Salih Özalaşan - Sayfa 47

**GooD aNd EvıL** · 08-29-2008, 01:14 PM

Yüreğimin Kadını

Yüreğime imza ile yazmadım mı?
Mahşere dek silmemecesine adını
Bir sana vermedim mi?
Bizi bir çatı altında tutan soyadımı
Bir sana demedim mi?
Sen bana Allah’ın lütfusun
Bir seninle birleştirmedim mi?
Neslimi sürdürecek kanımı
Neden? Niçin? Bunca sitemler
Sebepsiz yere acıtıyorsun canımı
Bilmelisin ki sana ihanet
Kirletecek ilk önce benim adımı
Sen evimin, yüreğimin kadını
Ben bir seninle paylaşmadım mı?
Yüreğimi; ? Adımı; ? Yatağımı?
Yüreğim seninle güldü
Şenlendiren ilk ve son gelin sensin otağımı

Y. Tarihi 20-09-04
Salih ÖZALAŞAN

Salih Özalaşan

**GooD aNd EvıL** · 08-29-2008, 01:14 PM

Yüreğin Sesini Dile Getirmek

Yüreğin sesini dile getirmek
Titreyen nağmeleri dizelere çevirmek
Bazen mutluluğu, bazen acıları
Beyaz bir sayfada nakşedebilmek
Bazen ağladığını gizleyebilmek
Satır aralarında hıçkırıklarını gömebilmek
Bazen mutluluğunuzu paylaşmak birileriyle
Kaleminle konuşabilmek canlı gibi
Hayallerini, özlemlerini, gizlerini
Umutsuz karanlık *******ini
Yıldızlardan fal tutmalarını
Mehtaba sevda serenatları yapmalarını
Ucu yanık, sayfalarda
Hayallerini, sevgilerini, nefretini, özlemlerini
Bazen görmeden görmek istediklerini
Beyninin yoklardan yarattığı efsanelerini
Bozkırlarda yetiştirdiğin gül bahçelerini
Akmayan şelalelerde şakıyan bülbülleri
Doğmayan güneşin ışıklarını
Çöle dönmüş yüreğinde serapları
Anlatmak satır, satır, nokta, nokta
Kış ortasında bahar havasını yaşatmak
Kendini aldatabilmek acılarla yaşasan bile
Hep bir umuda sarılmak
Ucundan köşesinden, olmayan bir yerlerinden
Sevgiye hasret yüreklerin, sevda türkülerinden
Yazılamayanları yazmak,
Söylenemeyenleri söyletmek bir kara kaleme
Bazen aşağılanmak, gülüp geçilmek
Bunlarda neymiş, nasıl dizeler diye
Onlar bir yüreğin sesi diyemeseniz de
Yine yazar, yazar yazarsınız
Çünkü yüreğinizden geçenleri
Yazabilmekte bir erdemdir bilirsiniz
Belki imla kurallarını bilmezsiniz
Güzel sözcükler üretemezsiniz
Ama siz yüreğinizin sesini
Sayfalara döktüğünüz sürece
Belki bir şair değilsiniz
Ama bir şair kadar yüreklisiniz
Yüreğiniz atıyorsa, kaleminiz yazıyorsa
Ve...! ! ! Önünüzde boş bir sayfa varsa
Yüreğin sesini dile getirmekten asla korkmayınız

Y.Tarihi 17-11-2003 Saat 22.15
Salih ÖZALAŞAN

Salih Özalaşan

**GooD aNd EvıL** · 08-29-2008, 01:14 PM

Yürekler Aşka Açmışsa Kapısını

Yürekler aşka açmışsa kapısını
******* uzun gündüzler kısa
Duyduğunda ayrılık şarkısını
Yüreğin bir köşesi başlar yasa

Korkular sarar cesur yürekleri
Tutulduğunda umutsuz bir aşka
Bir titreme alır çelikten elleri
Yüreğinde aşkı yaşatmak bir başka

Bir çocuk gibisindir dokunsalar ağlarsın
Sıralanır göz-yaşların kuruyan pınarlarına
Her gün batışında umutsuzsun korkarsın
Terk eden bir sevgili girerse rüyalarına

