![]() |
![]() |
#211 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Aşk Çocuğu
Pencerelerin kenarından Sarkmış tül perdeleri Pembe Evin Uçup uçup yüz sürüyorlar Karşı tepedeki manastırın selvilerine Rüzgârla eğilip doğruldukça Sardunyalar, biberiyeler, Hiç korkma Karada ölüm yok oğlum sana bugün Leylekler daldı birden göğün acentasına Gidip-gelme almak üzere Güneye hicret Sen de gel diyorlar kanatlarıyla, El sallıyorum ben de yattığım yerden Leyleklere Leylim-Leylim
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#212 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ay Işığı Son Atı
Alnımda bir ağustos böceği Yapraktan bedenim Ağaçtan bademim Bu zincirinden boşanmış poyrazda Uçuyoruz dolunaya doğru Yel yepelek yelken kürek Uçuyoruz ağaçlar evler duvarlar Uçuyoruz peribacaları
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#213 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yazmak kolay deme bana
Ben o kadar çok şey yazdım ki ‘’Yokluğuna ‘’ O kadar çok sahte kahramanlar yaratım ki Evet o kadar çok alıştım ki kolaylığa Şimdi sana susuyorum Artık çok zor geliyor yazmak . Hani bir gün gökyüzü olursan Bulutları maviliğinde saklarsın Üşürde şimşek çaktırırsın ya İzin ver yağmurların ıslatsın beni Hani bir gün sende seversen Her şeyini sevdiğine verir Geriye bir tek sen kalırsın ya İzin ver kulaklarım çınlasın Hani bir gün sende toprak olursan Bilirim çiğnenmekten korkarsın Etrafın yaban otlarıyla çevrilir ya İzin ver başucundaki gül benimki olsun... bu hayatı bu yaşamı hepimizin zaferi farzet bazılarımız bazılarımız kadar taçlandıramasak da bu yaşam zaferini sen tadını çıkar ve her ne olursa olsun duruşunun keyfine bak çünkü bu duruş sana çok yakışıyor. Ayrılıkların Başkenti ne kadardır susuz ne kadardır hasret kaldım bize sadece kuraklığınla değil kendimle de uğraştayım üstelik gurbet kadar uzak koca bir şehir burası yaşamla savaş üstüne sevda herkes için zor neresinden bakarsan bak İstanbul işte hani bir damlası düşse sevdanın yıkılır surları sorgusuz sonra düşünsene kiraz bahçelerini kurt gibi kemirir her birimizi senin anlayacağın sadece kuraklığınla değil sellerinle de dertteyim üstelik gözlerin kadar uzak hasretin kadar taşkın bir şehir burası neresinden bakarsan bak İstanbul işte ayrılıkların başkenti. ne dağların heybetiydi anlatmak istediğim ne de gökyüzünün engin merhameti uçurtmam hasretine takılı kalmış babamı başka türlü çizemedim Bitirip herşeyi gidiyorsun ha Gidiyorsan hadi uğurlar olsun Neler yaptığını biliyorsun ha Gidiyorsan hadi ugurlar olsun… Kolayca diyorsun „ben gidiyorum“ „Yaşadıklarımızı hep siliyorum“ Demekki gözünde ben bitiyorum Gidiyorsan hadi uğurlar olsun… Kalbimi derinden “vur” diyemem ki Zorlada gönlüme “ gir” diyemem ki Gideceksen sana “dur” diyemem ki Gidiyorsan hadi uğurlar olsun…
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#214 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ruhumun meltemi güzel duygular
Ne hoş serinletir sevdanın yeli Kalbimin vuruşu seni sorgular Oradan beslenir, sevginin seli… Ruhumla bedenim sevi kokuyor Yüreğime sığmaz sevginin gölü Gözlerim gurbetten sana bakıyor Sarmış bedenimi yalnızlık çölü… Karşıma çıkanı sen sanıyorum, Bu sevda yüzünden deliyim deli... Gönlümüz iç içe, inanıyorum, Senden uzaklarda bedenim ölü… Merhamet ettiğin kıymet verseydi Gözündeki yaşın ne işi vardı! Evladım dediğin hürmet bilseydi Sözündeki taşın ne işi vardı! * * Yaradan bedene sende can verdi Ayrıldı bedenden tenle kan verdi Büyüdü yeşerdi fidan boy verdi Peşinde şer başın ne işi vardı! * * Yedisinde önlük çanta almışsın Bir hevesle bin hayale dalmışsın Geleceği destanlara yaymışsın Yazında kör kışın ne işi vardı! * * Asker edip gününe gün ekledin O Vatanı sen kapını bekledin Vatan borcu biter bitmez gel dedin Dizinde sırdaşın ne işi vardı! * * Evlendi el kızı girdi araya Ne edep ne ahlak sığdı daraya Yiğidi yiğide verip kiraya Tuzunda çiğ aşın ne işi vardı! * * Derdini derdinle sardım be Ana Çaresiz kalmışsın bak anlasana Hiç laf söylenir mi insan olana Yüzünde yüz yaşın ne işi vardı! Her kapı eşiğinde çocuk mezarı diye takıldığınız 45 numara ayakkabılarımla içinde etleri çürüyen bir çocuk cesedi taşıdığımı nasıl da bildiniz Hiçbir bardakta dudak payı bırakmadınız bana bir kaşık sesini bile çok gördünüz şekersiz içerek çaylarınızı Bakarak yürüdüm oysa balkonlara göz göze