![]() |
![]() |
#11 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() d) Sınırsızlık Aynası
İman, Yaratıcının sınırsızlığına ayna olmak için insanın başvurabileceği tek kaynaktır. İnsan alan, yaratıcı verendir. İnsan sınırlı; ama yaratıcısı sınırsızdır. Bedeninizde ve ruhunuzda yansıyan, hayat, güzellik, zekâ, zenginlik gibi tüm değerlerin kaynağı, evrenin yaratıcısıdır. Bu değerleri ne kadar gelişmiş düzeyde elde etmişseniz, Yaratıcıdan o kadar almışsınız demektir. Diğer deyişle, Yaratıcının sıfatları üzerinizde ne kadar parlamışsa, size o kadar destek sunulmuştur. Yaratıcı, insanlardan gelen talepler arasında ayrım yapmıyor; insanlara dinlerine göre farklı davranmıyor. Çünkü yarattığı sistemi kanunlarıyla yönetiyor. Yaratıcı sınırsız bir eminlik düzeyindedir. Bu yüzden, “bir şeyi dilediği zaman, onun buyruğu sadece o şeye ol demektir ve hemen olur(6). Bize nasıl davranacağını, “ben kulumun zannı üzereyim; zannı iyi ise iyi muamele ederim, kötü ise kötü muamele ederim(7)” sözüyle açıklamıştır. Yani, yaratıcının zekânızı daraltacağını sanıyorsanız, zekânız daraltılıyor. Kendi hakkınızda yaptığınız değerlendirme, hakkınızda bir duaya dönüşüyor: “Ben üzüntülüyüm” demekten, “üzüntülü olmak istiyorum” duası çıkıyor. Yapabileceğinizden ne kadar emin olursanız, Yaratıcının gücü o kadar desteğinizde olacaktır. Yaratıcının “eminlik” sıfatını ne kadar içinizde keskinleştirirseniz, o sıfat, üzerinizde ve geleceğinizde o kadar etkili olur. Bir askerin gücünü, arkasındaki ordunun gücü belirler. Tek başına kendi silâhıyla askercilik oynayan çocuk, büyük bir orduyu esir alamaz. Dolayısıyla “yapabilirim” derken, askercilik oynamayalım; bizim gücümüze değil, bizimle olan güce dayanacağız. İslâm Peygamberi(asm) bizi emin olmaya davet eder: “Allah’a, kabul edileceğine kesin şekilde inanmış olarak dua edin. Şunu da bilin ki, Allah kendisinden gâfil ve başka işlerle meşgul bir kalbin duasını kabul etmez(8).” İstemekle, kabul edileceğine-gerçekleşeceğine- kesin emin olmak arasındaki ilişkiyi(9) vurgulayan bu söz, başarının heyecan verici bir boyutunu asırlar önce dile getirmiştir.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#12 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() e) Önce Emin Ol
İstanbul’da açılan bir sınava başvuran yüzlerce kişiden dördüyle, başvuru kuyruğunda yapılan röportajı TGRT’de izledim. Söylediklerine bakın: “Şansım milyonda bir de olsa denemek istedim. Kazacağımı hiç sanmıyorum. Türkiye’de dayın yoksa kazanamazsın. Ne yapıp edip torpillileri kazandıracaklardır. Şans işte, bakarsın kazanırım.” İnanmadığınızı başarabileceğinizi ümit ederseniz, emeğinizi lüzumsuz yere sarf edersiniz. Tereddüt içinde büyük bir iş yapmaktansa, emin olarak küçük bir iş yapın. Daha başarılı olacağınızı garanti edebilirim. Arzularken, arzularınızın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda şüpheli veya kayıtsız bir durumda mısınız? Bazı dualar ve arzular müthiştir: “Kilo kontrol hapları yüzünden annesinin ölümünden etkilenen ve sağlıklı bir diyet sistemi geliştirmeye kendini adayan küçük çocuk Mark Hudges’in duası. Çocuğunun tedavisi için çok büyük para kazanmak zorunda kalan mühendis Jim