![]() |
|
|
#1271 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Andrea Doria
Osmanlı donanmasıyla Venedik donanması arasında savaş çıkmış. Venedik donanmasının komutanı Andrea Doria imiş. Gözcü Osmanlı donanmasının yaklaştığını fark edince hemen Andrea Doria'ya haber vermiş: -Osmanlı yaklaşıyoor. Andrea Doria sormuş: -Kaç gemi var? Gözcü: -10-20 kadar. Komutan hemen emir erini çağırmış: Oğlum bana hemen kırmızı gömleğimi getir. Emir eri şaşırmış: - Niçin komutanım? Andrea Doria: - Savaşırken yaralanacağız. Kan izi belli olmasın ve de askerlerin cesareti kırılmasın diye... Bu arada gözcüden yine ses gelmiş: -Efendim 50 kadar oldular. Andrea Doria heyecanlanmış ve emir erine tekrar seslenmiş: -Gömleği boş ver. Sen bana kahverengi pantolonumu getir.. |
|
|
|
|
|
#1272 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Kara
Osmanlı döneminde, liman cüzdanını kaybeden kaptan yenisini çıkarmak için Liman Reisliği'ne gitmiş... Memur başlamış sormaya: "Adın ne?" "Kara Ali!" "Nerelisin?" "Karabigalı!" "Geminin adı ne?" "Kara Yunus!" "Nereden geliyorsun?" "Karadeniz'den!" "Yükün ne?" "Karalahana!" "Nereye gideceksin!" "Karamürsel'e!" Memur, ya sabır demiş: "Dönüşte bizim limana uğrayacak mısın? "Hayır. Orada gemiyi karaya çekeceğim, Karaman'da Karadağlı, Karamustafa'yı gördükten sonra, karadan Mekke - i Mükerreme'ye gidip, kara donlu Baytullah'a yüz süreceğim!" Memur lahavle çekmiş: "İnşallah oradan yüzünün akıyla dönersin!" "Yüzümüz ak mı kara mı çıkar, bu ancak kara toprağa girdikten sonra belli olur!" Memur dayanamamış: "Zift mi kesildin be mübarek! |
|
|
|
|
|
#1273 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Kara
Osmanlı döneminde, liman cüzdanını kaybeden kaptan yenisini çıkarmak için Liman Reisliği'ne gitmiş... Memur başlamış sormaya: "Adın ne?" "Kara Ali!" "Nerelisin?" "Karabigalı!" "Geminin adı ne?" "Kara Yunus!" "Nereden geliyorsun?" "Karadeniz'den!" "Yükün ne?" "Karalahana!" "Nereye gideceksin!" "Karamürsel'e!" Memur, ya sabır demiş: "Dönüşte bizim limana uğrayacak mısın? "Hayır. Orada gemiyi karaya çekeceğim, Karaman'da Karadağlı, Karamustafa'yı gördükten sonra, karadan Mekke - i Mükerreme'ye gidip, kara donlu Baytullah'a yüz süreceğim!" Memur lahavle çekmiş: "İnşallah oradan yüzünün akıyla dönersin!" "Yüzümüz ak mı kara mı çıkar, bu ancak kara toprağa girdikten sonra belli olur!" Memur dayanamamış: "Zift mi kesildin be mübarek! |
|
|
|
|
|
#1274 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Kara
Osmanlı döneminde, liman cüzdanını kaybeden kaptan yenisini çıkarmak için Liman Reisliği'ne gitmiş... Memur başlamış sormaya: "Adın ne?" "Kara Ali!" "Nerelisin?" "Karabigalı!" "Geminin adı ne?" "Kara Yunus!" "Nereden geliyorsun?" "Karadeniz'den!" "Yükün ne?" "Karalahana!" "Nereye gideceksin!" "Karamürsel'e!" Memur, ya sabır demiş: "Dönüşte bizim limana uğrayacak mısın? "Hayır. Orada gemiyi karaya çekeceğim, Karaman'da Karadağlı, Karamustafa'yı gördükten sonra, karadan Mekke - i Mükerreme'ye gidip, kara donlu Baytullah'a yüz süreceğim!" Memur lahavle çekmiş: "İnşallah oradan yüzünün akıyla dönersin!" "Yüzümüz ak mı kara mı çıkar, bu ancak kara toprağa girdikten sonra belli olur!" Memur dayanamamış: "Zift mi kesildin be mübarek! |
|
|
|
|
|
#1275 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Avukat
Sehrin hayirsever vakiflarindan birindeki çalisanlar sehrin en basarili avukatindan henüz herhangi bir bagis almamis olduklarini fark ettiler. Bagis toplama görevindeki kisi avukati bagista bulunmasi için ikna etmeye çalisiyordu: "-Arastirmalarimiza göre yillik geliriniz en az 500 000 dolar, ancak bugüne kadar hiç bir hayir isine bir kurus bagista bulunmamissiniz. O paranin bir kismini bir sekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?" Avukat bir süre düsündü, sonra: "-Önce, arastimalariniz annemin uzun bir hastaliktan sonra ölmek üzere oldugunu ve hastane masraflarinin onun yillik