gelebilmek için çamaşır ipinin arkasına astığı iç çamaşırlarının ıslaklığına sürünerek kanaryasını güneşe çıkaran bir kadınla Yanıma yaklaşıp kibrit istediğinizde ıssız bir adaya düşen yalnız adamın dumanı görülsün diye yaktığı ateşiydi sizlere uzattığım Ve siz her seferinizde sigaranızı yaktınız ama açıktan geçen gemiler gibi yanınıza beni almadan gittiniz! .. - - - DOST BİLDİKLERİM - - - Doğum günüm olmuş neye yarar ki Günümü YIL sayar dost bildiklerim! Kimler düşlerimi hayra yorar ki Sorunca ŞER sayar dost bildiklerim! * * Dostlar dergahına Pazar kurulur Önce izzet ikram hatır sorulur Köprüyü geçince çene yorulur Görünce EL sayar dost bildiklerim! * * Ne vardı pazarda bir dostu bulsam Ne derdim kalırdı ne de bir tasam Düşen gözyaşımı çöle akıtsam Taşınca SEL sayar dost bildiklerim! * * Ne rüzgar kar eder ne de fırtına İstersen onları benimle sına Yapraklar da küstü kendi dalına Esince YEL sayar dost bildiklerim! * * Dostlar meclisinde gönül bulanır Bir ileri beş geriye yollanır Sanırsın yürekte sabır sınanır Satınca PUL sayar dost bildiklerim! * * Gönlüm aşk’a geldi çağlayıp coşar Şelaleye inat tersine akar Bir yürekte doğdum binleri yakar Yanınca KÜL sayar dost bildiklerim! * * Alaylı gözlerle şimdi bakarım Kalemimden gözlerine akarım Aynalara ben mi boyun bükerim Susunca LAL sayar dost bildiklerim! Susunca LAL sayar dost bildiklerim..! Ah basim bu da sana ders olsun! ben seni seviyordum canimdan cok sana verdim ask ve sevgi sana verdim neyim varsa hani benimle olucaktin zor günümde bile hani herzaman benimleydin simdi zor gün sen nerdesin simdi param pulum kalmadi sen nerdesin zor günde belli oluyor gercek asklar zor günde belli oluyor dostlarin dost bildiklerim simdi nerde canimdan cok sevdiklerim simdi nerde güvendigim daglara kar yagdi dostlarim yüzüme bakmaz oldu cebimde para varkene göz agrilaridim simdi uzak giderler benden ah bassim bu da sana ders olsun ah basim bu da sana ibret olsun bana birakin ben hal ederim düstügüm gibi kalkmasinida bilirim yalan asklardan yalan dostlardan yoruldum hayat yordu yikti beni yalan asklar genc yasta katilim oldu ah basim bu da sana ders olsun ah basim bu da sana ibret olsun simdi taniyorum insanlari simdi taniyorum asklari simdi herseyi daha iyi anliyorum
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#215 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sana Bir Tanrı Getirdim
-------------------------------------------------------------------------------- Hani o iki kişilik dünyalar bizimdi Hani sen iyiydin Halden anlardın Hani sen git demiyecektin bana Ve ben herşeye rağmen gelecektim İçimde bir umut Ellerimde olgun meyvalar Dünya nimetleri Gözlerimde yanıp yanıp sönen bir pırıltı Ama ne sen gel dedin Ne de ben gelebildim herşeye rağmen Aşkımız ayrılıklarla başladı Deli dolu akan nehirlerden tas tas sular içtik Öyle ateşlerle doluydu yüreklerimiz öyle tutkundu Karlı dağların serinliğinde uyurduk *******i Deniz fenerinin ışığında yıkanırdık Köpükten bir çalkantıydı içimizde zaman Ne yana baksak denizdi maviydi ışıktı Sonra bir çaresizlikti zifir Akıntıya kapılmış gemiler gibiydik Bir org çalınır gibi yanıbaşımızda Öyle kendinden geçmiş öyle başıboş Öyle derin duygular içindeydik anlatılmaz Sarhoş rüzgarlara bıraktık kendimizi Aldığını geri vermez dalgalara Görmediğimiz ülkeler gördük gün doğusunda Tatmadığımız yemişlerden tattık günahkar olduk Alevden bir tasta eridi günler Bir cehennem ateşiydi aşk içimizde Hiç sönmeyecekmiş gibi yanıyorduk Tutsaklığımız nasıl başladı bilinmez Paslı demir kapılar kapandı üstümüze Taş duvarlarda kayboldu boğuk seslerimiz Çaresizliğimizi bize aynalar söyledi inanmadık Kuşatıldık ansızın kederle ayrılıkla Aman vermez karanlıklar sardı dört yanımızı Yalnızlık bir ağrı gibi çöktü başımıza Uyuduk bir daha uyanamadık Şimdi bir kutup var sana çeker beni Bir kutup var senden öteye Ben onun için böyle ortalıklarda kaldım Dağ yollarında caddelerde sokaklarda Onun için bulup bulup yitirdim seni Hangi kapıyı çaldıysam sen açtın bana Hangi gözümü yumduysam seni gördüm Zamandın zamandan öte bir şeydin Yıllarca bir meşale gibi yandın uzaklarda Bu manyetik alanda boğulmam senin yüzünden Bu zincirleri sen vurdun ellerime Sen getirdin bunca karanlıkları Al şunu mum yak Korkuyorum Bir taş aldım attım denize Günahlarımdan kurtuldum Alfabenin yirmisekizinci harfindeyim Öteye