyormus.İkisi de koma halindeymisler. Buna ragmen ikisinin de akrabalari piril piril ve üzerinde çizik bile yokmus. Polis bu duruma sasirmis, kaza için zabit tutulmasi gerekmis fakat kazanin olus sekli ile ilgili ortada hiç bir ipucu yokmus. Polisler merakla bizimkilerin komadan çikmasini beklemisler. Yaklasik üç hafta sonra Temel ayilmis, Olay bütün Türkiye'de duyulmus ve büyük bir topluluk kazanin nasil gerçeklestigini ögrenmek için hastanenin önünde toplanmislar Nihayet açiklama yapilmis: -"Temel ile İdris karsi yönlerden gelirken serinlemek için kafalarini disariya çikarmislardir...." MOTORLU TESTERE Trabzon'da bir grup laz cok agac kesebilmek icin Amerika'dan motorlu testere getirtmeye karar vermisler. Gerekli baglantilar kurulduktan sonra para odenmis ve birkac tane elektrikli testere alinmis. Garanti kagidinda da gunde enaz 500 tane agac kesecegi belirtiliyormus. Bizimkiler koyulmuslar ise... Herzaman en fazla agac kesen Temel'mis ve bu kez sadece 50 tane agac kesmis. Dogal olarak herkes sasirmis. Bir sonraki gun Temel zorlayarak sayiyi 100'e cikarmis. Daha sonraki gun aksam Temel yerinden kalkamaz hale gelmis, ama sadece 150 tane agac kesebilmis. Artik bizimkiler Amerika'dan bir yetkili cagirmaya karar vermisler. Yetkili gelmis ve birlikte ormana gitmisler. Amerikali motorun ipini cekip calistirmis ve cikan ses uzerine bizimkiler hep bir agizdan: -"Uyy o ne daa?" TUP GECIT İstanbul bogazina tüp geçit yapilmasina karar verilir. Dünyanin dört bir yanindan mühendisler cagirirlar ve bir de Trabzon'dan Temel katilir. Alman'a sorarlar: -Nasil bir projeniz var" diye. Alman: -"iki uçtan gireriz ortada bulusuruz, 1 metre ara kalir onuda betonla falan kapatiriz" demis. Fransiz a da sormuslar; -"iki uctan baslariz, arada 50 cm. kalir. Onuda kapatiriz" demis. italyana sormuslar: -"20 cm kalir" demis. En sonunda Temel'e sormuslar. -"içi uçtan baslaruz, ortaya pulustuk pulustuk, bulusamayruk içi tane tüp geçidiniz olur." ACELE Temel'in çok acelesi varmis. Kestirme olsun diye parkin çimlerinin üzerinden geçiyormus. Parkin bekçisi: -"Ula! sen niye çimlerun üzeründen gideysun? Tabelada yazani görmeymisun? 'ÇiMLERDE YÜYUMEYUN' diy da, sen körmisun? demis. Temel: -"Ben yürümeyrum ki kosayrum!" RUSVET Bir Karadenizli, bir Kayserili ve bir Diyarbakirli ayni trafik kazasinda ölmüs. Cenazeleri dualarla, göz yaslariyla kaldirilmis. İki üç gün geçmis, bir de bakmislar ki Karadenizli, çikmis mezardan, üstünü silkeleyerek geliyor. Önce büyük bir panik yasanmis haliyle, sonra bakmis zombi mombi degil, bayagi kanli canli, cesaret edip yanina yanasmis ve merakla sormuslar: -"Yahu sen öteki dünyadan nasil geri döndün?" Anlatmis: -"Öte tarafta da isler buradaki gibi yürüyormus meger, rüsvet, haksizlik, yolsuzluk... Geri göndermek için 5 bin dolar istediler, bastim parayi geri geldim." -"Eee, diger iki arkadas niye gelmedi?" -"Vallahi ben gelirken, Kayserili hala 3.500 dolara olmaz mi, yap bir indirim de ayagimiz alissin! diye pazarlik ediyordu." -"Ya Diyarbakirli?" -"O da 'Ben vermem, Devlet versin!' diye inat ediyordu..." SINYAL Temel, Taksim Meydani'nin etrafinda arabasiyla fir dönüyormus. Bir tur, iki tur, üç tur... Derken trafik polisi Temel'i durdurmus. -"Neden meydanda turlayi duruyorsun?" Temel: "Haçan sinyalim takildi da!..." UCAK iki Karadenizli uçaga binmis. Uçak havalandiktan sonra uçagin motorlarindan biri bozulmus. Pilot anons etmis: - "Uçagimizin bir motoru bozulmustur. Telasa gerek yoktur". Aradan çok geçmeden ikinci motor da bozulmus. Pilot anons etmis: - "Uçagin ikinci motoru da bozuldu....". Temel Dursun'a dönmüs: - "Tursun tesene geceyi habura gecireceguz!." ODEV Trabzonlu Temel Aga'nin sevgili torunu Esme'ye verilen ödev ile basi derttedir... Eskisehir'e göç eden "Tegerli arkadasu" Niyazi'ye basina gelenleri yazar: Niyazicugum. Hani benim küçük torun var ya. Geçen aksam, geturdi ödevini önüme koydi. Bi yandan da aglayi. Zaten dertlerini hep baga açar. dedi ki:" -"Habunlari anliyamadum. O yüzden da yapamadum. Yarin ögretmen beni dövecek." Dedum ki; -"Aglama usagum, bunun içun ögretmen adam dövmez. Simdi oni çözeruk. Ne mümkün Niyazi kardasum:" "Bi tirenlan, bi otobos ayni istasyondan kalkmislar. Tiren otobostan üçte bir daha hizli gidiy. Otobos iki yerde onbeser dakka istirahat vermis. Tiren da bi yerde durmis, 20 dakka su almis. Otobos saatte 60 kilometro gidiymis. Tiren 5 saat sonra gidecegi yere varmis. Otobos ise ne vakit sonra oraya olacakmis. Ugrastum yapamadum. Usak aglay. Derken bubasi geldi. O da çözemedi. Diyrum oga ki, "Damat, senun tanidugun tahsilli bi otobos sofori var ise oga soralim, belki o bilebilur. Yahutta sabah olsun ben usagi soforler cemiyetine götüreyum. Onlar arasinda belki tirenle yaris etmis bi sofor vardur da bize nasihat verur. "Ha, biz bi yandan da usaga tireni tarif ediyruk. Tiren görmemis ki... Ne anasi görmis, ne bubasi. Ben da bi tek askerlukte Erzurum'dan Sivas'a gittiydum. Neysa kardasum, o gece çok kizdum. Diyeceksun ki niye? Usak daha incir agacindan duti ayiramay; mezgiti gosteriyrum, hamsi diy; efendum, yumurtanun fabrikada yapilduguni sanay. Biz gelduk araba yaristiriyruk. Yani efendi, otobos saatinda varsa ne olur, geç varsa ne olur? Gurbetten yolci mi bekliysun? Eger varacagi saat onemliysa, edersun yazihaneye bi telefon, derler saga otobosun inecegi zamani.." -"Bu kadarluk mesele içun sabiyi subyani niye telef edersun? Usacuklarda sarki yok, türki yok, oyun yok; dayamis matamatigi. Ayuptur ya!...." YEDIYUZ Temel bir vapur acentasina gitmis: -"Biz vapuru kaçirduk, baska vapur bulurmisunuz?" -"Kaç kisisiniz?" "Yediyuz." Acenta yetkilisi bu kadar müsteriyi kaçirmamak için hemen yeni bir vapur istemis. Vapur geldiginde Temel ve arkadaslari rihtimda toplanmislar. Ama nedense fazla kalabalik degillermis. Görevli sormus: -"Hani yediyüz kisiydiniz?". -"Dogridur, iste pir, içi, uç, dort,pes, alti, yedi. Toplam yediyuz daa!..' demis Temel. Acenta yetkilisinin Kafasi atmis, Temel'i bir güzel dövmüs ve: -"Eger, bir daha (i) yerine (u) dersen, canina okurum...' demis. Temel birkaç gün sonra bir bakkala gitmis. -"Bana bir mim verin...' demis. Bakkal anlamamis ve birkaç kez tekrar ettirmis sonra eliyle göstermesini istemis. K Temel eli ile isaret edince: -"Yooo, o mim degil mumdur." demis bakkal. Temel : -"Olsun da!. Mim demek, dayak yemekten iyidur.' ALLAH BILIR Temelin bashekim oldugu hastahane, Saglik Bakanligi müfettisleri tarafindan denetlenmektedir. Teftisten sonra müfettislerden biri Temel'e sorar: -"Bazi yataklarin önündeki harfler,dikkatimi çekti. Mesela:A.S,A.T,A.Ü gibi bunlarin manasi nedir?" Temel gerekli açiklamayi yapar: -"A.S Akut Siroz, A.T Akut Tüberküloz,A.Ü Akut Ülser anlamina celur." müfettisin aklina birsey daha takilmistir. Bu sebeple yeniden sorar: -"Peki A.B'nin manasi nedir?" Temel cevap verir: -"O,teshisi konulmayan hastaluklari ifade eder. Manasi da :" -"Allah Bilir" ************ TAVSAN Temel ava çikmis, eli bos dönmemek için kasaptan bir tavsan almis. Fadime: -"Ha pu neturda , soyulmus tavsani nasil avlaysun?" Temel : -"Haçan sevisirken yakaladum, çiyinmeye firsatu olmadi, furdimm oni da!.." TEMEL'IN TARLASI Temel köyünün en yüksek yamacina çok zor sartlarda ev insaa ediyor,yanina da güzel bir tarla ekiyor. Bu isler için bir kaç yilini harciyor. Karisi Fadime'yle yasamaya basliyorlar. Gel zaman git zaman,bir gece çok siddetli bir firtina kopuyor. Yagmur sele karisiyor. Gök gürültüsü ve yildirimlar çakiyor.Temel bir hisimla disari çikiyorki tarlanin yerinde yeller esmekte.Açiyor ellerini: -"Ey Ya Rab'bim; o kadar emek verdugum tarlanun ettun içine, birde çakmagini çakupta bakaysin ki ne ettum diye." ZEYTIN-PEYNIR Amerikada baslayan fare istilasina bir türlü çare bulamayan bilim adamlari kara kara düsünürken, birden kapi çalinmis. -"Kim o?" -"Benim adim Temeldur". Temel içeri girmis ve; -"Usaklar, bu fare meselesini söyle halledecegiz.., Bir tahta alip ortasina bir jilet koyacagiz, ,jiletin bir kenarina zeytin bir kenarina peynir koyacagiz.. Fare gelecek boynunu uzatip 'Zeytinimi yesem, peynirimi yesem' diye saga-sola bakarken boynu kesilecek ve ölecek.." der demez Temeli zorla disari çikarmislar... Bilim adamlari yine kara kara düsünürken , Temel hizla içeri dalmis ve ; -"Buldum usaklar demis, Sistem ayni fakat daha ucuz. Peynir de yok zeytinde..." -"Eee!" demis bilim adamlari, "Nasil olacak bu is.." Temel gayet sakin; -"Jiletli tahtayi odanin ortasina koyuyoruz, fare geliyor, basini uzatiyor saga-sola bakarak; -"Zeytin nerdeee!, peynir nerdee!.". OLSA IDI DEDUK Temel 40 arkadasi ile bir takaya binerler karadenize gezmeye açilirlar. Biraz dolastiktan sonra kaptan hepsini toplar. -"Arkadaslar, bu 40sandik altini nasil paylasacagiz" der. Her kafadan bir ses çikar. Olurdu!, olmazdi!, öyle olsun! böyle olmaz' derken kavga çikar hepsi birbirini öldürür. Bir temel yarali kalir. Taka kendi halinde kara denizde dolasirken Sahil güvenlik görür takaya yaklasip yukari çikarlar ki hepsi ölmüs, bir yarali var. Hemen takayi sahile çekerler. Temel'i hastanede tedavi ettirdikten sonra karakola alirlar, sorguya çekerler. Komser sorar: -"Oglum ne oldu anlat bakalim." Temel baslar: -"40 çisi takaya binduk, cezmeye çiktuk. O arada kaptan 40 sandik altini nasil paylasacagimizi ortaya atti, anlasamaduk kavga çikti. Durum budur." Komser. -"Oglum biz takayi aradik, takada hiç bir sey yok. Nerede 40 sandik altin!." -"Komserum, 40 sandik altin var diyen çiim, biz de olsaydi deduk!." 