![]() |
Körün Taşı
Sanmayın ki felek hoş tuttu beni, Ne doldurdu ne de boş tuttu beni, Düşmanın attığı değmeden geçti, Hep kendi attığım taş tuttu beni |
Çıkmaz
İçine girip de çıkamadığım Söylemek isteyip konuşamadığım Gözlerine bakıp da anlatamadığım Ne varsa hepsi de bu çıkmazın bir parçası... Sevgiyse sonuna kadar yaşadığım. Sabırsa elbet hep yaptığım Ümitse asla kaybetmediğim Hepsi, hepsi bu çıkmazın bir parçası... Özlemini hissetmek bunun en güzel yanı Sözlerini düşünmek en mutlu tarafı Hayalimde yaşatmak en büyük rüyası İçinde bulunduğum çıkmazın bu parçası. |
Nazlı Gülüm IX
“Sensiz yüreğim bir Kerbela olur İçimde binlerce Hüseyin ölür” Gönlüm karardı yine sarardı hayal dünyam Akşam vakti denizde batan bir güneş gibi İçimde bir kıvılcım alev aldı derinden Yaktı umutlarımı kavurdu ateş gibi. Sevgimi buket yapıp gönderiyorken sana Kutsal bir sevda günü.. yeni bir heyecandı Sözlerin hançer gibi.. mesajın buz gibiydi Anladım bu zamanda aşklar dahi yalandı. Ne bir dost ne bir kardeş.. ne sevda kaldı şimdi Özlemini duyduğum o uzak diyarlarda Bir nazlı gülüm vardı.. O da yok olup gitti Gülşenim öksüz kaldı şimdi hatıralarda. Şiirlerin rengini bir gün çözersin elbet Her mısrada yeşeren bir çiçek olduğunu “Gül Endam”ı bulutun gölgesinde bırakıp Bir akşam güneşiyle nasıl kaybolduğunu. Ben bir şairim gülüm.. şairler şiir yazar Duygular olmasaydı şiirlerde olmazdı Şairlere senin gibi güzeller mezar kazar Şiirler olmasaydı şairlerde olmazdı. *******i gündüzden ayıran kara değil Aydınlıklardı gülüm.. ışığı aldın benden İçimdeki acıyı verseler insanlara Dayanmaz hiçbir damar.. kan akar her bedenden. Benden bir haber bile alamazsan gün gelir Unutma sevgi düşüm bıraktığın yerdeyim Eşkıyalar ölürse dağlar öksüz kalırmış O dağda nazlı bir gül açan bir kabirdeyim. Şimdi senden geriye sararmış bir gül kaldı Onu da ölene dek sevip sevip koklarım Bir sevda masalıydı.. bu şiirle son buldu Sevgimi yüreğimde ömür boyu saklarım. Senden başka bir aşkı artık tatmamak için Aşkıma zehir döküp öylece içeceğim “Elveda Nazlı Gülüm.. Elveda kır çiçeğim Bil ki seninle doğdum, seninle öleceğim”. |
Avuntum
ömrüm sonsuzluğa doğru kaçtığında güneşin kızıllığıyla elde edilemeyen yegane mefhum aldı benden bir nebze gençliğimi sakladım zannıyla yaşarken hayatı avuntum son buldu,aynaların aksinde gören gözlerim idrak ile boyandı serbezar |
Sevda Mahkumu
İlkokul sıralarında bakmıştım Yedisinde bembeyaz bir aşka Sonra yirmiikisinde Karanlık aşklara kelepce salladılar Vuruldum güneşin aydınlığında Karanlık sevdalara Gülden sokakalar çizmiştim bembeyaz tenine Şimdi anahtarını bulamadığım Bir kelepce bileklerimde 26/02/2000 |
Hak Ettin
bitti ama çok güzeldi seninle bir ömür geçti yaratandan diliyorum benim gibi çekmeni çek de biraz sen de sürün kurtuluşun olsun ölüm bu da yetmez sana gülüm kapansın ardın önün en sevdiğin nefret etsin herkes seni böyle bilsin ağlama üzülme sakın sen daha fazlasını hak ettin |
Güzel Allah'ım
Nasıl kurtulurduk bunca beladan? İltican olmazsa, güzel Allah'ım. Hangi güç alırdı, bizi dünyadan? ''Öl''emrin olmazsa, güzel Allah'ım. Ellerim üşür gecenin koynunda Yılların cürmü asılır boynuma Nasıl yaşanır bu kalpsiz toplumda? Şefkatin olmazsa, güzel Allah'ım. Maziyi karanlığa boğar ahım Harabeden farksız sensiz sabahım Hangi denizde yıkanır günahım? Rahmetin olmazsa, güzel Allah'ım. Sahra düşleri umudu silerken Nefsim benlerimi benden sökerken Doğru nasıl bulunur, yalan varken? Hikmetin olmazsa, güzel Allah'ım. Bir iflas teri bitmeyen atalet Canım, ailem, işim hep felaket Nasıl dönerim vermezsen muhabbet? ''Gel''emrin olmazsa, güzel Allah'ım. Yalnızlık gömleği giydirilmeden Mahrum etme beni hidayetinden Yaprak oynamaz sen izin vermeden ''Kün''emrin olmazsa, güzel Allah'ım. |
Ateşlere Atma Beni
Sevgim cam donatı bilezik, Ellerinde okşarken kırma, beni… Sesini uçurum kıyılarında , Tane , tane toplamıştım Acılara tutma beni… Sümer toprakları kadar uçsuz bucaksız, Kibele kadar doğurgan, Maykoski kadar dingin, Nazım kadar evrensel olabilirsin. Çıkmaz yokuşlara koşma beni… Marifet yaşamak diyor Bedri Rahmi ustam, Ben diyorum ; Kertenkele inadı ve aşkıyla sarılarak sarmaşığa, İdamlık bir düşün mahkumunun, Her geçen güne inat, Elinde kalın kalın felsefe kitaplarıyla, Ölümle alay eden bakışıyla yaşamak… Dinamitlenmiş taş ocağı yüreğim… Yırtılmış dünya atlası, Afrika ve Asya’sı parçalanan … Kainatı yutsam yetinmem, Ateşlerin ortasına atma beni… |
Dudağında Dudak İzi Olmasın
Belki diye bekleterek avutma Sevda aştır yiyeceksen soğutma Eğer bana geleceksen unutma Dudağında dudak izi olmasın Cana, candan arıyorsan bir saha Al aşkımı ne vereyim ben daha Bu sahaya gireceksen sakın ha Yanağında yanak izi olmasın Benim kadar seveceksen ben kulu Olacaksan bu sevdaya tapulu Güller gibi buram buram kokulu Saçlarında parmak izi olmasın |
Güzel Bahçem
Geldi güzel ilkbahar, Ağaçlarda çiçekler, Yetti güzel meyvalar, Bahçemde, ağaçlarda. Sebzelerim yeşerdi, Marul, soğan, kel biber, Kuşlar bahçeme geldi, Cıvıl cıvıl rengarenk. Elma, üzüm, şeftali, Bahçemin meyvaları, Kuşlarla bahçem şendi, Sonbaharla gittiler. Ağaçlar yaprak döktü, Mevsime de küstüler, Yeşeren otlar söndü, Kapkara toprak kaldı. Üzülme güzel bahçem, Yine gelir ilkbahar, Ne kadar dua etsen, Şimdi mevsim sonbahar. Güzel bahçem dertlenme, Sen şimdi yatıp uyu, İlkbahar hoş gelince, Kuşlar bozar uykunu. |
Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 08:28 AM |
Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11 Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.