gidemem İtme beni Benim de bir insan tarafım vardı Bakma böyle kötü olduğuma Benim de dileklerim vardı Benim de bir beklediğim vardı yaşamaktan Yeter artık vurma yüzüme çirkinliğimi Hergün bir kadın ağlar benim yüzümde Büyük dertler için benim ellerim Anlamıyor musun Sen sevildiğin için güzelsin bu kadar Ben sevilmediğimden böyle çirkinim Bütün kötü yerlerde ben korkarım Biliyorum Bir hayvan leşiyim öleli kırk gün olmuş Fabrika bacalarında bir kara dumanım Zehirim akrep kuyruklarında Kötüyüm sevemediğin kadar Öyle fenayım Kapanmış bıçak yaralarında Bu pis çöp tenekelerinde unut beni Unut artık Bayat bir ekmek gibi Çürümüş bir elma gibi Sarı badanalı evlerde kazanlar kaynar Sarı badanalı evlerde günahlar işlenir her gece Sarı badanalı evlerde ölüler yıkanır Sarı badanalı evleri sev biraz Bu evlerde zaman benim akşamlarımdır yitirilmiş Bu kazanlarda benim gözbebeklerimdir kaynayan Bu sarılarda benim yüreğim bir ölür bir dirilir Anladım Bu dünyada benden başka kimse yok beni anlayan Tosca' dan bir arya hatırlıyorum şimdi Sus biraz Ensemde bir akrep yürüyor Bırak yürüsün Sabaha asacaklar beni Dokunma Yedi canım vardı ikisi gitsin Bunca ölümler az gelir bana Kalbimi yardım Bir damla kan aktı Kutuplara kar yağıyordu Üşüdüm Failatun vezniyle seni çağırıyorum Bana imbiklenmiş yeşilliğini getir Dur gitme Beş kuruşum vardı kaybettim Dur gitme Isırgan otlarından kurtar beni Deniz analarının gözlerini çaldım Sana bakmak için Güneşi üçe böldüm Al biri senin olsun Yüzümde beş bıçak yarası var Bir de sen vur Barut kokusunu severim Bir portakalı dilim dilim soy Acıktım Tut ki ben yoğum artık yeryüzünde Tut ki bir marul yaprağıydım Öldüm Al şu serçe parmağım sende kalsın. Ben kötüyüm Allahsızım Korkunç çirkinim Ben seksensekizinci tul dairesiyim Sağ gözümün üç kirpiğini kestim Al Ben lanetlendim Chopin' in cenaze marşı çalınıyor Ölüler ayağa kalktı Görüyor musun Şu soldan ikinci benim Senin yüzünden öldüm Şimdi seni getiriyorlar karanlığıma Ağlıyorum Biraz sev beni Gül biraz Yaklaş biraz Seni affediyorum Kuşkonmaz dallarına astım kendimi Sedir ağaçlarına gül yapraklarına Başımı taşlara vurdum Gözbebeklerimde büyük camlar parçalandı Tanrısal duygular içindeydim Bütün tanrısızlığımdan uzakta Bir kemiklerinin sertliğini aldım Bir teninin aklığını Sonra sıcaklığını dudaklarının Gel bak sana bir tanrı getirdim Gel bak bir tanrı yarattım senden (Ankara, 1957)
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#216 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() TABUTUMA DÜŞTÜ KÜLÜM
En hüzünbaz anında yüreğimin, Yedi damla yaş düştü gözlerimden. Ve kapayıp gözlerimi, Buhranların mateminde, Kaldım firarlara gebe. Serap olup ta düşmek var mıydı? çöllere. Oysa,bir deli ırmaktım, Voltasında rüzgarın. Bir cıgara ateşinde, Tütüyordu efkarım. Şimdi korkudan yana adımlarım , Buzdan bir çerçevede bakışlarım. Hangi yol sana çıkar, Ben; Hangi çıkmaz sokaktayım... Hasretinde, Karanlık *******e, Vurdum umarsızca kendimi, Yarı çıplak,hecelerle kurdum cümlemi. Her soluk sen oluyordun, Her bakışta nazarın. Hiç aklımdan çıkmıyor, Düşümdeki baharın... Sen sevdalarımın tek sebebi Geçmişim geleceğim iki gözüm. Bir vuslat arzusunda, Tabutuma düştü külüm... Bu ne kutsal aşk ki, Yandıkça yanıyor ciğergahım. Kızgın yas *******inde, Göğe yükseliyor ahım. Hangi yürek dayanır, Bu onulmaz bekleyişe, Çare buldu mu? Lokman, Bu çıldırtan hasrete. Şimdi; Aramızda kabir, Aramızda Azrail, Sura ne zaman üfler bilinir mi? İsrafil. Biliyorsun... Senden gayrı kimseye, Vermedim muhabbeti. Senden gayrı kimseyle , Etmedim aşk ticareti. Bak dolu dolu gözlerim, Dilimde takıldı sözlerim. Belki; Galeyana geldi, Yokluğunda hissiyat, Hasretindi tüm gücüyle, Yüzüme vuran tokat... Kaç demin çırası aşkına sözüm Kanatsız bir kuşun yüreğine düştü külüm. Ben kapında kıtmir, Ben bir garip canım. Benim kölesi nefsin, Benim sesi direnişin. Kaç zamandır dilimde, Vuslatımdır dedim ölüm. Otuzumda; Benden önce, Tabutuma düştü külüm... ADIMLA NASIL BERABERSEM hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların bir dakika bile çıkmıyorsun aklımdan koşar gibi yürüyüşün karanlıkta bir ışık gibi aydınlık gülüşün hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların uzak uzak yıldızlarla çevrilmiş kainatın karanlık boşluklarında akıp giderken zaman adımla nasıl berabersem öylece beraberiz seninle her saat