www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 10-21-2007, 08:21 PM   #1
silverboy
Geçerken Uğradım
 
Üyelik Tarihi: Oct 2007
Konum: elazığ
Yaş: 37
Mesajlar: 52
Teşekkür Etme: 0
Thanked 9 Times in 8 Posts
Üye No: 44791
İtibar Gücü: 1304
Rep Puanı : 460
Rep Derecesi : silverboy is on a distinguished roadsilverboy is on a distinguished roadsilverboy is on a distinguished roadsilverboy is on a distinguished roadsilverboy is on a distinguished road
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan 1859 dan bu yana siyasi partiler

fedailer cemiyeti*
- 1859, istanbul
- genel başkan süleymaniyeli şeyh ahmet
- genel sekreter: didon arif bey,
- üyeler: hüseyin daim paşa, binbaşı rasim bey, cafer dem paşa, tophane müftüsü bekir efendi, kütahyalı şeyh ismail, hoca nasuh efendi, tophane mızıka başçavuşu erzurumlu mehmed, hezergradlı şeyh feyzullah efendi, kütahyalı şeyh ismail

yeni osmanlılar cemiyeti*
- 1865, istanbul
- genel başkan mustafa fazıl paşa
- kurucular: namık kemal, kayazade reşat, menapirzade nuri, sagır ahmet beyzade mehmet, mir’at mecmuası sahibi refik, suphi paşazade ayetullah
- diğer üyeler: ziya paşa, ali suavi, agah efendi, ebüzziya tevfik...


türkiye komünist partisi (tkp)
- 11 kasım 2001- [“... tkp resmen kuruldu,” sabah (12 kasım 2001), s. 20.].
- ”sosyalist iktidar partisi (sip) ile komünist partisi (kp) dün birleşti ve yıllardır yasaklı olan türkiye komünist partisi (tkp) resmen kuruldu.... sip’in 6. olağanüstü kongresi’nde kp ile sip’in birleşerek türkiye komünist partisi adı altında yer almasına oy birliği ile karar verildi. tkp’nin genel başkanlığına aydemir güler getirilirken, kemal okuyan genel sekreter, ....” [“... tkp resmen kuruldu,”
- 11 kasım 2001 tarihinde gerçekleştirilen sip altıncı olağanüstü genel kurulu’nda, partinin adı tüzükte gerçekleştirilen değişiklikle türkiye komünist partisine dönüştürüldü (tkp).
- genel başkan: aydemir güler. [“... tkp resmen kuruldu,”
avrupa güvenlik ve işbirliği teşkilatı parlamenter asamblesi (agit pa) türk grubu 2003 yıllık faaliyet raporu
1990 paris şartı’nda bir parlamenter asamble kurulması çağrısında bulunulmasından sonra basit bir yapıda, çoğulcu parlamenter demokrasiyi yansıtan avrupa güvenlik ve işbirliği parlamenter asamblesi (agitpa) oluşturulmuştur. asamble’de türkiye 8 milletvekili ile 12 yıldır temsil edilmektedir.

bu dönem agitpa türk grubu istanbul akp milletvekili prof.dr. nevzat yalçıntaş başkanlığında ankara akp milletvekili doç.dr.mustafa tuna, batman akp milletvekili afif demirkıran, istanbul akp milletvekili dr. alaattin büyükkaya, tokat akp milletvekili şükrü ayalan, adana chp milletvekili prof.dr.gaye erbatur, istanbul chp milletvekili algan hacaloğlu ve tokat chp milletvekili orhan ziya diren’den oluşmaktadır.
çok partili döneme geçiş
cumhuriyetin ilanından önce yeni türk devletinin ilk siyasî partisi "halk partisi" adı altında (daha sonra cumhuriyet halk partisi adını aldı) 23 ekim 1923'de resmen kurulmuştu. başkanlığına da mustafa kemal atatürk seçilmişti.1945 yılına kadar siyasî parti kurma denemeleri ne yazık ki başarılı olamadı.

geçmişten bugüne dünya tarihine baktığımızda kadınlar için aile hayatında siyasette iş dünyası ve eğitimde büyük değişiklikler meydana gelmiştir.kadınların oy kullanma hakkının olmaması, evli kadınların mal , mülk sahibi olamamaları,tıp , hukuk gibi meslekleri kadınların yapmasına iznin olmaması ve erkeklerle aynı parayı kazanamamaları ,kadınların üniversiteye kabul edilmemeleri gibi sorunlar yaşanmış ve aşılmaya çalışılmıştır.1900’lü yıllardan sonra ise ,birçok ülkede kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmaya başlamıştır.giderek kadınlar seçmen kitlesinin büyük çoğunluğunu oluşturmuş ve bununla birlikte siyasal iletişimde yer alan önemli konular içine girmiştir.belediye başkanlığından valiliğe,devlet başkanlığından başbakanlığa,hatta cumhurbaşkanlığına kadar kadınlar siyaset sahnesinde yerini almayı başarmıştır.
kadınlara ilk kez oy kullanma hakkı bir ülkede değil küçük bir ada da verildi,1880 yılında.manş denizi üzerinde bulunan anglo norman adalarından ısla of man.bu arada , amerika birleşik devletleri’nde 1869’da wyoming,1985’de colorado,1895’de utah,1896’da ıdaho’da kadınlara oy hakkı verilmesine karşın 1920 yılına kadar milletçe kabul edilmedi. öncelikle amerika birleşik devletleri’nde kadının siyaset sahnesindeki yerini ve kadın seçkinleri anlatarak başlayalım.
amerika birleşik devletleri’nde kadının siyasetteki yeri;
abd’de oy hakkı talep eden ilk kadın margaret brent olmuştur. brent 1647 ‘de valiye başvurarak kendisi ve avukatı için oy hakkı talep etmiş ve talebi reddedilince ,yönetimi boykot etmiştir.kadınların dünyadaki ilk örgütlü oy hakkı seneca falls ‘daki toplantılarda başlamıştır.

