www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 03-28-2008, 08:08 PM   #1
GooD aNd EvıL
Aşmış Üye
 
GooD aNd EvıL Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98
Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57904
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi : GooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond reputeGooD aNd EvıL has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan ben bir gurbet çocuğuyum, Asya dan geldim

ben bir gurbet çocuğuyum, Asya dan geldim
kızılgedik yaylasını
özlem denen o nehrin sularına bıraktım
turnalar gibi, kanatlanıp
ilden ile uçmuşam
sevgisizlik bir uçurum bilirim
sahipsizlik de öyle...
heder etmedim insanlık dünyamı
puştun pezevengin oyuncağı olmadım
dik durdum, dik yürüdüm onurumla
düşürmedim gözlerimi
haramiler beldesinde yalana
onun için,dizelerim emeğimdir
göznurumdur severim...

ben bir gurbet çocuğuyum Asya dan geldim
yüz yılların yolcusuyum
kanatlarım yorgun
yüreğim dargın
oysa ben,
ninnilerle türkülerle yoğrulmuşum
ağıtların ortasından geçerken
ağlamıyor gözlerim

ben bir gurbet çocuğuyum Asya dan geldim
gurbeti vatan bilmişim, vatanı gurbet
duygularım yeşil çimen sadeliğinde
öylece dokunuyorum sabahların yüzüne
sesim bir kavalın sesi
Ferman Baba'nın türküleriyle esiyor
durmadan dinlenmeden

ben bir gurbet çocuğuyum Asya dan geldim
esintiler önünde savrulup yok olamam
fanilam hala Yeşil Göle kokuyor
türkülerim de...
saçlarımda, Hoştülbent'in rüzgarları
dilimde o halay türküleri
esmerleşiyor

ben bir gurbet çocuğuyum Asya dan geldim
"elim, yüzüm, üstüm, başım çiçek yarası"
soframızın katığıdır özlemlerin tortusu
ben ki, kıl çorapla nehirlere girmişim
çayırlarda, çimenlerde koşmuşum
çelik-çomak oynarken yorulmuşum
sarsmaz beni gurbetin çarpıntıları
taşlı beton yığınları

ben bir gurbet çocuğuyum Asya dan geldim
suskun su yataklarında
böceklerin sesiyle kendimi avutuyorum
güneş hep aynı güneş
bulut, her zaman gözlerime benziyor
gökyüzü yüreğimdir
çünkü ben,
üzerine toy künyemi yazmışım

ben bir gurbet çocuğuyum Asya dan geldim
bırak, anlatayım duygularımı
darmadağın oluyorsam dizelerin içinde
gel susturma beni
sesimle dizelerimi alıp götüreyim
karınca kararınca bizim illere

ben gurbet çocuğuyum Asya dan geldim
varlığmı kanıtlamak istiyorum
bu beton yığını viranelere
unutulmuş bir türkünün sesi olmalıyım
unutulmuş bir ağıtın ezgisi
duyurmalıyım sesimi
sesimi duyuyor musun?
dinliyor musun?
sesim gurbetin sesi olsa bile
vermeliyim rüzgarların önüne
\"Ha bu diyar\" türküsüyle birlikte
__________________
Buraya Kadarmış ..
GooD aNd EvıL çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:17 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.