seninle her dakika seninle her saniye gönlümüz mutluluğa inanmış olmanın gururuyla rahat koltuğumuzun altında birer dinamit gibi kellemiz ve sonra her zaman her ölümlüye aynı şartlar altında kısmet olmıyan gerçekleri görmenin aydınlığı alınlarımızda hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların sen bana kalbim kadar elim kadar yakınsın Sessizce sessiz gidişinde bir şiir saklıydı gözlerin toprağı kıskandıracak kadar toprak yerin demir göğün bakır olma ihtimalinin sıfır olduğu günlerdeydik biz sana güneş kokulu günler biriktiriyorduk içinde başrol oynadığın sen hayaller yazıyordun sırtın yaslı kıraç topraklardan içinde bir kilit bir de demir kapı oysa sahipsiz günlerin ganimetiydi kirli bir gülücük bir de yarım kalan buse şimdi yokluğun da bitmemiş cümleleri topluyoruz bir bir paslı dolapların sırdaşı olan ve yangında ilk kurtarılması gereken sözcüktü aşk yaşam alanı yangın olan Azat Ettim… Azat ettim seni. Git gidebildiğin kadar… Kırdım bütün kapılarını, Söktüm demir parmaklıklarını, Açtım gönül penceremin kanatlarını… Uç uçabildiğin kadar. Dönüp dönüp bakma ardına… Bilirsin dayanamam bakışlarına. Hadi git! Veda busesi koymana gerek yok, alnımın orta yerine. Git gidebildiğin kadar, Uç uçabildiğin kadar. Sen bahara yakışırsın. Kır çiçeklerinin olduğu yerlere… Rengarenk kelebek kanatlarına, Ancak çiğdemler yakışır. Ben yüce dağ başlarında kar gibiyim, Kuru bir ağacın kuru dalları, Ya da sıvasız bir duvar gibiyim. Mağaralarda saklarım düşlerimi, Yarasalar yoldaşım, Akrepler sırdaşım, Yılanlar arkadaşım… Sen aldırma benim yağmur bulutlu gözlerime. Onlar, senden geriye kalan közleri söndürmek için nöbet bekler. Hadi git dedim. Boşalt senden yana ne varsa içimde. Çaktığın çivileri birer birer sök. Oluk oluk aksa da sevda pınarımın gözyaşları, Sağanak yağan yağmurlardan say. Sanki bir ağustos sıcağında düşle kendini, Yıldız ol gökyüzünde birer birer kay. Git dedim. Alabildiğine… Uçsuz bucaksız okyanusların rıhtımında bekleyenler var seni. Rotanı bilmeyen bir kaptan gibisin, Sürükleme arkandan beni. Boşalt dedim ya içimi, Yalnız bırak bana gövdemi. Dostların kaldıracağı bir şeyler olsun. Sustur artık dilini, Yum gözlerini, Bakma öyle ne olursun… Git artık. Azat ettim seni. Gelme bir daha buralara… Bulamazsın bahar yüzlü kimseyi. Bizim kıştır mevsimimiz artık. Beyaz gördüğümüz her şey dağ başlarında kar gibidir. Ne düşlerimizde, ne hayallerimizde; Kır alttı prensler, beyaz gelinlikli kızlar göremezsin. Bir ses bekleriz çığ gibi yuvarlanmak adına, Bir güneş bekleriz sıcaklığında erimek için, Bir sıcaklık değdi mi bağrımızın orta yerine; Su oluruz, kır çiçeklerinin ayak diplerine… Hadi git. Azat ettim seni. Çabuk unutursun… Önümüz ilkbahar… Rengarenk çiçekler açar gönül bahçende, Kelebek kanatlarınla bir oraya bir buraya uçarsın. Artık özgürsün. Doyabildiğince yaşa, Doyabildiğince uç, Doyabildiğince sev… Sakın bir daha kapılma kara-kışa. Şimdi taze sürgün filizler bekliyor seni, Zaten hiç anlamamıştın beni. Git dedim. Alabildiğince, uçabildiğince… Senden yana bir şey kalmasın geride. Zemheri soğuklarında donmayasın. Kırağı düşmesin *******ine, Menekşeler gibi solmayasın. Kıyamam senin mahzun duran bakışlarına, Hadi git. Allah aşkına… Savrulup Gittiği Bir şeyim gibi yakındı onu hiç görmedim Esmerdi, yapılıp bozulan bir yüzdü Akıldan yaşanır bir yerlerde Durgun söğütlerin gölgesinde gizli Güçsüz yapımızdan gittikçe taşlar Eksilir ikili düzenlerde Uzakta bir dağ kurşundan Yalnızlığın katması beklenirdi Ürkütülmüş ince iplikleri Esmerdi, yapılıp bozulan bir yüzdü Ne saat istenir rüzgar esmesin O saat olurdu savrulup gittiği Bendeki kararsızlığı mı soruyorsun dostum. Bendeki ne bir yalnızlık öyküsü, Ne de bir hasretlik türküsü. İçimde dünden kalma hayallerle, Bocalayıp duran bir sitem sadece. Kararsızlıklar bütünü dünyada. Umutsuzluk tarlası rüyada. Ha battı batacak durgun deryada. Tek başına kalan bir sitem bu sadece. Solgundur, bugün burada yarın nerede. Hep yalnızlıklarladır, işi olmaz neşede. Dibi delik testi gibi durur bir köşede. İçi hiç dolmayan bir sitem bu sadece. Yılların çilesi sarmış sanki üstünü. O bu dünyanın en berduşu en küskünü. Nerde be dostum mutlu bir günü. Yarını olmayan bir sitem bu sadece. Dokunmaya gelmez hemen kırılır. Mutluluk varken yalnızlığa sarılır. Bu kadarı yeter fazlasına darılır. Gülücüğü kalmayan bir sitem bu sadece.