Dornan’ın duası. Kendini aşağılayanları utandırmaya adanan üniversiteli Einstein’in duası. Birincisi dev bir şirketin, diğeri Dünyayı saran bir pazarlama örgütünün, üçüncüsü de kuantum fiziğinin temelini oluşturmuştur. Hayatımızda büyük izler bırakan, büyük eserler üreten herkesin böylesine keskin ve duygulu çok büyük duaları vardır. İnanmışlardır ve kaderlerinin sahibi inandıklarını gerçekleştirmelerine izin vermiştir. Eğer bir gün siz de unutulmaz bir eser üretirseniz, bunu kesin bir inançla yaptığınız duanıza borçlu olacaksınız. Bir itiraz duyuyorum: “iyi de, bana çok duyduğum şeyleri söylüyorsunuz. Ben başarabileceğime inanıyorum; ama yine de olmuyor, inanmama rağmen başaramıyorum.” Bir tuzaktır bu söz. Gerçekten başaracağınıza inansaydınız, bu sözü söyleyemezdiniz. İnanmak kelimesini GÜNEŞ kadar büyütün. Gerçekten inanıyor musunuz? Sözünü ettiğiniz inanç, bizim anlatmaya çalıştığımız iman mı? Akıllı olduğuna inanan bir deli, “ben deliyim, bir türlü akıllı olamıyorum” diyebilir mi? Sağlıklı olan insan, “ben hastayım” diyebilir; ama, sağlıklı olduğuna inanan hasta, “ben hastayım” diyemez. Mantık size şöyle der: Eğer hastaysanız, sağlıklı olduğunuza inanamazsınız. Eğer başarısızsanız, başarılı olduğunuza inanamazsınız. Neden öne sağlığı veya başarıyı alıyorsunuz? Öne inancı almayı denemenizi öneriyorum. İddia şudur: “Sağlıklıyım” inancının nedeni sağlıklı olmak değil, sağlıklı olduğuna daha önce inanmış olmaktır. Cemil Tokpınar’dan dinlemiştim: Hoca vaazında, “bismillah diyerek yürürseniz, suyun üzerinden batmadan geçersiniz” der. Bu söze inanan bir köylü, artık köprü yerine nehirden geçmektedir; bir gün Hocayı evine davet eder. Birlikte giderken, nehir karşılarına çıkar ve adam nehrin üzerinden yürüyerek karşıya geçer. Ama Hoca suya girmeye cesaret edemez; şaşkın adam, “hocam sen böyle dememiş miydin, geçsene” diye seslenir. Akıl ve mantık süzgeci, bazen inancınızla savaşacak ve yukarıdaki örnekte görüldüğü gibi, sorgulamadan inanmak, başarmanın en büyük nedeni olacaktır. Köylü, su üzerinden yürüyerek geçebileceğine, geçmeden önce inanmıştır. İnancın güç alanına daha fazla girmek istiyorsanız, başaracağınıza, başarmadan önce inanmalısınız. İnanç sağ beyin tarafından, mantık sol beyin tarafından yönetilir. İnanç ruhsal evrenin, mantık maddesel evrenin sınırları içerisindedir. Henüz başaramadığınız işle ilgili inancı, mantıkla sorgularsanız, birbirleriyle savaşacaklardır. Mantık size engellerinizi, inançsa desteklerinizi gösterir. Aslında mantık, ruhsal evreni kuşatabilecek kadar gelişebilir; ama, biz tabiat kanunlarının gösterdikleriyle sınırlanan mantıklar geliştiriyoruz. Daha doğrusu bizim mantıklarımız, bilinenlerle ilgilidir. Bilinmeyeni, basit mantıklar her zaman reddetmiştir. Bir zamanlar, Ay’a çıkmak hayali ne kadar mantıksız gelmişse, henüz geliştirmediğiniz zekâyı geliştirebileceğinizi sanmak da, o kadar mantıksızdır. Dolayısıyla imanı da, mantığı da kullanın; ama, sonucunu bilmediğiniz bir başarı yolculuğuna çıkarken, mantığınızdan çok imanınıza dayanın. “Bunu yapamayacaksınız” diyen mantığı susturun, “bunu başaracaksınız” diyen inancın sesini haykırışa dönüştürün. “Hakiki imanı elde eden adam