500 YTL KIMINDUR Trabzonlular ile Kayserililer aralarinda savas yapiyorlarmis. Kayserililer, Trabzonlularda Temel ve Dursun ismi çoktur diyip "Temel" ve "Dursun" diye bagiriyorlarmis, ayaga kalkani vuruyorlarmis. Bizim Temelle Dursunun patlama seslerinden kulaklari pek duymaz olmus. O yüzden Trabzon ordusunda tek Temelle ile Dursun kalmis. Dursun demis ki: -"Biz de ahmet diyelim kalkani vuralim, Mehmet diyelim kalkani vuralim" demis Bagirmaya baslamislar ama kimse kalkmamis . Bu arada Temelde yerde 500 YTL bulmus ve cömert davranarak : -"Ha bu 500 YTL kimundur daa?" diye bagirmis. Kayseri ordusundakilerin hepsi ayaga firlamis ve hepsi vurulmuslar. SIRTIM KASINIYOR Temel bir trafik kazasinda kolunun birini kaybeder ve kimse is vermez. Birgün bogaz köprüsünden asagi atlayacakken sahilde iki kolu olmayan bir adam hoplayip zipliyormus. Temel hemen adamin yanina kosmus: -"Ula arkadas benim kolumun biri yok, kimse bana is vermiyor, bunalima girdim, tam kendimi atarken seni cördüm. Senin iki kolun dea yok ama hopluyup zipliyosun, nasil oluyor bana da anlat." der. Adam: -"Ya kardesim git be isine, benim sirtim kasiniyor da nasil kasiyacagimi düsünüyorum." CEBER ULA Temel ile Dursun hararetli bir sekilde iddialasirlar. Temel: -"Ula Dursun, hapuraya pen pu pinanun çatisundan pi pardak suya paluklama dalarum daa." Dursun: -"Nah dalarsun, ula imkanu yoktur" Vardir yoktur bir milyarina iddiaya girer kafadarlar. Temel gider bir bardak su getirir ve kaldirima koyar. -"Iyi izle ula, nasil dalacam hamsi cibi.." Dursun ise hala Temel'i umursamamakta, dalgasini geçmektedir. Temel catiya çikar Dursun'a seslenir: -"Ula Dursun iyi izleyesun ha celeyrum!" der ve kendini bosluga birakir. Tam yere üç bes metre kala Dursun yerdeki bardaga bir tekme sallar: "Geber ula .." OFLI Ofli'nin biri, Yunanistan'dan Türkiye'ye yatirim yapmak amaciyla gelen is adamlari kafilesiyle ayni uçakta trabzona geliyormus. Uçak pilotu uçagin bir ariza nedeniyle düsecegini anons edince herkes telaslanmis. Pilot "Yükü azaltin yoksa parçalanacagiz" demis. Herkes çanta bavul ne var ne yok camdan asagiya atmis. Tabii ki atilanlar yeterli degilmis . Pilot "Biriniz atlayin, digerleriniz kurtulacak" anonsu yapmis. Kurtarilacak lafini duyan Ofli Yunanlara demiski: -"Atalum pi yazi tura kaybeden atlasun, digerleri de varini yogunu atlayana versun." Yunanlilar Temel'e : -"Sen atla, varimiz yogumuz senindir." demisler. Temel atlamayi kabul eder, hemen bir senet imzalatir. Kapiyi açan Temel : -"Son arzum atlarken beni alkislamaniz." der ve koltuklara tutunan yunanlilar alkislamak için ellerini çözünce hepsi uçaktan düser. Temel de; -" Ula siz kendünüzi penden taha mi kurnaz sanaysunuz?" PIZ KAZANURSAK Siyasiler bos yere kavga ederse ekonomi de vatandasa kalir. Temel, Dursun ve İdris’in parasizliklari canlarina tak eder. Bir taraftan issizlik bir taraftan gelecegi kapkara bir siyaset. Ekonomi ve enflasyonu birakan siyasiler devamli kavga ederler. Bunlar da oturur gelecegimizi, yani ekonomi, issizlik nasil çözülür onu tartisirlar. İdris söz alir: -"Usaklar ben en hizli kalkunmanun yolini buldum... Bi uçak filosu yolliyalum. New York’i bombaliyalum... Sora da Amerika bize atom atar. Teslim oluruk. Sora da Japonya gibi çikaruk ortaya aha zengin oldun..." Dursun atilir: -"Ula daha kolayi varken öyle niye edeyruk... En iyisi Amerika’ya savas ilan edelum Besinci Filo oriya çikarma yapar... Savasi kaybederuk... Ardindan Almanya gibi ortaya çikaruk aha zenginsun." Sonunda Temel atilir, kafasini kasir ve: -"Ula usaklar ya savasi biz kazanursak, oni hiç hesap etmedunuz..." TEMEL'IN OGLU Temel'in oglu küçük Temel, okula gittiginde ögretmeni sorar: -"Temel, baban nasil iyi mi?" Küçük Temel: -"Ögretmenum, babam dün aksam banyo küvetine girdi, uyudi kaldi oriya..." Ögretmen saskin: -"Uyudu mu? Desene sular evi basti, ev mahvoldu..." Küçük Temel sakin: -"Yooo ögretmenum öyle olmadi, çünki babam agzi açuk uyur..." *********** SINEMA BILETI Temel, oglu Hasan i ödüllendirmek için para vermis ve sinemaya göndermis. Hasan giseden biletini almis ve salona girmis ancak biraz sonra aglayarak disari çikmis. Gisedeki kiz Hasan'in yanina gidip ne oldugunu sorunca Hasan da : -"Kapitaki amica piletumi yirttu..." BAGCIK Temel ise girmek için sözlü sinava girer. Çok heyecanlidir ve bir önceki adaya sorar: -"Ula Ne sorayiler?" -"Ayakkabi." Temel'in sirasi gelir, bilsin diye kolay sorarlar: -"Dört ayaklidir, miyav miyav!.. der." Temel: -"Bagcikli midur?" TEESSUF EDERIM Ekonomik kriz yuzunden buyuk para problemi olan Temel, cocuk kacirip fidye istemege karar vermis. Sehrin büyük bir parkinda çocugun birini gözüne kestirmis. Önce bir not yazmis; -"Cocuguni kaçirdum. Bunu yaptigim icun üzçünüm ama kusura bakma çünkü gerçekten paraya ihtiyacim vadur. Yarin sabah saat 7'de falanca parktaki filanca agacin altina bir siyah cantada 5 milyar getur. Imza: Laz." Cocugun yanina gitmis, notu çocugun ceketinin ic cebine koyup, dogruca evine gitmesini ve notu babasina gostermesini söylemis. Ertesi sabah parka geldiginde soyledigi agacin altinda, soyledigi renkteki cantada icinde 5 milyar olan emaneti bulmus. Baska bir notla birlikte; -"Paran burayadur ama bir usagin hemserisine ha pöyle bisi yapmasina inanamayrum. TEESSÜF EDERUM!.." GENLESME Fizik dersinde ögretmen küçük Temel'e sormus: -"Sicaklik ve soguklugun cisimler üstünde etkisi nedir?" Temel cevap vermis: -"Sicakta uzar, sogukta küçülürler." -"Örnek verir misin ?" -"Günler yazin uzar, kisin kisalur da." SAVAS ILANI Karadeniz'liler bir meseleden ötürü Çin'lilere kizmislar. Bunun içinde, Çin'e Telgraf çekip savas ilan etmisler. Çin'liler Telfrafi alinca önce hayret etmisler. Haritayi açmis arastirmislar Rize'nin yerini bulmuslar. Bakmislar, Rize ve diger Karadeniz sehirleri birer vilayet durumunda. Bu kez Çin'liler savas ilanini kabul eden karsi Telfraflarini çekerler. Cevabi Telgraf Karadeniz'li yaslilar tarafindan alinir ve tartismak için bir toplanti yapilir. Toplanti uzamis da uzamis. Bu kez disarda heyecanla bekleyen hemsehrimizin biri dayanamamis, girmis toplanti salonuna. Heyecanla bagirarak; - "Yahu nedir bu kadar toplanti. Yoksa korktunuz mi?" Toplantiya Baskanlik yapan yasli adam: -"Ne korkmasi usagum, Seçizyüz milyon Çin'liyi nereye comecoguk oni tusuniyiruk." ISARET Temel ile Dursun can sikintisindan bir kayik kiralarlar. Balik avlamaya çikarlar. Bir zaman kürek çekerek açilirlar, derken hazirliklar biter, oltalari denize atarlar. Atar atmaz baliklar da oltaya takilmaya baslar. Temel ile Dursun’un keyifleri yerindedir... Temel Dursun’a: -"Ula Dursun haburiya bi isaret koyalum, yarun purayi bulmamuz kolay olur." Derken sahile dönerler, kayiktan inerken Temel Dursun’a gene sorar: -"Ula Dursun isaret koymayi unutmadun degil mi?" Dursun: -"Ula hiç unutur miyum, isaret tamam..." -"Nasi isaret koydun?" Dursun: -"Baga soracaguna kayugun ucina bak... Çarpi koydum da." Temel sinirlenir: -"Ula o isareti denize yapacagidun kayuga degil. Ayni kayugu baskasi kiralarsa gitti baluklar." HABURAYADUR Temel ve Dursun bir agacin altinda oturuyorlarmis. Birden üstlerinden kocaman seyler geçmeye basliyor, Dursun bir bakiyor inekler havada uçusuyorlar. Yanlis gördügünü zannedip bir daha bakiyor, fakat ayni sey. Gerçekten inekler uçuyor. Bunu heyecanla Temel'e söylüyor dürterek. Ama Temel orali bile degil, gayet sakin : -"Herhalde yuvalari haburayadur da.." BEN DE OYNARUM Temel bir arkadasinin daveti üzerine İzmire gitmis. Orada arkadasiyla dolasirken, birde bakmislar ki, birkaç efe zeybek oynuyor. Kendilerine özgü agir hareketlerle kol vurup diz büken efeleri seyrederlerken, arkadasi Temel e dönüp sormus: -"Ne güzel oynuyorlar degil mi ?" Temel dudak bükmüs; -"Haçan O kadar düsündükten sonra pen de oynarum..." O DA SIZIN SIRRINIZ Komiser sorar: -"Temel, köpekleri atlatıp, kümesten tavuğu nasıl çaldın?" -"Komiserüm, onu söylemem, meslek sirridir!" -"Ama ben söyletmesini bilirim!" -"O da sizin meslek sirrunuzdur!" YOL CIZGISI Temel Karayollari Müdürlügünde ise alinmis. Görevi ise yollardaki çizgileri çekmektir. Temel'e bir kutu boya ve firça verilirve Temel çizgileri çekmeye baslar. Bir gün amiri gelir ve çizelgeye bakar; -"1. gün 500 metre, 2. gün 300 metre, 3. gün 150 metre, 4. Gün 100 metre.." -"Temel", der. "Her gün gittikçe tembellesiyorsun galiba?" Temel cevap verir: -"Aksine amirum daha çok çalisayrum laçin çün geçtukçe boya kutusindan daha fazla uzaklasayrum."
