www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 09-25-2006, 03:16 PM   #1
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Suçluluk Kompleksi

Vicdan azabı çekmenin en kötü biçimidir ve ne yazık ki insanların büyük çoğunluğunda bu kompleks vardır.

Suçluluk duygusu ya da suçluluk kompleksi en aşırı şekliyle kişiyi kendi canını almaya kadar sürükleyecek ya da başka trajedilere yol açabilecek ruhsal bir aksaklıktır. Kişilerde suçluluk duygusunun doğmasında içinde yaşanılan toplumun ve çocukluktan beri yetiştirilme biçiminin de çok büyük rolü vardır. Her güzel şeyin günah ya da yasak, her zevk verici şeyin suç olduğu inancıyla büyüyen insan pek tabiidir ki ömrü boyunca suçluluk duyguları içinde kıvranacak, yaşantısının tadını alamayacaktır.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 09-25-2006, 03:16 PM   #2
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Tecavüz ve Cinsel Taciz

Tecavüz gönülsüz bir kurbanı zorla cinsel bir eyleme katmaktır. Genellikle bu eylem cinsel birleşmedir. Bununla birlikte anal birleşme ve oral seks de tecavüz sayılır. Tecavüz, kurbanın hemen her zaman fiziksel zarar görmeyle tehdit edildiği yaşamı tehlikeye sokan bir deneyimdir.

Tecavüzlerin %50 sinden fazlasının yetkililere bildirilmediği dikkate alındığında bu insanların da tedavi olmadıklarını düşünmek yanlış olmaz. Tecavüz temelde cinsel bir yaklaşma eyleminden çok vahşi bir aşağılanma eylemidir. Tecavüz edenle edilen arasındaki temel etkileşim ise fiziksel egemenlik ve boyun eğme ilişkisidir. Bu durumdaki kurbanın çektiği çaresizlik hissinden cinsel tatmin olma oranı aslında sanılanın ötesinde çok azdır. Bazen tecavüzcü cinsel anlamda yetersiz de olabilir ve bu gibi durumlarda tecavüzcüler şiddet dahi kullanabilirler.

Tecavüzcülerin neredeyse tümü erkek ve mağdurların tümüne yakın bir kısmı kadındır. Hem tecavüz hem de cinsel taciz kurbanlarının tipik tepkileri utanç, aşağılanma, sıkıntı hissi, şaşkınlık ve öfkedir. Bir çok kurban yaşadıkları durumdan bizzat kendilerinin sorumlu olup olmadığını ve saldırıyı bir şekilde kendilerinin davet edip etmediklerini sorgularlar.

Uzun vadede depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve sıkıntı ile giden bir çok rahatsızlık ortaya çıkabilir. Ancak yerinde psikolojik destek ve yardım bu durumları önlemek için önemlidir. Böyle bir duruma maruz kalan kişide aşağıdaki belirtilere dikkat etmek ve tedbir almakta fayda vardır.

Yaşanılan deneyimin tekrar yaşanıyormuş gibi olması (flashback)
Deneyimle aşırı zihinsel meşguliyet,
Kendini bir türlü temizleyemediği korkusu,
İzlenme yada yalnız kalma korkusu,
Saldırırın olduğu yere geri dönme korkusu,
Kabuslar,
Uykusuzluk,
Yeme alışkanlıklarında değişimler,
Baş ağrıları
Bulantı ve kusmalar,
Hasta cinsel ilişkiye girmekten kaçınabilir veya vajinismus gelişebilir.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 09-25-2006, 03:17 PM   #3
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Tik Bozukluğu

Bir kas grubundaki istemsiz, yineleyici hareketlerdir. En sık görülenleri göz kırpma, dudak oynatma, kaş kaldırma gibi yüz tikleridir. Boyunda, omuzda, gövde, kol ve bacaklarda da görülebilir. Boğaz temizleme ve öksürük şeklinde de ortaya çıkabilir. Büyük çoğunluğu çocukluk ve ergenlikte başlar.İleri yaşlarda başladığıda olur. Tipik hareketler olduğundan kolay tanınırlar ama öbür nörolojik istemsiz hareketlerden ayırmak için bir doktora başvurulmalıdır.