kâinata meydan okuyabilir” der Bediuzzaman. Sizinle, yaratılmışlar dünyasına meydan okumanın formülünü paylaşıyorum: Hiçbir şey yokken iman vardı, yani ruh vardı. Kadın bedeni yokken kadın ruhu, erkek bedeni yokken erkek ruhu vardı. Hastalık gelişmeden önce, hastalık inancı gelişti. Başarısızlık yokken başarısızlık inancı üretildi. Hiçbir komutan, yenileceği endişesine kapılmadan önce yenilmemiştir. Daha da kötüsü, Yıldırım Bayezit’in dediği gibi, “yenileceğinden korkan daima yenilir.” Her başarının öncesinde, başarma inancı gelişmiş; başarı, bu inancın eseri olmuştur. Kolomb Amerika’ya varmadan önce, Dünyanın öteki tarafından Hindistan’a geçen bir yol olduğuna inanmıştı. Elias Howe dikiş makinesini bulmadan önce, bu makinenin varlığına inanmıştı. Edison ampulü bulmadan önce onun var olduğunu biliyordu. Başaranlar, önce inandılar, sonra yaptılar; başaramayanlar ise, önce yapıp sonra inanmayı deniyorlar.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#13 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() 2. İman Kolaylaştırır:
Geliştirdiğiniz eminlik düzeyi, hayatınıza müthiş kolaylıklar kazandırır. Başaracağınıza ne kadar derin inanırsanız, o kadar çok destek size yardımcı olacak ve o kadar kolay başaracaksınız. Öyle ki, aç kalmayacağından emin; ama, mutfağında bir lokma ekmek saklayamayan serçe gibi, yola çıktığınızda, yiyeceğinizi gözlerinizin önünde, hedefinizi ayaklarınızın altında görebileceksiniz. Eminlik durumunun ne tür destekler üretebildiğine tek tek bakalım:
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#14 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() a) Daha Az Bilinç:
Bilincinizi ne kadar kullanmanız gerekiyorsa, o kadar enerji harcarsınız. Örneğin daktilo yazarken, hangi tuşa dokunmanız gerektiğinin ne kadar az bilincine varıyorsanız, o kadar hızlı ve düzgün yazarsınız. Araba kullanırken ne kadar otomatik davranabiliyorsanız, şoförlüğünüz o kadar kolay olacaktır. Otomatikleşmiş her davranış, eminlik düzeyine yükselmiş davranıştır. Henüz yürüme inancını tam geliştirmemiş bebek, tüm bilinci ve kaslarıyla yürümeye çalışırken, yetişkin insan birbirini takip eden adımlarına dikkat etmek zorunda değildir. Dolayısıyla bir yetenekteki eminlik düzeyi ne kadar güçlenmişse, onun gerektirdiği uyanık bilinç o kadar azalacaktır. Başarabileceğinize ne kadar az inanıyorsanız, o kadar çok çalışmak zorundasınız. Kaybetmekten korkmayan öğrenci, günde 30 dakika çalışarak çok yüksek notlar alırken; kaybetme korkusuyla çalışan öğrenci, aynı başarı için günde 5 saat çalışmak zorunda kalır. b) Daha Az Mantık: Eminlik düzeyine ulaşmış yetenek, daha az mantık gerektirir. Bir yetenekten eminseniz, onu daha az mantık kullanarak yaparsınız. İman mantığın arkasına gizlenir ve onu derinden yönetir. Farkında olmadan ateşe basarsanız, otomatik bir refleksle ayağınızı çekersiniz. Ateşten kaçınmanız gerektiğini biliyorsunuz; ama, böyle ani bir durumda, ayağınızı çekmeniz gerektiğinin mantığınızca kararlaştırılmasını beklemeye vaktiniz yoktur. İşte çok güçlenmiş eminlik durumu, yaptığınız işi böylesine otomatik ve hızlı yönetmenizi sağlayacaktır. İnancını kullanan, evrenin ışığıyla; mantığını kullanan, kendi ışığıyla aydınlanır. Kişisel ışık, zifiri karanlığa tutulan el fenerinden daha zayıftır; karanlık çevredeki gölgelerin sizi parçalamaya hazırlanan ejderhalar olduğunu sanırsınız. Bildiğiniz yol, sadece görebildiğiniz yoldur. Oysa evrenin sahibinin mantığıyla ilerlediğinizde, tüm evren haritasının avucunuzun içine sığdırılabildiğini göreceksiniz. Onun mantığıyla ilerlemenin tek yolu, sizi doğru yolda ilerleteceğine inanmanızdır.