03-28-2009, 02:07 PM | #261 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57862
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
İçimden kopup gelen bir korkuydu sana aşık olmak. Dalgalarına kapılıp sürüklenmek bir sal gibi ufka doğru. Bu yüzden *******e gizlerdim gözlerinin eşsiz ışıltısını. *******i dizelere gizlerdim sonra.
Saçlarından yola çıkardım sessizce. Uzun ve yorucu bir yolculuk olurdu parmaklarıma. Yumuşak dokunuşlarda alevlenirdi dudakların. Dudakların İzmir. Dudakların İstanbul. Dudakların içimi ısıtan bir masaldı annemden dinlediğim. Bütün bir gün seni seyredebilirdim. Gözlerin gözlerimde yankılanırdı. Gözlerim sessiz çığlıklarla gözbebeklerine koşardı. Kaybolurdum. Her defasında çekip çıkarırdın beni acının derinleştirdiği dipsiz kuyulardan. Beni “SENİNleştirirdin”. Dudakların ateş, dudakların volkan gibi yakardı. Ruhum yükselmek isterken ölüme, her defasında beni çeker alırdın. Dudakların alırdı beni, gözlerin alırdı. Benliğim olurdun. Yüreğim olurdun. Gökyüzünden bir parçaydın sen. En güzel maviden kesip almıştım seni. O günden beri sonsuzmuş gibi meydan okuyup her kıyamete dilek yerine seni tutmuştum yıldız geçişlerinde. Her seni dilediğimde daha çok senin olmuştum. Uzaklardan, nehirlerden bir şarkı mırıldanıyor yalnızlık… “Soğuk *******den biri Soğuk ve sensizlik dolu Saçların, ellerin yok yanımda Sensiz ölüm gibiyim…” Yalnızlık sesini yükseltiyor. Gözlerinin dokunduğu her yer acıyor. Biliyorsun sensin silemediğim aklımın en uzak köşelerinden. Sen gittin ve mutluluk ta kalktı tedavülden. - İçimde öldüğün günden beri - ******* uzun. *******, sonsuz düşler. Ayrılan ve bir daha hiç birleşmeyen eller. Bir gece küçük bir hikayeyle biten ölümsüz sandığımız sevişmeler. *******den biri, Bir son daha istiyor Tanrılar uzaklardan. Bir son daha. Kurban aranıyor sonsuzluğa… Gökyüzünden bir yıldız kayıyor, Dere kıyısındaki taşlar parıldıyor. Ve her gece bir yıldız, Bir ayrılık Bir yıldız, Bir ayrılık… Ayrılık sardı bulutlardaki aksimi. Kaçamadım sensizliğimden bu son dansın olsun bensiz ve bu son şarkım olsun sensiz… Son şarkı hiçbir zaman olmadı. Yalnız kalplerin, sınırsız düşlerine son mu dayanır? Ölümden uzak oldukça, lanetlenmedikçe insan, kalbi taştan yaratılmamışsa kaç uzun yolculukta, yüreğinde bekleyenin heyecanını taşımadan yaşayabilir. Yaşayamadım. Soğuk bir geceydi. Kendimle başbaşaydım. Dalgalar kumları bir sarıp bir bırakıyordu Kumlar her ayrılıkta sırılsıklam, ağlamaklı. Ben yıldızları izliyordum. Seneler öncesinde bir yıldız seçmiştim gökyüzünden. Benim için gecenin en gizemli, en güzel noktasıydı o. Yalnızdı. Bir köşeye atılmış gibi durmanın ne demek olduğunu bilirdim. Fikrimce o da iyi biliyordu. Kendince salınıyordu gecede. Şefkatli bir kadın gibiydi. Onunla konuşmayı seviyordum. Yapayalnız olsa da ışığını taşıyordu güneşin ve kimsenin umrunda olmasa da cömertçe dağıtıyordu etrafına. Birbirimize benziyorduk. Eski bir dostumun cümleleri kulaklarımda çınlardı her konuşmamızda. -Hiç istemediğin zamanlarda yalnızlığına yalnızlık katıldığında, aklın yeni sorularına eski cevaplar verirken, sakın vazgeçme içinde taşıdığın taze ve sonsuzmuş gibi hissettiğin ümitlerinden. Hiç beklemediğin bir anda hayallerin gerçek oluverir. Ve hiç beklemediğin bir anda sen yeniden sen oluverirsin. Soğuk bir geceydi. Yıldızım ve ben gecenin en derin ve en sessiz