![]() |
![]() |
#21 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sana Seslenmek İçin
Gece sesizce basliyor ve irmagin- Ote yakasina geciyor atlilar. Bir papatyanin acisini dinliyorum. Gokyuzu gitgide genisliyor. Islak yapraklarin derin yesilligi Islak daglarin uyandirdigi keder. Kendime bir demet cicek topluyorum Ogretmenimin ilikledigi gogsum Ne kadar genc Agzimda taptaze bir tutun kokusu Ve taze ceviz kabuklarinin kararttigi parmaklarimda Bir agiz mizikasi. Ogrendigim ilk sarkilar Yollar yollar yollar boyunca Soyledigim ilk sarkilar Sevgilim olan butun kizlar Siyah onlukleri ve Kacamak bakislariyla gecip gittiler Ilk fotograflarimdaki yakisikli sacim... Ey aksam, ey bir askin Baslamasi ve bitmesi Ey turuncu aksam, butun aksamlarin aksami Ey mor aksam, dudaklarim gibi moraran. Gece evleri sardiginda Ve bahceleri Isiklar icinde kacip giden Bir tavsan gibi yalnizim. Yolun iki yaninda kalan Karanlik daglarin otesinde Neler olup biter Ve girdigimiz uykulu kasabada Lokantadaki uykulu cocuk Olgun isikli lokantada Olgun patatesler. Bir adamin Dogmasi ve olmesi Ve bazi islemeler yapmasi hayatinda Bazi baglardan Uzum toplamasi Bazi sinamalara gitmesi Bazi kizlari sevmesi Ve olesiye yalnizlik cekmesi Bazi sehirlerde. Ey aksam, turuncu ve mor aksam Ey gokyuzu, ey benim Gittikce esmerlesen kalbim. Simdi beyaz bir kizin Yaninda olabilmek icin Bazi cilginliklar yapabilirim Onu boynundan opsem ve onunla Dunyada olup bitenleri konussak Ingiliz birahanelerinde Damali kasketleri Ve sasilacak kadar yorgun yuzleriyle Ve butun emekciler gibi Cocuksu gozleri Partal elleriyle oturan Iscilerden konussak Zencilerden konussak sonra Gulunce butun yuzleriyle gulen Yakisikli ve hazin Zencilerden. Gece dunyanin her yerinde Geliyor ve her yerde Ayni duygu uyaniyor kalbimizde. Sen simdi Duvarina bir siirimi asmisindir Uyuyorsundur Belki dusunuyorsundur Sonuncu kattaki odandan Yildizlara bakarak. Ve yoldizlar her zaman Eski ve tanidiktir. Ozellikle bir tren penceresinden bakildiginda. Icimiz nedensiz bir huzunle doldugunda Sirtustu uzanip topraga Baktigimiz yildizlar. Bir harman yerinde ya da. Duz bir damda. Uzaktan Butun kurtce turkuler gibi Yanik bir turku gelirken Sicaktan bunalirken Evler ve yollar; Ve yasli kadinlar Uyuklar gibi buzulup minderlerine Dusunurlerken eskisini Olaganustu gunlerini Gece sesizce basliyor ve irmagin Ote yakasina geciyor atlilar Calilarin hisirtisini dinliyorum. Sana seslenmek icin Yeni siirler tasarliyorum.. Ataol Behramoğlu
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#22 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Nehir gibi akıyor yüreğimin sahillerine
Tas merdivenler gibi, asinmiş ayaklardan, Secde yerine çarpa çarpa alinim aşınsa Göklerin kaimcisiyle yediğim dayaklardan, Erisem de, tabutum boşmuş gibi tasınsa Bir garip insan olsam, benzemez hiç kimseye; Tek hece bilmez, tek renk görmez, tek ses işitmez. Karanlığı, yoğursam nura döndüresiye. Tırmansam o ana ki, yek paredir ve bitmez. Necip Fazıl Kısakürek
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#23 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Bir Sabah Tanıdık Bir ssehre Girerken
Bir sabah tanıdık bir şehre girerken Sıcak ve dost şeyler düşünür insan Tanıdık bir yatak bekler sizi Bir çocuk yüzü gülümser anılardan Dost şehirler, sevgili, anne şehirler Nice anılar, nice mutluluklar yaşadım her birinizde Delikanlı bir sevinçle sokaklarınızdan geçtiğim oldu Kederli günlerim oldu aklımı yitiresiye Sonsuz kareli bir film gibi Yaşamım geçiyor belleğimden Tekrar etmek duygusu Her şeyi yeniden, yeniden... Bir sabah tanıdık bir şehre girerken Hüzünlü, tuhaf şeyler düşünür insan Sadece o şehrin değil Kendisinin de değiştiği duygusundan... Ataol Behramoğlu
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#24 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() HAYATI ISKALAMA LÜKSÜN YOK SENİN !