Aşk bir başkadır; sevmenin katmerlisi
Yüreğinde açan gülün dikensiz; amma hançerlisi
Ah öyle zor; öyle acı ki karşılıksız sevmesi
Bir kurtuluş olur Azrail eliyle can vermesi

Y.Tarihi 15-12-05 Saat 01.41
Salih ÖZALAŞAN

Salih Özalaşan

**GooD aNd EvıL** · 08-29-2008, 01:14 PM

Yüzüncü Sayfa

Antoloji'de bir garip aşık
Aşık ama kime
Taşa toprağa denize
Kimbilir belkide size
Gönül gözüm sevgiyle bakar
İnsan olan ve sevilecek herşeye
Sanırsınız bir kara sevdalı
Sevgiyle başlarım her söze
Aslında sevsek ne çıkarki
Sevdalar artık çok uzak bize
Kalmamış artık sadakat
Çıkarlar hakim olmuş hep sevgilere
Antoloji.com da anlattımya sayfa sayfa
Sevilecek tek şey kalmış
Antoloji com,
Ve onu sunanlar bizlere
100. sayfam sizin
Siz hayat verdiniz bizlere
Antoloji.com olmasa
Nasıl sesimi duyururdum sizlere
Nereden bilirdiniz,
Yüreğimden geçenleri
Nereden bilirdiniz,
Sevmeyip sever görünenleri
Sevincimi üzüntümü
Beni bir pula hiç edenleri
Antoloji yaşatıyor
Bizim gibi karşılık beklemeden sevenleri
Ben yazdım siz okudunuz
Bazen yazdıklarımda kendinizi buldunuz
Benim içim ağladınız bazen
Bazemde benimle mutlu oldunuz
100. sayfa benim için son sayfa
Çok zor ama belki tekrar buluşuruz
Eğer yazacak şeyim kalmışsa
Bu sitede sayfamda okursunuz
Ben hiç mutlu olmadım, olamadım
Dilerim sizler hep mutlu olursunuz

Y.tarihi 06-09-2002 Saat 15.00

Salih Özalaşan

**GooD aNd EvıL** · 08-29-2008, 01:14 PM

Zamanı Mıydı

Yüreğime böyle bir sevdanın
Habersizce girecek zamanı mıydı
Tam saçlarıma kırlar düşmüşken
Bir çift ela göze bağlanmanın zamanı mıydı
Yüreğimde açılan yaraya gücüm yokken
Aşk denen kangrene tutulmanın zamanı mıydı
Göz pınarlarım kurumaya yüz tutmuşken
Yokluğunda ağlamanın zamanı mıydı
Zamansız bir sevda bizimki
Yüreklerle beden uyumlu değil ki
Omuzlar çökmüş, beller eğimli
Ömrümüzün son demi,
Sevdanın zamanımıydı şimdi
Gel desem gelemezsin ki
Gel desen ben hiç gelemem ki
Sadece yolunda ölürüm,
Kolunda yürüyemem ki
Kör olası yürek sana sevdalı
Her şeyi bilir ama söz dinlemez ki
Çok kez derim keşke hiç doğmasaydım
Yirmi yıl erken doğmanın zamanı mıydı
Seni geç tanıyıp ölesiye sevmenin
Kanlı canlı kara sevdalı olmanın zamanı mıydı

Y.Tarihi 14-06-2003 Saat 16.10
Salih ÖZALAŞAN

Salih Özalaşan

**GooD aNd EvıL** · 08-29-2008, 01:15 PM

Zilli Naciye

Onun adı; şimdilerde Zilli Naciye
Bastık parayı; zilleri taktığında eline
Salyalarımız akarak; çıplak göbeğine
Gözümüz dönmüştü; hiç bakmadık yüreğine
Naciye açtı, açıktı, bize ne
Bir bardak süt bulamamışsa bebesine
Neye yarardı ki? Sahip olsa nefsine
Koynuna girmeden,
Zilleri takıp göbek atmadan
Gerdan kıvırıp cilve yapmadan
Paramı koyduk cebine

