![]() |
Hayat bir tiyatrodur
Değişsede zaman zaman roller Hayat büyük bir tiyatrodur Gerçek rolünü oynayanlar dışında Sahte roller çoktur yaşamda Derler ya işte gerçek yüzün Onu görmek için kaç perde geçer yaşama Bazen üzgün bazen kederli bazen sevinçli Yaşamın akan saniyelerine karışan Sözüm meclisden dışarı haşa Gözlemlerim hayatın kişiliklerini Bunları yazmak o kadar kolay ki İnkar eden dünyalı değil Hani bazen başlar ya hayatım şekerim Bazende gerçek perde hadi lan Biliriz rollerin yaşama karışmışlığını da Kabullenemez seven yürekler Roller başka gerçek başka Açın yüzünüzdeki maskeyi Çıkarın gerçek yüzlerinizi Hayat böyle de yaşamaya değer… 10.03.2004 Erol Şen |
Herkes hayatını yaşar
Bu sözü yıllardır söyler dururum Neler anlatıyor bir bilsen Farklı yapıda tüm insanlar Yaşadığını kendisi bilen Düşüncede farklı eylemde farklı Saygıda sevgide özlemde farklı İçinde fırtınalar kopan ama susan İsyan eden ama içten ağlayan Aç gezen ama belli etmeyen Tok gezen ama memnun olamayan Sahibi olan ama farketmeyen Sahip arayan ama bulamayan Yalınayak gezen acı duymayan Değer veren değer görmeyen Dinleyen ama dinlenmeyen Gariptir şu insanoğlu... Sabreden bekleyen umut eden Sabredemeyen bekleyemeyen Gururlu gurursuz sevgili sevgisiz Sevdalı sevdasız özlem duyan duymayan Hangimiz yanımızdakinin düşüncelerini okuyabiliyor Hangimiz yanındakinin üzüntüsünü biliyor Hangimiz yanındakinin tok olduğunu biliyor Hangimiz değer veriyor? 26.09.2001 Erol Şen |
Hüzün
Günler akıp geçerken yarına Yaşamın hücrelerinde biriken hüzün Sevinçler coşkuyla kaybolmuş Yeni doğan güne susamış Aşkın bitimsiz denizleri kurumuş Gün geceye akarken güneş batımı Aklım nelere aşık hey hat Ama olmuş gözler zamana Sevincim damarlarımdan çoşmuş Bedenim farklı ritimde Ya günlerin getirdiği güzellikler Güneşin gönüllere verdiği ışık Hüzün geçici gelmiş bedenime İlacı yine sevgi olduktan sonra Varsın hüzünde olsun yaşama Sevinçlerim kalıcı hücrelerimde. 15.06.2004 Erol Şen |
Hüzün Gönlüm
sonbaharın yaprakları gibi gönlüm Hüzünler düşüyor sararan yapraklara Yapraklar düşerken yere Sert rüzgar götürüyor uzaklara hüzünlerimi Yorgun gönlümde yaşanmışlığın Rengarenk gülleri Mavilerin yanına siyah güller açıyor Acımasız rüzgarın inadına Sevgiden anlamayan gönüller Kendine pay çıkarır gibi Çözemedilerki bendeki beni Anlasınlar sevginin beklentisiz gönlünü Yazılan binlerce kelime içindeki Sevgiye açan gönlün cümle avcılığını Yağan yağmurdaki sevgi tanesinin Yüreğe sevgi tohumladığını... 23.10.2002 Erol Şen |
Hüzün yok gönlüme
Hüznümün bitimi bu günler Yavaş yavaş alıştım ben yaşama Duyarsız bitimsiz geçen *******imin de sonu İnsanlar dolaşsa da çevremde anlamsız Yaşama dair ne varsa içimde Ben yolcu hayat hancıdır doğduğumda Benliğim geri dönerken bana Yaşam akar gelecek zamana Bitimsiz sevgiler derken yalan dilim Biter diyor elbet Sevgiler de biter diyebiliyorsam Bitenleri mezara da gömerim Hüzün doğan günler de yokum ben Belki güneş doğmayacak güne Ama gün akacak akşama Yine doğacak ertesi güne sabah Kaçarken yağmurun ıslaklığından Bulutun karasından rüzgarın uğultusundan Kapattım ben gönlümü hüzne Derviş gibi yürüyorum aydınlığa 10.10.03 Erol Şen |
Işık
