www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Adult (+18) Yetişkinlere Özel > Adult eski arşiv

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 07-24-2008, 11:15 AM   #551
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Gökyüzüne Yazılır Ağıt Nakaratları
Apostol'la İki Yüzüncü Sayfanın Dibacesi

1/:
Siz ey şiir sever aşkoğulları...
Seven ancak şiir yazmayı bilir,
Ol sebeple şol ülkede gümüş yüzlü hakanlar,
İpek tenlerine kadife kumaş bürünürler,
Muhariplerse gök demirler içinde görünürler,
Masallardan fırlayarak bir mancınık kepçesinde,
Ki isyankarların düzüne korku insin.
İner de...
Gökyüzünde yazılır kaçkın tarih pasajları,
Ve ağıtların ritmik nakaratları,
Günbatımına akan kırmızı ise mürekkebidir kalemin,
Yani bulutların beyazlığı anılarının çokluğundandır,
Bileninse sermayesi sayılır boylu boyunca bu sır.
Kısır bir kır döngüsüdür koçların,
Ve metrislerdeki koç yiğitlerin öyküleri.
***
Bilir misin ey şahım ıslık çalan çobanlar,
Neden küstürürler inleyen kavalları,
Rüzgarlar kadar hızlı ise hayaller dağda,
Aşk üstünedir ıslıkları ve sahicidirler de ondan...
2/:
Şiir buraya kadar...
Artık dem vakti Apostol’da.
Kadehime doldurduğum sisli,
Ve puslu,
Ve süslü duygularımdı bu gün,
Ya da bu gece...
Böyle bir hikayetti işte benimkisi de.
Tarihin en içrek anındaydım. Tam üstümde oluyordu devinim. Kum, kireç, toprak ve ağıt karma karışıktı. Ve konuşan bir manga kürek... Yürek de bir o kadar. Birkaç dakika ya var, ya da yoktu. Sonra koktu bir acılı küf. Hüf ki hüf! Açıldı kapı... Gıcırtıya karıştı boğa böğürtüsü misali bir ses... Girdi içeri Ramses... Urbaları baştan aşağı kızıl deniz. Bet beniz derseniz kireç mi kireç... İçecektik çaresiz. Keyifsiz bir dil burmasıyla başladık şiire...
***
Dedim ya pek keyifsizdim,
Yedek kafiye de kalmamıştı dağarımda,
Dört bir yanımda ise Kopt kopilleri...
'Lan Barba,” demedeydim, “ikiletme de doldur!
Çıldırtan şıradan olsun bu gece itin ölümü,
Rahvan atın ölümü ise sonuna kadar şeytan suyundan...'
Ne çıkar anasını satıyım?
***
Ve ey şiir ve aşk ve şah sever agamoğulları...
Böyle bir hikayetti benimkisi de işte,
Aşk ve ölüm ve firavunluk üstüne...
Sürçi lisan ettikse...


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:15 AM   #552
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Gölgesi Üstümüzde Nükleik Çağın
Apostol'la Sekiz Yüz Elli Beşinci Sayfanın Eki

