![]() |
![]() |
#91 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kimseler Bilmesin
Yoluma, şu yoluma taşlar attığını Düşüme girip koynumda yattığını Gönlümde bal şerbetim tattığını Kimseler ama kimseler bilmesin … Hayallerime kâbuslar gibi indiğini Beyaz at üstünde prensesler gibi Gönül sarayıma kendin geldiğini Kimseler ama kimseler bilmesin … Aşkımı hasret bohçanda sakladığını Gönlünü gözyaşlarında akladığını Gönül sarayını yıkayıp pakladığını Kimseler ama kimseler bilmesin … Vefa denizinde benimle boğulduğunu El kapılarından kahırla kovulduğunu Dost yollarında severek yorulduğunu Kimseler ama kimseler bilmesin … Yüreğinin yangın yerine döndüğünü Baharların muştularıyla söndüğünü Kadıların kızları asaletinde olduğunu Kimseler ama kimseler bilmesin … Akşamın alacakaranlığında yar beklediğini Dolunaydan güzelliğine ar eklediğini Muştularla mutluluklara kar eklediğini Kimseler ama kimseler bilmesin Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#92 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Kurtlar Vadisinde
Ana, bir fırtına ki göz gözü görmüyor Nefes almaya bile fırsat vermiyor Şu olanlara akıl sır ermiyor Şaşkına döndük be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, akar gözyaşların akar gamzene Payeler verilir hep mazlumu ezene Silahlar çekilir hakikati sezene Baskına uğradık be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, genç kurtlar yaralı, kurtlar inine çekildi Tüm çakalların sürüsü meydana döküldü Fitne, fedasın ortaya tohumu ekildi Toza toprağa bulandık be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, Anadolu’mun dört bir yangın yeri Kana bulamakta ecnebinin eri İlimde, hikmette kaldık geri Ahmağa döndük be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, ay doğsa da üstümüze gölgeler düşer Bilinmedik birçok eller bileğimizi büker Eşek bile ancak bir defa çamura çöker Kar üşütür, ateş yakar be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, yürüdük sel olduk, durduk da göl olduk Fakire, fukaraya, mazluma azıcık dil olduk Cehennem sıcağında birazcık serin yel olduk Kim ne derse desin be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, menfaat ve çıkarcıların davulunu çalmadık Gizli yerlerden makam ve rütbeler almadık Bildiğimizi söylemekten de korkmadık Sözümüz bir yerlere değdi be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, yıllardır bu millet, bu devlet soyuluyor dedik Böyyük makamlardan nice zılgıtlar yedik Müslümanlar gavur gibi oluyor dedik Her şey birbirine karıştı be anam Kurtlar Vadisinde… … Ana, bilirim ki her yokuşun bir inişi var Her yiğidin bir yiyişi, bir de at binişi var Genç kurtların elbet bir dönüşü var Şu Hasan’ın da bir görüşü var Kurtlar Vadisinde… Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#93 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Meçhul Sevgili
Delikanlıydı Ama delilikle de hiç alakası yoktu O gençti ve heyecanlıydı Gaflet salıncağındaki sallananlara bakıyor, Bakıyor, ister istemez kafaya takıyordu. O aptal ve ahmakta değildi Az çok mürekkepte yalamıştı Mahşeri yalnızlığının içinde, En ince ayrıntılara takılmıştı. Bir yanda, Şehrin en kalabalık yerinde gezinen fahişeler Bir yanda rüşvetsiz iş görmeyen memurlar Bir yanda ihalelerde dönen dolaplar Bir yanda her şeyden çalan müteahhitler Bir yanda kurtlar sofrasında Türkiye Günahları, günah olanlar sevemiyor, Bu halinin de bir hazine olduğunu bilemiyordu Mehtaplı *******de bir heykel sessizliğinde bekler Hayalleri düşlere, düşleri hayallere eklerdi. Ruhundaki boşluğu bir türlü dolduramıyordu Nizamın nizamını arıyor Hakikate acılan kapıları aralamaya çabalıyordu Sanki o yeryüzünün dışına çıkmış, Kulağını arza dayamış, Dünyanın kalbini dinliyordu. Süratle değişen hayat seyri içinde, Bir sürü niçinler, nedenler sıralıyordu zihninde Hepsi de cevapsız kalıyordu… Bunca mahlûkat, bu sonsuz sema Nasıl bir tesadüfün eline bırakılabilir? Büyük nizamın nizamı nasıl inkâr edilebilir? Kudreti Mutlak nasıl bilinmezlikten gelinebilir? Her harfin bir kâtibi, Her eşyanın bir sahibi, Her derdin bir tabibi, Her matlubun bir habibi varken Kimsesiz yollarda o, O meçhul sevgiliyi arıyordu Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#94 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Men Sevmişem Seni