Ne zaman ilham geleceği belli olmaz Belki günün taçlanmış ışığında Yada yatağında ışıksız gecende Kendini dinlerken geceye Işık yanması kendince olmalı Sabah kalktığında belki umuda Belki yola koyulacak ışığın peşinde Bitmeyen uzamış yollar gibi Belki de ışığın içinde gideceksin Yüreğinin götürdüğü yere Günlük yaşama koşan ışığınla Sende harman olacaksın güne Geçen saatler belki ışığını parlatacak Belki de ferini azaltacak Yaşamın içinde ki koridorlar da Haykırmak mı geliyor içinden Umuda ışıklanmak mı Yoksa kör kuyulara gömülmek mi Yolunu çizerken yaşamda Işığını SEN seçeceksin….. 22.03.2004 Erol Şen |
İhanet
Avunmak güzeldir yaşanan hatıralarla Ama aldatmak büyük ihanet Nice ömürler nice hayatlar sona erer Değmezsin ki Onurla yaşamak buysa yaşa Ben daha önce bitirdim gönlümde Ama kalbim istemedi üzmeyi Değmezsin ki Hala kırıcı söz mü söyleyeceksin Ne söyleyebilirsinki ne gördün ki Hadi git var nasıl olsa bir sürü alıştın zaten Değmezsin ki Makaslarını ayır yoluna devam et Acarlar macarlar haydi yoluna Kaybettiğim maddiyat benim Değmezsin ki 12.04.2002 Erol Şen |
İnadım inat
Sarı inadı boşuna dememişler Ben aşık olunca yazardım şiirlerimi Yazmayınca da bıyık altı gülerler di bana Artık yazıyorum aşık ta değilim Öyle gözlerimde at gözlüğü de kalmadı Belki üzülecek bunları duyanlar Ben ise zil takım oynayacağım nerdey se İnadım inat yazacağım Hem öyle laf salatası değil Yazmış olmak içinde değil Belki beni tanımayanların yüzünde Gülücükler saçtı bu kelimeler Heyyyy belki üzüleceksiniz ama Sizi güldürmek için değil bu dizeler Sadece ve sadece bana kendime yahu Biraz da kendime yaşayacağım artık Biraz uzun yazacağım kendime Torpilli dizelerim benim ;) Aşıkta oldum ben bir güzele Kör de etti gözlerimi ama geçti Mutluyum kendime yaşadım ben aşkı Sevgisiz değilim hiçbir zaman gönlüme Sevgiler körelse de sevgi yüreğim de Elbet açacak yeni sevgiler Arıyormuyum diye sordum gönlüme geçen Aramam önceki aşkımı da aramadım ben Raslantı da geldi bana minik şebboy Büyüdü büyüdü büyüdü sığmadı yüreğime Baktım dayanılacak gibi değil söktüm attım kökünden Kesin ve net bir çözümdü ohhhhhh Bunu dizelere dökebilmek için iki sene Bekledim ben evet aşıktım ben Geçer derler di de inanmaz dı yüreğim Neler geçmedi ki koca yüreğim Hayatın 40 geçti bu yürekten Daha kimbilir neler geçecek Dilerim ki Allahımdan; Başka acı göstermesin koca yüreğime Sevdiğini yitirmeyi bile öğrenen gönlün Başka acılara dayanamaz Sakın yanlış anlamayın beni Tanımadan ahkam kesmeyin hakkım da Tanıdım diyenler yanılır uyarmadı demeyin Bekleyin bundan sonraki şiirlerimi Medyatik oldum ya Az sonra diyim bari Ne akıllar gördüm benden üstün yada değil Ne fikirler gördüm yukarıda satırdaki gibi Ne gönüller gördün bu kıtanın birinci satırındaki Görmeyen görsün işte daha ne diyeyim Haaaa Sakın mavilerimi unutmayın en sevdiğin renk Az sonralar gelecek daha sabredin Ben renklere aşığım değişik güzel renklere Ama ille de MAVİ Dalga mı geçiyorum kendimle ne En güzel bir şey değil mi kendine bakmak Kendini düşünmek bak yine yanlış olacak Nasıl biriyim ben diye düşünüyorum Bir kumsal da uyuyup diğer kumsalda uyanmak gibi Duvarın üstüne yapışmış sarmaşık gibi İnadına şiir yazmak gibi İnadına hayatı yaşamak gibi.... 26.09.03 Erol Şen |
İstanbul Aşkına
Her yerde hatıralar yaşanmış Yalnız kaldığında anlarsın yaşam savaşını Biraz geçmişi düşündükçe Neler gelir hatırlanan Bir gün diye başlarken söze İçindeki yaralar depreşse de Gömdüğün yerden çıkmaz bir kere daha Gidene dur denmez hayata dair Elbet hesap günü gelecek yaşamın Bir gece ansızın keseceksin dünya gözünü Yaşamın hayat suyu sona erdiğinde Sende hesap vereceksin neden lere? İstanbul'un kuzey yıldızı nelere şahit bilirmisin Denizin sahillerine yolların bitmezliğine Güneşin batışında giderken gözümden Sanma ki bıraktı şahitliği….. 14.04.2004 Erol Şen |