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#217 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Dört bir yanım taş bir duvar
Ne merhamet ne vefa var Üstelik de sen yoksun yar Vursalar da akmaz kanım Hasret dolu her bir yanım Bu sensizlik yok mu canım İşte beni öldüren bu! Ya bir gün biterse bu ızdırabın sonu Sevginin sonu gelir mi sence Ya bir gün gelirse naparım o zaman Ya sen naparsın hiç düşündün mü ? Ya bir gün biterse bu ızdırabın sonu Mahşer gününde mi konuşuruz ancak Belkide o bile olmaz Sen başkasının ben başkasının olmuşuzdur çoktan ! Ya bir gün biterse bu ızdırabın sonu Sevgi seli bitermi sence bir gün Coşkun dereler durulur mu ? Ya hızla yağan yağmur diner mi sence Ya bir gün biterse bu ızdırabın sonu Sararan yaprak yeniden yeşerir mi ? Kırılan dal yeniden biter mi dal olarak Solan çiçek yeniden canlanır mı ? Gökyüzü zifiri karanlıkken,pembe bir dünyada elele bu sevdanın içindeydik senle… Ve birlikte sonsuz olmaktı temennimiz. Çocuksu düşlerimiz vardı,sadece ikimizin olduğu… Zamanda uzun,yaşamda kısa olan bu aşkta; En güzel sevinçleri,en güzel anıları paylaştık,sevdaya dair çok şey öğrendik. Sevmeyi,gülmeyi ve terk etmeyi öğrettin bana,yaşamın sevince anlam taşıdığını gösterdin… Sevdim seni ! Can verip yollara düşecek kadar, Kimsenin gücü yetmeyeceği kadar sevdim. Uykularımızı paylaştık seninle,bir gece değil *******ce uykusuz kaldık. Aşkımız için zamansız sevdik birbirimizi,umarsız,çıkarsız,yalansız… Dünyalara sığmayacak aşkımızı küçük yüreklerimize sığdırdık, Ayrılıklarımızı yaşanmamış saydık, Öyle ki hep birlikte olmalıydık. Sözler verdik birbirimize tutamayacağımızı bile bile… Sonra ayırdılar bizi; Kimseler düşünmedi ! seni,beni,sevgimizi. Sensiz hayat yoktu. Söz vermiştim sana,sevdama söz… Yaşayamazdım…bu sevdayı içime gömüp,seni bırakamazdım. Aldırış etmedim kimseye ayrılmadım senden. Sonra sen istemedin beni,sevdamın taşıyamayacağı sözler söyledin,bu aşkı hançerledin…sevdiğim ne yapar bile demedin,ama ben bıkmadım… Şimdi ise ayrılığımızın en karasında kara sevda oldu sevdam. Sen belki unuttun,ama ben unutmadım,unutamadım. Yeniden başlamak için çok çabaladım,olmadı,nafile… Sadece DÜŞLERİMDE KALDI SEVDAM… Şimdi sen yaşıyorsun,beni öldürdün,yüreğinde bana ait bir iz bile yok. Hatırla söz vermiştik sevdamıza,yaşadıkça bu aşkla beraber olacağımıza… Yalanmış oysa…gittin hayatımdan ama sevdan hep benimle. Bir gün üstümde çimenler bittiğinde bile sevdan yaşıyor olacak. Beni umut kurşunuyla vurdun ! ama onu öldüremezsin… Çünkü;sevdaya kurşun işlemez gülüm… Bir adam var karanlıkta… Gözleri hep ağlamaklı,yüreği derin bir sevdayla yaralı, Elinde bitmez kadehi,dilinde isminin hecesi, Kalbinde bir aşkın acısı… Bir adam var karanlıkta… Duyguları iflas etmiş,bir aşk için tükenip bitmiş, Bir vefasıza bağlanıp, Uğruna bir ömür tüketmiş… Bir adam var karanlıkta… Gecesi günü kararan,umut tomurcukları koparılan, Ömrü bitse de derdi bitmeyen, Bir adam var karanlıkta… KARANLIK BİR ADAM… Nasıl Olsa Sen Yoksun Bıraksınlar rüzgar delice essin, Nasıl olsa sen yoksun peri kızı. Güneş ister erken ister geç batsın, Nasıl olsa sen yoksun peri kızı bundan böyle. Amaan boş ver ne param olsun ne de pulum, Kırılmış kanadım kolum, Dikenli de olsa çamurlu da olsa yolum, Nasıl olsa sen yoksun peri kızı bundan böyle Sen yoksun ya hayatımda şarkılardan bana ne! Her şey seninle güzeldi, şiirler de öyle, Zaten umut yoktu zorladım şansımı bile bile, Nasıl olsa sen yoksun peri kızı bundan böyle.