noktasında beraberdik. Birden ürperdim. Denizden esen rüzgar eşine rastlamadığım büyülü bir koku taşıyordu. Rüzgarla gelen sendin. Kapıyı çaldın küçük ellerinle yavaş yavaş. Hemen içeriye aldım seni. Üşümüştün, susamıştım. Yüzünde sonsuz gizemler taşıyordun. Soğuktan titreyen dudakların açılıp kapandıkça içim gidiyordu. Büyülenmiştim. Gözümün önünde hıçkıra hıçkıra ağladım. Damlalar ellerimdeydi, dudakların dudaklarımda. Anlamıştım seni. Aynadaki aksim gibiydin. Gerçek sevgiye, seni geceden çekip çıkaracak aynada göreceğin mutlu yüze muhtaçtın. Rüzgarla gelen sendin. Özleminin rüzgarı uçurmuştu bacaklarını kapıma dek. Seni saracak bir vücut, üstünde ağlayabileceğin bir omuz, bir gerçek sevgiliydi özlemin. Bu yüzden üşüyordun. Bu yüzden titriyordun. Sana sımsıkı sarıldım. Daha sıkı. Daha sıkı. Tüm vücudunu sardığımı hissettiğim an bıraktım seni. Gecenin karanlığında sonsuzluğa yuvarlandık. Sen ve ben yapayalnız, herkesle. Gökyüzünde iki ay vardı bizim için, on yıldız. Tören vardı bulutlarda. Açıldı tüm kapılar. Kapılar dalgakıran, rüzgarkesen. Kapılar ardında sen, ben. Sen ve Ben Aşk ve Gece Ben ve Sen Sevişmeler rüzgarkesen Başımı kaldırıp gökyüzüne baktığımda yıldızım beni son kez selamladı. Bu bir sıcak öpücük gibiydi sanki. Kendince salındı gecede ve denize doğru bıraktı ellerini. Gözlerim ona takılmışken fısıldadı. “Bana ihtiyacın yok artık. Senin olana iyi bak..” Ve yitip gitti karanlığın denizle birleştiği yerde. Nice yeni hayatlar yaratan aşklara doğru kayıp giden bir yıldız, Bir aydınlık Bir yıldız, Bir aydınlık. Umut Ülbegi
__________________
Buraya Kadarmış .. |
03-28-2009, 02:07 PM | #262 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57862
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Yolculuk
farklı yerlerde nefes alırken dudakların uykuda eşini aramasıdır Ben kilometre taşlarını bir bir kırarken takip ettiğim yıldızlara adının harflerini kazıyordum Sen rüyanda beni sayıklarken dudaklarından akan her ses kulağıma fısıldanıyordu deniz sesi balıklar ve martılar uykunu bölüp burnunun üzerinde doğan güneş gününü aydınlattığında gülümsemen içimi ısıtıyordu Son kilometre taşını kırdığımda ve sana vardığımda yorgundum hastaydım sana doğru serüvenim yaşadığımız zamanı aşmıştı ölümün olduğu yerden içiçe iki beden kaçmıştı Aşk farklı topraklarda çıplak ayak yürürken gözlerin ufukta ayak izleri aramasıdır bilmezler onlara yasaktır aşıklar için yol aşktır
__________________
Buraya Kadarmış .. |
03-28-2009, 02:07 PM | #263 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57862
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Güneş
sana aşkımı haykırırken yok yağmur hiç dinmedi sen gideli sen varsın sensiz bir dünya yok Her veda bulutlu gecede kayan yıldız puslu gözlerle izlenen adımlarda kaybetmenin ezici korkusundayız vedalar çoğaldıkça denizler anlamsız yollar anlamsız şehirler anlamsız vedalar sonumuz da olsa kaybetmek yok yeniden başlamalıyız Hayallerimiz çocuğun gözlerindeki ışık evimizde yatağımızda tenimizde iki günlük mutluluk aylara bedel derinlerde hayallerimiz de birbirine aşık Sen her sabah ilk sigaram her gece uykuya göz kırpışımsın Sen gözlerimi kapadığımda aklıma ilk gelen ve son gidensin Dudağımda adın yatağımda kokun sen yüreğimdeki tek kurşunsun Sen varsan sensiz bir dünya yok sen yoksan güneş de yansın o tek kurşun canımı alsın.