İstanbulu yaşamak
Şehri İstanbul'u yaşamak Hayat kimine göre sabahın ışıkları doğmadan Kimine göre öğlen yada akşam başlar Bir yaşamaktır gelir geçer Gün başlamıştır İstanbul da Yaşanacak çok olay vardır Erkenciler işe gitmeye başlamıştır bile Trafik artık doğaldır Sonra eğer okullar açıksa servisler ve çocuklar Daha sonra işi yakın olanlar koşturmaya başlar İstanbul'un havasına göre de değişir yaşam Güzel güneşli bir gün, yağmur veya kar Küçük yerleşimlerden gelenler için sıkıcı Bizimse alışkanlıklarımız olmuş problemler İstanbul'u yaşamak vazgeçilmezimiz Bu sabah yağmur vardı diye başlayan dizeler Herşey biraz daha zor vede hüzünlü İnsanlar koşuyor amaca Duraklarda insanlar biraz ıslanmış üşümüş Araçlar biraz daha dolu biraz daha nemli Geçim sıkıntımız özel problemlerimiz Yağmur yağarken ayrı bir hüzün kaplıyor Şairler daha hüzünlü yazıyor şiirlerini Aşklar daha bir yoğun yaşanıyor yağmurla... 02.02.2001 Erol Şen |
İsyan
Bitecek diye bir gün dahi aklımdan geçmedi Açmazlardayken verilen karar Artık isyanın faydası varmı diye sorulan Hayat isyan etmek kadere isyan etmek Sana gözü kapalı koşmak olmuyor Başkaları mutsuzken yapılmıyor Kabullenmek kolaymı sanıyorsun Sensizlik kolaymı sanıyorsun Acı bir gülüş artık dudaklarımda Düşüncede sevide yürümek sensiz Bütün sokaklar benim artık ******* boyu Sen bilsende bilmesen de... 16.02.2001 Erol Şen |
Kandıramazsın
Yalancı dünyada bana mı gelecektin İhanetin ve sevgisiz gönlünle Kanarmı bu yürek sevgisiz sözlere Hadi kızım başka kapıya demek geçiyor içimden Bulamazsın mazinin küllerini bile Aramak kadar israr etmek te nafile Sen kaybettin sevenlerin karşısında Sana sonsuza kadar güle güle demek geçiyor içimden Taşlaşmış yüreğime darbeler vuramazsın Bilemedin seven gönlün kıymetini Partilerde koşsanda unutmak için Sana hayatta başaramazsın demek geçiyor içimden Acımasızca verdiğim kararlarımla Hırsım engelleri aşarken benliğimde Günlerim güzel geçiyor bilmen gerek Sana güzel günlerin zor gelecek demek geçiyor içimden Kandıramazsın sevmiş gönlümü Geçen geçmiş arkaya bakmak gülümseyerek Yaşamın akışına ayak uydurarak Sen uyduramadın demek geçiyor içimden.. 30.04.2004 Erol Şen |
Kar Beyazı
Yağan karın bana anlatıları Ne kadar saf ve temiz Duygunun saf hali gibi Bana hatırlattığı temiz sevginin habercisi Rüzgarla savrulan kar değil Sevgilerin sağa sola kaçışları Birde tipi şeklinde yağarsa sevgiler gönlüme Sevginin doğuşu aşka yol alırken Aşkı yaşamak sevgiyle Sevgiyi saygıyla paylaşmak Uzun tomurcuk çiçekli yollarda Bahara hasret seven gönlümde Korku duymadan sınırlarımla Doğru açık sözlerle Riyasız ama sevgiyle Severek ama aşkla Geçen günlerin boşa geçmesi değil Gelecek güzel günlerin özlemine Gönül umudu sevgi olunca Sabırlar sevgiye.... Erol Şen |
Karanlık Gece
Gecenin yada günün ilk saatleri İstanbul bir başka karanlık Düşüncelerim de değil gerçekten Bazı ışıklar mı yanmıyor geceye Yada mutsuz mu İstanbulum Bir daha dönüp bakıyorum denizin üstüne Yanlışım yok gerçekten karanlık Bir başka hüzünlü bu gece İnsanlar sessiz ama kalabalık Kim nereye gider bilinmez Sırlar bir başka gizemli sanki Oysa ben fazla düşünmüyorum geceyi Düşüncelerime dalıyorum yine Araba kullanırken düşünmeyi seviyorum Binlerce fikir düşünce çarpışıyor Aklıma mukayyet olamıyorum Daldan dala konan kuşlar gibi Umut arıyor geceyi yaran Bakıyorum saat ilerlemiş Yollanıyorum evime düşünceler sabaha.... 21.10.03 Erol Şen |