gelirinin bir kaç kat üstünde oldugunu da gösterdi mi?" Görevli utandi: "-Sey, hayir." "-Sonra, kardesimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkum oldugunu?" Görevli utancindan kipkirmizi kesilmis bir halde özür dilemeye çalisirken avukat onun sözünü kesti: "-Ya da kizkardesimin kocasinin bir trafik kazasinda öldügünü ve onu üç çocuguyla bes parasiz biraktigini?" Görevli yerin dibine geçmisti, sadece, "-Hayir, hiç bir bilgim yoktu ..." diye mirildanabildi. Avukat bir kez daha onun sözünü keserek devam etti: "-Pekala, ben onlara zerre miktar para vermezken size niçin vereyim?" |
|
|
|
|
|
#1276 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Avukat
Sehrin hayirsever vakiflarindan birindeki çalisanlar sehrin en basarili avukatindan henüz herhangi bir bagis almamis olduklarini fark ettiler. Bagis toplama görevindeki kisi avukati bagista bulunmasi için ikna etmeye çalisiyordu: "-Arastirmalarimiza göre yillik geliriniz en az 500 000 dolar, ancak bugüne kadar hiç bir hayir isine bir kurus bagista bulunmamissiniz. O paranin bir kismini bir sekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?" Avukat bir süre düsündü, sonra: "-Önce, arastimalariniz annemin uzun bir hastaliktan sonra ölmek üzere oldugunu ve hastane masraflarinin onun yillik gelirinin bir kaç kat üstünde oldugunu da gösterdi mi?" Görevli utandi: "-Sey, hayir." "-Sonra, kardesimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkum oldugunu?" Görevli utancindan kipkirmizi kesilmis bir halde özür dilemeye çalisirken avukat onun sözünü kesti: "-Ya da kizkardesimin kocasinin bir trafik kazasinda öldügünü ve onu üç çocuguyla bes parasiz biraktigini?" Görevli yerin dibine geçmisti, sadece, "-Hayir, hiç bir bilgim yoktu ..." diye mirildanabildi. Avukat bir kez daha onun sözünü keserek devam etti: "-Pekala, ben onlara zerre miktar para vermezken size niçin vereyim?" |
|
|
|
|
|
#1277 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Avukat
Sehrin hayirsever vakiflarindan birindeki çalisanlar sehrin en basarili avukatindan henüz herhangi bir bagis almamis olduklarini fark ettiler. Bagis toplama görevindeki kisi avukati bagista bulunmasi için ikna etmeye çalisiyordu: "-Arastirmalarimiza göre yillik geliriniz en az 500 000 dolar, ancak bugüne kadar hiç bir hayir isine bir kurus bagista bulunmamissiniz. O paranin bir kismini bir sekilde topluma iade etmek istemez miydiniz?" Avukat bir süre düsündü, sonra: "-Önce, arastimalariniz annemin uzun bir hastaliktan sonra ölmek üzere oldugunu ve hastane masraflarinin onun yillik gelirinin bir kaç kat üstünde oldugunu da gösterdi mi?" Görevli utandi: "-Sey, hayir." "-Sonra, kardesimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkum oldugunu?" Görevli utancindan kipkirmizi kesilmis bir halde özür dilemeye çalisirken avukat onun sözünü kesti: "-Ya da kizkardesimin kocasinin bir trafik kazasinda öldügünü ve onu üç çocuguyla bes parasiz biraktigini?" Görevli yerin dibine geçmisti, sadece, "-Hayir, hiç bir bilgim yoktu ..." diye mirildanabildi. Avukat bir kez daha onun sözünü keserek devam etti: "-Pekala, ben onlara zerre miktar para vermezken size niçin vereyim?" |
|
|
|
|
|
#1278 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Karagümrüklü
Güzel bir bahar gününün sabahynda İETT şöförü garaja gider, otobüsünü çalıştırır ve yola çıkar. Sorunsuz bir şekilde bir duraktan diğerine ilerler. Yolcularını alır, indirir. Derken; durağın birinde iri yarı, güçlü kuvvetli ve oldukça tehlikeli görünüşe sahip bir adam otobüse biner. Şöföre sert bir bakış fırlatır ve, Karagümrüklü bilet atmaz." diyerek arkadaki bir koltuğa geçer ve oturur. Ertesi gün, ondan sonraki gün ve hergün aynı şey tekrar olur. Karagümrüklü, aynı sözlerle ve aynı sert bakışlarla bilet atmadan koltuğa geçip oturur. Bu durum otobüs şoföründe kompleks yaratmaya başlar. Hat değiştirme dilekçesi de red edilince son çare olarak bir