1/:
Ve gün gelir:
Kaynar sular dolar kutupların çukur kupalarına,
Korkular yağar kara dağlardan,
Ve aşk çiseler ikilem ülkesine ağır ağır,
Nisanın avucuna zemheri sahip çıkar,
Yüzümüzde o zamanlar yazılır milat milat kader sıkıntıları.
Yelkenlerin göğsü sütle dolar rüzgar yerine bir de,
Gölgesi vurur uygarlığın üstüne nükleik çağların,
Suskunluğun damlalarına saklanır desibel ölçekleri,
Biner serçe kuşları kendi bineklerine,
Cennet diye bir diyara göçer kimileri,
Kimileri de yanar kendi derdine...
2/:
Ve ey aşk ve şiir sever emmimoğulları...
Böyle bir hikayet benimkisi de işte hepsi bu kadar:
Korkular yağıyordu kara dağlardan Apostol’a. Onun şişko Mariya'sı ki bizim ablamız olur. İşte onun da bu gün Celal beyi üstünde. Üstünde dersem... Yani stresi alev alev yanıyordu. Çünkü İskit yurdundaki Vandal habire ona sulanıyordu.
3/:
Ey aşk ve şiir sever emmimkızları...
Böyle bir hikayetti benimkisi de işte zamanın yorulduğu bu yerde:
Vandal üstüneydi acemi şiirler bu gün. Çünkü öyle gerektiriyordu. Yeri ve zamanı değildi ama sulu zırtlak bir durum yaşanıyordu alnacımızda. Vandal savaşçısının şakaklarında terli mi terli bir kosnüklük... Dudaklarında Espaniş çingene kadınlarından aldığı ışılak öpücük artıkları vardı. Her şey kendi kaderi kadardı. Ve hususi hareketine bağlıydı arzda. Yalazda bir yıldız olarak yanıp dönüyordu Apostol'un altın dişleri. Ay mı doğuyordu ne? Hem de dolunay. Neyse... Bense sayın ki efkarı bürünmüş bir batak hanedeydim. İşte beyleydim...
***
'Lan Barba,” demdeydim, “ikiletme şiir yazıcısını da doldur! ”
“Son demdir bu bilene.”
“Hatta zamanın sonu kabul etmeyene bile...”
“İşte bütün görüp göreceğimiz şiir bu.”
“Öyleyse çıldırtan şıradan olsun itin ölümü,”
“Rahvan atın ölümü ise şeytan suyundan...'”
“Ne çıkar? ”


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:15 AM   #553
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Gönülde Patlayan Bir Volkan
Apostol'la Elli Beşinci Sayfaya Kaynakça Eki

1/:
Berhüdar şahım,
Takvim bir hicriye döner önümde,
Bir kameriye...
Sabah ile akşam arası tam kırk sayfalık yer tutar,
Bir ömür daha yaşanır öğle zamanı kestirmelerinde,
Solgun vahaların,
Ölgün gölgelikleri tanıktır kervan hülyalarına.
Sorar ya sabahı, yolcusu işrakiyyenin,
Gönülde patlayan bir volkana rastlarsan şahım,
Bana uzatır mısın ellerini?
Çünkü olabildiğince yakın sayılırım sana,
Ve oldu olacak sabaha...
O ki kokumu ve korkumu taşıyan sevdamın volkanıdır,
Uğruna patlamıştır desem inanır mısın?
Ve sanır mısın bu da bir zaman sıçramasıdır,
Ya da tayyi mekanlarda hüdhüdün kanat sesi,
Hayır, aşkının aşıkına kalan tek terekesi..
3/:
Ve ey aşk ve şiir sever ins-ü cin ehli...
İşte böyle bir hikayettir ki benimkisi sade hayal üstü pilav:
Pöstekilere sarılmış adam zamanlarıydı. Sümer ile Babil aralarıydı. Sentrıl Asya yeni ayaklanmada... Berlin müttefiklerce kundaklanmada. Yazmada tüm olanları tarihçi Dırapır. Ve bir eşşek yükü deri ciltli kitabı sırtlanmıştı. Saydam bir dağdan iniyordu. Arada bir Ortadoğu’da dinleniyordu.
4/:
Ve ey aşk ve şiir sever ins-ü cin ehli...
İşte böyle bir hikayettir ki benimkisi,
En kadim zamanlardan imbiklediğim füturik analizler:
İmreniyordum ben de ona. Tarihçi dırapıra. Sonra birkaç parça hammadde şiir için. Yaratan rızasına... İyi adammış meğerse mister. Değer iki hane atmaya kulak arkasına. Kufi kalıplar nerde lan Apos? Bir tutam da mefailün lütfen devr-i laleden. Yani yüreğinden...
***
Yarına bir çentik atıp sufi fiziğin keskin ucuyla,
Sekirat piri barbaya dönüyordum.
'Lan barba ikiletme de doldur,” diyordum.
Keskin şıradan olsun drapır itinin ölümü
Berlinli atın ölümü şeytan suyundan...'
İlham mı gerek doğmanız için ey şiir ceninleri?
Gani kardeşinizde,
Ha Umman denizinde, ha bizde...


