![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57904
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sensizliğin pençesine düştüm,
kanadı kırık bir kuş gibi çırpınır dururum, ansızım gülüşün düşünce akla unuturum birden lanet yokluğunu, bataklıktan çekecek bir el görmüş olurum, inanırım birden kara sevda efsanelerine sana, bana ve sevgiye. Sesimin yankısı duvarlarda çınlayınca, yokluğunun çırılçıplak gerçekliği vurur yüzüme, tozpembelikler bir anda yok olur aralandığı yerden siyah perdeler iner gözüme. Fırtına gibi eser, kasırga gibi yıkarım her yeri. Korkma ben böyle büyürüm acım tohumunu yeşertir içimdeki nefretin, sonra yine lanetler yağdırırım sana, bana ve sevgiye. Girdiğim her savaşa yenik başlarım ben her seferi’nde önce umutlarımı, sonra da kaderimle olan mücadelemi kaybederim. Hayata karşı tüm inancımı yitirip karanlığı kask yapıp takarım beynime, ensemde kör talihin nefesinin ürpertisi. Bilirim iblis hep bir adım önümde, elim her an tetikte beklerim, tek gardım korkularım olur, gömülecek bir sevdadır geride kalan, bir elim de üç kuru gül diğerin de ise mahşer küreği, ölü toprağı serperim sana, bana ve sevgiye.
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
Konu Araçları | |
Görünüm Modları | |
|
|