__________________
''EL_aLem''
|
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
ÇaKaL Üye
![]() Üyelik Tarihi: Nov 2005
Konum: ÖLüm
Yaş: 37
Mesajlar: 1,043
Teşekkür Etme: 216 Thanked 223 Times in 126 Posts
Üye No: 3361
İtibar Gücü: 1748
Rep Puanı : 11059
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() BASAMAK
Hakim Temel'e sorar: -"Temel davaciyi merdivenden ittin mi?" Temel yanitlar: -"Sadece bi basamak ittum, digerlerinden kendisi düsti.." UMIDI KESIN Temel bir gun kahveye gelir ve kasteyi acar. Pi bakar en az iki dil bilen yuksek okul mezunu eleman araniyor. Hemen parasini, silahini kusanip adrese yol alir. Bizim Temel adrese varir, çikar müdürün odasina: -"Ben ilaniniz uzerine geldim." Mudur sorar: -"Kac dil biliyosunuz?" -"Turkceyi biliyorum, zor konusayrum." demis. Müdür yine sormus: -"Peki kardesim, hangi okul mezunusunuz?" Temel der ki: -"ilk okul terk." -"Kusura bakamyin, bizim aradigimiz vasiflarda eleman degilsiniz." der mudur. -"Pilirum, pen de onu icin celdum, penden ümidi çesin!.." GOCMENLIK Almanya'da içlerinde bizim Temel'in de bulundugu Türkler, bir tatil günü toplandiklari yerde sohbet ederlerken konu dönüp-dolasip en çok hangi ilin muhacir (göçmen) oldugu hususuna gelir. Bir çok kisi kendi hemserilerinin dünyada daha göçmen oldugunu vurgular. Is ciddiye binince herkes iddiasini isbat etmek üzere söz alir. Birinci olarak konusan Artvinli, hemserilerinin Amerikanin Alaska Eyaletinde birçok safari avina katildigini söyler. ikinci olarak söz alan Kayserili hemserilerinin Japonyada ilk pastirma satisini gerçeklestirdiklerini söyler. Ardindan söz alan Erzurumlu Kanadanin ve Sibiryanin kayak merkezlerinde hemserilerini kayak yaptigini,ardindan konusan Diyarbakirli dünyanin büyük metropollerinde üç tekerlekli araba ile satis yapanlarin ya kendi sehirlisi ya da komsu Mardinden olduklarini söyler. Vel hasil diger iddia sahipleri de dünyanin herhangi bir degisik ucunda kendi hemserilerine rastlandigini söyleyince en son olarak Temel söz alir. Herkes Temel'e söyleyebilecek bir yer kalmadigi imasiyla müstehzi bir tavirla bakarken : Temel : -"Apollo'nun söförlerinden Amerikali Nail'i tanir misunuz?" diye sorar. -"Amerikali Nail'i mi? Kimdir o?" Temel : -"Hani tiger iki arkatuasi ile Ay'a kiden Nail?" -"Haaa.. suna Neil Amrstrong desene.." derler. Temel : -"Evet,Nail Amrsitorink." -"Eeee...Ne olmus Amrstrong'a?" Temel : -"iste o Ay'a ilk adumini atar atmaz pir te pakmis ki, pizum Rizelu emice çameye yardim toplayi!..." KARIM BILUR Temel yeni ehliyet almis yolda gidiyormus. Dümdüz yolda giderken yolun ortasindaki bir direge çarpmis, araçta sikisip kalmis... Herkes basina toplanmis, trafik polisi de gelmis : -"Beyefendi, nasilsiniz, iyi misiniz?" -"Iyiyim, iyiyim..." -"O zaman isminizi söyleyin de durumunuzu kariniza haber verelim..." -" Gerek yok, karim ismimi pilur.." BALIK AVI Temel'in askerlik arkadaslari kendisine misafir olurlar. Hosgeldin-besgittin faslindan sonra arkadaslari Temel'e baliklarini çok sevdiklerini ve balik tutmaya çikmak istediklerini söylerler. Temel kabul eder ve eve girer elinde içinde ne oldugu belli olmayan bir posetle disari çikar. Arkadaslarina : -"Hayten arkataslar, paluk tudmağa gideyiruk!." Deniz kenarinda geldiklerinde Temel elindeki posetten bir kemençe çikararak çalmaya baslar. Arkadaslari hayret ve saskinlikla Temel'e sorarlar : -"Temel arkadas! Sen ne yapiyorsun? Balik tutmayacakmiydik ?". Temel : -"Pen te paluk tutmak içun kemençe çalayirum daa" Arkadaslari : -"Yahu sen bizimle dalga mi geçiyorsun? Hiç kemençe çalarak balik tutulur mu ?" diye çikisirlar. Temel : -"Ula arkataslar!, çahilluk etmeyun.Siz pu isu penum kadar pilemezsunuz. Pen simdu paluklari oynatiyirum, piraz sonra onlar yorulaçaklar, pen o zaman onlari çok rahat pi sekilde yakalayacağum." Arkadaslari bu açiklamadan sonra söyleyecek söz bulamazlar ve merak, hayret ve saskinlikla Temel'in balik tutma seklinin neticesini beklemeye baslarlar. Saatler geçer ortada ne yorulan bir balik vardir ne de tutulan bir balik !.. Arkadaslari dayanamayip tekrar sorarlar: -"Yahu Temel !. Hani tutacağin ve tuttuğun baliklar ?" Temel : -"Arkataslar! Siz pukün çok sanssuzsinuz. Ne yapalum çi paluklarun hiç piri oyuna isturak etmedi." PEKLESEYDUN Temel birgün Dursun'a: -"Ula ben seni minareden atar, iner assagu tudarum" demis. Dursun da tutamayacagini sölemis ve iddiaya girmisler.. Minareye cikmislar, Temel Dursun'u tuttugu gibi bosluga sallamis ve hizla minaraden inmis. Dursun yerde can çekisir bir vaziyette Temel'e sitem etmis. -"Ula hane tudayidun beni?" Temel ise: -"Ne diyum, sen de pekleseydun." KECI Temel birgün keçinin boynuna tasma takmis gezdiriyormus. Arkadasi Dursun yolda onu görüp : -"Ula Temel Napiysun?" -"Ula cörmiymisun, çöpegimi cezdurirum." -"Ula Temel bunun boynuzlari var!!" -"Valla ben onin özel hayatina karismayrum..." IKRAMIYE Biletine büyük ikramiye çikan Temel'i üç ay sonra bakkal kasap ve borçlu oldugu diger esnaf yolda çevirmis. -Ula Temel, sana büyük ikramiye çiktigi halde üç aydir niye borcunu ödemeysun? Temel siritarak yanitlamis : -"Zencun oldi, degisti demesunlar." MISIRLILAR VETEMEL Misirlilar kendi aralarinda konusuyorlarmis. -"Bu lazlari bütün dünya konusuyor. Biz de bir seyler yapsak da tum dünya bizi konussa" demisler. Kimi "Çöle agaç ekelim", kimi "çöle havuz yapalim" biri de "çöle bogaz köprüsü yapalim" demis. -"Hadi be, oyle sey mi olur, sacmalik" demisler. -"Tamam, bizde sacmalik aramiyor muyuz " diyerek baslamislar bogaz koprusu yapmaya. 7 ayda bitirmisler. Acilisa bütün dünya gazetecilerini cagirmislar. Acilisi yapmai icin kurdeleyi kesmisler, tam bezi indirecekler, bir bakmislar ki bizim Temel köprüde balik yakalamaya ugrasiyor. Herkes saskin bakislarla: -"Sen ne yapiyorsun, burada balik mi olur?" Temel de : -"Ula kardesum, hapu çolde pogaz çöprüsü oli da balik olmayi mi?.." AGIR YUK Temel kaynanasi ile birlikte istanbul’a giderken bindikleri gemi yolda firtinaya tutulmus ve batmak üzere imis. Kaptan anons yaparak yolcularin agir esyalarini denize atmalarini istemis. Temel’in kaynanasini tuttugu gibi suya atmis. Bunu gören kaptan; -"Kadini niye denize attin?" Temel: -"Penum en agir yükum oydi da.." ************** KAYTARMA Bir yerde isçi olarak çalisan Temel, diger isçiler üçer üçer tugla yasirken, bizim Temel tek tek tugla tasiyormus. Bu olayi gören ustabasi Temel'e sorar: -"Digerleri üçer tugla tasirken sen neden tek tugla tasiyip tembellik yapiyorsun?" Temel gülümseyerek: -"Asil tembel onlar. Üç defada yapacaklari isi bir defa da yapiyorlar" BILET Bir gün Temel seyahata çikacakmis, bilet almak için otobüs gisesine gitmis. Giseci de Dursun'mus. Temel bir bilet istemis. Dursun siraya geçmesini söylemis. Ama sirada kimse yokmus. Temel bir kez daha bilet istemis. Dursun yine siraya geçmesini söylemis. Temel sinirlenmis ve yine bilet istemis tekrar ayni cevabi alinca Temel Dursun'a iyi bir osmanli tokati atmis. Yerde kendine gelmeye çalisan Dursun : -"Çim vurdu baga.." diye bagirinca Temel: -"Habu kadar adamin içinde çimin vurduguni nerden pileyim" KOMPOZISYON Küçük Temel çok haylaz bir ogrencidir. Bir gün okulda yine yaramazligi tutar. Ögretmeni ona ceza olarak 1000 kelimelik bir kompozisyon yazmasini ister. Küçük Temel sunlari yazar: -"Tün çedimi kaybettum. Bahçeye çiktum. Basladum çedimi aramaya. Tedümçi; çedicugum!.., cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel cel......." RUYA Temel sabahin köründe uyandigi gibi arkadsi Dursun'u arar. -" Dursun, dün gece rüyama cirdun, bana çok önemli seyler anlattun." -"Eee hayirdur insallah." -"Hayirmidur, sermidur pilmiyrum, çünku neler anlattiguni hatirlamayrum, sen hatirlaymisun diye arayrum da.." INGILIZCE Temel ingilizce ögrenmek için dersaneye yazilmis. İlk derste "Come" yani "gel" demeyi ögretiyorlarmis. Temel ögretmene sormus: -"Pu nasil istur? Come yazaysun, kam okuysun, peçi cel olduguni nerden anlaysun?" KAYNANA Temel köyde kahve önünde otururken arkadasi kanter içinde gelir ve Temel 'e, -"Haburda niye oturiysun kos kaynanani kurtar,çamasir yikarken dereye düsti suya kapildi." Temel dere kenarina kosar ve yukari dogru kosmaya baslar. Arkadasi; -"Yahu dere asagiya akay sen yukari kosaysin." Temel cevap verir. -"Sen bilmezsun benum kaynanam ne aksi karidur". TEMEl HASTA Kahvede dertli dertli oturan Temel'e Dursun sorar: -"Ula Temel, sen hastamisun, nesun?" -Sorma Dursun, hastayim . Ama doktora gidecek param yoktur." -"Sen Doktor Kadir Bey'e git, hem iyudur, hem de hesaplidur. Hem ikinci gidiste vizitenin yarisini alir. " Ertesi gün Temel dogru Doktor Kadir Bey'e gider: -"Merhaba doktorum, iste ben yine celdum." KASKET Temel basindaki kasketi gosterip, -"Bu kasket penu on yas genclestirdu" demis. -"Kac yasindasun" diye sormus Cemal. Temel: -"Kasketli mu, kasketsiz mu?" PEMBE DIZI Temel bir gün pembe dizi izliyormus, dizide adam yanindaki kadina sormus: -"Hayatim, gökyüzünde ne görüyorsun?" Kadin: -"Askimizi..." -"Peki gözlerimde ne görüyorsun?" -"Askimizin atesini." Temel de bunlari Fadime'ye söylemeye karar vermis. Fadime'nin yanina gitmis ve söyle demis: -"Göçyüzunde ne cöreysun?" Fadime: -"Bulut..." -"Çözlerumde ne cöreysun?" "Çapak..." ASLANINUZI YIDUK Temel birgun hayvanat bahcesine gitmis ve aslan kafesine girmis. Gorevli bagirmis : -"Ne yapiyorsun.. Orasi aslan kafesi!.." diye bagirmis; Temel de: -"Ne afgurisun, sanki aslaninizu yeduk!.." ********** BUNLARDAN COK VAR Bir gün bir Alman bir Çinli bir de Temel ayni kompartimanda gidiyorlarmis. Aradan biraz zaman geçtikten sonra çinli pencereyi açip elindeki son model digital wolkman'i asagiya atmis ve diger ikisi sormus: -"Dur yapma güzelim wolkman atilir mi hiç?" demisler. O da: -"Nasil olsa bizim orada bundan cok var" demis. Bizim temel bunun altinda kalir mi?... Çikarmis cebinden 14'lü silahini sarjörü cekmis ve o da asagi atmis. Tabi bu ikisi hemen atlamislar: -"Arkadas ne yapiyosun, güzelim tabanca atilir mi?" demisler. Temel de: -"Bosver bizim orda bundan cok var" demis. Aradan biraz zaman gecmis Alman pencereyi açmis, bizim temeli asagiya atmis. Çinli sormus: -"Sen ne yaptin adami asagi attin?" demis. Alman da kasilarak: -"Bosveeeeer. Bizim orda bunlardan cok var." EZ ONI Trabzonda bir fil yasarmis ve karinca marinca dinlemeden onune gelen her canliyi ezermis. Bir gün bu filin etrafini laz karincalar sarmis ve heryerini kaplamislar. Fil bir silkinmis sadece en tepedeki karinca kalmis. Diger yere düsen karincalarda tepedeki karincaya : -"La ez oni usagum ez daa.." ERZURUMDAN CIKTIM YOLA Zamanin birinde Erzurum'dan bir grup insan Hacca gitmek için yola çikmislar. Van'a gelmisler. Van'in bir köyünde konaklamaya karar vermisler. O köyün de imami yokmus. Köylüler aralarinda konusmuslar ve Erzurum'dan çikip hacca giden bu topluluktan birini imam yapmaya karar vermisler. Hem Erzurumlu hem de hacca gidiyorlarsa bos insan degillerdir diye düsünmüsler. Nitekim tekliflerini içlerinden birisi kabul etmis. Her yil 400 koyun verilecekmis imama. Adam hacca gitip masraf yapacagima burda kalip yalandan imamlik yapar ve her yil 400 koyun sahibi olurum diyerek ise baslamis. Köylü camide toplanmis namaz kilinacak. Sayin imam baslamis namazi kildirmaya. -"Erzurumdan çiktim yola Van'da verdim mola 400 koyun verdiler bana, Allahuekber. " Bu günlerce ayni biçimde devam etmis. Köylü bu ise biraz sasirmis ve konusmuslar aralarinda. -"Ya," demisler "Daha önceki imam mi yanlis kildiriyordu, yeni imam mi?. Bunu gitip Müftüye soralim." demisler. Sayin müftü meshur OFLU. Müftüye gelen halk herseyi anlatmislar. Müftü Köylüye dönerek : -"Siz simdi hiç imama çaktirmadan köyünüze dönün ve namaz vakti camide toplanin bende namaza gelicem" diye emir verir. Herkes köyüne döner ve namaz vakti herkes camide toplanir. Tabiki Sayin MÜFTÜ de camidedir. Imam namazi kildirmaya baslamis. Birinci rekat: -"Erzurumdan çiktim yola Vanda verdim mola 400 koyun verdiler bana, ALLAHUEKBER" der ve arkada "ÖHÖ..ÖHÖ!.." diye bir ses gelir ve imam yakalandim herhalde diye korkmaya baslar. Ikinci rekatta bu sefer: -"Erzurumdan çiktim yola...Van'da verdim mola... 400 Koyun verdiler bana, YARISI SANA YARISI BANA ... Allahuekber" diyerek sölerini degistirir. Namaz bitince köylü Müftüye dönerek -"Imam efendi namazi dogru mu kildiriyor mu?" diye sorar. Müftü: -"Haçan birinci rekatta biraz sasirdi ama Ikinci rekatta isi düzeltti......" YESIL TARAF UKARI Adamin biri bir lokantaya girip masaya oturmus. Garson gelip siparis alacakmis ki yerinden firlamis lokantanin kapisina kosmus. Kapiyi açip bagirmis: -"YESIL TARAF UKARI!" Sonra yerine gelmis. Garsonun sersem bakislari karsisinda siparislerini vermis. Tam birinci yemek masaya gelmis ki adam tekrar kapiya kosup bagirmis : -"YESIL TARAF UKARI!!" Bütün yemek boyunca adam ikidebir yerinden kalkip kapiya kosuyor ve hep ayni sey bagiriyormus. -"Yesil taraf ukarii" sonra yerine oturuyormus. Garsondan hesabi isterken dayanamamis sormus : -"Beyfendi afedersiniz, merak ettim. Ne demek bu "yesil taraf ukari?" -"Haa!.., Karsi kosedeçi apartimanu pen yaptirayrum. Pizim usaklar pahçeye agaç tikiyler. Yalnusluk olmasin istiyrum da ondan.." TIL PILMEK Temel ile Dursun sahilde balik tutmaya çalisirken woswoslu bir turist gelip yanlarinda durmus. Adam Sümela Manastirinin yolunu sormaya çalisiyor fakat iletisim kuramiyormus. -"Parle vous Francais?" -"...!!!!.." -"Do you speak English?" -"...!!!" -"Sprehen sie deutch?" -"...!" -"Parle İtaliano?" -"....!" Turist çekmis gitmis. Dursun Temel'e dönmüs; -"Ula Temel, til pilmekte guzel seydir da haçan pildu da bir isinemi yaradu.." KANDIRDIM Temel'in cebinde ekmek alacak kadar dahi parasi yokmus. Birgün Fadime hastalanmis. Evde yiyecek hicbir sey yokmus. Balik tutmak parasiz oldugu için aklina o gelmis. Oltasini alip yola koyulmus ve dereye gelmis. -"Allahim bundan sonra birdaha kumar oynamayacagim ve asla iski içmiyecegim. No'lur birkaç tane balik tutayim." Temel birkaç tane balik tutmus. Kendi kendine "Allahi da kandirdim" derken baliklari suya düsürmüs. -"Allahim, sen de hiç sakadan anlamiyormusun.." BAYRAM NAMAZI Temel'in annesi ölmüs. Cenaze namazinda bir kenarda duruyormus. Soranlara; -"Pen cenaze namazi kilmasini pilmeyrum" diyormus. Bir müddet sonra kayinvalidesi ölmüs. Namazda Temel'i en ön sirada görenler; -"Hani sen çenaze namazi pilmezdun?" -"Pu çenaze namazu tegil çi, payram namazu..." TEMEL'IN INEGI Temelin inegi hastalanmis.. Hangi veterinere götürmüsse bir türlü iyilesmemis. Temel biçare bir sekilde düsünürken ellerini açip ALLAH'a yalvarmis.. -''Yarabbi sen inegimi iyi et, iyi edersen 15 gün oruç tutarim... ". Bu hayvan iki günden fazla yasamaz diyen veterinerlere ragmen inek iyilesmis.. Bizim temel 15 gün oruç tutmus. 16.gün inek ölmüs. Temel ne yapacagini sasirmis. İnek ölü, havadan 15 gün tutulan oruç..... Ellerini açmis : -"Yarabbi sen saniyorsun ki Temel aptaldir, hiç itiraz kabul etmem, inegi kurbana sayar, tuttugum oruçlari da Ramazan'dan düserim hiç kusura bakma..''' KUS Birgün dagda Temel ile Cemal yürürken Temel Cemal'e derki: -"Yahu Cemal paksana, kus ölmüs daa!" Cemal de havaya bakarak cevap verir: -"Ula Temel hanidur daa????" ATEIST Temel ateistmis. Birgün ormanda gezerken etrafina bakinmis ve "Hersey ne kadar tesadüf eseri olusmus" diye düsünürken birden arkasindan gelen sesle irkilmis. Arkasina dönüp baktiginda büyük bir ayinin kendisine hizla yaklasmakta oldugunu görmüs. Temel kosmus ayi kovalamis. En sonunda Temel bir agaç kütügüne takilarak yere düsmüs. Ayida Temel'in üstüne atlamis. Tam pençesini Temel'e vuracakken Temel haykirmis : -"Taaaanriiiiimmm!" Bir anda hersey durmus. Dünya dönmemis, ayi donup kalmis, dere akmaz olmus. Temel aptallasmis bir sekilde ne oldugunu anlamaya çalisirken gökten bir isik hüzmesi Temel'e dogru yaklasmis ve isiktan bir gelmis: -"Bugüne kadar beni hep inkar ettin. simdi sikisinca beni çagirip yardim istiyorsun. simdi söyle bana bugüne kadar beni inkar edene ben simdi nasil yardim edeyim." Temel iyice aptallasmis bir sekilde: -"Tamam seni bugüne kadar hep inkar ettim. simdi de senden yardim istemem anlamsiz. Ama en azindan su ayiyi imana getirebilirsin" demis. Ses "Peki" dedikten sonra isik hüzmesi kaybolmus. Hersey normale dönmüs. Dünya dönmeye baslamis, dere akmis, ayi da elini indirmis. Temel tam "yirritik" diye düsünürken ayi iki elinide havaya kaldirarak ve söyle demis: -"Ey Allah'im senin rizkinla orucumu açiyorum. Hamdolsun verdigin nimetlere. Amin" ************ LAZ BANKA MUDURU Laz banka muduru Rusya'ya geziye gitmis ve bir lokantadan iceri girmis. Siparislerini verdikten sonra birde bakmiski karsisinda afet bir hatun surekli kendisine bakiyor. Davetkar bakislarla hatunu masaya cagirmis, hatun gelip masaya oturmus. Ancak ikiside birbirlerinin dilinden anlamiyormus. Hatun cantasindan kalem ve kagit cikarmis ve kagidin uzerine sigara resmi cizmis. Bizim laz mudur hemen sigarasina davranmis, kadina ikram etmis. Hatun daha sonra kagidin uzerine kadeh resmi cizmis. Bizimki hemen garsonu cagirmis ve en iyi saraptan siparis vermis. Hatun bu seferde kagida ev resmi cizmis yanina da 100 dolar resmi cizmis. Bizimki icinden : -"Ula kariya bak, haçan banka muduru oldugumi anladi konut kredisi isti..'' TITANIK Zencinin biri uluslararasi uyusturucu kaçakçiligi yapmaktadir ve bir gün Türkiye'ye kaçak olarak giris yapar. Avrupaya geçmesi için pasaport bulmasi gerekmektedir. Bu sirada Türkiye'ye tatile gelen Leanardo Di Caprio pasaportunu kaybeder. Bizim zencide pasaportu bulur isme bakar fotografa bakar ve bir tuvalete girip Leanardo'nun fotografinin yerine kendi fotografini yapistirir. Çikis yapmak için hava alanina gelir. Bizim Temel ile Dursun da gümrük memurudurlar. Zenci pasaportu onaylatmak için Temele uzatir. Temel bi fotografa bakar bi zenciye bakar sonrada dursuna dönerek: -"Ula Tursun, ha bu titanik yandi miydu, pattu miydu la?" BIRA Temel bir seyahate çikmis, otele gitmis ve odasina yerlesmis. Aksam da bir kizla beraber olacakmis. Laz oldugu anlasilmasin diye prova yapmaya karar vermis. -"Pana pir pira.. olamadi" -"Paga bir pira... gene olmadi" -"Bana bir bira" demis ve tamam demis inmis asagiya. Adama demis ki: -"Bana bir bira." Adam sormus: -"Sen lazmisin?" Temel de; -"Nerden anladin?" -"Burasi resepsiyon, bar karsida.." PIJAMA Birgün Temel dursun'a misfirlige gitmis ve aniden bastiran siddetli yagmur Temel'i zor durumda birakmis. Dursun, Temel'e : -"Temel ,sen bu yagmurda bir yere gidemezsun, pu gece pizde yatarsun." Temel: -"Olur, bu gece burdayum" der ve Temel Dursun'nun olmadigi vakit ortadan kaybolur. Aradan zaman geçer ve kapi çalinir. Dursun bakar ki gelen Temel. -"Ula Temel, nereye cittun.?" -Eve pijamami almaya cittum da." ANAHTAR Temel birgün ogluyla 100 katli bir otele gitmis. Daha 10'uncu katta -"Baba da, haçan bisi söylücem." -"Usagum, 100'üncü katta soylersin." demis 100'üncü kata gelince çocuk demis ki: -"Baba anahtari unuttuk." YA KARISIRSA Temel ve Dursun yillarca biriktirdikleri paralarla hayalini kurduklari atlari almak için pazara giderler.Uzun pazarligin sonucunda birer at alip eve dönerler.Atlari bagladiktan sonra sohbete baslarlar.