www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 10-17-2007, 07:08 PM   #1
KoJiRo
Aşmış Üye
 
KoJiRo Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Konum: KoCaELi
Yaş: 40
Mesajlar: 34,356
Teşekkür Etme: 21
Thanked 162 Times in 97 Posts
Üye No: 23848
İtibar Gücü: 8770
Rep Puanı : 54700
Rep Derecesi : KoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond reputeKoJiRo has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan Hayat oyununa yeni başlayanlar !

Bunu defalarca anlayana kadar okumanızı istiyorum. Deneyin lütfen. Kaç defa yaşarken zehir ettik kendimize hayatı. Kaç defa ölümün kol gezmediği hayatımızda, ölmüş gibi davrandık. Kaç gecenin sabahında usanmadan bıkmadan kaç defa canlı cenaze törenimize şahitlik ettik...

Hayat acıyı mutlulukla karşılayabilmektir. Ve herşey çok iyi, çok güzel olsa bunu anlayabilmemiz imkansızdır. Hayatta acı olmazsa olmazıdır. Tadılası savaşılması gereken en güzel duygudur...

Dünya bir okyanus. Bizler ise birer kayığız. Amaç dalgasız bir denizde bir koyda kalmak değil. Dalgaların içinde ne kadar yol alabildiğimiz. Dalgasız bir limanda durmak bize ne kazandırabilirki.

Acı tadılması gereken, ders öğreten bilge bir öğretmen. Nasıl yada ne olduğu değil vasfı acının. Bir sevgiliyi toprağa vermek, bir sevdayı toprağa gömme mecburiyeti, yada hani elimize iğne battığında duyulan acı hepsi aynı. Eğerki biz toprağa verdiğimiz sevgiliye, umutlarımıza rağmen o toprağın üzerinde başımız dimdik, hala tek parça halinde yaşıyorsak. Acaba mutluluk nedir arayabilirmiydik..

Mistik bir hikaye anlatılırmış eski zamanlarda..


ALINTI
Şeytan mutluluğu eline almış. Görevi gereği saklaması gerekiyormuş onu insanoğlundan. Dünyadaki bütün iblisler toplanmışlar kara masaların etrafında.
-Öyle biryere saklamalıyızki ancak bir kaç tanesi onu bulabilsin..
-Öyle bir yerde durmalı ki hem karanlık hem aydınlıkta kalmalı bir yani.
-En yüksek dağın en yüksek noktasına koyalım..
-En kör kuyunun en karanlığına atalım...
Diye aralarında konuşuyorlarmış. Ki Şeytan söze karışmış...
+İnsanlar en yüksek dağada ulaşırlar, en kuytu kör kuyularada. Bence onu onların yakınına çok yakınına yüreklerine koyalım. Hem aydınlıkta, hem karanlıkta kalır. Hem ulaşılması çok kolay hemde imkansız olur


Mutluluk o kadar yakınki. Her nefes alışımızda, her an kilometrelerce kan pompalayan kalbin atışında saklı. Ve bizler mantığımızla değilde, onun her defa bıkmadan usanmadan atışında yönetsek hayatı...
__________________
KoJiRo çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 02:20 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.