Karşılıksız sevmek
Sevdiğine kavuşabilmek için saniyeleri dakikaları Saatleri belkide günleri sayacaksın Sadece 15 dakika için bile olsa koşacaksın Sadece evet sadece bir gülücük görmek için Tarif edilmez bir sevinçle dolacak yüreğin ama karşılıksız Uçacaksın bulutların üstüne ama yalnızsın sanmaki beraber Bakacaksın bulutların üstünden insanlara yine yalnız Anlayacaksın karşılıksız sevmeyi Evet sevmek güzelmiş diye haykıracaksın karşılıksız Rahat ol sevenin sevgisi kalbinde Olsun sen keyfine bak hep kırıldığını düşün Laleler, güller, papatyalar solacak elbet Solsa ne olur yenisini bulursun Solsa ne olur alt tarafı bir sevendi dersin Sen keyfine bak kırılma sakın Sen sevenmisin? ... 12.01.2001 Erol Şen |
Kavak Yelleri
Zaman geçer, sevdalar yüreklerde Yüreklerde kalması güzeldir sevdaların Yıllanmış şarap gibidir tadı Başını döndürür unutulmaz anları hatırlatır Günler geçer anıları bitmez Başımızda kavak yelleri eser Biten hayatlar üstüne konuşulmaz anılar Zamanı gelir hayatlar da biter bir gün Hayatlar bitince anlaşılır sevdalar Geç kalmak olmaz sevdalarda Hayatın bitse bile sevdalar bitmez Beddualar edilir nedendir bilinmez Yakınların tanır bilirler seni Biliyorum kafasına koyduğunu yapar der Seni çok iyi tanıdığını söyleyenler ise asla Asla anlamazlar ne demek istediğini Günler geçer aylar geçer yıllar geçer Zamanı gelince yapılır kafanda yer eden düşünce Bu hayat bir gün biter Ne zaman? zamanı gelince taşlar yerine oturunca.. Savunmasız yaşamlar vardır hayatta Sevinmelisin ayaklarının üstünde durabiliyorsan Ya savunmasız insanlar? Dayanacakları tek sen varsan Hatalar yaparsın hayatta dönüşü olmayan O hatalar ki vazgeçemezsin Beklersin onlarında ayakta durabilmelerini Sonunda bu hayatta biter, yiter gider sevdalarıyla.... Geride kalan kalbindeki sevdaları Anıları, sevgileri, kırgınlıkları, özlemleri Yaşanmışın dönüşü olmaz Yiter gider bir gün bu hayatta zamanı gelince... 26.09.2001 Erol Şen |
Kendime Göre
Hayatın kör eden ışığına bakarken gözlerim Derinden gelen karanlıklara gönlüm kapalı Işık ne kadar gözlerimi alsada Gelen ışık özgürlüğün habercisi Bataklıklar arkada değil önde olsada yürürüm Umarsız ama kararlı Bakamaz ışığa mavi gözlerim desemde Kısık bakarım çare bulunur İstanbulu seyrederken hayranlıkla Bir gün gideceğimi bile bile buralardan Zamanın bu diliminde zevk alırım bu şehirden Elbet özlenir bu şehir Önümüz bahar yine uyanacak doğa Ve ben yine gideceğim bu şehirden Belki geri geleceğim şimdilik Bir gün dönmeyeceğim Yaşanmışlıklarım var şehire dair Kasabada yada köyde de olsun isterim Belki rahatım olur denize doğru Yosun kokan rüzgarlarımla Zamanı durdurmak olmuyor hayata Yürek atışları değişiyor an be an Bazen hüzün bazen sevinç hisleriyle Düşler elbet güzel yaşama... 15.01.2003 Erol Şen |
Kısa Kısa
Yazdığım satırların hatırına Gönüllerin aşk halini anlat bana Kim yaşamadıysa aşk adına Yaşat tanrım sevda uğruna.... 10.10.2003 Erol Şen |
Kızılım
