Türkan Saylan'dan mücadele çağrısı

[GooD aNd EvıL]

ÇYDD Genel Başkanı Türkan Saylan, 'Ergenekon'dan evinin aranmasını değerlendirdi. Dur bakalım ne olacak varsın çıksın ortaya anlayışı artık geçti dedi ve hukuksal mücadele çağrısı yaptı:


ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, Arnavutköy'deki konutunda sabah saatlerinde başlayan aramanın bitmesinin ardından, evinin penceresinden yaptığı konuşmada, ''Türkiye'de bir dayanışmanın olduğunu ve hep beraber bir aile olduklarını ifade ederek, bunun bir demokratik hak olduğunu ve bu hakkı kullananların böyle cezalandırılmaması gerektiğini'' söyledi.

Saylan, ''Türkiye bir süreçten geçiyor. Bu ne kadar hukuki anlamak mümkün değil. Buradan memlekete hizmet ediyoruz. Kimse muhalefet istemiyor, 'yanlış yaptın' lafını duymak istemiyor'' diye konuştu.

Prof. Dr. Türkan Saylan, daha sonra gazetecileri evine davet etti. Saylan, hastanede tedavi gördüğünü ve hafta sonu iznine çıktığını belirterek, sabah 08.00'de evine gelen polislerin kendisine çok terbiyeli davrandığını kaydetti.

Polislerin elinde arama kararını okuduğunu belirten Saylan, polislerin yatak odasını, oturma odasını, mutfağı aradığını, evde bulunan kitapların dikkatlerini çektiğini, kendisinin yazdığı yazıları ve müzik kasetlerini topladıklarını anlattı.

ÇYDD Genel Merkezi'ne yapılan operasyonu duyduktan sonra çok sinirlendiğini ifade eden Saylan, şöyle konuştu:

''Yavaş yavaş 'ne oluyoruz' diye düşündüm. Sonra yönetim kurulu üyelerimizin bazılarını tutuklanmaya başladıklarını gördüm. Tutuklanma dediysem, 'Kolundan tutup götürüyorlarsa tutuklama demektir' diyorum. Bu aşamadan sonra sakinliğim gitti. Dedim ki, 'Bu böyle olmaz.' Bize bir görev düşüyor. Artık bunun mücadelesini toplum adına vermek zorundayız. 'Dur bakalım ne olacak? Varsın çıksın ortaya' şeyi artık geçti. Biz bunun hukuksal mücadelesini yapmalıyız. Çünkü yıllardan beri 'hukukun üstünlüğü', 'hukuk toplumu', 'hukuk devleti' diyoruz. Biz bir oraya ulaşabilsek... Biz yıllardır İbrahim Kaboğlu ile birlikte polislere insan hakları eğitimi verdik. Bizi devlet görevlendirdi. Ne zaman ki, '1 Mart tezkeresi' geçmesin dedik, ondan sonra 'tu ka-ka' olduk.''

''Soruşturmaların delillerle açılmadığını'' öne süren Saylan, ''Niye insanlar böyle delilden tutuklamaya veya aramaya gitmiyorlar da arayıp bir şeyler bulmaya çalışıyorlar? O zaman her evi aramaları lazım. Bir takım çapsız insanların ihbarlarıyla, imzasız mektuplarıyla bir yere varamazlar'' dedi.

Dernek olarak Atatürkçü bir kuruluş olduklarını anlatan Saylan, Türkiye'de darbe gözlemcilerinin olabileceğini ancak kendilerinin böyle bir yaklaşımı olmadığını söyledi.

Saylan, polislerin derneğin bazı bilgisayarlarına el koyduğu için bu ay öğrencilerin burs alamayacağını belirterek, ''Böyle bir şeye devletimiz, hükümetimiz, emniyetimiz nasıl izin verebilir? Bu çocukları inceleyebilirler. Kimse bir şey demiyor. Bu paralar izin almadan ödenmiyor ama böyle bir açmaza bizi sokmaları yargısız infaz anlamına geliyor'' diye konuştu.

ÇYDD GENEL MERKEZİNDEKİ ARAMA SÜRÜYOR

''Ergenekon'' soruşturması kapsamında Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin (ÇYDD) Beyoğlu'ndaki genel merkezinde sabah 07.00'de başlayan arama sürüyor.

ÇYDD avukatlarından Burçak Baysal Atalay, derneğin 3 binası ve 1 deposunda yapılan aramalara dernek avukatlarının da katıldığını belirtti.

Vekaleti olmadığı gerekçesiyle ancak saat 10.00'da içeriye alındıklarını, bu süre içerisinde ne olup bittiğini, hangi belgelerin alındığını bilemediklerini anlatan Atalay, kendilerine halen arama izninin gösterilmediğini, bu nedenle itiraz haklarını kullanamadıklarını söyledi.

Atalay, ''İçeride 60'a yakın polis var. Fakat biz 5 avukatız. Alınan CD'lerin içeriğini bilmiyoruz. Bilgisayarların harddiskleri alınıyor, bunların örneklerinin bize verilmesi lazım. İncelemede savcının bulunması gerekirken, savcı halen burada değil. İncelemeyi neye göre yaptıklarını bilmiyoruz'' diye konuştu.

ÇYDD avukatlarından Gönenç Laçin ise savcı olmadan yapılan aramanın ''yasal olmadığını'' öne sürerek, dernekten burs alan bütün öğrencilerin bilgilerinin kayıtlı olduğu sunucuya da el konulduğunu kaydetti. Burslu öğrencilerin burslarını alamayabileceklerini anlatan Laçin, buna karşı kitlesel tepki beklediklerini söyledi.

CD'lerin bilgilerinin kopyasının alınmadığını, harddisklere el konulduğunu kaydeden Laçin, bursiyerlerin ve burs verenlerin bilgilerinin bulunduğu evraklara da el konulduğunu, bunun soruşturmayla bir ilgisinin bulunmadığını, alınan evraklarla fişleme yapılabileceğini öne sürdü.

Bu arada, ÇYDD Genel Merkezi önüne gelen Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi bir grup da slogan atıp basın açıklaması yaptı. Grup adına açıklamayı okuyan birliğin Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bozkurt, Türkiye Cumhuriyeti'ni savunmanın görevleri olduğunu ifade ederek, ''Ergenekon'' diye bir örgüt olmadığını ve böyle bir örgütün kurulmadığını öne sürdü.

Bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri de destek vermek amacıyla genel merkez önüne geldi.


AA