06-09-2009, 12:24 PM | #1 |
Geçerken Uğradım
Kayit Tarihi: Jun 2009
Nerden: Tinos, Ellinikh Dimokratia
Yaş: 35
Mesajlari: 65
Teşekkür Etme: 0 Thanked 1 Times in 1 Post
Üye No: 83585
Rep Power: 1150
Rep Puanı : 885
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Bayan
|
Kuran ve Uclu Birlik
4. KURAN VE "ÜÇLÜ BİRLİK"
"Tanrı yanlız Yahudilerin Tanrı'sı mı? Diğer ulusların da Tanrı'sı değil mi? Evet, diğer ulusların da Tanrı'sıdır. Çünkü Tanrı tektir." (İncil, Romalılar, 3: 29) "Sen Allah'ın bir olduğuna inanıyorsun, iyi ediyorsun! Cinler bile buna inanıyor ve titriyorlar ey akılsız adam!" (Yakup, 2:19) "Alah tektir" diyoruz, ama bu çok basit ve yetersiz bir açıklama. Nasıl bir "teklik"tir bu? İncil, bunu biraz daha açıklıyor: Allah'ın tekliği, "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh"tan oluşur. Hıristiyanlığı iyi araştırmayanlar, iyi öğrenmeyenler hemen Hıristiyanların üç Allah'a inandıklarını sanmaya başlarlar. Oysa Hıristiyanların üç Allah'a inandıkları iddiası oldukça yaygın bir yanlıştır. Hıristiyanlar ve Hıristiyanlık bu yanlış iddiadan dolayı oldukça sert ve mantıksız iftira ve suçlamalara hedef olmaktadırlar. Örneğin, İslamcı yazar Ahmed Lütfi Kazancı, İmam-Hatip Liseleri için hazırladığı bir kitabında şöyle diyor: "... - Haşa- Allah'ın üç olduğu, Hz. İsa'nın ve Hz. Uzeyr'in Allah Teaâlânın oğulları olduğu, melekleri Allah'ın kızları olarak kabul etmeleri... Biz bu iftiraları asla kabul etmeyiz. Derhal red ve inkâr ederiz. Böyle, sadece uyduranın edepsizliğini ortaya koyan, akla, dine ve ahlâka uymayan hallerden bütün peygamberleri münezzeh olarak biliriz..."(1) Tevrat ve İncil'de adı bile geçmeyen "Hz. Uzeyr" dediğiniz kişiyi kim "Allah'ın Oğlu" olarak kabul ediyor?! Kim melekleri "Allah'ın Kızları" olarak kabul ediyor! Tevrat ve İncil'in neresinde böyle bir iddia vardır?! İsa Mesih'e "Allah'ın Oğlu" denilmesinin nedenini daha önce incelemiştik. "Allah'ın üç olduğu" iddiasına gelince... Hemen belirtelim ki, ne Tevrat'ta ne de İncil'de "Allah'ın üç olduğu" ya da "Üç Allah'ın varolduğu" iddiası yoktur. Yani ne Yahudiler ne de Hıristiyanların böyle bir iddiası yoktur. Buna rağmen böyle iddiaların yaygın bir şekilde ileri sürülmesi neyle açıklanabilir? Kuran'daki bazı ayetlerin, böyle yanlış iddiaların ileri sürülmesine neden olduğu görüşündeyim: "Ey Kitap ehli (Yahudi ve Hıristiyanlar), dininizde aşırılığa gitmeyin ve Allah'a karşı ancak hakkı söyleyin... 'Allah üçtür' demeyin. Bundan vazgeçin, hakınızda hayırlı olur. Allah ancak bir tek ilahtır..."(2) "...Hem Allah buyurduğu vakit: 'Ey Meryem Oğlu İsa, sen mi dedin o insanlara 'Beni ve annemi Allah'ın yanında iki ilah edinin' diye?..."