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:15 AM   #554
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Gözünün Yalnızlığından Tanırdım Aşkı
Apostol'la Kırk İkinci Buçuk Sayfa Muhteviyatına Ek

1/:
Sabırsızdık,
Yoksul selleri akardı ya,
Gönlü gani masalların mirzam,
O çölde kırılmış rüzgarların yalnızlığındayız şimdi.
Beyazlanmayan doğanın ateşli yanlarına usul ve kadimi,
Anladığımda sırrını maddenin belki de,
Çok geçtir benim geçebileceğim yollarda randevun,
Kulağımda unuttuğum bir tını, saçlarımda kepek gibi,
Öykülerde ıslanan ellerini ısıttın ya koynuna sokup,
O çölde kırılmış rüzgarların yalnızlığındayız şimdi.
***
Oysa kalabalıklarda bile bomboş kalıyordu ellerimiz,
Ve hep bomboş kalıyordu kalabalık hayallerimiz,
Yaşama atılası iki küçük çentik gibiydik ya,
Şimdi kırık bin pencereye üşüşmüştük oysa be mirzam.
O çölde kırılmış rüzgarların yalnızlığındayız şimdi.
4/:
Ben seni gözünün yalnızlığından tanırdım,
Ve semiz güneşin yalancı kaleminden harf harf,
Sana söylediğim her zaman amandı zaten,
Aman be mirzam ne aşkla ne de aşksız...
Zaten kasveti içen sarhoşlar da gitti meyhaneden.
O çölde kırılmış rüzgarların yalnızlığındayız şimdi.
***
İşte böyle zamanlarda yerim vurgunu ben,
Şiir tutup kaldırır geceden canımı amma ruhumu alır.
Ama hız, hıza eş değilse şahım,
Bana kendi sahrama diz üstü düşmek kalır...
Bedenimi el alır, yüreğimi yel...
Şiir tutup kaldırır yerden beni ancak ruhumu alır.
5/:
O çöldeyiz biz,
Hepimiz yani yanık yetimler,
Mızrağımızın temreni kırılmış,
Ve agresif rüzgarların yalnızlığındayız şimdi.
Böyle bir hikayet benimkisi nihayeti,
Der ve ağlarız,
Özlemimiz sanadır.


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:15 AM   #555
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Güneşe Saklanan Mavi Ateştir Aşk
Apostol'la Altmış İkinci Sayfanın Kaynakçası

1/:
Şahbenderim,
Burası Magrip ve Maşrıp arası,
Yani garp ile şarkın hırçın uyuşmazlığıdır,
İşte bu hırçın diyarlardadır bizim seyyahlığımız,
Ardımız duman, önümüz pus...
Biz de kendi sevdamıza mahpusuz...
***
Yitik aşk artıkları toynaklarımızda,
Ayak altımızda son mevsimden arta kalan yapraklar,
Yürüyoruz bizim ile tüm eylüller yürüyor,
Her adımda bir kez daha ölüyor zavallı umut...
Kaldırımlara eğilen baş illaki bir şey aramaz,
Arnavut kesmelerinin çopur yanaklarında.
Belki de göz yaş akıtır gizlice,
Ve ela gezegenlerinin ardına dolanarak.
Güneşe saklanan ateşse ulaşır amacına.
Organik kırmızılıkların karargahı ise yürektir.
Beyazlıklar, prizma gözlerinde aranır ancak bulunmaz,
Renkler yüzden değil, yürekten yansır alkımlara.
Siyaha boyanırlar geceye sığınan aşk kaçakları...
***
Eğer ki kabulse mirzadem bu da,
Geçelim mi şu bizim tarihi Yozgati’ye?
Böyle bir hikayet demiştik ya bizimkisi de işte.
Ve ey şiir sever naif kayınoğulları...
****
Şöyle başlıyordu hikayet herhangi bir tarihte:
Gökyüzünde masal artığı elma ölüleri... Ve bir varken bir yok olanlar. Kalanlar Kaf dağı saçağının altındaydı. Az ötedeki bir imparatorlukta ışığı bürünen canlar. Sıraylaydı sevmek de, ölmek de... Az daha ötede bir uçan daire yatıyordu fizik fennince. Kaba ve yün giysili adama doğru bir kıvılcım atlıyordu daireden. Kaçkın bir kervan hiç acele etmeden geliyordu. Çöllere naralı türküler yakarak. Ancaak... Apostol'un umurunda değildi kervan Mervan. Soran gözlerle tepeden tırnağa süzüyordu sarı şeytanı. Sonra elini uzatıyordu ateşe ve suya birlikte: 'Hoş gelmişsin sayın kvadal kuir efendisi.' diyordu. Efendi, ardında müritleri dalıyordu içeri. Şiiri en gnostik ucundan tutup sahipleniyordu. Ben susuyordum. Gazeller susmuyordu...
***
Yarına dair bir vizyon beliriyordu havada,
Yüreğimiz bir çentik atıp savanada son safariye,
Ve sufi fiziğinin keskin ucuyla,
Fezaya dönüyordu kayan yıldızların izinden.
Bense sekirat piri barbaya dönüyordum.
'Lan barba ikiletme de doldur,” diyordum.
Keskin şıradan olsun safari itinin ölümü
Savanalı atın ölümü şeytan suyundan...'
İlham mı gerek doğmanız için ey şiir ceninleri?
Gani kardeşinizde ve bilcümle müritlerde,
Ha Umman denizinde, ha seyrisülükte...