Zil takıp oynattık,
Şarap kadehlerini sunduk eline
Sarhoş ettik, dolandık beline
Serde erkeklik vardı ya,
Ye Naciye ye
Anlattık eşe dosta
Ballandıra, ballandıra
Bir afet olmuş bizim Naciye
Yanaklarında allık, gözlerinde sürme
Parayı bastır gerisini hiç düşünme

Düşürene kadar pohpohladık
Sığdıramadık yere göğe
Bin bir yalan dolan
İltifatlardan düzdük birer methiye
Bütün enler onundu
Hiçbir en kalmadı ki geride
Adı fark etmezdi aslında
Ayşe Fatma Emine Naciye
İşimiz bitti aşağıladık
Soktuk onu yerin dibine
Oluverdi; bizim mazbut, mutaassıp Naciye
Bir günde zilli; hafif Naciye

Naciyeler mantardı sanki
Orada, burada, her yerde bitiversin
Bir çoğunu biz ektik, kuytularda
Düşünmedik “ Ne ekersen onu biçersin”
Kandırdık kimini üç beş kuruş paraya
Vaatler ettik, sığdıramadık köşke saraya
Kimine nikah vadettik; sattık on paraya
Kimini düşürdük bir şişe süt, bir paket mamaya
Bizim canımız yanarsa insan olduk
Düşmüşse acımadık birde biz vurduk
Nefsimize hakim olamadık kudurduk
Salyalarımız kaldı; Zilli Naciye’nin eteğinde

Y.Tarihi 17-12-2003
Salih ÖZALAŞAN

Salih Özalaşan

08-29-2008, 01:14 PM	#1
GooD aNd EvıL Aşmış Üye Üyelik Tarihi: Aug 2007 Konum: İstanbul Mesajlar: 281,268 Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts Üye No: 44033 İtibar Gücü: 57905 Rep Puanı : 34658 Rep Derecesi : Cinsiyet : Erkek	Yüreğimin Kadını Yüreğime imza ile yazmadım mı? Mahşere dek silmemecesine adını Bir sana vermedim mi? Bizi bir çatı altında tutan soyadımı Bir sana demedim mi? Sen bana Allah’ın lütfusun Bir seninle birleştirmedim mi? Neslimi sürdürecek kanımı Neden? Niçin? Bunca sitemler Sebepsiz yere acıtıyorsun canımı Bilmelisin ki sana ihanet Kirletecek ilk önce benim adımı Sen evimin, yüreğimin kadını Ben bir seninle paylaşmadım mı? Yüreğimi; ? Adımı; ? Yatağımı? Yüreğim seninle güldü Şenlendiren ilk ve son gelin sensin otağımı Y. Tarihi 20-09-04 Salih ÖZALAŞAN Salih Özalaşan __________________ Buraya Kadarmış ..

08-29-2008, 01:14 PM	#2
GooD aNd EvıL Aşmış Üye Üyelik Tarihi: Aug 2007 Konum: İstanbul Mesajlar: 281,268 Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts Üye No: 44033 İtibar Gücü: 57905 Rep Puanı : 34658 Rep Derecesi : Cinsiyet : Erkek	Yüreğin Sesini Dile Getirmek Yüreğin sesini dile getirmek Titreyen nağmeleri dizelere çevirmek Bazen mutluluğu, bazen acıları Beyaz bir sayfada nakşedebilmek Bazen ağladığını gizleyebilmek Satır aralarında hıçkırıklarını gömebilmek Bazen mutluluğunuzu paylaşmak birileriyle Kaleminle konuşabilmek canlı gibi Hayallerini, özlemlerini, gizlerini Umutsuz karanlık *******ini Yıldızlardan fal tutmalarını Mehtaba sevda serenatları yapmalarını Ucu yanık, sayfalarda Hayallerini, sevgilerini, nefretini, özlemlerini Bazen görmeden görmek istediklerini Beyninin yoklardan yarattığı efsanelerini Bozkırlarda yetiştirdiğin gül bahçelerini Akmayan şelalelerde şakıyan bülbülleri Doğmayan güneşin ışıklarını Çöle dönmüş yüreğinde serapları Anlatmak satır, satır, nokta, nokta Kış ortasında bahar havasını yaşatmak Kendini aldatabilmek acılarla yaşasan bile Hep bir umuda sarılmak Ucundan köşesinden, olmayan bir yerlerinden Sevgiye hasret yüreklerin, sevda türkülerinden Yazılamayanları yazmak, Söylenemeyenleri söyletmek bir kara kaleme Bazen aşağılanmak, gülüp geçilmek Bunlarda neymiş, nasıl dizeler diye Onlar bir yüreğin sesi diyemeseniz de Yine yazar, yazar yazarsınız Çünkü yüreğinizden geçenleri Yazabilmekte bir erdemdir bilirsiniz Belki imla kurallarını bilmezsiniz Güzel sözcükler üretemezsiniz Ama siz yüreğinizin sesini Sayfalara döktüğünüz sürece Belki bir şair değilsiniz Ama bir şair kadar yüreklisiniz Yüreğiniz atıyorsa, kaleminiz yazıyorsa Ve...! ! ! Önünüzde boş bir sayfa varsa Yüreğin sesini dile getirmekten asla korkmayınız Y.Tarihi 17-11-2003 Saat 22.15 Salih ÖZALAŞAN Salih Özalaşan __________________ Buraya Kadarmış ..