(3) Bu ayetleri okuyanlar, "Ehli Kitap" denilen Yahudi ve Hıristiyanların "Allah üçtür" dediklerini ve bu "üç Allah'ın" da Allah, İsa ve Meryem'den oluştuğuna inandıklarını düşünecektir. Oysa öyle bir şey yoktur. "TESLİS" YA DA "ÜÇLÜ BİRLİK" NEDİR? "Mademki Hıristiyanlar üç Allah'a inanmıyorlar', öyleyse 'Teslis' olayı nedir?" diye sorulabilir. Bazı islamcı yazarlar, bu konuda da yanlış bilgiler veriyor. Diyanet tarafından yayımlanan Sahîh-i Buhârî'yi çeviren Kâmil Miras, bir hadisin yorumunu yaparken şöyle diyor: "Teslis, Nasraniyetin üç ilah akidesidir ki: Allah, Mesih ve Meryem'dir. Tevhidin zıddıdır ve açık bir şirktir."(4) Bu yazar, Hıristiyanların inandığı "Üçlüğün" Allah, Mesih ve Meryem'den oluştuğunu ve bunun da tek Allah'a inanmanın zıttı olduğunu ileri sürüyor. M. Fethullah Gülen Hoca da şöyle diyor: "Mesela kilise dayatmıştır; Eb (baba) İmm (anne) ve Ruh'ül Kudüs... Eb'i anladık; akıl, mantık, kitap kabul etse de, etmese İmm'ü de anladık Onların itikadına göre ilah, (Ruh'ül Kudüs) diyelim ki bu Hz. Mesih'tir, onun gerçek formuna ulaşması için, bir anaya girmesi gerekiyordu. Yani bir hulul ve ardından Mesih halinde zuhuru... Pekâla bunu nasıl anlayacağız?" (5) Sayın Fethullah Gülen Hoca'ya göre de bu üçlük Baba, Anne ve Ruh'ül Kudüs'ten oluşuyor. Ruh'ül Kudüs'ü de Mesih diye açıklıyor! Tabii doğrusu Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'tur. Bunları açıklamaya geçmeden önce bir alıntı daha yapalım: "..Ancak M.S. 325'tedir ki Teslis (üç ilah) inancı, asıl Hıristiyanlık inancı olarak resmen kabul edildi..."(6) Evet, bu yazar da, "Teslis" inancını "üç ilah inancı" olarak açıklıyor ve ancak İS 325'te kabul edildiğini ileri sürüyor. Oysa Hıristiyanlar "üç ilaha" veya "üç Allah'a" inanmıyorlar. Hıristiyanların inandığı "Teslis," sanıldığı gibi "üç ilah" inancı değil, Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'tan oluşan "Üçlü Birlik" inancıdır. Bunu biraz açıklamaya çalışalım: Baba: Yer, gök ve her şeyin yaratanı olduğu için, kendisine "Baba" denilen Yüce Allah. Oğul: Yaklaşık ikibin sene önce insanları kurtarmak için dünyaya gelen, Allah ile aynı özden (Ruhtan) olduğu için kendisine "Allah'ın Oğlu" denilen İsa Mesih. Kutsal Ruh: İsa Mesih dünyada iken öğrencilerine göndermeyi vaat ettiği ve göğe yükselişinden kısa bir süre sonra, öğrencilerinin toplu olduğu bir zamanda, üzerlerine büyük bir kuvvetle gelen ve onları büyük güçle kuşatan (7) "Tesellici hakikat Ruhu" ,(8) "Baba'dan çıkan hakikat Ruhu"dur.(9) Bunlar, üç tane ayrı ayrı "Allahlar" mıdır? Elbette değil. İsa Mesih, öğrencilerini Hıristiyanlığı yaymak üzere gönderirken inanacak kişileri "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adıyla vaftiz edin"(10) demiştir. Dikkat edin, İsa Mesih burda, Baba Oğul ve Kutsal Ruh "adlarıyla" değil "adıyla" demesi, bu üçlünün ayrı ayrı "Allahlar" olmadığını, üçünün tek Allah olduğunu gösterir. Yani İncil'e göre, üç ayrı Allah değil, "üçlübirlikten oluşan tek Allah" vardır. ÜÇLÜ BİRLİK VE KURAN: Aslında bu "Üçlü Birlik" görüşünün izlerini Kuran'da da (bazı ayetlerinde şiddetle reddedilse bile) görmek mümkündür: 1) Kuran'da Allah'ın bir olduğu sık sık belirtilir. 