Çok sevinçlidirler.Bi ara Temelin aklina atlarin karisabilecegi fikri gelir.Bunu Dursun' ada söyler.Kara kara düsünmeye baslarlar. Dursun: -"Ula haçan benim atun kuyruguni keselum, kuyruklisi senin olsun" demis. Temel: -"Ula dogri Diysun" demis ve atin kuyrugunu kesmisler. Bunlari duyan muzip komsulari İdris gece gelip öteki atinda kuyrugunu kesmis. Sabah kalkip bakmislarki 2 atinda kuyrugu kesik. Düsünmeye baslamislar. Bu sefer Dursun'nun atinin kulagini kesmisler. Gece İdris gelip ötekinin de kulagini kesmis. Sabah gene bakmislar ki atlar yine ayni. Atlar taninmayacak hale gelene kadar devam etmis. En sonunda bizim Temel dayanamamis: -"Ula Tursun, habu is böyle olmayacak da. En iyisi siyah at benim, beyaz at senin olsun.." KURK Küçük Temel bir gün babasina sormus: -"Baba hayvanlar her ay kürk degistiriyormus degil mi?" Babasi: -"Evet oglum ama bunu sakin annene söyleme!" DURSUN ALMAMISTIR Temel bir gün çok büyük bir define bulur. Ne yapayim, nasil saklayayim diye düsünürken defineyi bir yere gömmeye karar verir. Derken defineyi gömer ve kimse anlamasin diye üzerine -"Burada define yoktur." yazar. Bunu gören Dursun olayi çakar ve defineyi alir. O da üzerine : -"Buradaki defineyi Dursun almamistir." yazar. CAYCI TEMEL Temel ile Dursun çayocagi isletiyormus. Temel patron, Dursun da çiragiymis. Temel ne derse Dursun hep tersini yaparmis. Artik Temel'in canina tak etmis, Dursun'u mahkemeye vermis. Neyse mahkeme günü gelmis çatmis. Hakim Temel e sormus: -"Oglum nedir sikayetin?" Temel : -"Haçim bey ben Dursun'dan sikayetçiyim, o salagin biridir" demis. Hakim: -"Tamam, Dursun'un salak oldugunu ispatla, onu cezalandiralim" demis. Temel, Dursun'a: -"Ula Dursun cit bak bakaayum, pen dükanda miyim? demis. Dursun tabii kosa kosa gitmis. Hakim : -"Hakaten salakmis, surda telefon dururken kosarak gitti salak." 3 KARDES Temel bir gün avrupaya gider. Temel'in kötü bir aliskanligida vardir, sürekli içki içer. Birgun bir bara girip barmenden üç bira ister ve hepsini içer. Üç-bes defa böyle yapinca barmen merak eder ve sorar; -"Niye hep üç tane bira içiyorsunuz? Temel cevap verir; -"Ben, Dursun ve Hamdi bizler üçüzüz. Hepimiz dünyanin farkli yerlerindeyiz. Hepimizde bara girdigimizde birbirimizin yerine bira içeriz, öteki iki birayi o yüzden içiyorum" der. Yine günlerden bir gün Temel bara gelir ve iki bira ister, barmen verir. Temel biralari içtikten sonra tam kalkarken barmen sorar; -"Allah rahmet eylesin efendim, kardesinizin biri öldü heralde?" deyince Temel cevap verir; -"Hayir ben içkiyi biraktim da.."
__________________
''EL_aLem''
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
ÇaKaL Üye
![]() Üyelik Tarihi: Nov 2005
Konum: ÖLüm
Yaş: 37
Mesajlar: 1,043
Teşekkür Etme: 216 Thanked 223 Times in 126 Posts
Üye No: 3361
İtibar Gücü: 1748
Rep Puanı : 11059
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() SERINLIYERUM
Temel iskelenin uc taraflarinda yürürken memleket meselelerini düsünüyormus. İskelenin kenarina yaklastiginin farkina varamamis.. ve flossss!... Kendini soguk sularin içinde buluvermis.. Kenardan seslenmisler usaklar: -"iyu misun, celebilecek misun ha puraya kadar !" Temel yanit vermis: -"Celeyrum, celeyrum da, haçan hazir tenuze cirmisken piraz serinliyeyum, ha pirazcuk da hamsi tutayum!" MISIR EKMEGI Temel birgun baliga tutmaya cikmis. Tam denizin ortasinda kayik ters donmus, dolayisiyla Temel suya dusmus ve yuzerek bir adaya varmis. Yillarca adada tek basina yasamis. Üç dört yil sonra yine ayni yerde bir kadin denize dusmus ve ayni adaya gelmis. Temeli sac sakal birbirine karismis vaziyette gormus ve ona soyle demis: -"Yillardir aradigina simdi kavusacaksin.." Temel : -"Ula haçan yoksa misir ekmegimu cetirdun?" LO FASILUSYON Bir gün bir Urfali Fransa'ya gitmis. Lisan sorunu yasiyormus. Çok acikmis ve bir lokantaya gitmeye karar vermis Dogal olarak Fransizca bilmiyormus. Garson da tesadüfen Temel'mis. Garsonu çagirip; -"Bana lö fasilüsyon ve lö pilavisyon getirin" demis. Fasülye ve pilav hemen gelmis. Urfali zevkle yemegini yerken Fransizcayi kavradigina sevinmis. Garsonu çagirip; -"Lütfen lö hesabisyon" demis. Hesabi getiren Temel'e : -"su Fransizca ne kolayisyon" demis. Bunun üzerine Temel sinsi sinsi gülerek : -"Ben Türk olmasaydim sen yerdin ancak havalisyon.." HOSLANMAK Temel'e sormuşlar; -"Kadınlardan hoslanmaya ne zaman basladin?" -"Haçan erçek olmadiklarinu anladugum zaman." IKIZKARDES ikiz kardes olan Temel ve Dursun daha ilkokula yeni baslamislardir. Ögretmenleri çocuklarin birbiriyle kaynasmalari için yazin ne yaptiklarini anlatmalarini ister. Sira Dursun'dadir ve anlatmaya baslar. -"Ben yaylaya cittum, dedemin sigurlarini yaydum....., bida usaklarlan mac yaptuk." Çekingen olan Temel anlatmak için ayaga kalkar. Ögretmene utangaç bir sekilde bakar ve söyle der: -"Ögretmenum, biz Dursun'la ikizkardasuk, o ne ettiyse benda oni ettim." OTEL Bir gün Temel, Dursun ve Ahmet otel aramaya gitmisler. Sadece 3 odasi bos bir otel bulmuslar. Bu odalarin kusurlari varmis. Biri karincali odaya, biri sinekli odaya, biri de böcekli odaya yerlesmisler. Herkes odasina çekilmis ve derken sabah olmus. Dursun ile Ahmet'in gözleri mos mormus cünkü sinek ve böcekler onlari isirmis fakat Temel'e birsey olmamis. Temele sormuslar : -"Sana neden birsey olmadi.? Temel : -"Bir karinca öldürdüm hepsi cenazesine gittiler." GEMI Bizim Temel gemiye çalismaya gitmis, geminin kaptani bizim Temeli biraz salak gine görünce : -"Olum Temel buraya torpillemi geldin?" demis Temel de: -"Yoo Trabzon'dan gemiyle celdum" ANAHTAR Temel yillarca deliler hastanesinde kalmistir. Doktorlar bir gün delilerin akillanip akillanmayacagini test etmek için hepsini bir araya toplarlar. Doktorun biri duvara son model bir mercedes çizer ve herkese bu arabaya binmelerini söyler. Delilerin hepsi arabaya binmeye çalisirlar ama Temel hic orali olmaz. Doktorlar merak icinde: -"Niye binmiyorsun arabaya, az sonra gitcek." Temel: -"O araba gidemezki." Doktor: -"Neden gidemez?" Temel: -"Çalismiyor da ondan." Doktor: -"Niye çalismiyormus?" Temel: -"Çünkü anahtari bende de ondan." ALTTAKI YARISU Temel ile Dursun ortaklasa bir kola almislar. Temel demis ki -"Kolanin yarisu senun, yarisu benimdur." Kabul etmis Dursun. Temel demis ki -"Yanluz ilk pen içecegum haa" Bunada "tamam" demis Dursun. Temel aldigi gibi kolayi likir likir içmeye baslamis. Dursun demis ki: -"N'oldi, hacan hepsinu bitirdin?" Temelde: -"Çünkü alttaki yarisu benumdur!!" SAVAS Temel, Amerikanin durduk yerde Afganistan'a saldirmasindan rahatsiz olmustur. Bir yolunu bulup baskan Bush'a telefon eder : -"Alooo! pen Temel olarak size savas acayrum haberunuz olsun!" Bush, gulerek yanitlar : -"Hehehe.. kac kisilik bir ordun var ki ? " Temel dusunur: "Hmmm.. kayinpirader Idrus, halaogli Tursun, kaavedeki arkadaslar.." ve yanit verir: -"9 kisidur daa ! " Bush icinden kis kis guler ve ciddi olmaya calisarak : -"Temel bey, sizin 9 kisilik ordunuza karsilik Amerikan ordusu tam 2 milyon askerden olusmaktadir ! " der. -" Hmmm.." der Temel : -"Sizu pir sure sonra arayacagum." Aradan birkac gun gecer ve Temel, Bush'u yeniden arar : -"Baskan, savas ilanimuz gecerlidur. Bir miktar ekipman hazirladuk size karsi ! " Bush, ilgiyle sorar: -"Neymis bunlar ? " -"Hacan, bizim Tursun'un tiraktoru, benim cakaralmaz tufek bi de kavedeki arkadaslardan birinin bicerdoveri.." Bush guler: -"Iyi ama benim tam 150 bin tankim, 30 bin ucagim ve 10 bin askeri gemim var ! Haaa, ayrica bu arada askerlerimizin sayisi da 3 milyon oldu ! " Temel yeni gelisme karsisinda biraz sikilmistir : -"Tamam, bir muddet sonra sizu yeniden arayacagum." Birkac gun sonra Temel, Bush'u yeniden arar : -"Baskan, savas ilanumuzu ceri alayrum. " Bush merakla sorar: "Neden ? " Temel, moralsiz bicimde yanitlar : -"Cenevre anlasmasinu incelemisuzdur. 