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#15 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() c) Ruhsal Destek:
Başaracağınızdan emin olduğunuz bir iş üzerinde çalışırken, değişen şartlara göre ne yapmanız gerektiği konusunda yardım alırsınız. Ne kadar eminseniz, sezgileriniz, tahminleriniz veya rasgele tercihleriniz o kadar isabetli olacaktır. Bir anlamda, kendinizi derin bilincin yönetimine terk ediyorsunuz ve o, sizi ihtiyacınız olan yere sevk ediyor. Şu örneğe bakın: Sarımsak yağının faydalarıyla ilgili bir yazı okudum. Nereden satın alabileceğimi tahmin etmişsem oraya gidip sordum; aradan geçen üç ay boyunca bulamadım. Bir gün sarımsak yağını ararken yoruldum; eninde sonunda bulacağımdan emin olarak, dinlenmek amacıyla bir dostumun bürosuna girdim. Sohbet ederken oradaki misafir öğretmenin konuşması ilgimi çekti. İngiltere’den sarımsak yağı ithal ediyormuş. Görüyorsunuz; derin bir bilinç, aradığımı, tahmin etmediğim yerde önüme koymuştur. Öğretmeni o büroya gönderen kudret, beni de oraya sevk etmişti.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#16 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() d) Dış Engellere Karşı:
İnsan vücudu tabiat kanunlarıyla yönetilen çevrenin etkisi altındadır. İnanç düzeyiniz, üzerinizdeki olumsuz çevresel etkileri en aza indirebilir. Çevreyi oluşturan faktörlerin sizi ne kadar engelleyeceğine inanıyorsanız, o kadar engellenirsiniz. İman gücünde gelişmiş bir inanç, gerekirse tabiat kanunlarına bile meydan okumanızı sağlar. En güçlü imana sahip Peygamberin(asm) on parmağından on çeşme su akmasını sağlayan; onun yağmur dileyen duası daha bitmeden bulutu aniden gönderip yağmuru sel gibi indiren güç, yaratıcının gücü hakkındaki eminlik hissinin şiddetinden doğar. Kalbindeki iman veya eminlik duygusu karşılığında, Yaratıcının Peygamberine ihsan ettiği, diğer deyişle, Peygamberi aracılığıyla kullandığı güçtür. İnanç, büyük direnç gösteren tabiat kanunlarına bile meydan okuyabiliyorsa, basit engellere neden meydan okuyamasın? “Kazanamayacağınıza inandığınız” sınav için(10) neden boşuna emek harcıyorsunuz? Dâhi de olsanız, inanmadığınız sınav size kazandırılmayacaktır. Fakirliğe mahkûm olduğunuzdan eminseniz, neden boşuna çalışıyorsunuz? Fakirliği dinle içselleştiren Hinduların fakirliğe mahkûmiyetlerinin ardındaki nedenleri görebilmelisiniz.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#17 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() e) Gizli destek:
Başaracağınıza emin olabilirseniz, kaderin sahibinden gizli destekler alırsınız. Görünüşe göre işi yapan sadece sizsiniz; ama, öyle şeyler yapılır ki, tesadüf olduğunu sandığınız o şeyler, kaderin sahibi tarafından ya size ilham edilmiş; ya da melekleri aracılığıyla bildirilmiş olur. Şu hikâyeye bakın: Doktora sınavına giriyorum. Sadece iki üniversite doktora sınavı açtı. Birinde yabancı dili kazanan tek öğrenci olmuştum; tek öğrenci için doktora programı açamayacakları söylediler. Diğer üniversiteye yöneldim. Ankara’daki tek sınav ve kazanmak zorundayım. Bana düşen, bütün gücümle çalışmak, yakıcı arzuyla başarıyı dilemek, sonuç hakkında yaratıcının hükmüne razı olmaktır. “Düşün ve Başar” kitabındaki stratejilere uygun olarak üzerime düşeni yaptım. Gerçekler şöyle söylüyordu: Ben siyaset bilimci değilim ve siyaset bilimi alanında çok yetersiz durumdayım. Böyle bir sınavda başarılı olabilmem için bir ay içinde en az yüz kitap okumak zorundayım. Aldığım yardımın çarpıcı biçimine dikkatinizi çekeceğim. Yunan site devletlerindeki demokrasi uygulamasını iyi bilmiyordum. Sınavdan bir gün önce, bu konuyu iyi bilmem gerektiği, garip bir sezgiyle, inatçı şekilde zihnime takıldı. Ankara Üniversitesinde master yapan bilgi birikimi müthiş Fahri Bakırcı’dan, bir saat boyunca sorular sorarak o konuyu öğrendim ve kendisinden o konuyla ilgili bir kitap alıp okudum. Aynı gün akşam, üniversitede okuduğumuz iki kitaptan birer bölümü iki saat içerisinde inceledim. Sınavda çıkabilir düşüncesiyle değil, sadece biraz daha bilgili olmak için. İçimden akıp geçen sezgilere, uyarılara teslim olmuştum. Ne kadar birikimsiz olduğumu tahmin edebilirsiniz. Şuna bakın: sınavda dört soru soruldu. Hangi soruların sorulacağını kesinlikle bilemezdim. Bir sorunun cevabını arkadaşımla soru-cevap yoluyla öğrenmiştim. Diğer iki soru ise akşam çalıştığım o iki konuydu. Son soru literatürdeki genel kavramlardı. Çok ciddi bir sınavı kazanmayı hak etmişim. Elbette her zaman bu kadar basit değil. Ama, üzerime düşeni bütün içtenliğimle yaptım. Özel arabamda, kırmızı ışıkta bile ders çalışacak kadar sınavı kazanmayı istiyordum. Eğer tereddüt ederseniz, başaracağınıza dair inancınızı sarsarsınız. Hayatın akışına teslim olmazsanız, sezgiler veya ilhamlar size böylesine inanılmaz ölçülerde destek veremez. Rasgele yaptığınız işler bile, inancınızın şiddetine göre, amaçlarınıza paralel şekillendirilecektir.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#18 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() f) Çevresel Destek:
Eminlik düzeyiniz, diğer insanlardan alacağınız desteğin miktarını da belirler. Yaptığınız işe ne kadar çok inanıyorsanız, o kadar çok destek size sunulacaktır. Büyük başarılar için başkalarının desteğine de ihtiyacımız var. İnsanlar bize ne kadar inanıyorlarsa, o kadar destek vereceklerdir. İnsanların bize ne kadar inanacaklarını belirleyen, kendimize ne kadar inandığımızdır. Ayağınız kayar, elinizdeki ekmek düşer ve onu çöpe atarsınız. Saatlerdir ilerideki köşede aç bekleyen küçük kediyi doyuracak bir ekmeğin sizi ve onu izleyen Yaratıcı tarafından elinizden alındığını bilmezsiniz. Uzaklaşırsınız ve yavrularını emzirebilmek için kendini beslemek zorunda olan kedi oraya yaklaşır. Böyle manzaraları çok gördüm. Ankara-Samsun yolunda Siteler’e doğru eşimle birlikte yol alıyorduk. Bu beton yığınları içerisinde yüzlerce güvercinin nasıl beslendiğini siz de merak eder