Benimsemek birini bir yerlere koymak Yaşam boyunca yaptığımız alışkanlık Nasıl bakarsa göz öyle görür Bazen güzel bazen değil Uzak yollardan gelmek gönül kapısına Paylaşmak hayatın döngüsünü Umudun umutsuzluğun yaşamını Kollarına almak sevmek sevilmek Düşünceyi söylemek riyasız ve insafsız Gönül adına istemek gönül almak ve vermek Dünyanın kalbine çivi çakmak Seven kalbe sevgiler vermek İpeksi kızıl saçları okşamak öpücükler kondurmak Güzel dudaklarını öpmek sevmek dokunmak Yaşamak umarsızca dakikaları saatleri Ayrılık vakti gelmesin diye saatleri geri almak Sözler vermek sevgi saygı üzerine En bitimsizleri paylaşmak saatler boyu Heyecan yaşamak bir çocuk gibi İsyan etmeden nerdeydin diye Zamanın içinde yapılan kahveyi yudumlamak Boğazına takılan güzel sözleri içinde hissetmek Yaşamın uzantısına doğru yol almak İçinde kalan sevincini çoşkusuz yaşamak Sakin duru bir göl kenarında ki gibi Yan yana oturmak paylaşmak geçmişi Yada gündelik yaşamdan haberleşmek Gözlerinde sevmek...... 10.10.03 Erol Şen |
Kum Saati
Çağımızın vazgeçilmezlerinden zaman Eski zamanlarda yaşamak istiyor insan Hani anlatılır ya beyoğlundan taksime çıkışlar Dostlara verilen merhabalar ayak üstü sohbetler Vaktim yok diyen olmazdı herhalde Bir dost tarafından teklif edilen nargile sohbetine Yada küçüksuda sandal gezmesine Vakit çoktu herhalde ne dersiniz Şimdiki bakışım insanlar, komşular Apartmanda tanımıyor insanlar komşusunu Bir günaydın bile yok Bir merhaba, bir günaydın olmalı İnsanlar vakit ayırmalı sevdiklerine Ayırmalı ki zamanın önüne geçsin Ayırmalı ki ruhu güzellikler görsün Bir sevgi sözcüğünü sindire sindire söylemeli Seni seviyorum diyebilmeli Seni yanımdayken özlüyorumu hissetsin Sana sarılmak kokunu duymak Dünyanın 7 harikasından daha güzel diyebilsin 12.01.2001 Erol Şen |
Kumsalda Sevda Taneleri
Bir kumsalda uyuyup diğer kumsalda uyanmak gibi Bitmeyen sevdanla sonsuzluklarda Büyüyen özlem dağlarını aşmak için Sevdiğine bitimsizce sarılmak Gözlerine bakarak ne anlattığını anlamak Güzelliğinin büyüsünde rüyalara dalmak Karşılıksız ama karşılıklı sevmek Ruhumun eline geçmiş sevgi bahçesinde Paylaştığımız sevgi taneleri. 11.02.2002 Erol Şen |
Kuşlar
Haberci değil kuşlar Hayatını yaşamaya çalışan Karnını doyurmaya çalışan Ama özgürce uçabilen Sorular sorduran cevapsız Mevsimleri getiren yada götüren Yada haberci kuşlar Bahara yada sonbahara Biten ömre vade biçilmez Biten yaşamlara umut açmaz kanatlar Sıcakları getiren yada götüren Özgür ama kuşku dolu kuşlar Doğanın bize düşündürdüğü Gidiş zamanın da hüzünler yaşattığı Geliş zamanın da umutlar yeşerttiği Özgürce uçan rengarenk kuşlar...... 28.02.2003 Erol Şen |
Lodos
Vurgun yemiş akşamlarım güne Gün gece olmuş düşlerime Bilmem kaçıncı vurgun gönülde Bitmeyecek güne akşam doğmayacak Lodosum eser yine gündüzlerime Nerden vuracağı belli değil günlere *******im bilinmez nasıl bitecek Belki sabaha kadar uykusuz Belki gece yarısı kalkıp bir sigara yakımı *******e sabah eklenecek belki de Kül tabağı silme dolacak yine Belki sabahlarım güneşsiz doğacak Lodosum oldun sürgün günlerime *******im zaten karanlıktı hatta ıp ıslak Yağmur yağmış bedenime habersiz Gün geceye karışmış …. 29.03.2004 Erol Şen |
Maskelerin yalanları
Geçmiş dönemlerin maskeleri revaçta Yüzler maske olmuş yaşama Senmisin yalan yaptıkların mı? Kızarmayan yüzün hala gülüyorsa Yaşam insana adanmış güzellikler Aynaya bakmadınmı hala Aynalar maskelere göstermez yüzünü Mezarlar kabul etmez maskeli bedenleri Güzel günümü beter etme git Gün aydınlık güzel olacak yaşama Sabah güneş doğacak yeni yaşamlara Gri bulutlarını al da git sende kalsın Yaşam elbet bitecek vadesin de Hatıralar da yaşananalar da Kefenin cebi yok bedenlere Sen de öğreneceksin...... 03.12.2004 Erol Şen |
