Basit şeylerle mutluyum

[ÇaKıR-]

Basit şeylerle mutluyum


Abartılı bir yaşam tarzına sahip olmadığını söyleyen top model Gisele Bündchen ile çok özel..
10 Nisan 2008 / 13:15


Podyumda devleşen, dünyanın önde gelen tüm moda markalarının peşinden koştuğu Brezilyalı top model Gisele Bündchen İbiza’daki Vogue lansman daveti öncesi Hello’ya! konuştu. Bündchen için İbiza özel bir yere sahip. 14 yaşındayken katıldığı güzellik yarışması İbiza’da yapılmış.
Şu sıralar nelerle ilgileniyorsunuz?
İlgimi çeken birçok farklı şey var. Modellik 12 yıldır yaptığım mesleğim ama bazen çok kısıtlandığımı düşünüyorum. İşim yılda belki 80 günümü alıyor. Geri kalan zamanımda yeni bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum. Bu yıl mümkün olduğunca taciz ve tecavüze uğramış kızlarla birlikte olmaya çalıştım çünkü diğerlerini de anlamayabilmek istiyorum. Mücadelelerini, yaşama nasıl tutunduklarını görmek istiyorum.
Modelliği bırakmayı düşünüyor musunuz?
27 yaşındayım. Naomi 30, Kate 35. Şu yaşımda modelliği bırakacağım diye bir şey söyleyemem. Evet 23 yaşındayken böyle bir şey söyledim ama bu sadece defileye çıkmayacağım konusundaydı. Arada bir defilelere de çıkıyorum. Bu iş bana keyif verdiği sürece yapmaya devam edeceğim.
Modelliğin dışında neler yapıyorsunuz?
İşin ticaret kısmını da seviyorum. Sadece bir işle ilgilenerek yaşayabilecek biri değilim. Beynim her an bir şeyler kovalıyor, tek bir işe yoğunlaşmak benim için çok sıkıcı. Mesela Vogue için modellik yapıyorum ama bir yandan da tasarım sürecinde fikir veriyorum. Birçok farklı alana ilgi duyuyorum; ev dekorasyonuyla ilgilenmeyi çok seviyorum. Sürekli ev dekore ediyorum. Para kazandığım da olmuştur. İşin tasarım kısmını da seviyorum. Evimdeki eşyaları ben tasarladım. Tabii ki benim için çalışan insanlar var ama fikirler bana ait. Kişiliğim hep daha fazlasını istiyor.
Dünyanın en zengin modeli olduğunuz biliniyor. Ama çok jet set bir yaşamınız yok. Para sizin hayatınızda nasıl bir role sahip?
Edgar Cayce’yi tanır mısınız bilmiyorum ama doğaüstü yetenekleri olan ve insanların içini, beynini okuyabilen birisiydi. Onun kitaplarından öğrendiğim bir şeydir bu; ‘basit olmak!’. Çünkü insanı gerçek anlamda mutlu eden şeyler, basit olanlar. Karşılayabileceğim halde son derece lüks bir araba kullanıyor olmak beni mutlu etmiyor. Evet, birinci sınıf uçmayı severim ve iyi yemekler yiyebildiğim için minnettarım. Paranın hayatımdaki anlamı sadece bana getirdiği kolaylıklar ve konfor. Ev kiramı nasıl ödeyeceğimi düşünmek yerine, bir kitap okuyabiliyor veya başka bir şeyle ilgilenebiliyorum. Para bana bu anlamda özgürlük veriyor. Küçük şeylere takılmak yerine, büyük işlere konsantre olabiliyorum. Bu yüzden minnettarım ama abartılı bir yaşam tarzına sahip değilim. Ailemle olmak, güzel bir film seyretmek, voleybol oynamak, yoga yapmak veya bir kitap okuyabilmenin yerini tutamaz ve tüm bunları yapabilmek için paraya ihtiyacım yok. Beni mutlu edenler gerçekten de basit şeyler.
Sinemaya devam mı?
‘Taxi’ ilk sinema filmimdi. Ama iş seyretmeye gelince kendimi görmeye tahammül edemedim. Çok utandım çünkü bu poz vermeye benzemiyordu. “Şeytan Marka Giyer” filmindeki rolümü ise, senaristi uçakta önerdi ve ben de ona bir modeli canlandırmak istemediğimi söyledim. Kendime benzememek için, beni en çok ele veren saçlarımı değiştirdim. Bunu sadece eğlenmek için yapıyorum.
Milliyet