Sende gözüm kaldı Yüzde izim kaldı Bir de sözüm kaldı Men sevmişem seni * Dumanlı dağlarım Hazandır bağlarım Seherde ağlarım Men sevmişem seni * Ayrıldım eşimden Yoruldum peşinden Kovuldum işimden Men sevmişem seni * Meni de batırdın Yiyerek bitirdin Almadan götürdün Men sevmişem seni * Muradın almışam Hasrete kalmışam Köşende ölmüşem Men sevmişem seni Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#95 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Merkez Efendi
Zekâlı, ilme hevesli, bedeni buğday benizli Asıl adı Musa onun, doğduğu yerse Denizli Denizli, Bursa, İstanbul, tahsil yaptı medresede O ilmine devam etti, herkes bir şey söylese de Çok çalıştı, çok yoruldu, çok iyi bir âlim oldu Onun devri zamanında birçok mesele soruldu Sayılan bir âlim oldu, o günlerde çevresinde Ki ilmi tasdik edilmiş Ebussü ud devresinde Pek yüceldiği günlerde Sünbülü Sinan’ın şanı Gidip gelmelerde kaldı Efendi Musa’nın canı Şu âlem öyle mükemmel, tatlı nizam içindeki O ne fazla ne eksiktir, âlemin merkezindeki Merkez Efendi çiğ, hamdı, riyazet, sohbetle pişti Sünbülü Sinan Efendi teveccühüyle yetişti Sinan’ın kızı Rahime hatunla evlenmek ister Der “Deve yükü altınla, gel de hünerini göster” Bir gün Manisa’ya geldi, Valide Sultan Hanım’la Kırk bir çeşit baharatla macun yapardı tanımla Meşhurdur mesir macunu Merkez Efendi’den kalan O hep okur, okuturdu, yaşardı, gerisi yalan Hakkın marifet ilminden bilgiler ayandır ona Hakkın hakikat sırrından bilgiler beyandır ona Erdi Hakkın sırlarına, toprak bile altın ona Yeşil tuba dalındaki yapraklar çok yakın ona Yıl bin dört yüz altmış üçtü o dünyaya geldiği gün Yıl bin beş yüz elli birdi hakka vasıl olduğu gün O İstanbul’un manevi bir mimarıdır bu günde Hep şifa arayanlarla dolup taşar o, bu günde Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#96 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Molla Gürani
Molla Gürani bilinir, o bir âlim, büyük veli Aslı Suriye Güran’a dayanır onun evveli O Kuranı ezberledi şevk ile çok küçük yaşta Sarf, Nahiv, Beyan, Meani öğrendi doydu en başta Şam, Kahire, Bağdat, Hayfa, çekip almıştı kendine Hadis, tefsir ile fıkhı icazetledi bendine İbni Hacer Askalani devrin en meşhur âlimi Hep onun nezaretinde okudu hadis ilimi O ders vermeye başladı, yavaş yavaş tanınmaya Yağan Molla tuttu onu, yol gözüktü taşınmaya İkinci Murat Han sordu “Mollam bize ne getirdin? ” Molla Gürani’yi dinler Han Murad “Hoşça yetirdin! ” Molla İstanbul’a geldi, sarayda hoş kabul gördü O bir yetkili kılındı, tasarrufunda hep hürdü Müderris tayin edildi Yıldırım medresesine Dinleyenler bayılırdı, sohbetinde hoşça sesine Bir emirdir Manisa’da gencecik şehzade Mehmed Gelen âlim geri gider, hep aczinden ister meded Emek verdi, yetiştirdi, şu şehzade Mehmet Han’a Tuttu da onun elinden, fetihle saldı cihana Bursa vakıf ve kadılık vazifesinde bulundu Bir süre Mısır’a gitti, hürmetle kabul olundu Nasihat eder Fatih’e hem de yardımcı olurdu O tam bir şeyhülislam’dı, hak ve adalet sorulurdu O vakur ve heybetliydi, sarsılmaz ilme sahipti Uzun boylu, açık sözlü, dirayetli bir naipti İlme önemle tanındı, pek çok âlim yetiştirdi Hayatını ders ve kitap, hep ibadetle geçirdi O bin dört yüz on’da doğdu, huzur içinde yaşadı Şu iki cihana birden yayıldı onun irşadı Bin dört yüz seksen sekiz’de bir gün hakka vasıl oldu Her yer insana kesildi, sevenler yasa boğuldu Kabri Aksaray-Topkapı, camisinin arsasında Huzur içinde yaşadı, seyri İslam gemisinde Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#97 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Muştusu Gidiyordu Sevgiliye