Mavi bazen Ölüm getirse de
Bir akşam üzeri soğuk kışlarımdan bir sayfa Marmaranın engin denizini bilen ben Liman belki de azraili bekletiyor kendince Binerken geminin güvertesine sakin ve umarsız Mavi belki daha da soğuk bu gün bilinmez Kış soğuk bedenim se sıcak Azraili bilen varmı nasıldır ölümüne Tasviri yok uyduruk rivayetten başka Hızla mavide yola çıkan geminin hırçınlığı Belki mavi üstün gelecek Belki de maviyi aşmaya çalışan gemi Hangisi gelirse farketmez benden gayri Mavi belki de ölüm getirecek benden yaşama Belki çalan bir telefon haber verecek Koşacağım çaresiz sonucunu görmek için Sonrası varmı yaşamın işte Kara toprak... 26.11.2004 Erol Şen |
Mavi Doğum Günüm
Mavilerin süslediği yaşamımda Geçen yılların verdiği hüzne Sevgiler karıştı kırmızı al somon sarı Hüznün rengi yok yaşamımda Tekne kazıntısı ben tüm ailenin bızdıkı Sevgilerle büyümüş çocukluğum Ondandır sevginin içimdeki gücü Seven yürek yağmış tüm *******ime Ay güneşe dönerken yeni güne Bir ömrün yılını yemiş yaşananlar İstanbulun sonbahar hüznünde doğan ben Sevgide hüznü almış yine ben Geçen yıllara aldırmadan olgunca Maviye doğru adım adım ilerlerken Sabrım var mavinin yeşiline Denizim mavim bekle beni baharda... 10.09.2002 Erol Şen |
Mavi Güller
Güllerin rengi sevgiyi anlatıyorsa Yorumlar bana ait gülleri bağlamaz Yada okuyan arkadaşları Yine de hepsi çiçek severim sevgi çiçeklerini Beyaz güller saflığa Kırmızı güller senin için ölüyoruma Sarı güller ayrılığa Soman rengi saygıya Mavi güller şiirin adı en güzeli Hayallerimi anlatıyor bu renk Yaşamın sadeliğini nefes almayı Ölen sevgilere sünger çekmeyi öğretiyor Aşkın ölüme eş değer olmadığını Duru sakin yaşamın bile beni sıkacağını Manevi değerlerin herşeyin üstünde olduğunu Sevgiyle maviliklere... 27.08.2002 Erol Şen |
Mavilerim'i alamazlar
Mavilerimi geri aldığımda bendeydi hepsi Sevgisiz ihaneti normal görenlere Kayıtsızca verilmişti kapalı gözlerle Gözler açılmış mavilerim benim Seven gönlümün olmadığı dünyamda Mavilerimi kasaya kilitledim Benimle bilinmeze gidecek bundan böyle Anahtarını denize attım kaygısız Yunusların aşkla oynaştığı denizlere Seven gönülleri bağladım peşine Temizlesin taş bağlamış gönlümü diye Anlamsız kinayelerden uzak Enginlere bakarken pırıl pırıl gözlerle Gelecek sevenlerimin yansımasıyla Bana da güzel geliyor biteviye Sevenlerin yanında mavilerimle.... 30.04.2004 Erol Şen |
Mavilerimi geri aldım
Nerden diyene cevap yok Ben içimde yaşarım herşeyimi Sevinçlerim de var benim Boğazıma takılan güzel duygularım Kötü haberler şaşırtmaz gönlümü Alışkanlık demek çok kötü Alışmak istemiyorum acılara Beklentim güzel haberlere Yaşayan fikirlerim doğmamış günlere ******* umuda yeşertecek baharı Neden ******* Benim *******imde mavi Anlamazsın gece bakmadıysan yıldızlara Yada o güzelim aya Bir yıldız kayarken Dilek diledin mi sen? Sahil kasabaları romantik yapar gönlümü Yaşarım doyasıya yaşamın renklerine Kimse anlamasa da beni Ben MAVİlerimi geri aldım.... 02.10.03 Erol Şen |
Mavimsi
