![]() |
|
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Oğlum Onur'a
varım yoğum iki elim iki ayağım varlığımı yücelten usum bilincim ve ey ayrıntısıyla tüm vücudum senden bu dünyaya bir can sundum gökkuşağından renk alırken gözlerim ve güneş iplikleriyle dokudum cevherini oğlumun ONUR’umun Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() |
#2 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Olsan
yükseklerde turna olsan süzülüp göllere insen sümbül olup dağı sarsan baharında eğlenemem ayrılığı kenar koysan cananı can ile sarsan üzüm olup şarap versen bağlarında demlenemem uzun ince yola girsen abdal olup hakkı görsen çöllere de postun sersen keremine ben yanamam Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ortadoğu
acıyla giyinik tenleri ------ atmış rengini alanını yadsımış akıl ölüm gözlerde beklenen mevsim kırıla kırıla dökülürler toprağa çiçekler gibi de bitmeye mahkum nasıl bir yazgıdır ki bu öncesinde ve bugün hep gözyaşı vardır tarihlerinde kurtuluşları adına vurulan her mührün böğründen kan sızıyor bu coğrafyada Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Osman Emmi
ağzında oksijen maskesi nargile çeker gibi okşayıp hortumlarını göz ucuyla düşlüyorsun Adalar’ın çamlarını Marmara’nın serin suyunu çocuklarına taşıdığın mimozaları bu mevsim sonra buruşuyor yüzün buruşuyor sırtını dayadığın üç yastık acılarına karışıyor göz yaşların evin geliyor aklına bahara hazırlanan bahçelerin çalı diplerine kuytulaşan menekşeler dağların dumanı ormanın ıslaklığı avcılığın, avların asılı kalan tüfeğin gençliğin geliyor güneşe göğüs verip ısınan ve doyamadığın yaşamın beklemek beyaz çarşaflar içinde yakıştıramadığın böyle bir ölümü bağlanıp kalıp on metrekarelik odalara beklemek gidişin erken oldu her ölüm gibi sevenlerine Osman Emmi sevdalıydın karına ilk gelin oluşuna onlarca yıl unutamadığın şimdi eriyor başının altında yastık düşlerin gibi sevdiğin yoktu yetmiş altı yıl ne yangınlar gördün işin gereği kurtardığın oldu kurtulanlar oldu bir sen kurtulamadın kendi ateşinden çekip gittin kendi yangınlarında kırmızı miğferli Osman Emmi bir yaralı kız ceylan duruşlu bir torun gönüllere gülen yüz oldular onlar ki senin dünyada bıraktığın gülücüklerin Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Ölümlerden Beri Gelirdik
eğitilmiş gibiydi kalçaların yürüyen bacaklarına yön verirdi bir omzundan öbürüne savurduğun saçların düşerdi dikilen göğüslerine ve bir şimşek hızıyla yakar geçerdi hepimizi gözlerin ölümlerden beri gelirdik yaşımız onaltı onyediydi bitkin düşerdi bakışlarımız eteğinin yırtmacında utangaç meraklı suya eğilen söğütler gibiydik soyup alırdın ruhumuzu bedenimizden ölümlerden beri gelirdik asla durumdan şikayetçi değildik Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Reşadiye Sana Doğru
derelerin ve çayların ve dağlardaki karların akması gibi süzüldük geldik sana pare pare köylerden ey genç düşlerimin ilk büyük şehri önce seyrederdik oturup çevre tepelerden seni sırtımız çam ağaçlarında beyaz beyaz evlerin gözlerimizi kamaştırırdı nazlı bir gelin gibi akıp giderdi vadisinde kelkit hayran kalırdık ama utanırdık elimizde yularını tuttuğumuz eşeğimizle geçerken caddelerinden utanırdık bir kız arkadaşımıza rastlasak omzumuzda heybe elimizde file ve her yeni gelişimizde ürkerdik ve her defasında yabancıydık sana Mümin’in otobüsü göründü mü Soğukpınar altındaki boğazda dokunurdu kornaya dali dili-dali dili-dali dili tanıdığımız bir sesti bu haftanın belli günleri ve koşardık çarşıdaki küçük garaja gerçi gurbette kimsemiz yoktu olsundu bizim olmasa da tanıdıkların olurdu inenlere bakılırdı birer birer Ankara ve İstanbul kokardı giysileri ve giderilirdi meraklar Faruk’un sinemasında oynayan her film her nedense yılın en muazzam filmi olurdu olsundu olmasa da biz giderdik zaten bulduk mu elli kuruşu öğleden sonra çarşamba öğleden sonra cumartesi ve pazar sinema için özgürlük günümüz bulduk mu elli kuruşu akşamları yayılırdı hoparlörden rüzgarın eşliğinde “dağlar kızı Reyhan...” “beyaz atlı...” “bir fincan kahve...” ve “sevda yüklü kervanlar senin kapından geçer.” aslında hiç geçmezdi kapımızdan sevda yüklü kervanlar ama kervan olurduk sevdalı arkadaşlarımıza ve gömülürdük hayallere gaz lambasının ışığında borç da olsa bulurduk artık elli kuruşu ve kurulurduk tahta sandalyelerine ya Asım’ın sinemasının ya Faruk’un kan, kin ve gözyaşı filmlerinin muazzam seyircileri olurduk bize yetmedin ergenlik çağımın ilk büyük şehri bize yetmedin savrulduk ülkemin ve dünyanın dört yanına mevsimi yıllarla sayılan göçmen kuşları gibi kimimiz öldük gittiğimiz yerlerde kimimiz yine de döndük ölülerimizle gelmiş olsak da Ortaasya’dan buralara ufkumuz rahat değil hala hala durmuyor ruhumuzdaki göçerlik bir Reşadiye’den onlarca mahalle Ankara’da İstanbul’da ya Almanya, İngiltere, Amerika hepsi bizim oldu ekmek uğruna ama hala Kelkit akar Tozanlı Çayı akar gürgen ağaçlarının gölgesindeki dereler gibi yüreğimiz sanmayın kaplıca suyu sadece Kelkit’in altında kaynar hepimizin yüreğinde ısınmıştır öncesi bu şehrin bizden evveli var elbet sonrası da olacak kim ki taş üstüne taş koyar kim ki el koyar her gailesinin altına ellerinden ellerinden öperim kovalayan bir annenin evlatları gibiyiz kapılardan atılsak da gözümüz evlerinin bacalarında yeter ki tütsün dumanı bacalarının yeter ki tütsün Reşadiye kan kaybetse de yüreğimiz kızılcık şerbeti içtik deriz Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sen Deniz Ben Bahar
bir denizsin dalgalarını kıyılara vurmayan ben kıyında bir bahar kumsallarını kucaklayan söğüt dallarımla uzanıyorum ve utangacım yapraklarım ıslansın öpücüklerinle ıslansın yukarıda ay ışığı yarım tam da zamanı haydi mavilim ben ki yeniden yeniden doğan hayat tatlı günahlar işlemeye hazırım görenler olacakmış olsun heyecanımıza yetmez nefesleri sezenler sezgilerinde tükensin hiç değil umurum ne istiyorum biliyor musun bir kareye resimlesin martılar denizin baharla nasıl seviştiğini Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() |
#8 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57911
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() Sen Vardın
aklımda ölüm değil sen vardın bu yüzden dayandım kaç bahar bu mevsimde ağarsa da saçlarım uç veren bir tohuma yükledim geleceği dilim sözcüklere okkalı yürüyor artık zindancılar firarda Ünal Yıldırım |
![]() |
![]() |
![]() ![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|