![]() |
|
Eskiler (Arşiv) Eski konular |
|
Konu Araçları | Görünüm Modları |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: ιѕтαηвυℓ
Yaş: 33
Mesajlar: 14,099
Teşekkür Etme: 125 Thanked 197 Times in 120 Posts
Üye No: 44060
İtibar Gücü: 4226
Rep Puanı : 10060
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Küresel banka fırsatını kaçırdık bölgemizin en büyüğü olabiliriz
Zaman'a konuşan Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, hükümetin reformlara hız vermesi halinde küresel krizin Türkiye'yi daha cazip hale getireceğini söylüyor. Dünya piyasalarındaki bahar havasının yerini soğuk bir sonbahara bırakması gözleri bankacılık kesimine çevirdi. Batılı finans devle-rinin zarar üstüne zarar açıkladığı 2007'de 2,4 milyar YTL'lik kâr rekoru kıran Garanti Bankası'nın genel müdürü Ergun Özen, risklerin devam ettiği görüşünde. Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkilerin ihtiyari ya da kredisiz de olsa sürdürülmesinin yatırımcı güvenini artıracağını belirten Özen, "Türkiye'nin artık IMF'nin parasına ihtiyacı yok, ancak uluslararası piyasalara güven vermek ve hesap verebilirlik açısından IMF'ye ihtiyacımız var. Dolayısıyla bu anlaşmada tabii ki menfaatlerimizi koruyarak yapacağımız bir anlaşmada fayda olacaktır diye düşünüyorum." diyor. Özen, Türkiye'nin küresel bir finans devi çıkarma fırsatını yıllar önce kaçırdığını dile getirerek, Türk bankalarının Balkanlar, Orta Asya ve Kuzey Afrika'da bölgesel güç haline gelebileceğini kaydediyor. Deneyimli bankacı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) başkanı Tevfik Bilgin'in Zaman Gazetesi'ne daha önce yaptığı, "Türk bankaları küresel güç oyununda var olmak istiyorlarsa bölgesel güç olmanın planlarını yapmalıdır." açıklamalarına destek veriyor. Amerikalı ortakları GE ile Romanya ve Ukrayna'da yeni yatırım fırsatlarına odaklandıklarını kaydeden Özen, bu iki ülkedeki pazar paylarını büyütmeyi amaçladıklarını dile getiriyor. Zaman'ın 'Paranın Patronları' serisinin bu haftaki konuğu olan Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, küresel dalgalanmanın Türkiye'yi de etkileyeceğini vurguluyor. "Öncelikle yaşadığımız son çalkantının adını doğru koymak gerekiyor; bu olay bir sermaye krizidir ve bu süreçten tüm dünya ekonomileri etkilenecektir." diyen Özen, öncelikle büyüme hızının yavaşlacağını söylüyor. İkinci aşamada ise yabancı sermaye girişinde nisbi bir daralma yaşanacak. Hükümetin atacağı bazı adımlarla ABD kaynaklı krizin en az hasarla atlatılabileceğini ifade eden Garanti Genel Müdürü, AB ve IMF çıpası ile reformların bu dönemde hayati önem kazandığının altını çiziyor. "Vergi, sosyal güvenlik ve işgücü piyasalarında rekabeti artıracak reformları gerçekleştirebilirsek sermaye akışını kendimize çevirebiliriz." diyen Özen, atılacak adımların özelleştirmeler de ortaya çıkacak fiyatları da etkileyebileceğine dikkat çekiyor. Konu özelleştirmelerden açılınca Doğuş Grubu'nun patronu Ferit Şahenk'in, "Halk Bankası dosyası Ergun'un masasında duruyor." açıklaması üzerine gülümsüyor Özen: "Doğru, Halk Bankası dosyası son üç yıldır masamda duruyor. Ama bugün Halkbankası ölçeğinde bir satın alma dünya standartlarında bile büyük bir satın almadır. Özellikle de piyasaların bu kadar dalgalandığı bir dönemde fiyat daha da önem kazanmaktadır." Sektörün son dalgadan çok fazla etkilenmemesini ise geçmişteki bankacılık krizlerinden çıkarılan derslere ve Merkez Bankası, BDDK ve bankaların sergilediği ihtiyatlı tutuma bağlıyor. Özen, son dönemde artan döviz cinsinden borçlanmaya dikkat çekerek, "Merkez, döviz vermekle yükümlü değil, ama para slow'u yoluyla da birtakım şeyler yapılabiliyor. Bunu yurtdışında görüyoruz, işte FED-ECD ile faizde bunu yapıyor. Dolayısıyla Euro ya da dolarda da bizde de bu tür enstrümanlara ihtiyaç olduğunu düşünüyorum." ifadelerini kullanıyor Garanti Bankası tepe yöneticisi, bankacılık sektörünün sorunlarının masaya yatırıldığı her toplantıda hep aynı konuya dikkat çeker; "Başta ATM ve POS cihazları olmak üzere maliyete sebep olan hizmetlerde bankalar beraber hareket etmelidir." Bu