|
Genel Kültür Genel Kültür Başlığı,Genel Kültür Haberleri |
|
Konu Seçenekleri | Görünüm Şekli |
06-23-2009, 07:07 PM | #1 |
Yeni Üye
Kayit Tarihi: Jun 2009
Yaş: 39
Mesajlari: 4
Teşekkür Etme: 0 Teşekkür Edilme: 0 Teşekkür Aldığı Konusu: 0
Üye No: 84278
Rep Power: 0
Rep Puanı : 10
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
Biz diri iken nasıl cömertlik yapmayız'
Şeyh Ebu Sa'd Harkuşî Nisaburî97 Muhammed b. Muhammed'den şöyle rivayet ediyor: Mekke-i Mükerreme'de mücavir olarak bulunan Şafiî şöyle anlattı: 'Mısır'da fakirler için birşeyler toparlamakla bilinen bir kişi vardı. Fakirlerden birinin çocuğu doğdu. Çocuğun babası fakirlerin haline bakan adama geldi ve kendisine bir çocuğunun doğup dünyaya geldiğini haber verdi. Çocuğa bakmak için yanında birşey olmadığını söyledi. Adam onunla beraber gitti. Bir cemaatin huzuruna girdi. Fakat hiçbir şey alamadı. Bir kabrin yanına gelerek orada oturdu ve şöyle seslendi: 'Allah senden razı olsun. Sen iyilik yapar ve verirdin. Ben bugün bir cemaatin yanına girip çıktım. Yeni doğan bir çocuğa birşeyler vermelerini teklif ettim. Hiçbir şey alamadım!' Çocuğun babası der ki: Sonra kabrin
95) Adı Said b. Hâlid b. Amr b. Osman b. Affan'dır. 96) Adı Esas b. Kays b. Madî Kerib el-Kindî'dir. Ashâbdandır Künyesi Ebu Muhammed'dir. Zengin ve cömertti. H. 40'da vefat etmiştir. 97) Adı Ebu Said Abdülmelik b. Muhammed b. İbrahim'dir. H. 406'da Nisabur'da vefat etmiştir. yanından kalktı. Bir dinar çıkardı. Onu ikiye böldü. Yarısını bana verdi ve dedi ki: 'Eline birşey geçinceye kadar bu senin boynuna borç olacaktır!' Bunun üzerine parayı aldım gittim. Mümkün olan şeyleri satın aldım. O gece o zat, kabir sahibini rüyasında görmüş. Kabir sahibi ona 'Senin bütün dediğini dinledim. Fakat cevap vermek için bize izin yok. Lâkin evime git. Çocuğuma söyle! Ocak yerini kazsınlar. Orada bir damarcık vardır. İçinde beşyüz dinar vardır. Onu al! Çocuğun babasına götür, teslim et!' Sabah olduğu zaman kişi ölünün evine gitti, onlara hikâyeyi anlattı. Kendisine otur dedikten sonra denilen yeri kazdılar, paraları çıkardılar ve paraları getirip adamın önüne koydular. Adam dedi ki: 'Benim rüyamın hükmü yoktur. Bu mal sizindir!' Bunun üzerine onlar dediler ki: 'O ölü iken cömertlik yapar da biz diri iken nasıl cömertlik yapmayız' ve paraları alması için ısrar ettiler. Bunun üzerine adam paraları alıp çocuğun babasına getirdi. Macerayı kendisine anlattı. Çocuğun babası onların içinden bir dinar aldı. Onu ikiye böldü. Kendisine borç vermiş olduğu yarım dinarı iade etti ve diğer yarıyı yanında bıraktı. Parayı getirene 'Bu bana kâfidir, geri kalan parayı götür fakirlere sadaka ver!' dedi. Ebu Said der ki: 'Ben bu kişilerin hangisinin daha cömert olduğunu bilmiyorum'. Rivayet ediliyor ki İmam Şâfıî, Mısır'da ölüm hastalığına tutulduğu zaman şöyle demiştir: 'Filan adama söyleyin beni yıkasın!' Vefat edince adamın kulağına İmam Şafiî'nin ölüm haberi geldi. Bunun üzerine adam gelip orada hazır bulundu ve şöyle dedi: 'Hazretin geride bıraktığı tezkereyi (hesap defterini) bana getiriniz!' Tezkereyi getirdiler. Baktı ki, Şafiî'nin boynunda yetmiş bin dirhem borç var. O borcu kendi üzerine aldı ve ödedi. Sonra da dedi ki: 'İşte benim onu yıkamamın mânâsı budur!' Ebu Said şöyle anlatıyor: Mısır'a geldiğim zaman İmam Şafiî'ye bu iyiliği yapanın evini sordum. Evi bana gösterdiler. Onun ahfadından bir grup gördüm. Onları ziyaret etim. Onlarda hayırlı simalar gördüm. Faziletin eserlerini müşahede ettim ve dedim ki: 'O zatın hayır hususundaki eseri bunlara yetişmiş, bereketi bunlarda tebellür etmiştir'. Bunu da Allah Teâlâ'nın şu ayetiyle istidlal ederek söyledi: O kişinin babaları salih bir kimseydi. (Kehf/82) İmam Şâfıî şöyle demiştir: "Ben daima Hammad b. Ebî Süleyman'ı severim. Çünkü ondan benim kulağıma şöyle birşey geldi: O birgün merkebine binmiş olduğu halde iken merkep onu salladı. Bunun üzerine düğmesi koptu. Bir terzinin yanından geçerken, düğmesini diktirmek için inmek istedi. Terzi onu görünce 'Allah'a yemin ederim, sen inmeyeceksin!' dedi. Terzi bizzat yanma gitti, onun düğmesini dikip düzeltti. Hammad terziye, içinde on dinar bulunan bir kese uzatıp teslim etti ve terziden verdiğinin azlığından dolayı özür diledi". İmam Şafiî kendi nefsi için de şu şiiri okudu: Ey kalbimin hasreti! Bir mal için ki o mal ile mürüvvet ehlinden fakir olanlara cömertlik yapacaktım! Muhakkak ki bana gelip yanımda olmayanı benden isteyen için özür dilemem, musibetlerden biridir. |
Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1) | |
|
|