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#218 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ne İleri, Ne Geri
Ne ileri, ne geri; Kimlerin var haberi Benim sonsuz dünyamdan? Belki sabahtan beri Ve belki de akşamdan, Bakıyorum bir camdan, Renk renk billur ehramdan, Haberim yok, rüyamdan, Ne geri, ne ileri! İskemle düşmüş, bırak, Açma, çalsın çıngırak! Geçen trenlere bak; Rüyada bir kabartma. Onlar gidiyor ama, Kalıyor dumanları. Tirenler götürüyor, Kendi gölgelerinden Kaçışan insanları. Tirenler götürüyor, Dağdan dağa sürüyor, Kendi gölgelerinden, Başsız gövdelerinden Kaçışan insanları... Ve rüzgar üfürüyor, Geride dumanları. Ve rüzgar üfürüyor, Kaynaşan ummanları. Vaz geç onlardan vaz geç! İstediğim bu değil; Ve o değil, şu değil. Eğil, ruhuma eğil! Bin hayal içinden geç Ve benim hülyamı seç! Bak, şu ağaçlı yola, Bize doğru geliyor. Orda üç kız kol kola, Bize doğru geliyor. Kömür tozundan ince, Su gibi şeffaf gece, Doldurmuş yüzlerini, Silmiş pürüzlerini. Kalmamış, Meryem gibi Yüzlerinde kırışık; Ve o Bakirem gibi, Yüzleri birer ışık, Vücutları bir ahenk. Öyle hafif ki, onlar, Elimizi uzatsak, Havayı kımıldatsak, Üçü de titreyecek, Bir ahenk gibi ürkek, Havada eriyecek. Başka ses, ayrı biçim, Ne de istiyor içim, Kapının kenarına, Parmaklık duvarına, Bir genç aşık otursun. Tel tel sazını kursun, Karanlıkta başbaşa, Gömsün başını taşa. Ve derin, sıcak, uzun Şarkısını okusun. Tirenler gitmeseydi. Yolda gezen kızları, Rüzgar eritmeseydi. Döşekler yalnızları, Dürtmese, itmeseydi. Şarkılar bitmeseydi. Bu çözülmez bilmece; Hep sayı, harf ve hece... Peçe üstünde peçe... Böyle aynı noktanın Üstünde saatlerce, Benliğime eğilsem, Sabah, akşam ve gece, Ortasında odanın, Karanlıkla çevrilsem, Bir çözülmez bilmece; Hep sayı, harf ve hece... İçinden bu kafanın, Fani dünyayı silsem. Dünyalar nice nice; Yavaşça ölebilsem, Yeni baştan dirilsem, Duysam, görsem ve bilsem! Ne ileri, ne geri, Ne geri, ne ileri!..
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#219 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Yasaklı Saklı
O gün Kazıyarak yazacağım Adını... Bende yasaklı Bende saklısın Şimdi! ****Aşkadır Aşıklığım yağmurlu dağlardan gelmişim ben susuz topraklara sevdalı pınarlaradır özlemi çorak yüreğimin susuzluğum bundandır can sevgiye sevdaya ve aşkadır aşıklığım Adı Yok Hüznümün... Sabah ayazında titreyen hayallerimle Suya yazılan sözlerimin Ve ardıma bakmadan gördüğüm Dünden kalan adımlarımla Tutkularım pusu kurmuştu ayrılığa Bu sabah, yalnızlığımla seviştim! ... Bir gözümde yaş Bir gözümde aşk... II Terk etmiğim umutlarımla Yarasaların çığlıklarında susmuştum Ana rahminde solan, Doğmamış bebeklerden korktum Bu sabah, kahırlarımla seviştim Bir gözümde yaş, Bir gözümde hasret... III Yelkovan vurmuş akrebi sol yanından Ölü zamanlarda boğulmuşum Dağınık yatakların yalnızlığıyla Serseri kurşun gibi namlunun ucundayım Köklerine sarılmışım servinin pervasız Bu sabah, isyanlarımla seviştim Bir gözümde yaş, Bir gözümde nefret... IV Pranga geçirilmiş ruhumla Hücre hapsindeyim karanlığın! Yağlı urganla asmışlar yüreğimi Son duadan silinmiş bedensizliğim Terk edilmişliğim vuslata yazılmış Bu sabah, ölümle seviştim... Bir gözümde yaş, Bir gözümde veda! ... Nisan Serap Muratoğlu çAKALLAR Ne zaman elime bir kalem alsam Dilime dolanır hep bu çakallar ! Sazımı alıp ta çalmaya kalksam Telime dolanır hep bu çakallar ! Haykırsam kar etmez,sussam kar etmez, Unutup ben beni,sızsam kar etmez, İşleyip mısrama,yazsam kar etmez, Elime dolanır,hep bu çakallar ! Vazgeçip tuz bassam artık yarama İsimsize isim,sen hiç arama Riyakar olandan,yanarım amma KÜlÜme dolanır,hep bu çakallar ! Yandıkça yÜreğim,şiire aksam, Savrulan kÜlÜmle ben beni yaksam, YÜzÜmÜ bir defa,örtmeye kalksam, TÜlÜme dolanır,hep bu çakallar ! Yaşlı gözlerimle gönÜl bağımda Dolanıp dururum bu genç çağımda Elime ne zaman,gÜl aldığımda GÜlÜme dolanır,hep bu çakallar ! GÜlÜme dolanır,hep bu çakallar ! NAZLI GÜLÜM -------------------------------------------------------------------------- Ağıt yakmak, yas tutmak, aşka isyandır bugün Derya-nın