2) Yine Kuran'da İsa Mesih'in "Allah'ın Ruhu" ve "Allah'ın Sözü" olduğu açık bir şekilde ifade edilmektedir. Bu, İİsa Mesih'in Allah ile aynı "Öz"den olduğunu kabul etmekten başka bir şey değil. Esasında, İsa Mesih'e "Allah'ın Ruhu" demek ile "Allah'ın Oğlu" demek arasında hiç bir fark yoktur, ikisi de İsa Mesih'in Allah ile aynı "Öz"den olduğu gerçeğini vurgular. Bu nedenle İsa Mesih'e "Allah'ın Oğlu" denildiğinde, kıyametleri koparmanın hiç bir anlamı yoktur. 3) Kuran'ın, Kutsal Ruh'tan da söz ettiğini görmekteyiz: "...Meryem oğlu İsa'ya da açık deliller verdik ve onu Ruh-ül Kudüs ile destekledik..."(11) Kuran'ın Türkçe "meallerinin" (çevirilerinin) bazılarında, "Ruhül Kudüs ile destekledik" sözü ne hikmetse, "Cebrail ile destekledik" şeklinde yer almaktadır. Oysa Kuran'ın Arapça aslında Ruhül Kudüs olarak geçmektedir, Cebrail bir melektir, ama Ruhül Kudüs değil. Zaman zaman Muhammed'in de Ruhül Kudüs'ten söz ettiğini bazı hadislerden öğreniyoruz: "...Hassân İbnu Sâbit (radıyallahu anh) Hz. Peygamber (ayleyissalâtu vesselâm)'ın baş şairi idi ve Kureyş'e karşı oynadığı rol daha muhim olmuştur. Her çağrışında ona: 'Ey Hassân, Allah Resûlü adına onlara cevap ver!' der ve 'Ya Rabbim onu Ruhu'l-Kudüs ile takviye et!' diye dua ederdi. Hassân'ı şöyle teşvik ettiği de rivayetlerde gelmiştir: 'Sen Allah ve Resûlü için söyledikçe Ruhu'l-Kudüs seni takviye etmektedir."(12) İşte açık bir şekilde görüldüğü gibi, hem Kuran'da hem de bazı hadislerde, Hıristiyanların inandığı "üçlük"ten söz ediliyor. Hadislerde geçen sözlerin ve Kuran'daki bu ayetlerin, müslümanlarca değişik bir şekilde yorumlanması bu gerçeği değiştirmez. MUSA ANTER'E YANIT Sevgili Musa Anter, 11 Eylül 1992 tarihli Özgür Gündem gazetesinin 5. sayfasında yer alan "Papa ve Atatürk" başlıklı yazınızı ilgiyle okudum. Yazınızın girişinde, "Hıristiyan itikadına göre Hz. İsa Allah' ın oğlu kabul edilir. Tabii insanoğulları gibi değil kendi inancı içinde izahı vardır. Hatta derler ki; baba, anne ve oğul biri üçtür, üçü birdir. Yani burada üçlerden kasıt Allah, Meryem ve İsa'dır. Bu deyime 'teslis' yani 'üçlü' denir" diyorsunuz. Evet, biz Hıristiyanlarda "üçlük" inancı var ama bu, "Baba, anne ve oğul"dan değil, "Baba, Oğul ve Kutsal Ruh"tan oluşur. Aslında bu yanlışa birçok yazar düşüyor ve bunun nedeni de sanırım Kuran'dır: "Ve yine Allah demişti ki: Ey Meryem oğlu İsa, sen mi insanlara: 'Beni ve annemi, Allah'tan başka iki tanrı edinin' dedin?" (Maide Suresi, 116. Ayet) Bu ayeti okuyanlar hemen, Hıristiyanların Meryem'i de Tanrı olarak kabul ettiklerini düşünmeye başlıyorlar. Oysa İncil'de böyle bir iddia ileri sürülmediği gibi, Hıristiyanlardan hiç kimsenin böyle bir şeye inanması da söz konusu değildir. Bu çok merak edilen "Üçlük" olayını, en kısa şekliyle açıklayalım: Baba: Yer ve gök, görünen ve görünmeyen tüm varlıkların yaratanı, her şeye kadir yüce Allah. Oğul: Bütün çağlardan önce Allah'ta var olan, insanların kurtuluşu için insan bedeni alarak dünyaya gelen, Çarmıha gerilerek günahlarımızın cezasını kaldıran, öldükten 3 gün sonra dirilerek ölümü yenen, Allah'ın