misiniz? Önümüze bir kamyon geçti, buğday veya arpa taşıyordu. Güvercinler kamyonun sırtına doluştular. Onları izleyebilmek için bir süre kamyonun ardından ayrılmadık. Kilometrelerce uzaklardaki güvercinlerin bize doğru uçtuklarını gördüm. Geldiler, kamyonun sırtına bindiler, doyanlar birer birer ayrıldı. İnanıp teslim olursanız, kör bir kuyuya düşseniz de, böylesine ilginç yardımlar size gönderilecektir. İnsanlar, çoğu zaman bize niçin destek verdiklerini de bilmezler; kaderin sahibi onları sevk eder; desteklerini bize cömertçe sunarlar. Bazen yardımlarını bize yönlendirdiklerinin farkında bile olmazlar. Bu kitabı yazmaya başladığım sıralarda Kur’an’daki “dua ayetlerini bulup çıkarmak istiyordum. Kur’an mealini okumaya çalıştım. Bir program aracılığıyla bilgisayardan taramak istedim. Birisi çok zamanımı alıyordu, diğeri sağlıklı bir tarama sistemine sahip değildi. Hedefime mutlaka ulaşacaktım. Geçici bir süre askıya aldığım bu konuda, bir ay içinde ilginç bir destek aldım. Değerli Berna Okudan böyle bir arayışım olduğunu bilemezdi. Eline bu konuda geçen bir dosyayı internet aracılığıyla bana gönderdi. Benzer bir olayı daha önce yaşadım. Hipnoz uygulamalarında seminerde kullanabileceğim güçlü bir animasyon programı arıyordum. Bunu bazı arkadaşlara yaptırma çabalarım boş çıktı. Nasıl yapabileceğimi düşünürken, bir gün sevgili dostum Tevfik Bilgin, “böyle şeylere ilgi duyuyorsun” diyerek, tam aradığım animasyonu yine internet aracılığıyla gönderdi. Geçmişime dikkat ettiğimde bu şekilde inanılmaz destekler aldığımı görüyorum. Bir gün Tülay Ersoy hanımefendi, ihracat ithalat konularıyla ilgilendiğini, bu konuda iyi bir rehber bulamadığını söylüyordu. Kendisine “eğer çok istiyorsan ve bulacağına inanıyorsan, bulacağından emin ol; bunun için kütüphanelere veya en iyisi İhracatı Geliştirme Merkezine gitmelisin. İnancını ve ısrarını çok güçlendirirsen, ayağına bile gönderilebilir” dedim. Aradan bir ay geçmişti. Büromuza bir kitap geldi, kapağında “İhracat Mevzuatı 2000” yazıyordu. Kitap kişiye gönderilmemişti; ama, kaderin sahibinin o kitabı Tülay Hanım için gönderttiğinden eminim. Size burada anlatmaya çalıştığım inancımın bir kez daha desteklendiğine şahit olmuştum. Bir şirket kurdunuz ve ortak arıyorsunuz. Kazanacağınızdan eminseniz, ortaklığa davet ettiğiniz insanlar daha cesur şekilde sizinle aynı riske atılırlar. Haşim Bayram’ın Kombassan’la birlikte başaracağından emin olan pek çok kişi, evini arabasını satmış, kurduğu şirkete ortak olmuştur. Siz söyleyin: Ben kapınızı çalsam, yapacağınız yatırımın bir yıl içinde on kat değer kazanacağına sizi kesin olarak inandırsam, tüm varlığınızla ve hatta borçlanarak bana ortak olmak istemez misiniz? En büyük etkileme inandırmaktır; inandırmanın en büyük adımı inanmaktır.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#19 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() g) Daha Az Emek:
İnanma şiddeti ile emek gücü arasında zıt bir ilişki vardır. Ne kadar fazla inanıyorsanız, o kadar az çalışma size yeterli oluyor. Yazmak için oturduğunuzda ilham geleceğinden eminseniz, kelimeler zihninizde akarlar. Hayalleriniz, rüyalarınız, düşünceleriniz, üzerine odaklandığınız sorunun çözümünü işbirliği yaparak önünüze dökerler. Mastır tezimin bazı bölümlerini rüyamda yazdığımı söylediğimde, şaka yaptığımı sanıyorlar. Sürem o kadar kısalmıştı ki, tüm saniyelerim düşünmekle ve üretmekle dolmuştu. Bilinçli zamanlarda yaptığım çalışma, bir tezi iki ayda yazmama yetemezdi. Ama rüyamda düşündüklerimi, uyanır uyanmaz kâğıt üzerine aktardığımda, bunun bir rüya değil, kesinlikle mantıklı bir bilinç olduğunu gördüm. Batmanlı bir öğrenci kardeşim Ankara’nın Maltepe semtinde ölümüne çalışıyor, üniversite sınavını kazanmayı ölümden kurtulma meselesi görüyordu. Sınavı kazacağından şüphe ettiğini anladım. Şüphesi yüzünden kendini sıkıyor, çalışmayı işkenceye dönüştürüyordu. “Böyle çalışırsa, her şeyi hafızasına yazsa da kazanamayacağını” söyledim. Önerilerimi dinlemedi, inancını geliştirmeden, çabalarına güvendi ve üzgünüm, sınavı kaybetti. Sınav derdine düşmeyen öğrencilerin daha az çabayla bizden başarılı olabildiklerine bakarak, kaderi veya sistemi suçlamayalım. Bir öğrenci sınavlar hakkında endişe ederek çok çalışırken, hiç endişe etmeden az çalışan öğrenci daha başarılı oluyor. Demek ki doğru olan farklı bir şey yapıyor. Eğer çok çalışmanın yanı sıra, başaracağımızdan emin olabilirsek, dâhi olacağız, haberimiz yok.
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() |
#20 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26 Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() 3. İman Değiştirir:
Emin olduğunuz yargılar, zaman içinde hayatınızda çok büyük etkiler ve değişiklikler meydana getireceklerdir: a) Ruhsal enerji Ruhsal enerji, ruhtan inançlar aracılığıyla yayılır. Şifaya aracı olduğunuza inandığınız ölçüde, aracı oluyorsunuz. Bir insanın ruhsal enerji potansiyeli, inanabilme genişliği kadardır; ama, bu potansiyelin açığa çıkan miktarı, sadece inandığı kadardır. Tabiatın, hayat yolculuğunuzun hizmetine ne kadar sunulabileceğine inanıyorsanız, size o kadar hizmet edecektir. Star r Jordan’ın, “nereye gittiğini bilen kişiye yol vermek için dünya bir yana çekilir” sözünün anlamı budur; sadece yol açmak için bir yana çekilmez, destek olmak için ardından yürür. Enerjilerini tüketerek çökenler, ümitlerini yitirenlerdir, karamsarlığa kapılanlardır. İnsanı yıldıranın, taşıdığı maddi yükün ve maddi işlerin ağırlığı olduğunu sanmayın. Eğer öyleyse neden bazıları dehşet verici işkencelerin altından ezilmeden kalkıyorlar? Neden bazıları, sadece düşük karne notuna veya bir hakarete yenik düşerek intihar ediyorlar?
__________________
M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır... Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!! |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Hastalarda Ruhsal Sorunlar Artıyor | GooD aNd EvıL | Revir | 0 | 04-18-2009 01:24 PM |
Biyopsi fiziksel ve ruhsal travma yaratıyor | Tilki_Andre | Eskiler (Arşiv) | 0 | 09-21-2007 05:13 PM |
Ruhsal işkence fiziksel kadar sarsıcı | M@D_VIPer | Eskiler (Arşiv) | 1 | 07-01-2007 11:40 AM |
Ruhsal işkence, fiziksel kadar sarsıcı | iktisat_58 | Eskiler (Arşiv) | 0 | 04-05-2007 03:20 PM |
Garip Ancak Gerçek Bir Ruhsal Yolculuk | walsman07 | Eskiler (Arşiv) | 1 | 09-19-2006 02:16 PM |