3 milyon savas esirini barinduracak yerimiz yoktur ! " ******** ECZACI Temel,omuzunda papaganiyla bir eczaneye girmis. Eczaci Temel'i bu halde görünce sasirmis ve sormus; -"Ya kardesim, nerden buldun bunu?" Papagan cevap vermis; -"Bunlardan karadenizde daha çok var!!" TUTITUTUTU Temel Ingiltere'de lüks bir otele yerlesmis. Oda servisini açip: -"TU TI TU TU TU TU " demis. Oteldekiler telasa kapilmis bu mesaji çözmek için. Oraya buraya haber salmislar... Sonunda konsolosluktan bir çevirmen bulmuslar ve Temel'in ne dedigi anlasilmis: -"2 çay, 222'ye !" GUL GIBI GECINMEK Dursun dedesi Temele sormus. -"Dede nenem ile kaç yildur evlisunuz?". -"40 yildur evlat" demis dede. -"Peki ama pen haçan sizi hiç kavga ederken cormedim, punun sirri nedur?" Otur evlat anlatayim. -"Evlat biz nenen ile elde avuçta birseyum yok, kimsemde yoktu. Ben neneni oldukça uzak köyden aldum, nikahumuz kiyildi, ben at arabama nenenin üç bes esyasini attuk ve bizim köyün yolunu tuttuk. Yolda benim ati ayagi sürçtü ve tökezledi ben "Bu biir" dedum. Devam ederken birdaha tökezledi "Bu içii" dedum. Köye daha epey yolumuz vardi ki bizim atun ayagi bir daha ta ökezleyinca "Bu üüç" dedim ve çektim belumden pistovu ati orada kafasindan furdum. Ben ati vurunca nenen basladi söylenmeye." -"Vayy biz simdi nasil gidecegiz, niye durup dururken ati vurdun, sende hiç akil yokmidur, bunca esyalari nasil tasiyacagiz?" Bende döndüm nenene ve -"Bu biirr" dedim. O gün bu gündür gül gibi geçiniyuruz." BASAMAK Hakim Temel'e sorar: -"Temel davaciyi merdivenden ittin mi?" Temel yanitlar: -"Sadece bir basamak ittim, digerlerinden kendisi düstü." SIHIRLI KEMAN Temel birgün ava gitmeye karar vermis, sihirli kemanini, tüfegi almis ve ava gitmis Av esnasinda bir aslanla gözgöze gelmisler. Temel tetige basmis tüfek patlamamis. temel kemani çalmis ve aslani uyutmus. Eve gelmis ve tekrar ava gitmis. Aslanla yine gözgöze gelmis Tetige basmis, gene patlamamis, hemen kemani çikarmis, çalmis ama aslan onu parçalayip yemis. Agaçta iki maymun konusuyormus, biri demis : -"Ben sana demedim mi, bu bizim sagir aslana denk gelirse isi biter.." TOKSAN 70 yasindaki Temel'in nefes borusunda rahatsizligi vardi. Doktoru günde kaç sigara içtigini sorunca, -"Kirk elli tane içeyrum." -"Sigarayi birakirsaniz yüz yasina kadar yasarsiniz." -"Toksan yasina kadar yasamak istersem günde kaç sigara içepilirum?" FIDYE Temel, issizlik ve parasizliktan bikkinlik geldigi bir sirada para kazanmak icin cocuk kacirmaya karar verir ve kasabada gozune kestirdigi bir cocugu kacirarak kasaba disindaki arazide bir agacin altina goturur. Biraz soluklandiktan sonra cocuga -"kagidin, kalemin var mi?" Diye sorar. Cocuk: -"Var" der. Temel kagidi kalemi aldiktan sonra cocuga babasinin adini sorar. Dursun oldugunu ogrenince fidye istemek icin mektup yazar ve "Ula Dursun cocugun elimdedir. Yarin sabah saat 10'a kadar kasabanin disinda ki buyuk agacin kovuguna 10.000 dolar getirmezsen cocugunu olmus bil" der. Sonra mektubu cocuga uzatarak -"Bunu babana gotur. Sakin baskasina verme" diye tembihler. Ertesi sabah 10'da agacin kovugunu kontrol eder ve bir paket bulur. Actiginda icinde 10.000 dolar para ve bir not vardir. -"Ula utanmimusun hemserinin usaguni kacirmaya" ELEMAN ARANIYOR Bir Çinli, biri Zenci ve bizim Temel, ceplerindeki son paralari ile aldiklari sarabi sirayla içerek Kansas caddelerinde ilerlerken bir tabelaya rastlarlar: Eleman Araniyor. Zenci, tabelayi görünce heyecanlanir ve ise talip olmak üzere derhal dükkana girer. Dükkandaki adam, kendisine is soran zenciye asagilayici bir bakis firlatir ve onu dükkandan çikartirken: "Biz burada zencileri istemiyoruz!" diye bagirir. Zenci dostunun basarisiz olmasi üzerine bu kez Çinli sansini denemeye karar verir. Ancak sonuç hemen hemen aynidir: "Sarilara is yok, defol!" Son olarak bizim Temel girer dükkana. Dükkan sahibi Temeli görünce gülümser ve: "Tamam dostum, yarin saat yedide gel ve ise basla." diyerek temelin omuzunu sivazlar. Üç arkadas, sevinç içinde evlerine dönerler. Temel, sabah uyanmakta güçlük çekecegi için Çinliden kendisini uyandirmasini rica eder ve heyecanla uykuya dalar. Zenci ve Çinli, irkçi dükkan sahibine bir oyun oynamaya karar verirler ve Temel uyurken, yüzünü kömürle simsiyah yaparlar ! Ertesi sabah Çinli, Temeli tam zamaninda uyandirir ve ise yollar. Dükkan sahibi karsisindaki siyah suratli adami görünce öfkeyle bagirir: -"Defol burdan ! sana daha dün söyledim zencilere is yok diye !." Üzüntüyle dükkandan ayrilan Temel, rastladigi bir aynada kendini görünce sasirir ve söyle der: -"Uyyyy ! aptal Çinliii, yanlus adami uyandirmus daaa!" BOKS MAÇI Bir gün Temel Mike Tayson ile ünvan maçina çikmis. Daha ilk yumrukta Temel nakavt olmus. Hakem bir, iki, üç dört.. sayarken menejeri Temel'in kulagina; -"Sakin dokuzdan önce kalma" demis Temel hafifden gözlerini aralayarak menejerine; -"Saat kaç?" BIR YERDEN BASLAMAK LAZIM Filozof Temel'e sormuslar: -"Üstad kadinlarin eli neden öpülür?" -"Eeee" çekmis önce, sonra devam etmis. -"Bir yerden baslamak lazim..." ********** OFLI HOCANIN INANCI Zamaninda bir Ofli Hoca varmis. Çok iyi bir hocaymis ve muminler hocaya cok baglilarmis. Gün gelmis, köyü sel basmis. Köy halki panikle kaçismakta, hoca ise cemaate: -"Eyy cemaat kaçmayin, allah bizi kurtaracak.." diyormus ,ama hocayi kimse dinlemiyormus Herkes yüksek bir yere kaçmaya baslamis, bir tek hoca kalmis. Sel habire basiyormus. Hoca minaredeki 1. serefeye kadar tirmanmis. Köylüler sandalla gelip; -"Hocam gel, inat etme seni kurtaralim." Hoca da: -"Siz gidin, beni allah kurtaracak" demis. Sel biraz daha bastirmis. Hoca 2. serefeye kadar tirmanmis. Köylüler yine sandalla gelmis. -"Hocam gel, inat etme seni kurtaralim." demisler. Hoca yine: -"Siz gidin beni allah kurtaracak" demis. Sel biraz daha bastirmis. Hoca bu sefer minarenin tepesine kadar tirmanmis. Köylüler bu sefer helikopterle gelmisler. -"Hocam, etme eyleme gel seni kurtaralim.." demisler. Hoca yine: -"Siz gidin, beni allah kurtaracak." demis Sel biraz daha bastirmis, tum kasaba ve cami sular altinda kalmis, hoca ise bogulup ölümüs. Öbür tarafta Ofli Hoca Allahin huzuruna çikmis. Hocanin basi önünde; Allah: "Ey kulum neden yüzüme bakmiyorsun" der. Hoca: -"Ben sana küstüm" der. Allah: -"Neden ey kulum" der. Hoca da: -Köylüler beni o kadar kurtarmak istedi, beni allah kurtaracak dedim ama kurtarmadin." der. Allah'ta; "Ey kulum. Sana 2 sandal, 1 helikopter gönderdim. Sen inat ettin ben ne yapayim." SARTMIDUR Bir gün Temelle Dursun otururlarken Temel Dursun'a; -"Ula usagum ben politikaci olacagum." demis Dursun Temel'e dönüp; -"Sen delimusun ki politikaci olacaksun.." Temel Dursun a dönüp: -"Sart midur??" 2x2 Oglu matematikten basarisiz oldugu için Temel yine bir karadenizli olan matematik ögretmenini bulur: -"Hocam ne oliy, habu çocuk çok zekidur daa.. Niçun oga iyi not vermeyisun ..." Temel: -"Sorayirum ogaci, içi çere içi kaç eder... deyi baa seçiz..." -"Heeeee... yanlis midur?.." -Ula oglum, içi çere içi eder dort.. hadi pilemedun bes..." LAZ PILOTLAR Temel'le Cemal bir gün kahvede otururken gazetede bir ilan görürler "*Pilot kurslari baslamistir*" Tabi ki bizimkilerde merakli, pilotluga köyde bagi bahçeyi satip İstanbula giderler. Kursa baslarlar basariyla bitirirler diplomalarini alirlar. Aradan iki ay geçer bir uçak sirketi arar.. -"Gelin bakalim size uçak verecegiz pilotlugunuz nasil?" -"ilk seferiniz Ispanya'ya.." Bizimkiler süper bir kalkis güzel bir havalanis İspanyaya varirlar. Tam inecekler Cemal : -"Kule, acil inis pisti bosaltin, itfaye,ambulans,doktor çagirin,zor durumdayiz.!.." Temel -"Sayin yolcularimiz herkez emniyet kemerlerini baglasin bildigi bütün dualari okusun tehlikedeyiz." Derken uçagi zor bela,kanter içinde piste indirirler. Temel: -"Vay agzuna siçtugumun ispanyollari, ula bunlarin kafalari hiç çalismayi, 15 metrelik pist mi olur. az daha olecektuk da". Cemal: -"Ula Temel, dogru deysin. Hakketten kafalari çalismayi. 15 metrelik pist yapayler da 10 kilometre genisluk olur mi?" DOKTOR TEMEL Temel doktor olup bir hastahanede çalismaktadir. Bir trafik kazasi olur, ölü ve yaralilari hastahaneye getirirler. Temel, hemen yaralilarla ilgilenmeye baslar. Temel yaralilarin derdine derman olmaya çalisirken yaralilarda canlari yandigi için feryadi figan etmektedirler. Temel'in buna çok cani sikilir. Bunun üzerine yaralilara dönerek: -"Utanin ulan utanin.. Siz sadece yaralisiniz sunlar ise ölü, bakin hiç sesleri çikiyor mu?" BASCAVUS Temel askerdeyken yeni basçavus gelir ve tum boluge söyle der. -"Sakin benim adimi unutmayin, benim adim Arslan oglu Arslan.. Eger adimi unutursaniz geldigimde caniniza okurum." der ve gider Aradan haftalar geçer ve basçavus gelir herkeze adini sorar ve hepsi bilir. Sira Temel'e gelir.. Temel: -"Bi hayvanogli hayvandi ama hacan ismini bilemiyrum?" KOLTUK Temel kendine 4 katli bir apartman yaptirir. 4. katinda kendi oturur diger katlara ise kiraci oturtur. kiracilara kiyak geçmek için her kata koltuk dösetir. 