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:15 AM   #556
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Hamdır Meyveleri Yaramaz Diyarların
1/:
Şahım,
Buralarda temmuz kurak geçerse,
Ağıtların kökleri anılara uzanır,
Salar ya başını zamanların serseri nisanları,
Şemsiyesiz yağmur ayaklarına ahmakçasına.
Göklerin acımasız elinde yalnız bereket eğlenmez,
Yıldırımların anası da gürlemenin piridir.
Bozlaklara fon olur kimi zaman bereket şakırtıları,
Bir azgın bulut daha yekinir osfer ağzından,
Yüreğinin bozkırlarında at koşturan step yüzlü adam,
Ah ederek kasar dizgini bir sabah ansızın,
Hamdır ya meyveleri yaramaz diyarların,
Ol nedenle koparırlar hoyrat eller sevdayı,
Kırçıl bağrından kürtük kürtük kopar öfke,
Kıraç bağların gözünden imbiklenir mor duygular,
İşte böyle bir maharettir ki aşk,
Özü gider, izi hatıra kalır beynin bir kıyıcığında,
Bizimse arkamızda unuttuğumuz bir kavak yeli,
Ve ışıklı bir Alaattin kandilidir mistik ve optik,
Her tacın altına uzatmak başı,
Satırına yatmaktır kara Ali’nin,
Ol nedenle sığınmak düşer bize de,
Dingin yüreğimizin kuytularına...
2/:
Ve ey şiir ve aşk sever azmoğulları...
Zaman dem zamanıydı. Apost her dem olduğunca kalaba... Kaba saba vandallar her vakit olduğunca köşedeki masada. Yanıbaşlarında bilcümle aryan ırkı... İçiyordular dünyadan taşıdıkları günahlarını. Bense, kadehime doldurduğum sağrımı arkadan vuran dostuma karşı beynimdeki kinimi...
Böyle bir hikayetti işte benimkisi. Tarihin ırzına geçilmişti bir önceki sayfada. Üzerinde bir küheylan örtüsü... Altı kuş diyarının kara ölüsü... Buz gibi bürünmüştüm acılı anıları. Salaş bir meyhanedeydim. Sayın ki bitli bir sütçü beygiriydim. Naacal tabletlerini analiz eden Tibetli lama kör bir ışık gibi yanıyordu zihnimdeki tünelde. Fiji adasının mimari hususiyetlerini taşıyan bira bulaşığı duvarları çamur sıvıyordu Apostol.
3/:
Ve ey şiir sever yoksul abdaloğulları...
Böyle bir hikayettir benimkisi de işte,
Sayın ki size ait bir tarihte:
Göğün tavanına ise lacivertle sırlanmış tahtalar döşüyordu her asrın ve matematiğin başında. Geometri bir süre gözlerini alıştırıyordu loş aydınlığa sonra gösterilen rna-dna ortaklığının sarmalının üzerine oturuyordu yirmi birinci kromozomları kırarak.
***
Kabulse mirzadem,
Geçelim mi tarihi Yozgati’ye?
'Lan barba ikiletme de doldur,
Şıradan olsun itin ölümü
Atın ölümü şeytan suyundan...'