Bir aşk için yapabileceğin her şeyi yaptığına inanıyorsan ve buna rağmen hala yalnızsan, için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasına koymuştur ve yaptıkların onun dudağında hafif bir gülümseme yaratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazırdır. Hani ağzınla kuş tutsan "Bu kuşun kanadı neden beyaz değil?" diye bir soruyla bile karsılaşabilirsin.. iki ucu keskin bıçaktır bu işin. Yaptıklarınla değil yapmadıklarınla yargılanırsın her zaman.Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. İyi halin cezanda indirim sağlamaz. Sen, "Ama senin için şunu yaptım" derken o, "şunu yapmadın" diye cevap verecektir. Ve ne söylesen karşılığında mutlaka başka bir iddiayla karşılaşacaksındır. Üzülme, sen aşkı yaşanması gerektiği gibi yaşadın.Özledin, içtin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, düşündün, şiirler yazdın. "Peki o ne yaptı" deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta. Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine engeller koyuyorsa bu onun sorunu. Bir insan eksik yaşıyorsa, ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için? Hayatı ıskalama lüksün yok senin. Onun varsa, bırak o lüksü sonuna kadar yaşasın. Her zamanki gibi yaşayacaksın sen. "Acılara tutunarak" yaşamayı Öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki.... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor.Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana.Yine içeceksin rakını balığın yanında. Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de cabası.... Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun asolan yürektir.Yürek sesi ne bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yasadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini... NAZIM HİKMET
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#25 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() yaLnızLığımdan geriye kalan nasır tutmuş yüreğim iLe düşmekteyim biLinmeyene doğru..
aynı kül bağLamış bir cemre parçasının dondurucu soğuktaki kayboLuşu gibi.. kanser kokan sokakLarda dolaşırken dokunduğum her yerde açan zehirLi çiçekLerin hesabını vermekLe yükümLüyüm sanırım ... dengesizLiğim sonucu kaybettiğim diğerLeri.. sorumsuz ...bu çocuğun oLduğu yerde güneşin hiç doğmamasından sorumLu oLan kim ki? kendisi mi? beLkide kayboLmaya yüz tutmuş karanLığımda sesimi duyuramayan bir benimdir biLemiyorum:/ kanatLarım kırık.. sürekLi düşüyorum.. ama dibe vuramıyorum.. son söyLiyeceğim; "ben seni seviyorum .. bunda bir kasıt yok!'' veya içimde parçaLanan sözLerimdi kusamadığım.. sözLerim sakLı dedim sadece geçiştirmek değiLdi amacım.. sadece gerçekten doğru oLan sözLeri biLmeyişimdi.. veya gerçektende olanları tanımlayacak sözlerin olmayışı.. şimdi saat çok geç.. oysa hiç bir şey için çok geç değiLdi! eLLerim her daim soğuk.. 