Dertlerimizi dost gibi bağrımıza bastık Sevgililer gibi güldüler bize Çilelerimizi fikir mazgalına astık Deli divane oldular bize Kaçıncı kez yükselirken miracımıza Yine buseler düştü acımıza En acılı seferiydi tüm mihnetlerin Dualar etmek düştü bacımıza Bir ömür boyu özlemiyle yandık Ancak abı hayatla kandık Başını okşayınca ölümün Vuslata fırsat verir sandık Senin, senin oldu mu hiç gülün Gülizar, doldu mu feryadıyla bülbülün Âlemlere açılırken kelamın kapıları Muştusu gidiyordu Sevgiliye Sümbülün Vuslata, muhabbete günler saydık Hasretin sırtlarında patenler kaydık Dudağı çatlayan tüm yanık gönüllerin Mehtaplarında parlayan tek ay’dık Kanar sensiz sinemiz, gel sür em’ini Soylu güneşler gibi donat gecemizi Işık, ışık gönüllerde gözlerin sevinci Uzaklardan şafakla gönderin ecemizi Al kanımıza cennetler bağışlandı Bu vatan gönüllere nakışlandı Ne kadar güzelmiş şu ölüm Onunla şu topraklar vatanlaştı. Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#98 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Olmadı
Güzelliğin pazara çıkardım Günahların kazara yıkardım Cevri cefandan bile bıkardım Soran olmadı, alan olmadı * Yağmur gelir bembeyaz buluttan Deniz inciler dolar umuttan Nice güzeller yetişir Mut’tan Gören olmadı, deren olmadı * Kor ateşinden güller topladım Aradım durdum, koştum hopladım Hep etrafında döndüm, zıpladım Bakan olmadı, takan olmadı * Taze bir nazenin hareminden Ne çiçekler yolduk bademinden Baden neşe vermez kereminden İçip kendinden geçen olmadı * Madem kaçar, neden gam saçarın Yaz demez, kış demez hep açarsın Hasan gelir, sen ise kaçarsın Sevmem olmadı, sevmen olmadı Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#99 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Olmaz mı?
Gerçek olsan, düşler görmesem, Gelsen ve bir daha gitmesen Yanımda kalsan, benim olsan Olmaz mı? Be gülüm olmaz mı? * Susarak gözlerine baksam Uzanıp dizlerine yatsam Gökteki yıldızları saysam Olmaz mı? Be gülüm olmaz mı? * Mehtapta türküler söylesem Sen anlatsan da ben dinlesem Ben anlatsam da sen dinlesen Olmaz mı? Be gülüm olmaz mı? * Seni sözlerimle şımartsam Sevinçli gözyaşların olsam Kıskanılacak yuva kursam Olmaz mı? Be gülüm olmaz mı? * Gülüşlerinde, mutlu olsam Bir ömür boyu senin olsam Yaşlansam, kollarında ölsem Olmaz mı? Be gülüm olmaz mı? Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
#100 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57919
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Rüya Gibisin
Rüya gibisin İnsanın ömründe bir defa Görebileceği… Ve uyanınca pişman olduğu Affet beni… Anılarda aradım güzeli, Kırdım, üzdüm seni Ezeli… Bilirim ki! Yalnızlık kaderidir doğruların Yine bilirim ki kargalar sürüyle, Kartallar yalnız uçar… Yıldızları dost edindim yokluğunda, Sensiz zor geçen *******de… Günün ilk ışıklarıyla, Yıldızlar bile, aldattı beni… Eğer kalbim, Adi olsaydı seni unutacak kadar Asildi ellerim; Onu boğacak kadar. Bitmek nedir bilmeyen dertler, Yağmur olup yağdı üstüme, üstüme… Yine bilirim ki Gökkuşağı yağmurdan sonra çıkar. Ne kadar yaşarsan yaşa, Ancak sevdiğin kadar sevilirsin Öyle mutlu ol ki! Gözyaşların sadakan olsun Hayatımda iki tane kör tanıdım Biri senden başkasını tanımayan ben Diğeri ise; bir türlü Aşkımı göremeyen sen Bir gün güzelliklerini terk edip; Sessiz sedasız ölüme gitmek istersen, Gel ki sensiz yaşamanın, sensiz olmanın Ölüm olduğunu göstereyim. Hasan Kocamanoğlu
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|