__________________
Buraya Kadarmış .. |
03-28-2009, 02:07 PM | #264 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57862
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Seni tanıyorum
yüzünü gizlesen de o bitmemiş romanda okumuştum o çekilmemiş fotoğrafta görmüştüm o tutulmamış dilekte bulmuştum seni Bir gece istiyorum anlatabilmek için neden sana geldiğimi Yalnızım unutulan dileklerim var kurutulan gözlerim ve dikenli tellerim Tutunamıyorum yaralıyken taşıyamıyorum yürek acısını İlk yarayı kimden aldığını hatırlamadan son yaranın derinliğini ölçtün mü? Uykunu gidenlerin ardından toprağa gömdün mü? gidiyorum gidiyorsun gidiyor... fiil çekimlerini dilinden düşürdün mü? İstediğim geceyi bana vermesen de seni tanıyorum o bitmemiş romanda okumuştum o çekilmemiş fotoğrafta görmüştüm o tutulmamış dilekte bulmuştum yüzünü gizlesen de benimdin hatırlıyorum...
__________________
Buraya Kadarmış .. |
03-28-2009, 02:08 PM | #265 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57862
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Tersyüz ettim
seksen iki yaşındayım vazgeçmişim kuş bakışı izliyorum her gece yatağımdan yükselip sokaklarda geziyorum nefes alıyorsam yalnızım ve korkuyorum yetmiş dokuz yaşındasın gün boyu önce torunlarını sonra çocuklarını düşünüyorsun yaz gelince uçsuz bucaksız özlemini akıtıyorsun gece gündüz seviyorsun nefes alıyorsan kalabalık ve cesursun zamanı geri çevirsem bunca yıl senin için yaşadığımı anlatabilsem görebilsem gözlerinde bir an için elini sımsıkı sardığım anki bakışlarını huzur içinde ölebilsem teryüz ettim yirmi sekiz yaşındayım sarılmışız yanımdasın gitmesen ne olur gitme sen
__________________
Buraya Kadarmış .. |
03-28-2009, 02:08 PM | #266 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57862
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Ateş
senin dudaklarında hissedilince sıcak Rüzgar teninden tenime eserken serin ve toprak üstünde seninle sevişilince dünyanın en güzel kokularını yayıyor bir tanem Ben sensiz kimsesizsem eğer ve sensiz kalacaksam yıldızsız bir gökyüzü gibi Toprak Ateş ve rüzgar da sensiz olacaklar Geri dönene kadar öldüğümü sana anlatmayacaklar. 28 Nisan 1997
__________________
Buraya Kadarmış .. |
03-28-2009, 02:08 PM | #267 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Aug 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Teşekkür Edilme: 355 Teşekkür Aldığı Konusu: 320
Üye No: 44033
Rep Power: 57862
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Herşey bir hikaye
gerçeklerle oynamaya gelmiyor bir gün yazar çekip çıkarıyor seni hikayeden ve tarih oluyorsun tarihe adını koymamışken yiyerek içerek sevişerek dövüşerek ve bir gün gülüp bir gün üzülerek oyunu sürdürmenin acısını dindirmeye çalışıyorsun sonu belli figüran zavallı figüran 12.05.1996
__________________
Buraya Kadarmış .. |
Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1) | |
|
|