1 süre önce içime hapsettiğim ağLama nöbetLerim organLarımı parçalıyor oysa.. her şeyin acı üzerine kuruLmuş oLması.. veya her şeyin acı vermesi.. "eLimden ne geLirdi ki?" demiyorum! kabuLLendiğim suçLarımın aLtında ezilirken ağırdan.. sesim boğuk ... dudaklarımdaki kan çekilmiş.. boynumda hissetmek istediğim ılık nefesin benden çok uzakta..!! Yıkım sonrası etrafıma bakındığım zaman gördüklerim.. hepsi daha da acı veriyor..! kırılan-dökülenLeri değiştirebilecek gücüm var.. sadece onarmayı yeğLedim dengesiz - değişken ruh haLLerimi yansıtan sözLerim benden uzak yine..! düşLerim ise bana küs..! ve yine dinLedigim muzik.. ve yine aLkoL.. yaLnizLigimda öLüyorum.. kahretsin ki istekLerimi diLe getirmek icin dogru yoLu buLamiyorum.. eLLerim haLa soguk.. imLa kuraLLarini biLmeyisim ne aci.. turkceyi katLetmem ise ayri 1 dert.. ve yine yaLnizLigimda öLüyorum..! eLe$tiriLer , a$$agLamaLar.. oLmak istedigim yerdeydim bir sure once.. hayatima son vermem gerekiyordu sanirim.. yoLunu gozLedim! geLmedin.. yaLniz da oLsam hayatima son vermem gerekiyordu evet.. o zaman biramin bitisini goremezdim sanirim.. caLan parca everlost.. seni izLiyorum.. ama dokunamiyorum.. gozLerim yaniyor yine.. yanakLarim haLa isLak.. gidisinin ardindan kaLan aciz ben! ayni keLimeLere hapsediLmis.. baska bedenLerde aradigim ruhun.. buLamadigim.. sanirim cok yakinsin ... ama haLa dokunamiyorum..gidisinin ardindan gozLerimi kapattim..actigimda yanimda oLmani diLiyorum.. ama savasamiyorum... geriye kaLanLari yitirirken teker teker zaten beLLiydi.. gune berbat bir basLangicin ardindan geLisen oLumLu oLayLar.. ne kadar devam edebiLirdi ki? uzun zamandir huznumden ve nefretimden soz etmedigim defterim geldi aklima.. biras aLkoL.. biras hüzün.. hediye ediLen vodkam.. uzerinde minik eLLerin yazdigi "mutLu oLduun zaman ic ya da icerken mutLu oL" sozLeri.. ho$.. icimde kotu bir sucLuLuk hissi var yine:/ acimi hafifLetmeyen cinsten.. acinin zamanLa koreLmesine dair yaptigimiz konusma geLiyor akLima bu gibi anLarda sanirim her zaman ayni dozda aLmiyorum aciyi.. ve arkamda biraktigim mektupta senden baska herkese ait oLan.. intiharin aLcak oLan katLarindan her gun atLamak.. kanim agir..! korkum büyüq..! ve goz yasLarim dagLiyor yanaqLarimi yine.. aLkoLun etkisidir beLki.. kim biLir? buyuLeyici muzik ... acimi anLatabiLmemi sagLayacak oLan yegane $ey sanirim:/ dudakLarimdaki ucukLar diLimdeki yaraLar.. hep seni öperken oLushtu.. kimse fark edmedi ben biLe.. $imdi ise yokLugunda.. soLudugum hava biLe canimi yakiyor! kurtuLmak istiyorum! arkani dondun..sesimi duyuyorsun..eLimi hissediyordun beLki..seni bekLiyorum..ama inanmiyorsun.. ben gidiyorum..ben bekLiyorum..zaman durmuyor yerinde..siLiniyorum..öLüyorum.. satılığa çıkmış pamuk şeker tadında hayaLLer ve siyah bir kuş.. düşüşLerin sıradanlığı ile hissizLeşmiş ve sonunda kendi varLığını biLe inkar etmeye yüz tutmuş yoktan var edilen bazı şeylerin yalan yansımalarını (yanıLsamaLar) insanLarın kirLettiğini düşünmem gerçekten boş yaLnızken yaktığım mumları izLiyorum sadece ... ve tükeniş ... zaman hiç geçmiyor gibi.. hissizlik ve hissel kaosLarım arasında beni yakalayan ağLama - titreme nöbetLerimi hiçe saymaya çaLışsam da neye yarar ki? cevapsız soruLar ... cevaplamaya korktuğum ... keLimeLeri içime atıyorum yine.. aLışkanlık bu nede olsa ... konuşmak istediğim zaman keLimeLerin bana küsmesini istemezdim oysa.. sevgim , nefretim , acım ve aLdığım haz dudakLarımdan akıp gitsin isterdim öyLece.. yine eLLerim soğuk ... insanLara sığınmaya korkar oldum iyiden