konuda ilk adımı attıklarını aktaran Özen, Bonus Card'ta Denizbank ile başlattıkları işbirliğini TEB ile sürdürdüklerini kaydediyor. Aynı çatı altına Şekerbank'ı dâhil ettiklerini anlatan Özen, "Verimli bir iş yapıyoruz. Bu hizmete dahil olmayı kabul etmek diğer bankaların büyüklüğüdür tabii. Maliyetlerin daha da aşağıya çekilmesi için çağrı merkezleri gibi operasyonların da birleştirilmesi verimliliği artıracaktır." diyor. Osmanlı Bankası için Serdar Erener'e danıştık 2001 yılında yaşanan ekonomik kriz, finansal hizmetler alanında yoğunlaşan Doğuş Grubu'nu stratejik bir tercihte bulunmaya zorladı. Grup bünyesinde faaliyet gösteren Körfezbank ve Osmanlı Bankası, grubun amiral gemisi konumundaki Garanti Bankası çatısı altında birleştirildi. Ergun Özen, karar verirken ne kadar zorlandıklarını şu sözlerle anlatıyor: "Bunu ilk defa size anlatıyorum. Serdar Erener'i o dönemde çok yorduk. Yeni bankanın ismi Garanti mi olsun, yoksa Osmanlı mı diye çok uzun süre düşündük. Osmanlı hepimizin gözünde çok büyük bir markaydı ama ortada bir gerçek vardı; müşteri sayısı açısından Garanti'nin onda biriydi. Sonunda insanların tercih ettiği, sevdiği markayla, Garanti ile devam etmeye karar verdik." Genel Müdür Özen, Doğuş Grubu'nun bir diğer önemli markası Garanti Sigorta'nın satış öyküsünü de anlatıyor. Şirketin getiri açısından grubun belirlediği hedeflerin altında kaldığını söyleyen Özen, şirketin yüzde 80'ini satarak daha çok kazanç elde edeceklerine inandıkları bireysel emekliliğe odaklanacaklarını ifade ediyor. ABD'li ortağımızın Türkiye'ye bakışı değişmedi Dünya piyasalarını altüst eden son çalkantı, birçok bankanın iş planlarını yeniden gözden geçirmeye itti. Özen, ayakları yere basan bir büyüme planı hazırladıklarını söylüyor ve ekliyor: "Yüzde 30-35'lik büyüme hedefi için ilk çeyreğin sonuna kadar bir bakacağız. Bir aksilik olmazsa bu hedeflere rahatlıkla ulaşabiliriz." Amerikalı ortak General Electric'in yaptığı son hisse satışına da değinen Özen, ortaklarının, sermayesini son derece rasyonel biçimde kullanması ile tanındığını vurguluyor. Ardından şirketin küresel stratejisine dair önemli ipuçları veriyor: "Dünyada 3A kredi notuna sahip birkaç firmadan birisidir GE ve onlar için bu notu korumak her şeyin başında gelir. Bunun için ne yapılması gerekiyorsa yaparlar. Yüzde 5'lik hisse satışı da bu bağlamda alınmış bir karardır." GE'nin Türkiye'de sadece bankacılık sektöründe değil; enerjide, sağlıkta, gayrimenkul yatırım ortaklığı alanında da yatırımları bulunduğunu belirten Özen, hisse devrinin grubun Türkiye'ye bakışını değiştirmediğinin altını çiziyor. ÖZEN'DEN SATIRBAŞLARI Beraber çalıştığım insanlarda aradığım birinci özellik dürüstlüktür. Hata yapsa bile bunu benden saklamaya çalışmayacak. İnsanlar tabii ki hata yapacak, iş hayatı hatasız olmuyor. Fakat dediğim gibi dürüstlük şart. İkincisi takım oyunu oynamaya istekli olacak. Burada şunu da söyleyeyim; takım arkadaşlarınız gününde olmadığı zaman da risk alabilen, yıldız potansiyeli barındıran insanlar da çok hoşuma gidiyor. ODTÜ ve New York eyalet üniversitesinde okudum. Daha sonra İş Bankası'nda araştırmacı olarak altı yıl çalıştıktan sonra Garanti Bankası'na geçtim. Okul yıllarında bankacı olmayı pek düşünmemiştim. Sporcu veya müzisyen olmayı daha çok arzu ediyordum. Banka genel müdürlerinin büyük bir bölümü maalesef Galatasaraylıdır. Ben Fenerbahçeliyim ve hepsinin hakkından geliyorum. Özellikle Bankalar Birliği toplantılarında çok neşeli tartışmalarımız oluyor. Tek kredi kartı kullanıyorum; hesapları eşim yapar. Bankacılık gerçekten çok zor bir meslek ve insanı çok yoruyor. İhtiyaç duyduğum enerjiyi evimden sağlıyorum. Eşim ve çocuklarım bana güç veriyor. Yine arkadaşlarımla beraber vakit geçirmekten çok keyif alıyorum. 2007 kârı 2.4 milyar YTL Aktif Büyüklük: 76.148 milyon YTL Krediler: 51.893 milyon YTL Mevduat: 43. 689 milyon YTL Özkaynaklar: 7.125 milyon YTL Net kâr: 2.421 milyon YTL Çalışan sayısı: 14 bin 500 Şube sayısı: 592 *31 Aralık 2007 itibarıyla. |
![]() |
![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|