Eğer yazabilseydim kendi kaderimi Mavimsi kağıtlar üzerine Umursamazdım dünyanın maddi çıkarlarını Eğer yazabilseydim kaderimi Mutsuz edermiydim beni sevenleri Belki, Mutluluk beklerdim zamanda Yada yazardım güzel kaderler mavimsi kağıtlar üzerine Belkide savaşmazdım mutsuz insanlar üzerine Mutlu insanlar çizerdim kendime Cennet bir hayat yaşam boyu Öğretmek için mutlulukları Yokluklar yaşatmazdım mavimsi kağıtlarda Birde yaşananları yazardım sarı kağıtlara Yaşananlar, hissedilenler, vazgeçilmez inkar edilse bile... 25.01.2002 Erol Şen |
Maviye özlem
günü gelirde sıkılınca istanbuldan gideceğim denizin yakınlarına sabah kalkınca mavilikleri seyredeceğim özlediğim sakin hayata koşacağım yaşadığım fırtınalı hayatın duruluğunda yaşadığım olayların olgunluğuyla yazın cıvıl cıvıl olan sahillerde kışın sakinliğini ama denizin deliliğini Uzaktan geçen geminin gözden kayboluşunu belki de balık tutarken maziyi düşüneceğim kalbimin derinliklerini dinleyeceğim bir gün mutlaka gideceğim... 13.11.2001 Erol Şen |
Maziyi anmak
Sararmış sayfalara geri döndüm Tek tek sabırla okudum Sayfalar bazen mavi bazen pembe Belki bir Akdeniz gecesiydi Eskiden çok eskiden di Şimdi baktığım sayfalar Kömür karası gibi insafsız Bir o kadar pişman yaşanmışa Umut eder sever diyor kara sayfalar Kara sayfanın sevgisimi olur Allahın tokatı yok dendiği gibi Hala karayı maviye döndürmek Kapatılmış sayfalara geri dönmek mi Gülmek ama hıncın gülüşüyle Bir şarkı çalıyor radyoda Affetmek o kadar kolaymı sözleri İhanetin yaşandığı sayfaları Affetmek yok kitaptaki sayfada Biten gidermiş yitik yıllara Üzerine okunan Fatiha... 30.04.2004 Erol Şen |
Mis kokulu günlerim
Gül kokan günlerime uyandım sabah İçime çekerken güzel kokusunu Sarıldım günün güzelliğine Baharın ayrı tadına uyanmışım Mahmur gözlerim biraz kırpık Güneşe bakmak ne mümkün Bir banyo alayım gönlümce Mis kokulu sabahın aşkına Önüm güneş arkam sebze bahçesi Yeni ekilmiş filizler severken yaşamı Yolumda 4 kare çini içinden geçer 1 km ilersi asma bahçeleri Denizim mis kokar kendine çağırırıken Dalga sesleri ayrı nağmeler hayata dair Yalnızlık bitmiş denizim de ısınmış güne Kucak açmış sevdiği neşeli gülüşmelere Benim penceremden dağlarıma bakarken Bazen yeşil bazende koyumsu renklerle Elbet boşluklar var manzaramda Gün geçip geceye gelene Oturup geceye baktım bahçe manzaraları önümde Pergule yanı hanımeli kokuları Önümde minyatür güllerden bir demet Biraz ilersi çam ve güller Havada güzel bir esinti bahar yanından Gece böceklerinin nağmeleri sessizlikte Gökyüzü yıldız bayramı sevinçlerime Sakinlik ve huzur yaşamın gece içinde 25.05.2004 Erol Şen |
Mutluluk
Yaşamın pencereleri var Bazısı hüzün bazısı sevinçli Bitenin ardına gitme derken düşüncem O kadar haklısın ki demek gelmiş içime Sevinç pencerlerim var hayata Hüzünlere kapalı panjurlar Sevgi sonra dan alınmaz ki Kim öğrenmiş sonradan sevmeyi Kendini kandıranlara sözlerim Gerçek yüzlerini tahmin etmek kadar kolay Sevgisizlerin sinsi içten pazarlıklı hayatı Uzak dursun diye dua ederken günlerce Yürünen yolların güzel çiçeklerine Sevgiyi veren yüreklerin Baharın yeşiline Gölümden kopan sevgi seline Dur diyecek yürek mi var. 31.05.2004 Erol Şen |
Nasihat
Yalnızlık acısını kadehlerde aramak niye İçtikçe dertler bitecekmi sence? Güne gün eklenir çileler çekilir Sevgiye duyulan özlem bitermi söyle Seviyorsan sevgine sahip çıkacaksın Teselliyi geçmişte aramayacaksın Aşkını, gururunu, gönlünü, ömrünü Sevgiliye adayıp mutlu olacaksın Bitti diyorsun biten nedir ki? Sonlar sözcüklerde saklı, gönül dinlemez ki Boşa acı çekme haykır sevgini Sevgiliye sevgini söylemek le dil aşınmaz ki Ela gözlerde buldun mutluluğu Onunla tattın doyumsuz aşkını Bu inat, bu nefret, bu gurur neden Seviyorsun işte saklama aşkını söyle... 20.05.2002 Erol Şen |