iyiye ... kendi maskeLerimi avuçLarıma aLamamak gibi.. sessiz ... öLümcül ... ve sus olmuş tüm umutLar yine ...içine biraz yaLnızLık kattığım çayımı yudumLuyorum umarsız bişeyLer eksik her zaman ki gibi ... beLki biraz zehir ... kanımı akıtmam yeterLi oLur mu ki? Tutamadığım sözLerim akLımda yine ... ve asLında hiç oLmayışıma inanmaya kasmam avuntuLarım içinde kayboLan kaç benLiğim var sayamadığım... adLarını biLmediğim , unuttuğum küçük bedenLer gibi siLik dünyamdaki herşey... yerLerini kaosLara bırakmış birkaç parça dışında yok görmek istediğim... çok biLinmeyenLi değişken denkLemLere denk yokoluşumun tadına varabiLsem.. özLedim.. ![]()
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#26 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sevgi Emek İster...! Koskoca bir bahçede harikulada çiçekler içinde bir papatya.. Ve papatya aşık olmuş,yanmış tutuşmuş ak sakallı bahçıvana..Bir ümit bekliyormuş.Yüzlerce çiçeğin arasından Onunla,sadece onunla saatlerce ilgilensin..Buz gibi suyunu sadece ona döksün istiyormuş..Sadece ona değsin makası,Sadece ona gülsün dudakları..Kıskanıyormuş bahçıvanı,kırmızı gül'lerden,sarı lale'lerden,mor menekşe'lerden..zambak'lardan... Papatya,sadece bahçıvan için açıyormuş,Bembeyaz yapraklarını... Bir gün,aşkı öyle büyümüşki..Papatya yapraklarını taşıyamaz olmuş.. Eğilivermiş boynu..Toprağa bakıyormuş artık..Bahçıvanın sadece sesini duyuyormuş..Ayaklarını görüyormuş..Bunada şükür diyormuş.. Yetiyormuş ona,bahçıvanın varlığını hissetmek..Zaman akıp gidiyormuş.. Papatya bahçıvanın yüzünü görmeyeli çok olmuş..Ne var sanki boynumu kaldırsa.... Bir kerecik daha görsem yüzünü diyormuş... Ve işte bir gün...Bahçıvan papatyaya doğru yaklaşmış..İncecik bedenini ellerinin arasına almış.. Elindeki sopayı,köklerinin yanına,toprağa sokmuş bir iple papatyanın gövdesini bağlayıvermiş sopaya.. Papatya o an daha çok sevmiş bahçıvanı..Hala göremiyormuş onu,ama bedeni kurtulmuş..Uzun bir müddet sonra,bahçıvan uğramaz olmuş bahçeye.. Gelen giden yokmuş..Kahrından ölecekmiş papatya.. Ama işte bir sabah...Hortumdan akan suyun sesiyle uyanmış.. Derin bir oh çekmiş..Çılgıncasına sevdiği bahçıvan geri gelmiş.. Birden, kendisine doğru gelen iki ayak görmüş..Bu onun delicesine sevdiği bahçıvan değilmiş..Başka birisiymiş..Adamın elinde bir de makas varmış.. Papatyanın kafasını kaldırmış yukarıya doğru.... Ne güzel açmışsın sen öyle demiş..Bu gencecik,yakışıklı bir delikanlıymış.. Gözleri gök mavisi,saçları güneş sarısıymış..Ama gövden seni taşımıyor demiş. Elindeki makası papatyanın boynuna doğru uzatmış.. Ve bir hamlede baığnı gövdesinden ayırmış..Papatya yere düşerken hatırlamış sevdiğini..O ak saçlı,ak sakallı,yaşlımı yaşlı bahçıvanı hatırlamış..Birde o gencecik,yakışıklı delikanlıyı düşünmüş..Ve o an anlamış,neden o yaşlı bahçıvanı sevdiğini..O her şeye rağmen,papatyaya emek vermiş..Ona hiç bir zaman güzel olduğunu söylememiş,ama onu aslında hep sevmiş.... Papatya anlamış artık... Sevgi,emek istermiş... Yere düştüğünde son bir kez düşünmüş sevdiğini...Teşekkür etmiş ona içinden..Son yaprağıda kuruduğunda,biliyormuş artık.... Gerçek sevginin,söylemeden,yaşamadan ve asla kavuşmadan varolabileceğini..