08-29-2008, 01:14 PM	#3
GooD aNd EvıL Aşmış Üye Üyelik Tarihi: Aug 2007 Konum: İstanbul Mesajlar: 281,268 Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts Üye No: 44033 İtibar Gücü: 57905 Rep Puanı : 34658 Rep Derecesi : Cinsiyet : Erkek	Yürekler Aşka Açmışsa Kapısını Yürekler aşka açmışsa kapısını ******* uzun gündüzler kısa Duyduğunda ayrılık şarkısını Yüreğin bir köşesi başlar yasa Korkular sarar cesur yürekleri Tutulduğunda umutsuz bir aşka Bir titreme alır çelikten elleri Yüreğinde aşkı yaşatmak bir başka Bir çocuk gibisindir dokunsalar ağlarsın Sıralanır göz-yaşların kuruyan pınarlarına Her gün batışında umutsuzsun korkarsın Terk eden bir sevgili girerse rüyalarına Aşk bir başkadır; sevmenin katmerlisi Yüreğinde açan gülün dikensiz; amma hançerlisi Ah öyle zor; öyle acı ki karşılıksız sevmesi Bir kurtuluş olur Azrail eliyle can vermesi Y.Tarihi 15-12-05 Saat 01.41 Salih ÖZALAŞAN Salih Özalaşan __________________ Buraya Kadarmış ..

08-29-2008, 01:14 PM	#4
GooD aNd EvıL Aşmış Üye Üyelik Tarihi: Aug 2007 Konum: İstanbul Mesajlar: 281,268 Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts Üye No: 44033 İtibar Gücü: 57905 Rep Puanı : 34658 Rep Derecesi : Cinsiyet : Erkek	Yüzüncü Sayfa Antoloji'de bir garip aşık Aşık ama kime Taşa toprağa denize Kimbilir belkide size Gönül gözüm sevgiyle bakar İnsan olan ve sevilecek herşeye Sanırsınız bir kara sevdalı Sevgiyle başlarım her söze Aslında sevsek ne çıkarki Sevdalar artık çok uzak bize Kalmamış artık sadakat Çıkarlar hakim olmuş hep sevgilere Antoloji.com da anlattımya sayfa sayfa Sevilecek tek şey kalmış Antoloji com, Ve onu sunanlar bizlere 100. sayfam sizin Siz hayat verdiniz bizlere Antoloji.com olmasa Nasıl sesimi duyururdum sizlere Nereden bilirdiniz, Yüreğimden geçenleri Nereden bilirdiniz, Sevmeyip sever görünenleri Sevincimi üzüntümü Beni bir pula hiç edenleri Antoloji yaşatıyor Bizim gibi karşılık beklemeden sevenleri Ben yazdım siz okudunuz Bazen yazdıklarımda kendinizi buldunuz Benim içim ağladınız bazen Bazemde benimle mutlu oldunuz 100. sayfa benim için son sayfa Çok zor ama belki tekrar buluşuruz Eğer yazacak şeyim kalmışsa Bu sitede sayfamda okursunuz Ben hiç mutlu olmadım, olamadım Dilerim sizler hep mutlu olursunuz Y.tarihi 06-09-2002 Saat 15.00 Salih Özalaşan __________________ Buraya Kadarmış ..

