Başbakan Cem Uzan'ı topa tuttu

[The JoLLy JoKeR]

Başbakan Cem Uzan'ı topa tuttu

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Giresun mitinginde hedefinde GP lideri Uzan vardı. Başbakan, Uzan'a ailesinin nerede olduğunu sordu...

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'ı eleştirerek, ''Adama sorarlar, eğer bu kadar imkanın varsa önce gel şu babanın borcunu bir öde bakalım. Baban nerede, kardeşin nerede? Kaçak. Bu kadar dürüstsünüz de neden kaçaklar? Gelsinler, yargılansınlar'' dedi. Erdoğan, Liman Alanında partisince düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti.

Geçen 4.5 yıllık sürede ithal ürünler dışında hiç zam yapmadıklarını ve Türkiye'yi krizler ülkesi olmaktan çıkardıklarını ifade eden Erdoğan, ekonominin yine yüzde 6.7 oranında büyüdüğünü, kişi başı gelirin iki katını aştığını kaydetti. Bunların durup dururken değil, aşk ve heyecanla çalışmakla olduğunu anlatan Erdoğan, ihracatın 95 milyar dolara ulaştığını, yıl sonu hedefinin 100 milyar dolar olduğunu ifade etti. Ülkenin huzur ve refahı için çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, kendisi için ''Başbakan bir gün de Ankara'da otursun'' dediklerini belirtti. Gittikleri yerlere turistik seyahat yapmadıklarını vurgulayan Erdoğan, ''Ama kendileri eğer gitme fırsatı bulurlarsa, gittikleri zaman da turistik seyahat yapıyorlardı, iş bitirmeye değil. 'Ankara'ya mahkum bir iktidar olmayacağız' dedik. Türkiye'ye yakışan, dünyaya açılmaktı ve biz bunu yaptık'' dedi. Erdoğan, vatandaşların CHP Genel Başkanı Deniz Baykal aleyhine attıkları sloganları ise ''gerek yok'' diyerek susturdu ve Mevlana'nın bir şiirinden bölüm okuyarak kavga için değil sevgi için geldiklerini ifade etti. Başbakan Erdoğan, Türkiye'ye yapılan yabancı yatırımlara değinirken, kendilerinden önce ülkeye yılda 1 milyar dolarlık yabancı yatırım gelirken kendi dönemlerinde 20 milyar dolarlık yabancı yatırım gerçekleştiğini, bu yılın ilk 4 ayında yabancı yatırım oranının 10 milyar dolara ulaştığını kaydetti. Enflasyonun da göreve gelmeleriyle tek haneli rakamlara düştüğünü belirten Başbakan Erdoğan, enflasyonla vatandaşın cebindeki paranın çalındığını kaydetti. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bizden önceki DSP-MHP-ANAP döneminde rakamlar buydu. Bunun yanında 22 banka hortumlandı ve fona devredildi. Bunların bedeli, 40 milyar dolardı. Hani bunlar dürüsttü? Hele hele o dönemin MHP'si, DSP değirmenine su taşıyordu ve adeta bir baston görevi görüyordu. Şimdi, DSP-CHP birleşti, şimdi de bu değirmene su taşımaya hazırlanıyor. Değirmenci aynı, ama değirmenci ortaklar var. Olay bu,dolayısıyla bir şeye dikkat edeceğiz. Türkiye, güven ve istikrarı yakaladı ve bunun için şimdi 'durmak yok, yola devam' diyor. Bunu başaracağız.'' Erdoğan, kendilerinden önceki iktidarların borç üstüne borç yaparken, kendilerinin üretim ve yatırım yaptıklarını söyledi. İktidarlarına, ''IMF'ci'' denildiğini belirten Erdoğan, Türkiye'nin IMF'ye 1959 yılından beri üye olduğunu ve kendilerinden önce de 18 stand-by anlaşmasının yapıldığını anımsattı.