1. kattaki kiraciya gider, koltuklar nasil diye sorar kiraci: -"Koltuklar iyi oturunca pop müzik çaliyor." der 2.kattaki komsuya gidince yine sorar koltuklar nasil diye, 2.kiraci: -"Koltuklar iyi, oturunca rock müzik çaliyor" der 3. kattaki kiraciya giderek sorar koltuklar nasil diye: 3.kiraci : -"Koltuklar hiç iyi degil." Temel niye diye sorar. Kiracinin cevabi su olur: -"Koltuga oturunça istiklal marsi çaliyor her seferinde ayaga kalkmak zorunda kaliyoruz.." DOGAN IN YENCESI Temel ormanda agaç kesiyormus, o sirada çevreciler de ormanda yürüyüse çikmislar, Temeli bu vaziyette görünce bir güzel pataklamislar... Temel üstu basi perisan halde köye dönerken Dursun a raslamis. Dursun: -"Ula Temel hacan bu hal ne böyle?" diye sormus, Temel de: -"Ormanda agaç keseydum, birden kalabaluk pir grup Dogan in yencesini bozmisum diye dövdü peni, halbuki ne Dogan i taniyruuum, ne de yencesuni.." HIZ KONTROLU Temel biri yeni arabasiyla yolda giderken polis kontrolüne yakalanmis. Polis: -"Size hiz kontrolu yapacagiz" Temel: -"Ne oldi çok mu hizli cideyrum da" Polis: -"Yooo sadece alçaktan uçuyorsunuz..." BENZIN Temel arabasiyla giderken sehrin yakininda bir köyde benzini biter. Ulan ne yapsam da sehirdeki benzinciye kadar idare etsem der. Aklina depoya isersem sehre kadar idare ederim fikri gelir. Temel depoya iserken köylülerden biri bunu görür. Köylü, kendi kendine "Ulan bu adam ne yapiyor?" der ve temelin yanina yaklasir. Temele: -"Hemsehrum senin bu yaptigun normal midur?" diye sorar. Temel adama döner: -"Hayir kursunsuz" *********** SARHOS Temel iyice içmis, gecenin ikisinde kapisinin önüne gelmis. Anahtarini çikarip, kapiyi açmaya çalismis. Ama anahtar deligini bir türlü bulamiyor. Tikirti üzerine karisi balkona çikar. Temel'i asagida görünce: -"Ula Temel, hacan anahtarumi kaybettun?. Saa anahtari atayum mi?" Temel hafiften basini yukari kaldirip: -"Yok karicugum. Anahtarum vardur. Sen baa bi deluk at.!" PENGUEN Bir gün Temel bir penguene tasma takmis ve onu köpek gibi gezdirmeye baslamis. Yolda Temel'i gören bir hayvansever: -"Ne yapiyorsunuz siz? Yazik degil mi bu hayvana! Çabuk bu pengueni hayvanat bahçesine götürün.." demis Aradan 1-2 saat geçmis. Hayvansever ile Temel ve penguen yine yolda karsilasmislar. Adam Temel'e neden hayvanat bahçesine götürmedigini sorunca : -"Hayvanat bahçesine götürdüm. Simdi sinemaya götürüyorum." ESKIYA Önlerini birden eskiyalar kesmis, eger isimleri akrabalarinin isimlerinden degilse öldüreceklermis. Temel'e demis ki: -"Senin adin ne?" -"Adim Temel" -"Tamam, seni öldürecem." Sira Fadime'ye gelmis; -"Senin adin ne?" -"Fadime" demis Sira yine Temel'e gelmis -"Senin adin neydi?" -"Adim Temel de kahvede Fadime diyular" DAHI LAZ Dünya Genetik Projeler Yarismasi yapiliyormus. Tüm ülkelerden genetik profesörleri yarismaya çalismalari ile katilmis. Ilk Fransiz profesörün çalismasinin basina gelmisler. Jüri baskani çalismasinin ne oldugunu sormus. Fransiz profesör baslamis anlatmaya: -"Ben inek genleri ile tavuk genlerini birlestirdim, Ortaya çikan mahlukatin eti kirmizi et kadar lezzetli, beyaz et kadar saglikli oldu" demis.. Ardindan diger çalismalari ülke ülke gezmeye baslamislar. Sira gelmis Türkiye'den bizim Laz profesöre, Jüri baskani: -"Sizin çalismaniz nedir?" diye sormus. Laz profesör anlatmis: -"Ben demis, karpuz genleri ile hamamböcegi genlerini birlestirdim!" Birden tüm jüri üyelerinden bir kahkaha kopmus ve baskan Laz profesöre : -"Bu çalisma ne ise yarar?" diye sormus. Laz profesör: -"Acayip ise yariyor, karpuzu kesiyosun, çekirdekleri kaçisiyoo" HAMAMBOCEGI Fikra gibi bir gercek hikaye. Istanbul Çemberlitas'da 20 elamanli bir kuyumcu atölyesi isleten bir isverenim. Geçen yaz gece mesailerimiz bir hayli çoktu, benim öyküm yemekle ilgili. Elemanlarima rizeli çok sevdigimiz büfeci arkadasimizdan sosisli patades söylüyorduk ama gel gelelim elemanlarimiz patadesin içinden hamam böceginin çiktigini söylediler. Ben büfeci arkadasi çagrip ikaz ettim. Bir gün sonra tekrar ayni yigecegi ayni büfecimize söyledim. On dakka sonra elemanlarimdan bir tanesi elinde patades kizartmasiyla bana geldi ve içinde kizartma olmus hamam böcegine rastladim. Hemen yanima büfeciyi çagirdim ve sordum ne is büfecinin cevabi: -"Abi kusura bakma o kadar temizlemistim gene de kalmis ha!" KOLA MAKINASI Temel ile Dursun amerikaya gitmisler Hava alaninda dursun çantalarla ilgilenirken Temel de etrafi geziniyormus. Bakmis bi kola makinasi, baslamis para atmaya. Bu sirada isi biten Dursun bi bakmis ki Temel kola makinesine para atip kola aliyo Etrafinda yüzlerce kola kutusu. Hemen kosmus yanina. "Na'piyosun!!" demeye kalmamis, Temel basmis cevabi: -"Karisma bugün sansim çok iyi." VERGI Bizim Temel uluslararasi ekonomi toplantisina katilir... Devletin topladigi vergi dagilimini tartisirlar... Konusmacilardan biri Amerikali, biri Avrupali, biri de Temel.. Ortaya bir fikir atilir... Halktan toplanan vergiler nasil dagilim yapilacak. Amerikan vatandasi söz alir: -"Bizim Amerika’da önce yere bir çizgi çizeriz ve sonra topladigimiz vergileri havaya atariz... Çizginin soluna düsen paralari halka hizmet olarak geri veririz, sag tarafta kalan devlete kalir, yatirim yapariz..." Derken Avrupali söz alir ve: -"Bizim Avrupa’da baska ama ona benzer bir uygulama yapariz... Önce yere bir daire çizeriz... Halktan toplanan vergileri havaya atariz. Dairenin disinda kalan halka hizmet olarak geri döner, dairenin içine düsenleri devlet harcamalarina kullaniriz... " Sira bizim Temel’e gelir ve baslar anlatmaya: -"Ula usaklar ne güzel anlattunuz. Keske bizda sizun çirkefluklerunuzi degil da habu çaliskanlugunuzi alsak... İnanun bizum öyle bir uygulamamiz yok... Bizde daha kisa oluyi... Bi kere öyle yere çizgi çizmezuk... Bizde hükümet halktan toplar vergileri... Atar havaya. Yere düsenleri kendilerine harcama yaparlar... Havaya kalanlar halka hizmet olarak geri döner..." MUTEAHIT TEMEL Bizim Temel, Amerikali ve İngiliz’le telefon diregi dikme ihalesine girmis. Müdür söyle bir öneri getirmis: -"Hepiniz ayni teklifi verdiniz ama bizim için sürat önemli. Bir yarisma yapalim, kim daha çok direk dikerse ihaleyi o alacak..." Üçüne de 5 saat süre ve yeterince direk verilmis. Amerikali 40, Ingiliz 50, Temel de sadece 4 direk dikmis. Müdür kizmis: -"Nasil olur, bak digerleri bir sürü direk dikmis??..." -"Mudür bey siz onlarin diktugu direkleri görmedunuz... Nerdeyse tamami disarda..." HALINE SUKRET Dursun, çok feci bir trafik kazasi geçirir... Koma halinde hastaneye kaldirirlar. Tedavi olurken kendine gelir. Yataginda bakar ki bir kolu yok... Hepten morali bozulur, asabilesir. Bir taraftan da hastaneyi birbirine katar: -"Ben tek kolla nasil yasarum simdi!?" Diye bagirip çagirir. Kendini hastanenin penceresinden atip intihar edecegini söyler. Doktorlar basina toplanir, bakarlar Dursun ciddi, baslarlar nasihata: -"Bak evladim, insan tek kolla da yasayabilir, ölmedigine sükretsene. Sonra beterin beteri var. Geçen yil Temel de kaza geçirdi. Onun iki kolunu birden kesmek zorunda kalmistik... Ama o senin gibi bagirip, hastaneyi birbirine katmadi. simdi de gül gibi yasayip gidiyor. İnanmazsan git de bak." Dursun, bir an sakinlesir, gider yukari mahallede Temel'i bulur. Bir de bakar ki, Temel'in hakikaten iki kolu kesik ama, Temel bahçede kivir kivir oynuyor, hem de nasil oynuyor... Bizim Dursun'un kafasi karisir ve hayretle Temel'e yaklasir: -Ula Temel, eyi ki seni gördüm, yoksa hayatum gideyidi. Ula bizim bi kolumuz kesildi diye intihar edecegidum. Ama senin, iki koli kesik vaziyette, hem de bi dansöz gibi oynamana karsi teselli oldum... su dünyanin haline bak, benum tek kolum kesildi diye intihar edecek kadar beyinsuzum, sense iki koli yok göbek ataysun..." Derken, Bizim Temel patlar: -"Ula sen manyak misun, ne göbek atmasi. Sirtim fena halde kasuniyi... Patlayrum daa." GELDIK NASIL OLSA Temel ile Dursun bir gün uçaktan atlayacakmış. Dursun atlamış parasütü açılmış, Temel atlamış paraşütü açılmamış. Dursun Temele sormuş: -"Ne olacak şimdi!..." Temel cevap vermiş: -"Geldik nasıl olsa.." *********** SOGUK CAY Temel bir gün kahveye gitmis. -"Selamun aleyküm usta soguk çay in var mi?" demis. Adam "Yok" deyince temel; -"Sagol usta Allah a emanet ol" demis ve gitmis. Ertesi gün temel yine ayni kahveye gitmis ustaya; -"Usta soguk çayin var mi?" demis Adam yine "Yok" demis ve Temel yine kahveden ayrilmis. Bir sonraki gün yine ayni hadise tekrarlanmis. Kahve sahibide bu adam nasil olsa bir daha gelir ben buna soguk bir çay hazirlayayim demis ve hazirlayip temel'i beklemeye baslamis. Temel adamin düsündügü gibi yine gelmis: -"Usta soguk çay in var mi?" demis. Adam da büyük bir istahla: -"Evet var" demis. Temel de bunun üstüne: -"O zaman isitta içelim demis. ![]() ![]() ![]() 4 DUA Tursun sormus Temel'e: - "Ula Temel, sen kaç dua bilisun" Temel: - "Dört dane dua piliyrum daa." demis. Tursun: - "Hancilerini pilisun?" demis. Temel: - Üç ihlas bir Elham'i piliyrum daaa!" KIM DAHA ZEKI Kucuk Temel'le arkadaslari sinifta aralarinda kim daha zeki diye tartisiyorlarmis. Kucuk Temel: -"Ben çok zekiyimdur, uç aylikken yürümeye baslamisum." Ordan Dursun atlar; -"Sen habuna zekami diysun daa. Hacan ben üç yasina kadar kendimi kucakta tasitmisum.." SUC ALETI Bir gün temel dursunu biçaklayip öldürmüs sonra mahkemeye çikmis. Hakim elinde suc aleti olan bicagi göstermis Hakim "Bunu taniyor musun?" demis. Temel "Tanimayurum" demis. Sonra bidaha sormus "Taniyor musun?" diye yine "Tanimayurum da!" demis Neyse Temel suc aletini tanimayinca hakim mahkemeyi ertesi gune ertelemis. Ertesi gun hakim yine