jimnastik kursuna yazılır. Her akşam devam ettiği kursta; judo, karate, aikido ve benzeri tüm dövüş teknikleri konusunda ihtisas yapar. Yazın sonlarına doğru, kendine güveni olan iyi bir dövüş ustası haline gelmiştir. Kursları bitirdiğinin ertesi günü tekrar otobüsüyle yola çıkar. Uzaktan, Karagümrüklü'nün durakta beklediğini görür. Sinirini gizlemeye çalışırken, dişlerini gıcırdatarak otobüsün kapısını açar. Karagümrüklü otobüse biner, şöföre sert bir bakış fırlatır ve, Karagümrüklü bilet atmaz." diyerek ilerleyecekken tam o sırada, sıkı bir kavgaya hazır olan şöför birden koluna yapışır: - Neden atmıyormuşsun?? Şöföre şaşkınlıkla bakan adam şöyle der: - Karagümrüklü'nün mavi kartı var. |
|
|
|
|
|
#1279 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Karagümrüklü
Güzel bir bahar gününün sabahynda İETT şöförü garaja gider, otobüsünü çalıştırır ve yola çıkar. Sorunsuz bir şekilde bir duraktan diğerine ilerler. Yolcularını alır, indirir. Derken; durağın birinde iri yarı, güçlü kuvvetli ve oldukça tehlikeli görünüşe sahip bir adam otobüse biner. Şöföre sert bir bakış fırlatır ve, Karagümrüklü bilet atmaz." diyerek arkadaki bir koltuğa geçer ve oturur. Ertesi gün, ondan sonraki gün ve hergün aynı şey tekrar olur. Karagümrüklü, aynı sözlerle ve aynı sert bakışlarla bilet atmadan koltuğa geçip oturur. Bu durum otobüs şoföründe kompleks yaratmaya başlar. Hat değiştirme dilekçesi de red edilince son çare olarak bir jimnastik kursuna yazılır. Her akşam devam ettiği kursta; judo, karate, aikido ve benzeri tüm dövüş teknikleri konusunda ihtisas yapar. Yazın sonlarına doğru, kendine güveni olan iyi bir dövüş ustası haline gelmiştir. Kursları bitirdiğinin ertesi günü tekrar otobüsüyle yola çıkar. Uzaktan, Karagümrüklü'nün durakta beklediğini görür. Sinirini gizlemeye çalışırken, dişlerini gıcırdatarak otobüsün kapısını açar. Karagümrüklü otobüse biner, şöföre sert bir bakış fırlatır ve, Karagümrüklü bilet atmaz." diyerek ilerleyecekken tam o sırada, sıkı bir kavgaya hazır olan şöför birden koluna yapışır: - Neden atmıyormuşsun?? Şöföre şaşkınlıkla bakan adam şöyle der: - Karagümrüklü'nün mavi kartı var. |
|
|
|
|
|
#1280 |
|
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Jun 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 50,907
Teşekkür Etme: 70 Thanked 143 Times in 89 Posts
Üye No: 43266
İtibar Gücü: 12123
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
Karagümrüklü
Güzel bir bahar gününün sabahynda İETT şöförü garaja gider, otobüsünü çalıştırır ve yola çıkar. Sorunsuz bir şekilde bir duraktan diğerine ilerler. Yolcularını alır, indirir. Derken; durağın birinde iri yarı, güçlü kuvvetli ve oldukça tehlikeli görünüşe sahip bir adam otobüse biner. Şöföre sert bir bakış fırlatır ve, Karagümrüklü bilet atmaz." diyerek arkadaki bir koltuğa geçer ve oturur. Ertesi gün, ondan sonraki gün ve hergün aynı şey tekrar olur. Karagümrüklü, aynı sözlerle ve aynı sert bakışlarla bilet atmadan koltuğa geçip oturur. Bu durum otobüs şoföründe kompleks yaratmaya başlar. Hat değiştirme dilekçesi de red edilince son çare olarak bir jimnastik kursuna yazılır. Her akşam devam ettiği kursta; judo, karate, aikido ve benzeri tüm dövüş teknikleri konusunda ihtisas yapar. Yazın sonlarına doğru, kendine güveni olan iyi bir dövüş ustası haline gelmiştir. Kursları bitirdiğinin ertesi günü tekrar otobüsüyle yola çıkar. Uzaktan, Karagümrüklü'nün durakta beklediğini görür. Sinirini gizlemeye çalışırken, dişlerini gıcırdatarak otobüsün kapısını açar. Karagümrüklü otobüse biner, şöföre sert bir bakış fırlatır ve, Karagümrüklü bilet atmaz." diyerek ilerleyecekken tam o sırada, sıkı bir kavgaya hazır olan şöför birden koluna yapışır: - Neden atmıyormuşsun?? Şöföre şaşkınlıkla bakan adam şöyle der: - Karagümrüklü'nün mavi kartı var. |
|
|
|
![]() ![]() |
| Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 2 (0 üye ve 2 misafir) | |
|
|