-''BABAN NEREDE, KARDEŞİN NEREDE?''-

İktidara geldiklerinde Türkiye'nin IMF'ye 23.5 milyar dolar borcu bulunduğunu, bunu 8.5 milyar dolara düşürdüklerini anlatan Başbakan Erdoğan, sözü Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'a getirerek eleştirilerde bulundu. Fona devredilen bankalardan birinin de İmar Bankası olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, ''Bankalardan bir tanesi İmar Bank... Kime ait olduğunu siz bilirsiniz. İmarzedelere toplam ödenen borç 9 katrilyondur. Bunu AK Parti iktidarı ödedi. Şimdi çıkmış, meydanlarda dolaşıyor. Diyor ki, 'biz şunu yaparız, bunu yaparız.' Bir taraftan da 'mazotu 1 YTL'ye indiririz' diyor'' diye konuştu. Erdoğan, alanda asılı bulunan, ''onlar mazot 1 YTL olacak diyorlar, biz zaten 1 YTL'ye alıyoruz'' yazılı pankartı göstererek, vatandaşların en güzel yanıtı verdiğini söyledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''AK Parti iktidarı, palavradan kaynaklanan bir iktidar değil, yaşamdan kaynaklanan bir iktidar. Kabotaj hakkı içerisindeki bütün gemilere bu uygulamayı yaptık. Olması gereken oydu, onun için yaptık. Ama şimdi gelip kuru sıkı atarlar da 'eğer ben mazotu 1 YTL'ye indireceğim' derse, adama sorarlar, eğer bu kadar imkanın varsa önce gel şu babanın borcunu bir öde bakalım. Baban nerede, kardeşin nerede? Kaçak. Bu kadar dürüstsünüz de neden kaçaklar? Gelsinler, yargılansınlar.'' Erdoğan, Uzan'a, ''neyle geçiniyorsunuz?' diye sorulduğunda, ''O benim özelim' diyerek açıklama getirmediğini ifade ederek, Türkiye'nin yıllarca aldatan siyasetçileri gördüğünü, ülkenin bu yüzden krizlere sürüklendiğini, ancak kendilerinin yere sağlam bastığını söyledi.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''22 Temmuz'da ilk adımı atıyoruz. Ondan sonra da inşallah cumhurbaşkanlığı seçimi sandığını da milletin önüne getireceğiz. Hesap verecekler, kaçamayacaklar'' dedi. Başbakan Erdoğan, partisince Liman Alanı'nda düzenlenen mitingte, halka hitap etti. İktidarları döneminde kara bulutların dolaştığı ülkeye sıçrama yaptırdıklarını anlatan Erdoğan, bunun değişim güven ve istikrarla sağlandığını kaydetti. Türkiye'nin sıkıntısının kendilerinden önce kötü yönetilmesinden kaynaklandığını savunan Erdoğan, hedeflerinin 2013'te Türkiye'yi ilk 10 büyük ekonomi içerisine sokmak olduğunu söyledi. Türk lirasından 6 sıfır atarak döviz karşısında paranın değerini koruduklarını kaydeden Erdoğan, güçlü bir tek parti iktidarıyla ülkede çok şeylerin değiştiğini belirtti. Tek parti iktidarları döneminde Türkiye'nin sıçrama yaptığını, ancak koalisyonlar döneminde hep geri gittiğini ifade eden Erdoğan, milletin bunu bildiğini, bu nedenle de ''oyunlara gelmeyeceğini'' kaydetti. Göreve geldiklerinde asgari ücretle ne kadar peynir, süt, yumurta ve ekmek alındığının, bugünkü alım gücüyle karşılaştırılmasını isteyen Erdoğan, ''Eğer bugün daha az alıyorsan, bir başka partiye oyunu ver. Ama bugün daha fazla alıyorsan beraber bu yolculuğa devam deyin'' dedi.

-CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ-

Erdoğan, ülkedeki göstergeler iyiye giderken cumhurbaşkanlığı seçimlerine gidildiğini ifade ederek seçim sürecinde demokrasinin çok ciddi yara aldığını, olanları herkesin gördüğünü söyledi. Milletin iradesinden korkanlara ve milletten kaçanlara cumhurbaşkanını, 'halk seçsin' dediklerinde, ''cumhurbaşkanını halk da seçemez'' dediklerini anlatan Erdoğan, milletin tercihlerini içlerine sindiremediklerini ifade etti. Halk saygısı olmayanların ''halkçı'', cumhura saygılı olmayanların ''cumhuriyetçi'' ve milli değerlere saygısı olmayanların 'milliyetçi'' olamayacağını kaydeden Erdoğan, milli iradeye tahammül edemeyenlerin ''demokrat'' da olamayacağını dile getirdi.

Seçim sürecinde CHP sıralarının boşaltılarak Meclis'in terk edildiğini buna ANAVATAN'lıların da katıldığını, Demokrat Parti'den yasağı delerek oylamaya iştirak eden 2 milletvekilinin partisinden ihraç edildiğini anlatan Erdoğan, hukuktaki ''karar tashihi'' ifadesini anımsatarak, ''Şimdi bu kararı siz düzelteceksiniz'' dedi. Başbakan Erdoğan, Anayasa'yı değiştirmeden cumhurbaşkanlığı seçimlerine gittiklerini, Abdullah Gül'ün 357 oy aldığını hatırlatarak, vatandaşlara, ''357 mi büyük, 330 mu büyük?'' diye sordu. Erdoğan, ''357'' cevabını almasının ardından şöyle devam etti: ''Yasa aynı yasa, aynı Anayasa ile seçime gittiğimize göre ne değişti de ey Cumhuriyet Halk Partisi alavere dalaverelere girdiniz. Çünkü millete gitmeye yüreği yok. Bazı kurumlara gidiyor. Yüreğin varsa, hodri meydan buyrun millete gidelim. Ama millete gidemiyor. Çünkü millete gidince alacağı cevabı biliyor. Onun için gelemiyor. Ama er veya geç bu sandık cumhurbaşkanlığında da milletin önüne gelecek. Şimdi 22 Temmuz'da ilk adımı atıyoruz. Ondan sonra da inşallah cumhurbaşkanlığı seçimi sandığını da milletin önüne getireceğiz. Hesap verecekler, kaçamayacaklar.'' Erdoğan, Giresun'a yönelik yatırımlardan söz edeceğini ifade etmesi üzerine alandakiler, ''fındık, fındık'' tezahüratlarında bulundular. ''Geleceğim'' karşılığını veren Erdoğan, fındığın Karadeniz için farklı bir konumunun bulunduğunu kaydetti. Erdoğan, Giresunluların, sağlık, eğitim ve Karadeniz Sahil Yolu'nu da konuşması gerektiğini söyledi. Giresun'a yönelik eğitim ve sağlık yatırımlarından söz eden Erdoğan, sağlıktaki reformla doktorların yüzde 70'inin muayenehanelerini kapatarak, hastanelerde çalışmalarını sürdürdüklerini, gelecek dönemde ''full mesai'' hastanelerde halka hizmet vereceklerini belirtti.