Ne Desem
Nerden geldim nereye gidiyorum derken Yaşamın ince çizgilerine Gelmiş geçen yaşama Günlük hayata inerken ağır ağır Bazen merdivenlerde bazen yollarda Sürüp giden yaşam savaşına Hayaller elbet olacak yaşama En azından yaşam verdiklerinin umuduna Hakkı yok kimsenin umudu kırmaya İnsanlar değerli bizim için Olmayan tek şey hakka saygı Bir gün olacak derseniz kırmayacağım hayallerizi Sevgiyi paylaşmak lafı güzar olmuş O kadar mı zor dersen bu hale düşürene sor derim Soracak birini bulursan elbet Akıl güzelliklere değil hıyanete Aklımdakiler yaşananlara belki Ama her gün yeni bir sayfa hayallere Seven yok mu karşılıksız var elbette Belki sen görmedin ama var. Bir gün yolun düşerse sevgiye aşka Gören gözlerin görmez olacak bilirim Kapılma demek mümkünmü Dersem aşka sevgiye ihanet ederim. 27.02.2004 Erol Şen |
Nerden bilirsinki
*******in sessizliğinde düşüncelerin yol aldığını O düşüncelerin çıkmazlara bağlandığını Çıkmazların seni ağlattığını Nerden bilirsin ki Dünyada milyonlarca insan yaşadığını ama dünyada kendini yapayalnız hissettiğini Dostlukların bie çıkar amaçlı olduğunu Nerden bilirsin ki Yaşanan sevgilerin aşıklar arasında bile Farkı değerlere farkı yargılara En önemlisi farkı sevgilere bağlı olduğunu Nerden bilirsin ki Sahip olmadan çocuk sevgisini bağını Sahip olmadan hasretin varlığını Sevdiklerine sevgiyi eşit dağıtman gerektiğini Nerden bilirsin ki Beraberken özlemi hasreti sabrı Ayrıyken kederi düşünceyi acıyı isyanı Sen üzülmesin diye sabretmeyi Nerden bilirsin ki 27.03.2002 Erol Şen |
Olmayan sevgili'ye
Seninle başlamak yeni bahara Gecenin yıldızları ve doğan yeni ayı Göğsümde yaslanan sen Aşk nağmeleri sunan ben Bir kuş kadar ürkek Bir melek kadar sevecen Terine tenine dokunmak Acılardan uzak sevilmek Umutların çığlığı martılarla beraber Sevda türkülerini Sana sarılıp dinlemek yada dans etmek Işıklar olmak el ele Şiir olmak dizelerinde Ve seninle olmak Seni seviyorum diyebilmek Senden gelen karşılıkla sevince boğulmak Seni isterim sevgili Ürkek kuşlar gibi değil Sevgisini haykıran dalgalar gibi Sadece seni, sevgini ve gül kokan dudaklarını... Erol Şen |
Öksüz kaldım yine
Güneş ayrı batıyor bu gün Ben yine öksüz kaldım gün batımına Giden günler ömürden çaldıklarıyla Belki de mutlu yaşamın azalmasına Bırakıp giderken akşam vakti benimle Kendime olan herşeyim ben de Sen den kalan olmadıkça Kandırmak boşuna öksüzlüğümü Beraberken yokken varken Çelişkiler içinde son günlerim Yanımdasın biliyorum ama yoksun Bende yokum biliyorum söylemesen de Bugün öksüz kalan ben yarın sen Günler birliktesiz geçse de Elbet birlikte de yaşanacak günler ve ******* Ama hep sen de.... 10.05.2004 Erol Şen |
Ölümün Soğuk Yüzü
ANNEM'E Gecenin sırlar içindeki bitimsizliğinde Biten hayatlara ağlamak varmış yaşantımızda Gün ışığa döndüğünde birde sevdiğinden ayrılmak Onu topraklara emanet etmek varmış Soğuk olan bedene sarılmak son defa Bakmak soğuk yanağını öpmek son defa Nice ömürler tükendi bu ona benzemiyor Yüreğim yanıyor bitimsiz. 19.09.2002 Erol Şen |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 09:02 PM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.