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#27 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() ÖLMEYEN SEVGİ
Genç adam elinde bir buket çiçek, sahile koşarak geldi... Gözleri şöyle bir sahilde gezindi, aradığını göremeyince ilk gördüğü banka oturup sevdiğini beklemeye başladı. Ellerinde her zamanki çiçeklerden vardı. Sevgilisinin en sevdiği çiçekler bunlardı. Kırmızı, kıpkırmızı, kan kırmızısı güller... Sanki dalından yeni koparılmış gibi tazeydiler, buram buram kokuyorlardı, sevgi kokuyor, aşk kokuyor en önemlisi de özlem ve hasret kokuyordu güller... Hepsinin üzerinde damlalar vardı. Sanki ağlıyor gibiydiler. Genç adam güllere baktı, sanki onlarla konuşuyormuş gibi, "Neden ağlıyorsunuz, bakın ben ne kadar mutluyum" dedi. Az sonra sevdiğini göreceği için kalbi deli gibi atmaya başlamıştı. Ne zaman onu düşünse, onunla buluşacağını hayal etse kalbi aynı böyle yerinden çıkacakmış gibi oluyordu. Senelerdir birbirlerini sevmelerine rağmen ikiside sevgisinden hiç bir şey kaybetmemişti.. Onları hiç bir şey ayıramazdı... Ne hasret, ne ayrılık, ne de ölüm... Genç adam telaşla saatine baktı. Sevdiği yine geç kalmıştı, 1 dakika geç kalmıştı. Üstelik o, sevdiğini bekletmemek için dakikalarca önce koşarak geliyor, onu beklemeyi bile seviyordu. Ama sevdiği her zaman bunu yapıyordu. Devamlı kendisini bekletiyordu. Herkesin bir kusuru olurmuş diye düşündü... Gözlerini önündeki uçsuz bucaksız denizlere dikti. Denizin sonu yok gibiydi, tıpkı sevdiği kıza karşı olan aşkı gibi denizinde sonu yoktu. Sonsuzluğa uzanıyordu. Aslında bugün onlar için çok özel bir gündü. Kendi aralarında söyleneceklerdi. Delikanlı önce bunu sevdiğine açmış, sonrada gidip iki yüzük almıştı. Bu kadar önemli bir günde bari onu bekletmemeliydi.. Ama alışmıştı artık beklemeye, zararı yok biraz daha beklerim diye düşündü. Güllerin yaprakları nedense hala yaşlı idi. Bir türlü anlamıyordu onları. Her şey bu kadar güzelken neden ağlıyorlardı ki? İşte az sonra sevdiği gelecek, ona sarılacak, kucaklaşacaklardı... Sonra söz yüzüklerini takıp, evliliğe ilk adımlarını atacaklardı. Genç adam öyle heyecanlıydı ki sevdiğine kavuşmak için can atıyordu... Martılara baktı, birbirleriyle oynaşıp, uçuşan martılara... Ne kadar güzel dansediyorlardı havada. Tekrar saatine baktı genç adam. Endişelenmeye başlamıştı. Sevgilisi yine geç kalmıştı, hem de çok... Bu kadar geç kalmaması gerekiyordu. İşte her gün burada buluşmak için sözleşmiyorlar mıydı? Her gün sahilde, martılara bakarak, denizin onlara anlattığı masalları dinleyerek birbirlerine sarılıp hasret gidereceklerine söz vermiyorlar mıydı? O zaman neden gelmemişti yine??... Aklına kötü düşünceler gelmeye başladı. Hayır.. hayır.. olamazdı. Sevdiğine bir şey olamazdı. Onsuz hayat yaşanmazdı ki... O ölse bile devamlı benimle yaşar diye düşündü genç adam. Bunun düşüncesi bile hoş değildi. Gözlerini yere indirdi. Gözyaşlarını kimsenin görmesini istemiyordu. Zaten nedense etrafındaki insanlar ona sanki kaçık gibi bakıyorlardı. Rahatsız olmaya başladı bakışlardan. Artık bıkmıştı... Yine sevgilisi geldi aklına.. Neden gelmedi acaba diye düşünmeye başladı. Gözlerini kapattı. 7 sene oldu dedi. 7 senedir her gün bu sahildeydi, sevdiğini bekliyordu. Daha fazla dayanamadı. Kalbi parçalanacak gibi oluyordu. Gözlerinden bir damla daha yaş güllerin üzerine damladı... Yine gelmeyecek galiba, en iyisi ben onun evine gideyim diye mırıldandı... Hiç olmazsa gülleri her zamanki gibi yanına koyar, ona vermiş olurdu... Genç adam ayağa kalktı. Sevdiğiyle buluşmak üzere, yeşil tepenin ardındaki kabristana doğru yürümeye başladı...
