![]() |
![]() |
#1 |
Aşmış Üye
![]() Üyelik Tarihi: Aug 2007
Konum: İstanbul
Mesajlar: 281,268
Teşekkür Etme: 98 Thanked 355 Times in 320 Posts
Üye No: 44033
İtibar Gücü: 57908
Rep Puanı : 34658
Rep Derecesi :
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cinsiyet : Erkek
|
![]() "Ilhami Vardi'ya"
Amik'ta agustos aylari cehennemdir. Sicagin kemikleri erittigi saatte Günesi renklerine hapsetmis arabada ceketine sarilmis, sigara içiyor. "Agabek" diyor; Çako dayinin Ahiska günlerinden kalma hüznüyle. "Agabek; Ben hiç sevmedim pazar gününü Mapusane yadigaridir bana." Ve biçkin delikanlilik günlerini, Ve keskin devrimci yanilgilarini Ve Mapuseneyi anlatti ilhami Usta... Cehennem sicaginda Üsüyen adam, derin bir oh çekiyor Sigaranin tadina varip. Anlatir hüznün ve yalnizligin ve üsümenin öyküsünü... Mapusanelerde pazar günü yalnizliktir, hüzündür, gözyasidir. Mapusanede en sicak günes üsütür körpe, biçkin bedenleri. Ve ben yillardir sicak bölgelere hasretim. Üsüyorum. Sicak akdeniz koylarini düslüyorum. Ne gelen olur pazar günleri, ne giden olur mahkemelere, umutlar ertelenmistir. kimi yanik türküler okur, Ben siire sarildim, Ustalarin siirlerine Yalnizlik buzdagidir bedenlerimizin, simdi üsüyorsak, Pazar günlerindendir "Agabek"
__________________
Buraya Kadarmış .. ![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir) | |
|
|