balıkları vurduğu andır bugün Sen şimdi hayallerde her gün pembeleşirsin Hayal biter gün gelir gerçekle yüzleşirsin Anlarsın evliliğin aşkı sarmadığını Bedeninle ruhunun aynı kalmadığını Yıllarca hayat bulan umut bicandır bugün Sen de gidiyorsun ya, aşklar yalandır bugün Duygularım mülteci olmadı hiçbir zaman Bu öyle bir sevda ki ne kar tutar ne duman Yüreğim bir intihar gizemiyle kavruldu Sen mahzenden kaçarken içimde gül vuruldu Kalbimi parçalayan büyük volkandır bugün Senin için çırpınan ruhum kurbandır bugün Dünyamızı bırakıp yeni bir dünya kurdun Önce beni kalbimden, sonra kendini vurdun Artık fırak vaktidir biter ebedi destan Gülün kayboluşuna ağıt yakar gülistan Yarınım kelepçeli gönlüm zindandır bugün Toprağı zehirlenmiş yitik fidandır bugün Ne seni benim kadar seven olacak gülüm Ne sensiz bir hayatta beni bekleyen ölüm Gündüzler öc alacak bugün karanlıklardan Artık yeis günüdür, kan fışkırır dağlardan Levh-i mahfuzda gizli acı fermandır bugün Beni sensiz bırakan bir imtihandır bugün Ne nedamet ateşi sarsa dört bir yanını Ne lokman hekim gelse çözmeğe dermanını Mecnun gibi dolaşıp çöllerde bulsan vaha Melekler feryadını götürür mü Allah’a Gözlerimde kaybolan bir hatırandır bugün Güneşi esir eden kara dumandır bugün Ezanları susturan haçlı bir çandır bugün Sevda mevsimlerinden artık hazandır bugün Levh-i mahfuzda gizli acı fermandır bugün Beni sensiz bırakan bir imtihandır bugün Yarınım kelepçeli gönlüm zindandır bugün Toprağı zehirlenmiş yitik fidandır bugün Kalbimi parçalayan büyük volkandır bugün Senin için çırpınan ruhum kurbandır bugün Gözyaşıyla sulanan gönül virandır bugün Seni benden ayıran hazin devrandır bugün Yıllarca hayat bulan umut bicandır bugün Sen de gidiyorsun ya, aşklar yalandır bugün Ağıt yakmak, yas tutmak, aşka isyandır bugün Derya-nın balıkları vurduğu andır bugün Sana Değmez Yıkılmaz surlarla sarıyordum seni. Dalgalanmanlar da arıyordum seni Hangi burçlarda diye sorardım seni Artık sana bayrak dikmeye değmez. Hasret oku oldun vermişken sancı. Aşkımı bin yerden delip verdin acı Silahsızken vurdun içimdeki ağacı Artık sana teslim olmaya değmez. Gözümden çok düştün kalmadı yeri. Sur kapısına istemem başka müşteri Beni senden çözdün girmezsin içeri Artık sana bağlanmaya değmez.
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#220 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2832
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() BOYU SEVERDİK BİRBİRİMİZİ BİZ ANLAMSIZCA ARKADAŞ
******* boyu severdik biz birbirimizi, Güneş bizi kıskanırdı sabahleyin, Çünkü ben ancak senle ısınırdım... ******* boyu okşardın benim başımı, Yastıklar ağlardı bizim için, Çünkü kucağında uyurdum... ******* boyu ağlardık biz biz için, Yağmur bize inat şimşekler yağdırırırdı, Çünkü biz birbirimize ağlardık... Artık ******* yok, Yanlızım... Çünkü sen beni bir kalemde sildin, Keşke demek zorunda kaldım, Çünkü hepinizi kaybettim... Şimdi gine *******deyim, Bu sefer senin için değil, Beni sevenler le beraber... Noldu dost mu kaldık sonunda? Noldu *******de kayboldun mu? Noldu gerçek *******in sevgilisini buldun mu? Ne dersen de artık yokum ben son gecene kadar, Ne dersen de yokum ben son güneş doğana kadar, Ne dersen de yokum ben son fırtınalar kopana kadar, Ne dersen de ben yokum artık yok herşeyin sonuna kadar seni *******in karanlığında bırakıyorum... Bir zamanlar beni seven sendin ama şimdi sevenim yok sanma! Beni senin hani bir zamanlar *******de birbirimizi sevdiğimizde vardım şimdi sonsuzluğa adım atmış oldum... Ben senin için var olmadım ben beni dost bilenler için var oldum! Senin için var olsaydım eğer, Ben aşkı bir kalemde silerdim! Aynı senin beni sildiğin gibi! Artık yollardan dönüş yok bir kış geçti tekrar geldik,tekrar kıştayız Artık ateşin yok ben kar tanelerini eskiden ateşimi söndürecek diye biliyordum! Ama şimdi her tanesinde bir şeker saklı, O şekerler bana hayatın dersini veriyor... O şekerler eskiden gözlerindeydi, Hep beni sev diye bakardı... Dilediğin oldu ama artık şekerlerini *******e sakılıyorsundur umarım, Umarım!