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:16 AM   #557
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Hangi Saat Sevdanın Zamanını Gösterir?
Apostol'la İki Yüz Beşinci Sayfa Dibacesi

1/:
Sanaydı yazılanlar kadim metinlerde,
Ve kavak kabuklarına dil bıçaklarıyla şehinşahım.
Kuyuların dibine atılan Yusuf’tu bir yanıysa yüreğimizin,
Öte haznede biriken suyun ve Şuayb’in tortusu...
Özüydü oysa buralarda aşkın, acılı gözyaşı,
Yüreğinin oyunlarından bıkan adamın,
İstemeden baş vurduğu sığınak.
Haydi mirzadem seç yaaran olacağın yıldızları,
Dalıyor bak gözlerindeki denize sevdalı martı kuşları.
Hangi saat sevdanın zamanını gösterir?
Hangi şafak hayatı ya da mematı?
Sabah erken,
Ancak ehli olan anlar tekrarın bereketini,
Bir teheccüt sonrası uçan halısında bağdaş kurmuşken...
2/:
Boşlukta sallanan kandillere bakarım da şahım,
Yüreğimdeki boşluğa hiçbir anlam veremem.
Sayamam masalın dizi dibine oturduğumuz saatleri, Hangi vardiyadan sızar bereket ve aşk?
Kim yağdırır avucumuza bunca bereketleri? ...
***
Sen biliyorsan eğer mirzadem,
Geçelim mi el ele tarihi Yozgati’ye?
Ve ey şiir ve aşk sever ademoğulları...
Burası paralel mekan... Zamanınsa antisi... Kadehime doldurduğum kışkırtıcı ve ıssız *******in ay ışığıydı ol sebeplen. Ve içsem olmazdı, içmesem olmaz... Tarihi bir evvelki istasyonda noktalamıştı amcam Heredot. Kozmik bir devecinin yedeğinde ulaşmıştık buraya. Kafilemizde bir manga tapınak şövalyesi. Ensesi yeleli kuzeyli savaşçılar... Mitraslı keşişler ve Apolloniuslu sanemciler... Kara maşlakasını bürünmüştüm ben de can alıcının. Acının en koygununu yaşaya yaşaya bir meyhaneye ulaşmıştım. Kervandan ilk çıkan yaşlı bir gılmaniydi. Şimdi o**** kanalının tam altına denk gelen gizemli bir minderin üzerinde oturuyordu. Ve kara sahtiyandı oturduğu yaygı. Belki de bu yüzden karanlıkta kalıyordu. Ve gözünden kaçıyordu bir gözü kör olan sarı şeytanın. Her anın ayrı bir anlamı olmalıydı. Ama bu lisanı anlamam zordu... En iyisi ben kendi lisanımca durmalıydım şiirin divanına...
***
Bu güne ve yarına bir gölge düşer evvelki günden,
Derin bir çentik atılır sufi fiziğin keskin ucuyla,
Takvimlerin yaşanılmış milatlarına zoraki.
Ve döner mayalar iksir vahalarının kışkırtıcı yeşilliğine,
Ben sekirat piri barbaya dönerim.
'Lan barba ikiletme de doldur,” derim.
Keskin şıradan olsun Ürdün itinin ölümü
Ammanlı atın ölümü şeytan suyundan...'
İlham mı gerek ay altında şiir yazıcılarına,
Ya da doğmanız için karanlıklar içinde ey şiir ceninleri?
Gani kardeşinizde ve kırk harami masallarında,
Sayın ki yürekler yüzer Umman denizinde...


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:16 AM   #558
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Harflerin Kuzular Gibi Melemesi
Apostol'la Kırk Beşinci Sayfaya İlave