Tiklerin önemli bir bölümü kendiliğinden geçer. Belirgin bir tedavisi yoktur. Antianksiyete ilaçlar ve haloperidol bir çok olguda yararlı olur. Aileye danışmanlık verilebilir, tiki olana ise davranış tedavisi uygulanabilir.Tikler karşısında yapılacak en saçma şey yapma demektir (ki bu en sık yapılan şeylerden biridir).

Tik istemsiz bir harekettir, yapanı da sıkıntıya sokmaktadır, kişi istemediği halde bu hareketi yapmaktadır. Konuya yapma diye yaklaşmak olsa olsa gerilimi artıracağından tikleri azdırır. Tikler hafif boyuttaysa ve önemsenmezse genellikle kendiliğinden geçer. Görünür bir tiki görünmeyecek bir kas grubundaki (örneğin ayaklar) bir tike dönüştütürmekte kişilerin çoğu kendi kendilerine buldukları bir yöntemdir ki, işe yarar. Beş altı aydan uzun sürmüşse ve/veya şiddetli boyuttaysa bir psikiyatri uzmanına başvurulmalıdır.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 09-25-2006, 03:17 PM   #4
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Tiyestes Kompleksi


Babayla kız çocuğu arasındaki cinsel birleşme eğilimi. Tıpkı Öidipus kompleksinde anayla oğul arasındaki (Öidipus-Jokaste) eğilim gibi. Tiyestes kompleksi deyimi ilk kez 1943 de N. N. Dracoulides adlı bir uzman tarafından Atriden araştırmaları sırasında kullanılmıştır.

Travma

Travma, genel anlamda, bir kişinin maruz kaldığı ve psikolojik dengesini bozan bir olay olarak tanımlanabilir. Travma yaşayan birey, duygusal olarak derinden etkilenmektedir. Psikanalitik açıdan travma, entegre edilemeyen, özümsenemeyen ağır bir olay anlamında kullanılmakta ve Freud travmalara, fantazmatik bir nitelik yüklemektedir.

Travma, bireylerin psikolojik direnç ya da toparlanma (resilience) kapasitelerine göre kolay ya da zor başa çıkılan bir yara olarak yaşanmaktadır.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 09-25-2006, 03:17 PM   #5
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Utanma Duygusu

Larousse'a göre, cinsel bir anlam taşıyan şeylere karşı duyulan endişe ve korku duygusudur. Fakat utanma duygusu çoğunlukla cinsel bir anlam taşımayan gizlilik, ihtiyatlılık ve edeplilik duygularını da içerir.

Ünlü cinsel bilim adamı Havelöck Ellis 1907 yılında cinsel içgüdü ve utanma duygularının işleyin! anlatan bir yazı dizisi yayımlamıştı. Daha sonra Max Scheler Ellis'in, hayvanlarda da utanma duygusunun var olduğu yolundaki düşüncelerini çürüttü ve utanmanın yalnız insana özgü bir duygu olduğunu ortaya koydu.

İnsan olmayan hiç bir canlı utanç duymaz, tüm tehlikelere karşı insana özgü değerler taşıyan korunma ve karşı koyma iç güdülerini bilemez. Utanma duygusu incelenirken gövdesel ve ruhsal utanma duygularının birbirinden ayrılması gerekir. Normal gelişme durumunda olan canlılarda cinsel utanma duygusu ilk çocukluk yıllarında uyanır. Cinsel utanma duygusunun üç işleyiş şekli vardır:

� Cinsel içgüdülerin oluşmasında, libido'nun düzenlenmesinde önemli bir rol oynar, kişiyi özcinsellikten kurtarır ve eş seçimi için gerekli bir öğedir.

� Cinsel içgüdülerin doyurulmasını kişinin olgunlaştığı döneme kadar geciktirir yani diğer bir anlatımla bilinçli aşkın kaynağını meydana getirir.

� Cinsel utanma duygusu �cinsel içgüdülerin şekillenmesinden sonra� cinsel birleşmeyi bir gerçek amaç olarak gören fahişeliği, düşüncenin cinsel organlara ve konulara saplanmasını önler. Kişiyi bir oranda içgüdü zayıflıklarından korur.

Kişinin utanma duygusu, içinde bulunduğu toplumun değer ölçülerine göre şekillenir.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 09-25-2006, 03:17 PM   #6
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Yalnızlık


Sosyal psikologlar yalnızlığı, yalnız olma şeklinde değil, kendini yalnız hissetme anlamında kavramsallaştırmaktadır. Herhangi bir kişinin, yaşamının belirli bir anında ve belirli bir süre isteyerek diğer insanlardan uzaklaşması türündeki soyutlanmalar, bu tanıma dahil değildir.

