|
Efsaneler ve Korku Hikayeleri Şehir efsaneleri, geçmişteki inanılmaz olaylar, tarihi değiştirecek nitelikteki efsaneler.. Günümüzden gerçek olaylar veya anlatılanlar.. Daha fazlası için içeriye bi göz atman gerekli |
|
Konu Seçenekleri | Görünüm Şekli |
10-14-2007, 08:25 PM | #1 |
Aşmış Üye
Kayit Tarihi: Jun 2007
Nerden: İstanbul
Mesajlari: 50,905
Teşekkür Etme: 70 Teşekkür Edilme: 143 Teşekkür Aldığı Konusu: 89
Üye No: 43266
Rep Power: 12043
Rep Puanı : 59275
Rep Derecesi :
Cinsiyet : Erkek
|
kapalıçarşı karanlık geçit 1
bir sabah uyandığım da ken dim günün sonun da beni beklyen o an aklımabile gelmiyor du ve ben habersiz bi şekilde ozamna doğru yavaş yavaş ilerliyoordum gun batımına kadar har şey çok ii di tran waya bin dim ve bahçelievler de in dim merdi ven lerden çıkıyordum ki bi adam arkadan delikan lı bana yardım et sana bilmediğini soleyeyim de di ben ise neistiyorsun amca dedim bana nerde çalıştığını sole dedi ben gülüm seyerek kapalıçarşı dedim adam mın yuzu karan lık bir gece içine çökmiş gözleri iki mağarayı andırıyor du kalabalık tı her kes biyer lere dağılıyordu ben ni ye noldu amca dedim bana bbakarak çarşının altını yılan akrep ve hiç görülmemiş zehrli öcekler le dolu olduğunu solemişti ben de hadiya nerden biliyorsun dedim ben orda 3 gün kaldım ve onlardan bazılarıyla yaşıyorum on lar gizli yerler biliyorlar ben onları takip edip ekmek buluyorum dedi ben vurdum duymazlık edip adamı dinlamiyomuş gibi yaptım adamın yuzune bile bakmaya korkuyorumayaklarına bakıp onu dinliyordum ayak ların da çok eski ayak kabilar var dı yani öle böle değil acyip eski ipler falan var üzerini bişele kapamış heralde deriydi ve ayakları kiriçin de eğri parmakları var dı ben amca bunları nie bana anlatıyosun dedim sana ben fayda getirdim ben insanım dedi hadiya ne tesadüf ben deinsanım dedim güldüm adm derin yüzhatlarıyla bana san ki küfür ediyordu siyah yüzü karanlığa bürünü yor du ben tıstım ufak ufak arazi olmay çalışıyorum ama adam san ki beni sım sıkı tutmuş gibi hissediyorumona baktığım da beni onun tut nmadığını anlıyorum ben sana azkimsenin bildiği bir karanlık geçitten bahsetmek istedim amca ben gitmek istiyorum niye ben dedim bur da kapalıçarşıda sen den başka çalışan yok dedi nerden biliyon anlın damıyzıo milletin dedim biraz güler gibi oldu ewet dedi ben kaçışın olmayacağını anlayayın ca içimi bi merak kapladı ben amca anlatsana ken dimi seçilmiş biri gibi hissettim dedim o bana gel dedi tekrar merdiven lerden ini tranway durağına inip bi banka oturduk tek geçittir dedi ben başka girişi veya çıkışı yokmu dedim ona bilmiyorum ben ilerleyemedim ben sadece karanlık öteden derin sesler duydum sonra lan bu deli olmasın sokak ta yatıpkalkan biri heraldededim sonra nasıl oldu anlatsana bana amca dedim ben sene 1991 de geldim istan bula bir göçmen ve asil biriyim dedi bizim kral beni çok sever di ben de severim onu dedi şaşırdım ayvayı yeidik akşam akşm arzaya rastladı k dedim adam ben bir hırsızım hadiya dedim adam beni duymuyormuşcasına bitepki ver meden yabancılar dan çalardım bişeler ve saklamak için biyere göürürüm dedi ve 4 sene geçti ben ii bir hırsızdım sultan ahmette sirkecide cağaloğlund a yatar kalkarım dedi ben bişe solemiyor bu efsanevi hikeyeyi dinlemeye başlıyordum hiç konuşmuyordum onun ağzın daçıkan kelimeler kötü kokan ağzın danyayılıyordu bir akşam üzeri kasasını değiştiren bir kuyum cunu önün de zengin birilerini bekliyordum ve konuşmaları dinliyordum lan musto kasa nerde kaldı olum yeni kasa ner dekaldı ben hemen karıştım bunu neyapacak sın dedim o şişman adama adam ana na skcam diyin ce ben öfkelen dim ve hızla uzaklaştım bir el arabası çaldım ameleler den hemen kasanın yanına gittim içir girmiştiler onlar ve kasayı zorlyarak i 2 takarlaekli arbanay sürüklameye başladım çok ağır dı yoldan geçen irini çevirip yardım edermisin demir ciyim aldım kaldıramıyorum sana para veririm dedim delikan lı parya gerek yok yardım ederimve zorlakasayı attım arbaya ve hızla uzaklaştım hava da bi yağmur kimseler kalmamıştı çok sevinmiştim paraları buna koyacak tım artık ben delikanlı paraları çaldık tan sonra akşam bana tetecek kadarını ayırı gerisini de gömrdim ama sabah kalkın ca yerini unutur bulamaz dım ve bidaha yapmak zorun dakalırdım ve o henüz solemediği yere raslayanakadar kapısı yok bir oyuk gibi ben oraya işedim ve eğilip içeri baktı kimseler yok seslen dim sesgelmedi ve ksayı içeri soktum arabayı da çaldığım yere yakın biyere bıraktım ve hemen o bulduğum yeredoğru koştum ve kasama sarıldım birden göğsüme ir şey battı hemen kasayı bırak tım ve obatan şeyi armaya başladım oda ne anahtar hayretle çevirdim şifresiz kasayı açtım elimi içine sürdüm içini göermiyordum çokkaranlık ve orda uyumaya başladım devamı başka bir zamn
|
Bu Konudaki Online üyeler: 1 (Üye Sayisi : 0 Ziyaretçi Sayisi : 1) | |
|
|