1/:
Şahım,
Bu kaçıncı namedir yalnızlığıma arkadaş,
Çoktan unuttum bilin ki,
Çook uzaklarda yakınlaşmanın yollarının ne olduğunu.
Yine de yüreğin koklama duyusu gelişkin bir organ ki,
Sensizlik belki de en çok senle olunan anlardır.
Ve manzum namelerdir üzerimize büründüğümüz örtü,
Yoksa çöllerde ölmek iklimden değil,
Yüreği sarmalamayan sevdalı örtüsüzlüktendir.
***
Şiirlere kan gibi gelir ya aktif duygular,
İşte bundandır harflerin kuzular gibi melemesi,
Ve rüzgar gibi esmesi sevdakar nefeslerin.
2/:
Senin kırık bir zamanına rastlarsa aşkın rüzgarı,
Savrulan ben olurum karanlık iklimlerin ardına.
Yani geçilecek bir köprü olduğunu anlarsa,
Yaşamında hiç sevmemiş uğrular,
Karşı kıyıların tarihine har düşer.
Kar düşer harami azametinden lacivert sevdalara,
Titretir ellerinde kalan son anıları aşk adamının.
Yoksa çöllerde ölmek iklimden değil,
Yüreği sarmalamayan sevdalı örtüsüzlüktendir.
***
Yapraklarda bahara özlem vardır,
Dudaksız nefeslerde yara dair uzak bir iz,
Yurt tutansa arzunun türküsüdür yetim dudaklarda,
Çiğler için de *******in yalnızlığının,
Dugulu yansıması derler ya,
Ve bilirler ki zamanı kanla dolduran cinayet ehli,
Bu kinayenin edebi hönkürmesidir,
Yani ağıt kokulu gazel...
Yapraklarda yurt tutan çiğler de bilirler ki,
Ayazla yoğrulan *******de zorlamanın boş olduğunu,
Islak bir sokakta ise yüktür tabanlarımıza yüreğimiz,
Ama yürek yoksa...
Yoksa yok...
Ama mirzam çöllerde ölmek iklimden değil,
Yüreği sarmalamayan sevdalı örtüsüzlüktendir.


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:16 AM   #559
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Hayal Satıcılarında Haraç Mezat Aşk
Apostol'la Beşinci Sayfa Dibacesi

1/:
Şahım, şahbazım...
Sanadır yazılan şehinşahım,
***
Topluyorsan eteklerini aşk tepelerinin,
Yüreğini hayallerinin sarışın yönünü çevir,
Hasat et uysal gerdek *******ini.
Tınazlarını savur derdiğin yıllık anılarının,
Ayır tanelerini mutluluk anlarının.
Mirzam hani ya,
Kanını serpersin ya içindeki özgür yangına,
Su olsun diye mi,
Yoksa benzin mi bilmem...
Ama ta yüreğimden söylüyorum ki,
Yangın sönsün diye ise razı değilim şahım.
Çünkü çok zamanlar geçmiş zeminsiz güzergahlardan,
Ve masal güneşleri yakalı kandillerini tam bin bir gece,
Zamansız mekanlardan şeffaf atlılar geçeli,
Devirler devrilmiş sırat üstünden...
Artık boşuna çağırma yardıma, gidenleri be şahım,
Zira kristal köprüleri attı süvaribaşı,
Gemileri ateşledi kaptanıderya Tarık.
Arkanda kalan gölgeni ayırma ki yanından mirzam,
Issız geçitlerde korkun azalsın.
Kalmasın evladü iyaline,
Ne varsa acı üstüne...
2/:
Kadehime doldurduğum sihirli iksir,
Cengaverlerin nal izlerinde biriken yıldız gözü,
Ve lahuti yağmurlardı ilk baharın ardından,
Hayal satıcılarında haraç mezat alarak rüyalarımızı,
Atlarımızı bedeviler diyarına koşturmadayız.
Firavunların piramit kiremitleri ise,
Güneşte kafamızı soktuğumuz saçak altları...
***
Eğer ki bu da kabulse mirzadem,
Geçelim mi tarihi Yozgati’ye bir sayfa daha devirerek?
3/:
Ve ey aşk ve şiir sever ins ile cin ehli...
İşte böyle bir hikayettir ki benimkisi de transhayal:
Dört başı mamur... Dört köşesi rüya deryası. Zamanın hası şimdi yaşanandı. Andı saadet içre... Tarihin tarih olduğu yerdeydim o devirde. Acul bir Mısırlı neccarın mezar kokan elleriyle yalnızdım. Ve aklına estikçe uçan bir masal seccadesini izliyordum. Fırat’ın kirli suyunu bürünmüştüm Samara’da boy abdestimde. Serseri askerlerin dadandığı bir meyhanedeydim. Bihaberdim az sonra tüm olacaklardan. Bu uçan seccadeye karşın uçamayan on binlerce halı dokuyordu bedevi kızları. Yıldızları nakşedip gökyüzüne... Mavi gözüne yansıyordu yakın doğu, uzak batının. Ve Napolyon adisi saatlerce yürüyordu ters akan bir ırmak bulup kıyısına su dökmek için. Tekmil ordusu diz kapaklarına kadar ıslanıyordu oysa. Islanan yeri yalnızca Mısır'dan çaldığı piramit tuğlaları olmuyordu o ********* ve hırsız arkeologun. Ulusların geçmişleri de talandı.
'Lan barba ikiletme de doldur,”demeyip de ne yapabilirdim ki?
“Şıradan olsun itin ölümü,
Atın ölümü şeytan suyundan...'
4/:
Ve ey şiir sever naif ademoğulları...
Böyle bir hikayetti benimkisi herhangi bir tarihte:
Poşusunun İtalya'ya denk gelen yeri de teröre bulaşmış oluyordu. Habeşistan'dan kaçan mülteci buhar o bölgeyi ıpıslak yapıyordu. 'Daha bir bedeviye rastlayamadım.' diye geçiriyordu içinden Arabistan'ın sarışın şeytanı. Planı ölüm üstüneydi. Kastı neydi anlamış değildim...