başkalarının kanaatını değiştirme girişimlerinin konuşmanın gelişmesiyle birlikte başladığı kabul edilir.konuşma vasıtası ile insanları fizik güce başvurma gereği kalmadan kullanma ya da ikna etme imkanı ortaya çıkar.”beyin yıkama” sözü , asıl silahın sözel ve sembolik olduğunu açığa çıkarır.din değiştirme, politik kışkırtma, sağlık propagandası, kitle iletişim araçlarının halk üzerindeki etkisi, fikir işçiliğiyle meşgul olanların kitleleri yönlendirmesi iddiası ve totaliter devletlerde politik fikir aşılama uygulamalarının daha meşum tarzları ; insan düşüncesini değiştirme konusunu teşkil eden tüm bu şeyler, çekici bir bilim ve ahlak konusu haline gelmiştir.
oxford sözlüğü propagandayı “bir doktrin ya da uygulamayı yaymak için desteklemek ya da tasavvurda bulunmak” olarak tanımlar.kendi kendinin yerini alan fikirler değil, yetiştirilmiş olan fikirlerdi.
ve bu kelime, meşum, yalancı ve bir kişi ya da grubun genellikle gizli vasıtalarla kullanmaya teşebbüs ettiği bir yönteme işaret eden bir anlam kazandı.propagandanın şeytanca, hoş olmayan ve çok keresinde budalaca, ama yine de rızaları olsun ya da olmasın insanları eleştirerek onları güçten yoksun bırakıcı bir silah olması şeklindeki bu karışık duygular yukarıdaki açıklamaların ortaya koyabildiğinden daha derin köklere sahiptir.propagandacının her zaman, belli bir doktrini ya da uygulamayı yaymak gibi açık seçik işler yapmıyor oluşudur.savaş zamanı propagandasında olduğu gibi çok sık bir şekilde yalnızca bir grup lehine ya da aleyhine şiddetli nefret ya da taraftarlık duyguları meydana getirmeye çalışır.

siyaset nedir?
günlük konuşmalarımızda siyaset sözünün kullanımını inceleyecek olursak, anlam zenginliği ve dolayısıyla karışıklığının daha da yaygın olduğu hemen anlaşılacaktır. örneğin, bir kişinin kendi çıkarına uygun bir durumu ya da eylemi, üstü kapalı şekilde savunmaya çalıştığını çevresini hoşnut etmeyecek tutumlardan sürekli olarak kaçındığını sezdiğimiz zaman, onun siyaset yaptığına karar verebiliriz. oyunu kullandıktan sonra evine dönen bir vatandaşa siyasetle ilgilenip ilgilenmediğini sorarsak, kesinlikle ilgilenmediğini söylemesi, ilgilendiğini belirtmesi kadar olasıdır. çocuğunun siyasete girip girmemesi konusunda düşüncesi sorulan bir baba “allah korusun” diye cevap verirken, partilerin yararlı kurumlar, milletvekillerinin saygıdeğer kişiler olup olmadıkları sorulduğunda “evet” diye cevap verebilir.


karşılaştırmalı siyasal bilim

siyasal sistemler

türkiye’de toplum ve siyaset
bu kitap sivil toplum kavrami,osmanli’dan gunumuze ulkemizdeki sivil toplum olusumlari bunlarin sonuclari ile ilgili yazarin makaleleri ile birlikte din ve devlet sosyolojisi konusundaki soylesilerinden olusmustur.diger bir bolumde ise ataturk’un fikir yapisi, ataturkculuk, turk devrimi ve tanzimat turkiyesi’nden bahsetmektedir.
kitap makale ve soylesi tarzinda hazirlanmistir.
turkiye’deki sivil toplum hareketlerinin ve orgutlerinin turk toplumuna ve devlet yapisina olan etkileri,ataturkculugun pozitivizmden etkilenisi, yaptigi reformlarin kalici olma nedenleri kitabin onemli hususlaridir.
yazar eserinde sosyolojik kaliplari kullanmis,arsiv agirlikli calismis ve tarihsel verileri malzeme olarak kullanmistir.
sosyal yapı,sıyasal kultur ve sıvıl toplum:
batinin yakin tarih belirleyicilerinden biri de feodalizm olmustur.feodalizm,zayif bir kral ve asayisi saglayan asiller sinifindan meydana gelen bir yonetim bicimidir.sehirlerdeki ticari gelisme feodalizme buyuk bir darbe vurmus,esnaf ve tuccarlar arasinda orgutlenmeler meydana gelmistir.bu sivil toplum orgutleri kendi yargi organlarini olusturmus,ulkenin yonetiminde ve savunmasinda kralla beraber egemen olmak istemislerdir.
17-18.yy’larda elde edilen hurriyetler kamu hayatinda cok onemli gorulmustur.toplumun ve kamunun siyasilerin sultasindan kurtularak idareye yon vermesi bir dusunce olarak kabul edilmistir.
__________________
ZaMaNıN ÇıLdIrTıCıLıĞı İçİnDe SaBıR Edİp,HaKiKaTlErİ SüKuTuN ÇıĞlIkLaRıNa HaVaLe EdİyOrUm...
silverboy çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 06:27 AM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.