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#28 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() HÜLYA VE HAKAN İSMİNDE İKİ GENÇ VARMIŞ,
KIZ GÜZELMİ GÜZEL GENÇ YAKIŞIKLIMI YAKIŞIKLI BU İKİ GENÇ BİRBİRLERİNİ SEVMİŞ VE BİR FLORT DÖNEMİNDEN SONRA EVLENMEYE KARAR VERMİŞLER İKİSİNİNDE DURUMU İYİYMİŞ ZENGİN VE VARLIKLI AİLELERİN ÇOCUKLARIYMIŞLAR VE SONUNDA HAKAN VE AİLESİ HÜLYAYI İSTEMEYE GELMİŞLER NİŞAN YÜZÜKLERİ TAKILMIŞ VE EVLİLİK GÜNLERİ BELİRLENMİŞ BİRGÜN HAKAN HÜLYAYI ARAMIŞ KIZ TELEFONA BAKMIŞ "AŞKIM NAPIYORSUN" DEMİŞ KIZ YEMEK YAPTIĞINI, YEMEK YİYECEĞİNİ SÖYLEMİŞ HAKAN "AŞKIM YEMEĞİNİ YEDİKTEN SONRA SENİ ALMAYA GELECEĞİM BİRLİKTE SİNAMAYA GİDERİZ İKİ TANE BİLET ALDIM" DEMİŞ KIZ TELEFONU KAPATIP YEMEĞE DEVAM ETMİŞ TAM O SIRADA TÜP PATLAMIŞ BÜTÜN TÜP PARÇALARI HÜLYANIN BÜTÜN VÜCUDUNU DELİK DEŞİK ETMİŞ. HASTANEYE YOĞUN BAKIMA KALDIRILMIŞ HAKAN KOŞA KOŞA HASTANEYE GİTMİŞ AMA HÜLYA ONUNLA GÖRÜŞMEK İSTEMEMİŞ. ÇÜNKÜ YANIKTAN ÖYLE İĞRENÇ BİR HAL ALMIŞKİ YÜZÜ VE VÜCUDU BAKILDIĞI ZAMAN İĞRENİYORMUŞ İNSANLAR. ANNESİ HÜLYANIN YANINA GELMİŞ VE "KIZIM HAKAN PERİŞAN BİR HALDE NEDEN ONU GÖRMEK İSTEMİYORSUN" DEMİŞ KIZ; "ANNE SEN BİLE YÜZÜMÜN BU HALİNE BAKMAYA İĞRENİYORSUN,BENİ O GÜZEL HALİMLE HATIRLASIN HERŞEY BİTTİ SÖYLE ONA SAKIN BENİ ARAMASIN" ANNE KIZININ DEDİKLERİNİ ÇOCUĞA AYNEN İLETMİŞ. ÇOCUK ÜZÜNTÜYLE HASTANEDEN ÇIKMIŞ VE ARABASINI SÜRATLA KULLANMAYA BAŞLAMIŞ VE TRAFİK KAZASI GEÇİRMİŞ VE KÖR OLMUŞ ANNESİ TEKRAR KIZININ YANINA GELMİŞ VE HAKANA OLANLARI ANLATMIŞ ARTIK EVLENMENİZ İÇİN HİÇBİR MANİ YOK ARTIK BİRBİRİNİZE DESTEK ÇIKMALISINIZ, BAK HEM ARTIK SENİ İSTESENDE GÖREMEZ DEMİŞ BUNUN ÜZERİNE KIZ HAKANLA EVLENMİŞ.İKİ TANE ÇOCUKLARI OLMUŞ VE YILLAR SONRA HÜLYA KALP KRİZİNDEN ÖLMÜŞ. ANNELERİ ÖLDÜKTEN SONRA ÇOCUKLAR ANLAMIŞLAR Kİ BABALARI KÖR DEĞİL VE ASLINDA HİÇ KÖR OLMAMIŞ... ************************************************ Gerçek olma ihtimalinin ihtimalinin bile insanı yaşama bağladığı türden bir öykü, ama ne yazık ki gerçek değil....