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
Old 07-24-2008, 11:16 AM   #560
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57937
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan

Hayalde Yaşanır Masal Dediğin
Apostol'la İkinci Sayfaya İlave

1/:
Düşte ve hayalde yürür şiirin yüğrük atı...
Çöl adamının dudaklarını sırlar bakırdan renkler,
Zira kurumuş dallara aşk sözleri,
Kekremiş yüreklere acıkmış mersiyeler fısıldanmaz ki.
Yani mirzam,
Bir kervanlık dengi sengdir sevda dediğin,
Simyacı için ancak bakır zehebdir loş damarlarda.
Kara haber taşıyan deve dikenleri hışır hışır,
Yani ıslık çalarlar ya kum deryasında dilsiz damaksız,
Yüreğinin peşindeki adam çöllerde azdığında,
Beni bulman için önce bir izci bulman gerekmez,
O ıslığa bağla yazgının saçlarını...
Zamanın derununda bir saraydadır her efendi aslında,
Düşte de ve hayalde de yaşanır masal dediğin.
Salt gerçek ise masal içinde görünen düştür,
O düş ki izini sürer yaşamın ıslık hızlı atına binip,
Zaman bir bocurgat olur ve sarar sesleri,
Mihnetimi yitirdiğim kuyuların dibinde.
Bir kervanlık dengi sengdir sevda denilen.
2/:
Böyle bir hikayet benimkisi hepi topu:
Fırtınalara tutulur güneş sarışın saçlarından,
Yıldızların burnu sürtülür zımpara gibi sert kumlara...
Kıdemli izciler bakarlar çöllere kefiyelerinin ardından,
Kumullarda gözlerin ıslanması mukadderdir,
Tarihi kadimde bir vahada donar ve kalır anılar,
İki asli konudur aslında yıldız ve çölün zifafı,
Ve su ve ışık iki ezeli nedimedir çöl erbabına.
Suda yaşamın ilk hücresi,
Çölde sevmenin son dokusudur be mirzam.
Sev ve ibrişim kozanı doku zikr ile...
Düşte de ve hayalde de yaşanır masal dediğin.
3/:
Ve ey şiirsever ademoğulları...
Ki o da ezeli bir sır olarak kalır,
Güneş küser zamanın bir yerinde ışk'ın erbabına,
Ya da döner karanlık ardını ay semada Mevlan'a,
Üzerime koygun gölgeler düşer,
Koynunda yıldırımlar taşıyan mavi bir kapak kapanır.
Zihninde ateş saklı kurak yağmurlar artar geride bana.
Yabana bir çıngı sıçrar sevda dörtgeninin içinden,
Şıhaplar iz peşine düşer kervan ardınca,
Ama hız, hıza eş değilse şahım,
Bana kendi sahrama diz üstü düşmek kalır...
Bedenimi el alır, yüreğimi yel...
Şiir tutup kaldırır yerden beni ancak ruhumu alır.
Düşte de ve hayalde de yaşanır masal dediğin.
Böyle bir hikayettir işte benimkisi de...


Ahmet Yozgat
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 12:42 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.