08-29-2008, 01:14 PM	#5
GooD aNd EvıL Aşmış Üye Üyelik Tarihi: Aug 2007 Konum: İstanbul Mesajlar: 281,268 Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts Üye No: 44033 İtibar Gücü: 57905 Rep Puanı : 34658 Rep Derecesi : Cinsiyet : Erkek	Zamanı Mıydı Yüreğime böyle bir sevdanın Habersizce girecek zamanı mıydı Tam saçlarıma kırlar düşmüşken Bir çift ela göze bağlanmanın zamanı mıydı Yüreğimde açılan yaraya gücüm yokken Aşk denen kangrene tutulmanın zamanı mıydı Göz pınarlarım kurumaya yüz tutmuşken Yokluğunda ağlamanın zamanı mıydı Zamansız bir sevda bizimki Yüreklerle beden uyumlu değil ki Omuzlar çökmüş, beller eğimli Ömrümüzün son demi, Sevdanın zamanımıydı şimdi Gel desem gelemezsin ki Gel desen ben hiç gelemem ki Sadece yolunda ölürüm, Kolunda yürüyemem ki Kör olası yürek sana sevdalı Her şeyi bilir ama söz dinlemez ki Çok kez derim keşke hiç doğmasaydım Yirmi yıl erken doğmanın zamanı mıydı Seni geç tanıyıp ölesiye sevmenin Kanlı canlı kara sevdalı olmanın zamanı mıydı Y.Tarihi 14-06-2003 Saat 16.10 Salih ÖZALAŞAN Salih Özalaşan __________________ Buraya Kadarmış ..

08-29-2008, 01:15 PM	#6
GooD aNd EvıL Aşmış Üye Üyelik Tarihi: Aug 2007 Konum: İstanbul Mesajlar: 281,268 Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts Üye No: 44033 İtibar Gücü: 57905 Rep Puanı : 34658 Rep Derecesi : Cinsiyet : Erkek	Zilli Naciye Onun adı; şimdilerde Zilli Naciye Bastık parayı; zilleri taktığında eline Salyalarımız akarak; çıplak göbeğine Gözümüz dönmüştü; hiç bakmadık yüreğine Naciye açtı, açıktı, bize ne Bir bardak süt bulamamışsa bebesine Neye yarardı ki? Sahip olsa nefsine Koynuna girmeden, Zilleri takıp göbek atmadan Gerdan kıvırıp cilve yapmadan Paramı koyduk cebine Zil takıp oynattık, Şarap kadehlerini sunduk eline Sarhoş ettik, dolandık beline Serde erkeklik vardı ya, Ye Naciye ye Anlattık eşe dosta Ballandıra, ballandıra Bir afet olmuş bizim Naciye Yanaklarında allık, gözlerinde sürme Parayı bastır gerisini hiç düşünme Düşürene kadar pohpohladık Sığdıramadık yere göğe Bin bir yalan dolan İltifatlardan düzdük birer methiye Bütün enler onundu Hiçbir en kalmadı ki geride Adı fark etmezdi aslında Ayşe Fatma Emine Naciye İşimiz bitti aşağıladık Soktuk onu yerin dibine Oluverdi; bizim mazbut, mutaassıp Naciye Bir günde zilli; hafif Naciye Naciyeler mantardı sanki Orada, burada, her yerde bitiversin Bir çoğunu biz ektik, kuytularda Düşünmedik “ Ne ekersen onu biçersin” Kandırdık kimini üç beş kuruş paraya Vaatler ettik, sığdıramadık köşke saraya Kimine nikah vadettik; sattık on paraya Kimini düşürdük bir şişe süt, bir paket mamaya Bizim canımız yanarsa insan olduk Düşmüşse acımadık birde biz vurduk Nefsimize hakim olamadık kudurduk Salyalarımız kaldı; Zilli Naciye’nin eteğinde Y.Tarihi 17-12-2003 Salih ÖZALAŞAN Salih Özalaşan __________________ Buraya Kadarmış ..

Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)