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#29 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() “Bu sana son yazışım...” diye başlayan bir mektup var şu an karşımda.
“Bu sana son sözüm” dermiş gibi bakan. Simsiyah harflerle kirletilmiş, bembeyaz bir sayfa. Neresinden bakılsa acı, hangi satırından başlansa hüzün, hangi kelimesi okunsa güvensizlik. Oysa ki benim; batan güneşin ardından sarıldığım, tepeden aşağı inerken, çakıl taşlarıyla birlikte yuvarlandığımda düşündüğüm biri var… “Bu sana son yazışım…” bir ayrılığın ilanı gibi, ölünün üzerine son kürek toprak, gözdeki son damla, son kez el sallamak gibi… Oysa ki benim; Kışın soğuğunda, dalgaların kayaları dövdüğü anlarda, fırtınalarda savrulurken sığındığım biri var… “Bu sana son yazışım...” düşündüklerinin, hissettiklerinin ve yaşadıklarının benim için zerre kadar önemi yok demek değilse ne bu? Sen istediğini söyle, senin söylediklerinin hiç bir anlamı yok demek değilse ne bu? Oysa ki benim; derinlerde soluksuz kaldığımda ve nefesimin bana ait olmadığını sandığımda, sonsuz gibi görünen karanlığın ortasında, umudumun tükendiği anlarda düşündüğüm biri var… “Bu sana son yazışım…” diye başlayan ve sana hiç inanmadım, sana hiç güvenmedim diye devam eden satırar bunlar. Üstelik inanmam ve güvenmem için yaptığın herşey boşa kürek çekmek, yetersiz, yersiz ve saçma çabalardan başka hiç birşey değil bunlar. Oysa ki benim; burnumda yağmur kokusu varken, bulutlar hızla akıp geçerken, ve çocuklar ağladığında, perdeler uçuştuğunda düşündüğüm biri var… “Bu sana son yazışım…” ben bunları hak ettmedim… Ama sen herşeye müstehaksın, üzülmelisin, kırılmalısın, parçalanmalısın, yok olup gitmelisin… Senin söylediklerinden daha değerli başkalarının ne dediği, senden daha değerli bakalarının ne düşündüğü demek bu. Oysa ki benim; elimi uzattığımda ve saatin her çalışında, yanımdayken özlediğim ve uzaklaşınca her an düşündüğüm biri var… “Bu sana son yazışım…” Açıkca dilediğini yap, ben istediğim kadar daha yanındayım. Kendimi hazır hissedince girdiğim gibi çıkacağım hayatından demek bu? Oysa ki; Aklımın kıyısında dolaşan ve dilimin ucundayken yanarcasına düşündüğüm, yosun gözlerinde dolaşırken yemyeşil ormanlarda yok olup gittiğim biri var… Tek kişilik dünyamda ölçülü adımlarla yürüyorum. Boshwer dim ve ben artık kendi MaSaL ıma dönüyorum. Sana geliyorum. Aylardan Nisan, sabahın erken saatleri ve bahar… ![]()
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() |
#30 |
Forum Kalfası
![]() Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: Napcan!??