sormus "Bunu taniyor musun?" diye. Temel "Tanirum haçim bey" Hakim "Nerden taniyosun bakalim?" Temel "Dun costerdunya haçim bey.." BILMECE Ilyas ile Temel karsilikli oturmuslar sohbet ediyorlarmis. Konusma sirasinda is kimin daha zeki olduguna gelip dayanmis ve iki usak birbirine bilmece sormaya karar vermisler. Ilk bilmeceyi Ilyas sormus. -"Saridur, kafestedur, oter...Pu nedur, pill bakayrum..." Temel hemen, "Kanaryadur" cevabini yapistirmis. Fakat Ilyas hayir anlaminda kafasini kaldirir... Sonra birbiri ardina butun kuslarin adini sayip doker... Fakat her seferinde Ilyas hayir deyince pes etmek zorunda kalir... Ilyas buyuk bi sevinc icinde, -"Hacan insan hamsiyu pilmez mu?" deyince Temel hemen atilir. Temel: "Hamsi saru deguldur ki?" Ilyas: "Boyamusumdur" Temel: "Kafeste midur?" Ilyas: "Koymisumdur." Temel sasirir: "Peku oter mu hamsi?" -"O da aldatmacasidur isin da!." TEKRAR DENE Temel ile Dursun promosyonlu meşrubat alırlar. Meşrubatı açan Temel hemen kapağa bakar: -"Tekrar deneyin". Kapağı kapayıp yeniden açar ve okur: -"Tekrar deneyin" ... ... ... En sonunda sinirlenen Temel: -"Ula Tursun.hapunlar pizi kandıriy! İki saattir deneyrum hala pişey çikmadi." AKROBASI Temel, bir havacilik sovunda gosteri yapan ucaga binme firsatini buldu. Bir pilot, bir de o.. Havada akrobasi yapiyorlar. Pilot birden derin bir pikeye daldi.. Yeryuzu hizla ucaga yaklasirken pilot Temel'e dondu ve guldu: -"Iddiaya girerim, asagidakilerin yuzde ellisi simdi ucagin dustugunu saniyordur?.." -"Dogru" dedi Temel.. -""Ben de iddiaya girerim ki, buradakilerin yuzde ellisi de oyle dusunuyor." COK YAZIK Temel satilik papaganlari inceliyormus. En pahali papaganin onunde durmus: -"Abi bunlar nece konusuyor?" -"Ingilizce, Fransizca, Almanca" -"Kac paradir." -"On milyon" -"Lazca biliyomu?" -"Bilmiiyo" Temel papaganin burnunu oksamis; -"Bu burunla yazik!." KOSU Temel ile Idris bi gun stadyuma gitmisler. Atletler kosarken aralarinda su konusma geçmis: Temel : -"Ula, bu usaklar hacan niye kosayi?" Idris : -"Biri birinci gelecek, madalya alacak." Temel : -"Haaaa!.. Peçi öbürleri niye kosayi???" KARPUZ Ilyas elini beline koymus dalgin dalgin yürüyormus. Birinin dikatini cekmis, onu seyrediyormus. Ilyas belediye otobusune binmis eli hala belinde, inmis yarim saat yürümüs eli hala belinde. Onu izleyen dayanamamis kosup, önüne gecmis. -"Ya kardesim sen *********!." demis, Ilyas : -"Yooo!." demis -"Hastamisin demis -"Yooo!." demis -"Seni iki saattir izliyorum elin belinde yürüyosun" demis. Ilyas bi de bakmis: -"Vay anasina da karpuz nereye dusmus" ********** DAR AYAKKABI Temel dar bir ayakkabi almis, giymek icin ter dokuyormus. Dursun bu durumu görünce: -"Ula Temel niye dar ayakkabi aldun ? " Temel bir sandalyeye oturup ayakkabilarini çikarirken: -Tursun bilisun, kiz evlendi ev aldi. Borç baa kaldi, oglan araba aldi, borc baa kaldi. Senun anlican penim borcum girtlaga dayandi. Ben de dar ayakkabi aldum ci çikarttigimda sanki borcum yokmus gibi bir oh çekiyrum." TEMEL ASKERDE Temel askerdeyken, bölügündeki bir asker devamli Temel'e küfrediyormus. Temel sonunda dayanamayip gitmis komutanina: -"Komitanum askerin biri anama küfür ettu." Komutan birsey olmaz deyip basindan savmis. Ertesi gün Temel yine gelmis komutanin yanina: -"Ya komitanum, babama da küfür ettu daa" Komutan yine birsey olmaz deyip savarken Temel: -"Hacan anam da sensun babam da sensun burda komitanum.." Komutan hiddetle ayaga kalkmis: -"Cagirin lan su pezevengi!.." KOTU BIR GUN Dursun kahvede çay bardagina dalgin dalgin bakarak oturuyormus. Derken Temel kahveden içeri girip Dursun'un yanina gelmis ve elinden çay bardagini alip bir dikiste icmis. Zavalli Dursun ne yapacagini bilemeyip birden aglamaya baslamis. Bunu görenTemel insafa gelip "hey kes sunu usagum! Sadece saka yaptim. Sana baska bir çay ismarlayacagum. Hiç böyle aglayan bir erkek görmedum" demis. Dursun yine aglayarak demis ki; "hayir hiç de düsündügün gibi degul. Bugün hayatimun en berbat günü galiba. ilk önce uyuyakaldim ve isime geciktum. Patronun ters günüymüs kudurdu ve beni isten kovdu. Üzgün üzgün binayi terkederken arabamu aradum ancak park ettigim yerde degildu çalinmistu. Polise gidip durumu anlattum, ama bir sey yapamayacaklarinu söylediler. Eve dönmek için bir taksi çevirdim. Taksiden inip eve girmek üzereyken cüzdanimi ve tüm kredi kartlarimi takside düsürdügümü farkettum. Gözden kaybolmakta olan taksiye bakakaldum. Eve girdim o ne? Karum evde bahçivanimizla birlikte! Hirsla oradan ayrilip kahveye geldum. İntihar etmeyi düsünüyordum. Sonra birden sen çikageldin ve benim zehirimi içtin!" TOPRAK NUMUNESI Temel cok karli bir is olarak düsündügü icin tavukculuk yapmaya karar vermisti. Ilk olarak elli tane civciv alip ayaklarindan topraga gömer. Güzelce gübreleyip sular fakat iki gün sonra civcivlerin hepsinin öldügünü görür. Yaptigi yanlisin farkina varan Temel elli civciv daha alip bu seferde kuyruklarindan topraga gömer. Ayni sekilde gübreler, sular fakat nafile bu civcivlerde ölür. Ne yapacagini sasiran Temel, Ankara'da tavukculuk egitimi gören, amcaoglu Idris'e durumu yazip yardim ister. Birkac gün sonra Idris'in cevabi gelmisti, "Sevgili amcaoglum Temel, yazdiklarini okuyup, anladim. Fakat dogru bir teshis koyabilmem icin bana bir miktar toprak numunesi gönderirsen sevinirim." KOMTAN HUSEYIN Temel bu sefer asker. Ama daha askerliginin ilk günü. Çavuslari bunlari kislanin önünde siraya diziyor, ve basliyor çene yapmaya; Benim adim Hüseyin KIRÇ. Sakin karistirip yanlis söylemeyin oyarim diye Sonra gidip siranin en basindaki ere soruyor; -Adim neydi evladim. -"HÜSEYIN KIRÇ komutanim." 2. ere soruyo -"Hüseyin KIRÇ komutanim." 3. er yanlislikla; -"Hüseyin KIÇ" diyince adamcagizi orada bir güzel evire çevire dövüp sonraki er'e geçiyor. Tabii kimsede yanlis yok artik. Neyse sira bizim Temel'e geliyo. Çavus, buna da soruyo tabi benim adim ne diye. Adamin adini tam hatiramayan Temel, biraz düsündükten sonra; -"Hüseyin GÖRT müydü?" SEMSIYE Bir Amerikali, bir Rus, ile Temel hotelde kalirken gece yarisinda yangin cikar. Panik icinde yukari katlara kosar, ama kurtulus yok. Caresizlik icinde Amerikali, odada duran bir semsiye bulur, Baska sansim yok diyerek semsiyeyi acip atlar. Semsiye saglam cikar. Onu parasut gibi kullanarak Amerikali sag salim yere varir. Bunu goren Rus, yandaki odada baska bir semsiyeyi bulup parasut gibi kullanarak o da kurtulur. Ikisi de yukariya bakarak merak icinde Temeli beklerken yakinlarina hizla dusen bir cisim birden bire yere carpar. Gidip bakarlar: Temelmis, Hayatta ama kan revan icinde ve her tarafi kirik. Amerikali -"Ne oldu?" diye sorunca Temel, -"Semsiyeyi bulamadim. Ama dolapta yagmurluk vardi" demis. YAZI TURA Temel universite sinavina girmis. Her soru icin yazi-tura atarak cevaplari vermis. Iki saat sonra ogrencilerin cogu sinav kagidini verip salonu terk etmis,Temel hala yazi tura atiyor.Ogretmen gelmis basina dikilmis: Temel hepsini yazi tura atiyorsun, hala bitiremedin mi?Temel: Hocam bir saat once bitirdum. Simdi da cevaplarimi kontrol edeyrum! GENERAL Temel askere gitmis. Mutfakta calismaya baslamis. Mutfaga her girdiginde buzdolabina selam veriyormus. Bir gun komutan sormus "Niye buzdolabina selam veriyorsun" . Temel cevap vermis : "General Electric". PUNA HAYATMI DIISUN Temel, marsa gidecek ilk astronottur. 10 milyar dolarlik muhtesem bir uzay gemisi ile giden Temel'den dönüse dek haber alinamayacaktir. 10 yil sonra geri döndügünde flaslar patlar herkes merakla etrafini sarar: "Marsta hayat var mi???" Temel omuzlarini silker: "Yok ..." Bilim adamlari, basin ve tüm dünya hayal kirikligi içindedir. Temel'i uçaga bindirip Trabzona ugurlarlar. Aksam evinde ailesi ile kendi dönüsünü seyreden Temel'in oglu sorar: "Baba yaw hakkaten hayat yok muydu acaba?" Temel yine omuzlarini silker: "Haçan saat 11 dedin miydu bütün tükkanlar kapanaii! Sen puna hayat mi diisun?" MARANGOZ TEMEL Bizim marangoz Temel, ahsap bir binanin restorasyonunda calismaktadir. Elinde testere ile ikinci katin iskelesinde calisiyorken görünmez bir kaza meydana gelir ve testereyi kaydirarak bir anda yanlislikla kulagini keser. Kulak da asagiya düser. Kulagini görmek ümidiyle asagiya bakar ve orada calisan iscilere seslenir: "Hey beyler asagilarda bir kulak gördünüz mü?" Saskin isciler söyle bir etraflarina bakarlar ve kanlar icinde bir kulak bulup bizim Temel'e gösterirler: "Bu mu?" Temel asagi dogru egilip gözlerini kisar: "Yok yav, benimkinin arkasinda kalem olacakti".
__________________
''EL_aLem''
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
ÇaKaL Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jan 2006
Mesajlar: 1,791
Teşekkür Etme: 0 Thanked 88 Times in 15 Posts
Üye No: 26295
İtibar Gücü: 2547
Rep Puanı : 76884
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet :
|
![]() emeğine sağlık...
__________________
CaKaLBot Banlanmış ve üyeliği iptal edilmiş üyelerin mesajlarını tek nickte toplayan bir bottur. |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Temelle Her Daim [ Ar$iv Dewam ] | CLuber | Eskiler (Arşiv) | 13 | 07-04-2006 03:37 PM |