Ruh'undan olan (bunu Kuran da kabul ediyor), bu nedenle kendisine Allah'ın Oğlu denilen İsa Mesih. Kutsal Ruh: İsa Mesih'in göğe yükselişinden sonra, Tanrı ile insan arasındaki irtibatı devam ettiren, Peygamber ve Elçilere konuşan, insanları doğru yolda eğiten Allah'ın Ruhu. Bunlar, 3 ayrı Allah'lar olmayıp, tek Allah'tır. İşte biz buna "Üçlü Birlik" deriz. Saygılarımla. İsa Karataş, 13 Eylül 1992-İstanbul. Not: Bu yazıyı Sevgili Musa Anter amcaya iletememiştim. Ben yazıyı gazeteye faksladığım gün, kendisi Diyarbakır'a gitti ve ne yazık ki 20 Eylül 1992'de orada bir cinayete kurban gitti. Bu yazım, 7 Ekim 1992 tarihli Özgür Gündem gazetesinde "Musa Amca'ya gecikmiş bir yanıt" başlığıyla ve şu notumla beraber yayımlandı: "Olmadı... Olmadı sevgili Musa Amca... Bu yazıyı Diyarbakır'a gideceğin gün ne kadar da ulaştırmaya çalıştım sana. Bütün çabalarıma rağmen ne evde, ne de gazetede seni bulamadım. Fazla üzülmemiştim, 'Nasıl olsa birkaç gün sonra gelir, konuşuruz' demiştim.... Ama olmadı Sevgili Musa Amca... Bütün sevenlerin başı sağ olsun..." NOTLAR: 1) Ahmed Lütfi Kazancı, İmam-Hatip Liseleri X. Sınıf Müfredatma Uygun Akaid ve Kelam, 87-88. s., Marifet yay.. İstanhul-1983. 2) Nisa (4) Süresi, 171-173. ayetler. 3) Maide (5.) Süresi, 116-118. ayetler. 4) Sahih-i Buharı, 9. c., 170. s., I. dipnot, (1396. hadisin yorumundan) Diyanet İşleri Başkanlığı yay., 8. baskı, Ankara-1986. 5) Eyilp Can, Fethullah Gülen Hocaefendi Ile Ufuk Turu, 38. s., Milliyet yay., 1. baskı, İstanhul-1996. 6) Taha F. Ünal, Gerçekler ve Hıristiyanlık, 21. s., Işık yay., İzmir-1992. 7) İncil, Elçilerin İşleri, 2:1. 8) İncil, Yuhanna, 14:16. 9) Yuhanna, 15: 26. 10) İncil, Matta, 28:19. 11) Bakara (2.) Süresi: 87. ve 253. ayetler. 12) Prof. Dr. Ibrahim Canan, Hadis Ansiklopedisi-Kütühi Sitte-, 3. c., 24-25. s., Zaman gazetesi yay., İstanbul-1995. |
06-09-2009, 01:41 PM | #2 |
Yeni Üye
Kayit Tarihi: Jun 2009
Yaş: 46
Mesajlari: 14
Teşekkür Etme: 0 Teşekkür Edilme: 0 Teşekkür Aldığı Konusu: 0
Üye No: 83588
Rep Power: 1131
Rep Puanı : 10
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Kuran da yazan insanlarin Meryem e de ibadet ettikleridir tanri gibi ve burada hic bir celiski yoktur. Dünyanin bir cok yerinde onun putunu yapip ondan yardim dilenmektedir ve bu celiskidir Isa Mesih in sözüne gelip imparator a ait olani ona verin Allah a ait olani Allah a verin der Isa Mesih yani ibadet Allah a dir. Ne Isa Mesih e ne annemiz Meryem e nede herhangi baska birine. Ibadet yalniz Allah a dir.
Ücdür demeyin baska bir ayet dedir beni ve annemi yazan yerde degil cünkü anlatilan iki farkli seydir. |
11-22-2009, 04:22 PM | #3 |
ÇaKaL Üye
Kayit Tarihi: Aug 2009
Nerden: oOOGehennaOOo
Yaş: 35
Mesajlari: 1,226
Teşekkür Etme: 11 Teşekkür Edilme: 32 Teşekkür Aldığı Konusu: 26
Üye No: 88099
Rep Power: 1389
Rep Puanı : 2914
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Paylaşım için saol
|
Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1) | |
|
|