Yalnızlık istenmeyen, fakat acı veren bir sübjektif yaşantıdır. Bu çerçevede iki tür yalnızlık ayırdedilebilir. Birincisi, kişinin, diğer insanlarla çevrelenmiş olmakla birlikte, kendisi ile diğerleri arasında aşılmaz bir uçurum görmesine dayanan 'varoluşsal yalnızlık'tır, bu yalnızlık, ölüm ve yaşam karşısında duyulan derin ve başkaları tarafından yok edilemeyen kaygıyla sıkıdan ilişkili bir yalnızlıktır.

Diğeri, kişinin, sosyal ilişkilerini nicelik ve nitelik bakımından yeterli görmemesi halinde hissettiği 'kişilerarası yalnızlık'tır; bu yalnızlık, kişinin belirli bir süre içinde diğerleriyle arzu ettiği düzeyde ilişki kuramamast ve bu bakımdan kendini kapasitesiz, yeteneksiz veya beceriksiz görmesi halinde hissettiği yalnızlıktır.

Ayrıca bir kişinin, diğerleriyle özel, mahrem ilişkiler kuramaması halinde hissettiği 'duygusal yalnızlık' ve diğerleri tarafından reddedilme, istenmeme, itilme ve bir gruba ait olmama duygularının eşlik ettiği 'sosyal yalnızlık'tan söz edilebilir.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 09-25-2006, 03:18 PM   #7
M@D_VIPer
Forum Kalfası
 
M@D_VIPer Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2005
Konum: BeyCoast
Mesajlar: 7,003
Teşekkür Etme: 26
Thanked 333 Times in 269 Posts
Üye No: 4853
İtibar Gücü: 3002
Rep Puanı : 16800
Rep Derecesi : M@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond reputeM@D_VIPer has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Üstünlük Kompleksi


Adler'e göre üstünlük kompleksi "insan olarak kendini aşağı görmek ve buna dayanarak daha yüksek hedeflere ulaşmak demektir". Bu söz giderilmiş, tedavi edilmiş eski bir aşağılık kompleksinin sonucudur. Üstünlük kompleksinin en önemli belirtisi tanrıya benzeme hevesidir. (Tanrıya benzeme yönelişi) Genel bir açıdan bakılırsa Adler'in görüşü tüm insanların karakteristik özelliği olan üstün olma isteğini (zorlamasını) ruhsal yaşamın püf noktası olarak ele almaktadır.

Öz Farkındalık Depresyonu

Bu kavram, Pyszcznski ve Greenberg tarafından ortaya atılan bir teorinin temelini oluşturmaktadır. Söz konusu teori (self-awareness theory of reactive depressiori), insanların öz saygılarını önemli ölçüde yitirdiklerinde içine düştükleri fasit daireyi betimlemektedir.

Öz saygı düzeyleri büyük ölçüde düşen, özel Öz farkındalıkları olumsuz bir renk alan kişiler, kendilerini giderek daha çok olumsuzlamakta, hemen hemen sabit bir özel benlik bilinci durumuna gömülmektedir. Bu durum, negatif duygulan yoğunlaştırmakta ve kişinin daha çok yıkılmasına yol açmaktadır. Bu kendine bakış stili, depresyonu artırmaktadır.
__________________

M@D_VIPer Nickten Öte..Bir Markadır...


Her Gidişin Bir Dönüşü,Her Bitişin Bir Başlangıcı Vardır..!!!
M@D_VIPer çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Psikolojik Sorunlar.. jockeя Eskiler (Arşiv) 35 02-14-2008 07:21 PM
Sorunlar AŞilacaktir DHeMLy-CHaY Eskiler (Arşiv) 0 02-06-2008 06:38 PM
Sorunlar bitmiyor DHeMLy-CHaY Eskiler (Arşiv) 0 11-15-2006 05:20 PM
Oyundakİ Sorunlar tyreal Eskiler (Arşiv) 0 07-27-2006 11:48 PM
Erkekler Ve KÜÇÜk Sorunlar Tathar Elanessé Eskiler (Arşiv) 1 02-01-2006 05:23 AM

Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 11:26 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.