çünkü onlar gecenin her mum tanesi,eskiden ışık saçardılar ama şimdi ışıkları benimle beraber bitti... KARANLIK SANA DERS OLDU! ey benim nazlı ceylanım severim severim kimse bilmez bir ateş düştüki başa tüterim kimseler bilmez ey benim nazlı çiçeğim severim severim kimse bilmez bir ateş düştüki başa tüterim kimseler bilmez bak şu kalbimin işine saldı sevdayı başıma gece gündüz aşk ateşi ile yanarım yanarım kimse bilmez ben aşığım ben aşığım değmeyin dostlar bugün benim için ötsün kuşlar ne olur bugün benim için essin rüzgar otobüslere bugün bilet atmayın parasız götürsün dolmuşlar bugün,bugün pazar şiirini benim için yazmış olmalı nazım mutlaka benim için yazmış olmalı çiçekler benim için açsın,yağmur benim için yağsın ben aşığım… varın söyletin hayına girmesin benim kanıma bir ateş düştüki başa tüterim kimseler bilmez bak şu kalbimin işine saldı sevdayı başıma gece gündüz aşk ateşi ile yanarım yanarım kimse bilmez ben aşığım değmeyin dostlar bugünde benim için akmasın trafik benim için ağlamasın hiçbir çocuk günü geldi ama ödemiycem kiramı borçlarımı ödemiycem bu gün ne olduysa oldu seni sevdiğimi anladım istanbul bile güzel gözüktü gözüme,bizim gözüktü bir türkü tutturdum gevheriden onu bile güldürdüm halime bak şu kalbimin işine saldı sevdayı başıma gece gündüz aşk ateşi ile yanarım yanarım kimse bilmez Vazgecmeyecegim Senden hicbir zaman vazgecmeyecegim Sen benden gecsende Seni her zaman sevecegim sen beni sevmesende sadece seni düsünecegim ben senin aklina gelmesende sadece senin icin atacak bu kalbim sen bunu bilmesende yalniz senin icin ölecegim sen benim icin ölmesende HER AN AKLIMDA .. HERGUN RUYALARIMDA .. HAYAL ETTIGIM TEK KISI.. OLUMUNE SEVDIGIM.. HAYATIMIN ANLAMI.. DELI GIBO OZLEDIGIM.. TEK ISTEYIGIM... !!..SENSIN..!! SENI COK SEVIYORUM ASKIM.. sensız bır dunyada yasamaktansa senın yanında hemen ölmeyı günesın dogusunu sensiz görmektense senın yanında kor olmayı isterımm ben senle hayata merhaba dedım senlede olurum hayata veda ederımm bana benı bırak deme sakın benı oldur ama senı asla ama asla sevmedım deme sakın bılıyorum ben sıır yazmasınıda bılmıyorm sadece uygularımı analta bılırım sandım sana vede butun ınsalara canım bebeyımm Kimse Bana Aşık Olmasın Kimse bana aşık olmasın.... Etten ve kemikten biriyim sizler gibi Sadece düşündüklerimi görür, Hissettiklerimi yazarım Kimse bana aşık olmasın.... Sizler gibi soluk alıp veren biriyim *******i uyuyan, gündüzleri bekçi Yıldızlardan kopan biriyim gözleri benekli Kimse bana aşık olması.... Kelebeklerden kıskanmasın kimse beni Onlar kadar yaşayan, Yaşadıkça ölen biriyim Kader, /; işte öyle birşey hani bir yağmur damlası düşer ya dudaklarına hani bir anne basar ya bağrına evladını hani gözyaşların sel olur da durmaz ya kader, /; işte öyle birşey **** **** hani uzatırsın elini birden kaybolur hani gözlerin ufka bakar da kaydolur hani bedenini yumarsın da pamuk olur kader, /; işte öyle birşey hani annen seslenir sana uzaklardan hani korkar kaçarsın ya tuzaklardan hani öper gibi sever ya insan kader, /; işte öyle birşey hani kelimeler kifayetsiz kalir ya derler hani bilenler aba altından sopa yerler hani sevdiğinle yerler gökler inler kader, /; işte öyle birşey hani korkarsın ya şimşek çakınca hani durup düşünürsün ya yüreğine kurt düşünce hani sessiz durup ta ağlarsın ya kaçınca kader, /; işte öyle birşey hani eller kelepçelenir gözler bağlanır hani seven yürek mahkum olur gün bağlanır hani diller gardiyan olur dün bağlanır kader, /; işte öyle bir şey
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 3 (0 üye ve 3 misafir) | |
|
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Şiir Arşivi...[creamng] | ¢яєαмιηg | Eskiler (Arşiv) | 72 | 10-26-2007 02:59 PM |
By PirincBurgeR'in ŞiiR Arşivi ! | PirincBurgeR | Eskiler (Arşiv) | 317 | 08-19-2007 05:59 PM |
Şiir Arşivi | GooD aNd EvıL | Eskiler (Arşiv) | 0 | 08-19-2007 11:41 AM |
...::: WwW.CaKaL.Net & VaGrAnT_AdAnALı Özel Şiir Arşivi :::... | VaGrAnT_AdAnALı | Eskiler (Arşiv) | 204 | 07-28-2006 08:03 PM |
...::: WwW.ÇaKaL.NeT Şiir aRŞiVi :::... | VaGrAnT_AdAnALı | Eskiler (Arşiv) | 4 | 06-20-2006 10:56 AM |