Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yazık

Ağlasam, güle yazık,
Gülsem, bülbüle yazık.
Yandım bir güzel için,
Yanmasam, küle yazık.

Çektim aşk feryadını,
Aldım çile tadını.
Andım yârin adını,
Anmasam dile yazık.

Aşk döndürür başımı,
Yarım koyar aşımı.
Silemem gözyaşımı,
Silsem mendile yazık.

Yâr yoluna bakarım,
Hasrete ad takarım.
Çağlayıp da akarım,
Akmasam sele yazık.

Fikrimi böle böle,
Duyguma oldum köle.
Girdim ıssız bir çöle,
Girmesem çöle yazık.

Zeki der ki: Aşk böyle,
Sığmaz akla, hayale.
Bağrımı açtım yele,
Açmasam yele yazık.

19 Temmuz 2006

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yeni işçiye öğüt

İşini seveceksin,
Özen göstereceksin.
İçin kan ağlasa da,
İyiyim diyeceksin.

İyiysen övülürsün,
Kötüysen sövülürsün,
Zayıfsan dövülürsün,
Güçlü görüneceksin.

Yerler de yedirmezler,
Yüzünü güldürmezler.
Emzik bile vermezler,
Almayı bileceksin.

Boş söze karnın toksa,
Aç kalırsın ip kopsa.
Eğer sendikan yoksa,
Kime güveneceksin?

Kutsal bir emeğin var,
Ter kokan ekmeğin var.
Kaybedecek neyin var?
Durup düşüneceksin.

Oku, öğren, bilgi saç,
Bilgi her derde ilaç.
Sermaye sana muhtaç,
İşini bileceksin.

Ne korkak ne dönektik,
Bizler sağmal inektik.
Yıllarca çile çektik,
Sen de mi çekeceksin?

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yeni yılın kutlu olsun

Şansın bin bir katlı olsun,
Gönlün hep umutla dolsun.
Eski yılı uğurladık,
Yeni yılın kutlu olsun.

Hem neşe, hem hüzün ile,
Gidiyoruz bir meçhule.
Eski yıla güle güle,
Yeni yılın kutlu olsun.

Ne umduk, ne tasarladık?
Hüsran varmış, geç anladık.
Eski yılı tamamladık,
Yeni yılın kutlu olsun.

Günler bir bir akıp gitti,
Anılar bırakıp gitti.
Eskimiş yıl zar zor bitti,
Yeni yılın kutlu olsun.

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yiğit

Yiğit yaralı olur,
Bahtı karalı olur.
Borç yiğidin kamçısı,
Yiğit paralı olur.

Yiğit vurur, vurulur,
Ne kin bilir, ne gurur.
Yiğit sözünde durur,
Mertlik kuralı olur.

Yiğit kötü söz etmez,
Sevdiğini incitmez.
Yiğidin derdi bitmez,
Derdi sıralı olur.

İşi çekip çevirir,
Dağı bile devirir,
Vatan için can verir,
Yiğit naralı olur.

Zeki der ki: Buyurdu,
Namını hep duyurdu.
Her yer yiğidin yurdu,
Yiğit buralı olur.

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yok ki

Varsın gönlüm zengin olsun,
Bir evim bir barkım yok ki.
Kem talihim dönecek mi?
Felekten bir çarkım yok ki.

Hep güzeli ister canım,
Güzel için kaynar kanım,
Ben bir Karacaoğlan'ım,
Hislerimden korkum yok ki.

Kerem gibi yana yana,
Hasret çektim kana kana.
Tanrı ilham verir bana,
Yunus'tan bir farkım yok ki.

Sevdalı bir yürek coşar,
Duygularım dolup taşar.
Dadaloğlu bende yaşar,
Pir Sultan'dan farkım yok ki.

Mevlâna'yı sorup geldim,
Mesnevî'yi bilip geldim.
Ferhat gibi dağı deldim,
Emrah'tan bir farkım yok ki.

Gözleri kör, gönlü görmüş,
Türkü türkü sevgi örmüş,
Çileli bir yaşam sürmüş,
Veysel'den bir farkım yok ki.

Her zorluğa göğüs gerdim,
Bitmez çilem,bitmez derdim.
Türkülere gönül verdim,
Neşeli bir şarkım yok ki.