Mesajlar: 7,221
Teşekkür Etme: 75 Thanked 78 Times in 60 Posts
Üye No: 24380
İtibar Gücü: 2831
Rep Puanı : 3451
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Düşlerin gerçeğe, gerçeklerinse düşe dönüştüğü bir yaşam özlüyorum.
Yaşamaktan bunalmıyorum, bunalımı yaşayıp, bunu kendime ait bir yaşam biçimine dönüştürüyorum. Sanırım bütün sorunum özlemekle ilgili. Keşke "yaşlanmaya başladım, o yüzden geçmişi özlüyorum" diyebilseydim. Zerre kadar özlemiyorum geçmişi. Geçmişe dair ne varsa silindi hafızamdan. Ben geleceği özlüyorum. Belki de hiç yaşayamayacağım geleceğime dair özlemlerim. Asıl sorunda burdan başlıyor zaten. Geleceğin olmayacağını biliyorum. Olmayanı, olma ihtimali bulunmayanı özlüyorum. İşte bu özlem koyuyor insana... Beni koyup gitme Ne olursun Durduğun yerde dur.. Kendini martılarla bir tutma Senin kanatların yok Düşersin, yorulursun Beni koyup gitme Ne olursun... Duvarda gölgeler ve o görüntülerle çarpışmak yoruyor. İnsanlar gerçek değil artık, mekanlar gerçek değil. Belki de o yüzden sevmiyorum ana caddeleri, ışıltılı alışveriş merkezlerini, konforlu mini sinama salonlarını. Flimlerin değeri düşüyor oralarda, filmler hırpalanyor. Ruhumuz bütün "sakıncalı" kareleri sansürlüyor, makaslıyor, yalnızlaştırıyor. Sansürlü, makaslı, yalnız bir yaşam bu benim yaşadığım ve yalnızım işte yine... Şaşırmıyorum aslında, böyle olacağını çok öncesinden biliyordum. "Boş durmadım, savaştım. Savaştım ama yenildim. Yenildim ama ezilmedim" diye kandırmayacağım kendimi. İşte itiraf ediyorum; ezile ezile, hırpalana hırpalana yenildim. Yenildim işte ötesi yok.. Bir deniz kıyısında otur Gemiler sensiz gitsin bırak Herkes gibi yaşasana sen İşine gücüne baksana Evlenirsin çocuğun olur Sonun kötüye varacak Beni koyup koyup gitme Ne olursun... İşte bu yüzden korkuyorum ana caddelerden. Deniz kenarlarını seviyorum, salaş meyhaneleri seviyorum. Issız ve bana ait olan yerleri seviyorum. Televizyonu değil ama o televizyonun altındaki dolapta bulunan anılarımı seviyorum. Her açtığımda o dolapta bulunan anılarımın anlatacakları var bana çünkü. O salaş dediğim meyhanenine öyle, kayalara vuran dalgalarında ne çok anlatacağı şey var. Bunlar dışında herşeyin sadece görüntüsü var oysa. Elimi tutuyorlar ayağımı Yetişemiyorum ardından Hevesim olsa param olmuyor Param olsa hevesim... Yaptıklarini affettim Seninle gelemiyeceğim yine de Beni koyup koyup gitme Ne olursun... Bunun için yalnızca kendimi korumak için kaçıyorum herşeyden. Kaçarak yaşıyorum. İçime kapanmıyorum, düpedüz içime kapaklanıyorum. Böylece korunuyorum hayattan. Bedenimse ruhumun zırhı sadece...
__________________
Eskidendi O .
|
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Aşka dair | Raichu10 | Şiirler Ve Güzel SözLer | 0 | 07-08-2010 10:43 AM |
Aşka Dair | GhencThurk | Eskiler (Arşiv) | 0 | 02-27-2008 04:47 PM |
Aşka Dair... | MyTBuSTeR | Eskiler (Arşiv) | 0 | 07-21-2007 12:10 AM |
Aşka dair en güzel özlü sözler... | eXacT | Eskiler (Arşiv) | 19 | 04-18-2007 01:00 PM |
Aşka Dair | ÖzLm | Eskiler (Arşiv) | 7 | 12-19-2006 09:27 PM |