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yol

Yola çıktıysan,
İleri doğru yürü.
Geriye bakma.

Yol senin yolun,
Yolcular senin yolcun,
Yoruldum deme.

Yolda uyuma,
Baş başa kal kendinle,
Geceyi dinle.

Yol darsa; bekle,
Karşıdan gelen geçsin,
Yol sana kalsın.

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yörük kızı

Hâl betere gelir mi?
Söz yetere gelir mi?
Yörük kızı sevenin,
Sırtı yere gelir mi?

Gör sevdiğim yananı,
Diz çöküp, yalvaranı.
Razı etmek zor imiş,
Senin gâvur ananı.

Gür saçın örükleri,
Gönlümün körükleri.
Yaylada keçi güder,
Milas'ın Yörükleri.

Açmış toprak çanağı,
Zeytinyağlı banağı.
Ballı elmaya benzer,
Yörük kızın yanağı.

Bak Sodra'nın taşına,
Bulut değmiş başına.
Sevdim Yörük kızını,
Rastık aldım kaşına.

Gelmiş Çomakdağı'ndan,
Gider yolun sağından.
Asla pişman olmazdım,
Öpseydim yanağından.

Milas Beçin Kalesi,
Al al olur lâlesi.
Yârim deveyle gezer,
Yörüktür sülâlesi.

Yörük kurmuş çadırı,
Suya salmış katırı.
Bir tas ayran içirse,
Kırk yıl geçer hatırı.

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yunus

Sevgi vardı yapısında,
Aşk şerbeti içti Yunus.
Tapduk Emre kapısında,
Hak aşkıyla pişti Yunus.

Gezdi canlar meydanında,
Sevgi gördü her yanında,
Hak'kı buldu vicdanında,
Benliğinden geçti Yunus.

Kendi âşık, gönlü sazdı,
Üç bin tane şiir yazdı,
Nefsine bir mezar kazdı,
Dervişliği seçti Yunus.

'Adımız miskindir' dedi,
'Düşmanımız kindir' dedi,
'Sevgi, bire bindir'dedi,
Dosta kucak açtı Yunus.

Bir düşündü, bir söyledi,
Dikenleri gül eyledi,
Gel gör, onu aşk n'eyledi?
Seller gibi taştı Yunus.

Ariflerle arif oldu,
Her sözü, çok zarif oldu,
Sevgide bir tarif oldu,
Sonsuzluğa göçtü Yunus.

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yunus gibi

Bülbül oldum, güle geldim,
Gül dalında dile geldim.
Aşkla yanmak kaderimdir,
Alın yazım ile geldim.

Gönüllerden süzülmüşüm,
Bir köşede büzülmüşüm.
Doğduğum gün üzülmüşüm,
Gözyaşımı sile geldim.

Kara gözler, hilâl kaşlar,
Benim aşkım böyle başlar.
Geçtim nice dağlar, taşlar,
Aştım gurbet ele geldim.

Gezdim gurbet ocağında,
Piştim hasret sıcağında.
Tabiatın kucağında,
Bir nefeslik yele geldim.

Aşk bir yangın, ben bulaştım,
Mecnun gibi çöl dolaştım.
Hasretimle çok uğraştım,
Acınacak hâle geldim.

Gönlüm sevda yüklü kervan,
Dinlemez ki buyruk ferman,
Sevgilide arar derman,
Derdi bile bile geldim.

Gurbet oldu yerim, yurdum,
Vuslat için hayal kurdum.
Ak kâğıda kalem vurdum,
Yunus gibi dile geldim.

Zeki Çalar

[GooD aNd EvıL]

Yüreğim yanıyor

Nerede bir çiçek görsem,
Duygularım canlanıyor.
Hayalimde kara gözler,
Deli gönlüm gamlanıyor.

Hasret denen dert yüzünden,
Ah çekmek gelir içimden,
Ayrıldım kara gözlümden,
Yüreğim ona yanıyor.

Yârdir benim tek düşüncem,
Yâr dedikçe uzar gecem.
Vazgeç derler,nasıl geçem?
Gönlüm sözden anlamıyor.

Ben feleğe çatar oldum,
Derdime dert katar oldum,
Hep içime atar oldum,
Gözümden yaş damlamıyor.

Zeki Çalar