www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee  

Geri Git   www.cakal.net Forumları YabadabaDuuuee > Forum > Eskiler (Arşiv)

Eskiler (Arşiv) Eski konular

CevaplaCevapla
 
Konu Araçları Görünüm Modları
Old 10-25-2007, 03:35 PM   #1
F@sTaLaFisT@
Forum Müdavimi
 
F@sTaLaFisT@ Kullanıcısının Avatarı
 
Üyelik Tarihi: Sep 2007
Yaş: 35
Mesajlar: 2,479
Teşekkür Etme: 46
Thanked 10 Times in 10 Posts
Üye No: 44467
İtibar Gücü: 1822
Rep Puanı : 2556
Rep Derecesi : F@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond reputeF@sTaLaFisT@ has a reputation beyond repute
Cinsiyet : Erkek
Varsayılan Kaplan

KAPLAN (Panthera tigris) yırtıcılık ve kuvvet gösterilerinde arslanı gölgede bırakır. Daha doğrusu, her iki canavarı da avlamış veya terbiye etmiş olanların kanısı budur. Aşağı yukarı aynı irilikte olduklarından başka, kaplan, kedi ailesinin herhangi başka bir üyesinden çok arslana benzer.
İki büyük kedinin arasında en ziyade dikkati çeken ayrılık, kaplanın çizgili postu ve yelesiz oluşudur. İhtiyar bir kaplanın yanaklarında uzun tüylerden meydana gelmiş bir yaka görülürse de, hiç bir zaman yelesi olmaz. Ama yarı arslansa iş değişir. Arslanla kaplan o kadar yakın akrabadırlar ki, esaret hayatında çiftleşip melez bir soy vücuda getirebilirler.
Bu gibi bir birleşmenin ilginç mahsulüne bazı hayvanat bahçelerinde rastlanılır. Melezin genel olarak çizgili bir kürkü vardır, yetişkin olunca da bazen bir yelesi meydana çıkar. Fakat kaplan esaret hayatında pek ender olarak ürediği için, bu gibi melezler enderdir.
Kaplan, Asya'nın tipik büyük kedisidir. Kuzeyde Sibirya'nın Amur ülkesi, güneyde ise Hindistan ile Maîakka yarımadası arasındaki bölgelerde yaşar. Avrupa'ya en ziyade yaklaştığı yer Kafkaslardır. Hazer Denizfnirt güneyindeki Elburz dağlarında hâlâ arada sırada kaplan görüldüğüne dair söylentiler duyulur. Kaplan insanın hayalinde, rutubetli sıcaktan âdeta tüten bir ormanın karmakarışık ağaçlarının ve çalılarının arasında sinsice süzülen dev bir kedi olarak canlanır. Fakat bütün kaplanların bu tabloya uymadıkları unutulmamalıdır. Meselâ Sibirya kaplam, kışın karlı yurdunda sıfırın altında 55 derecelik soğuklara göğüs germek zorundadır.


Hem ağaca tırmanır, hem de yüzer:

Ağaca güzel tırmanan kaplan bir orman hayvanıdır ve sık çalıları büyük ağaçlara tercih eder. Kürkünün çizgileri burada, ağaçların koyu rengi ve ağaç aralarının aydınlığı ile karışarak ona kamuflaj vazifesi görür. Bu çizgiler, kaplanın, üzerinde dinlendiği otlara da uyar. Kaplan genel olarak siperde olacağı ve fazla uzağa gitmeden su bulabileceği yerlere rağbet eder.
Çok marifeti olan hayvanın vahşî tabiatta, hayatta kalabilme şansı artar. Kaplan da arslan, vaşak vs. gibi yüzmesini bilen kedilerdendir. Hiç çekinmeden bir nehre atılabilir. Karşı kıyıda veya nehir ortasındaki bir adada bir av görürse, hızla o yöne yüzer. Peşinde avcılar olunca da çok kere suya atlamak suretiyle canını kurtarır. Bu hayvan atlamada da ustadır: Bir sıçrayışta 4,5 metre yol alabilir.


Kaplanın yavruları:

Kaplanın belli bir çiftleşme mevsimi yoktur, ikiden dörde kadar yavru, çiftleşmeden yüz gün kadar sonra dünyaya gelir. Yeni doğmuş yavrular 1 -1,5 kilo ağırlığındadırlar, gözleri de kördür. İki haftalık olmadan gözleri görmez. Kaplan iyi bir annedir. Yavrularına itinayla bakar ve et yiyebilecek hale gelene kadar onlara süt verir. Annenin yanında, kaplan yavrularına el atmaya kalkışmak için insanın ölümü göze alması lâzımdır. Babanın ailesine bakıp bakmadığı belli değildir.
Yavrular altı haftalık olunca, anneleriyle yiyecek aramaya çıkabilirler. Gerek avda, gerekse dinlenme zamanlarında pek oynaktırlar, bütün dünyanın kedileri gibi birbirlerine oyunlar oynar ve kuyruklarım kovalarlar.
Küçük kaplanlar altı aylık olunca, annelerinden öğrendikleri av tekniklerinden yararlanmaya başlarlar. Domuz yavrusu gibi küçük hayvanları öldürmekle işe başlarlar. Avlarına pusu kurup üzerine atlamakta ve onu, ensesini dişlemek suretiyle öldürmekte gitgide daha usta olacaklardır. Fakat kendi başlarının çaresine bakmaya alışana kadar bir yaşını bulurlar. Kaplanlar başka zamanlarda arkadaş canlısı olmamakla beraber, aile, yavrular iki yaşma gelinceye kadar dağılmayabilir.
Yaşları ilerledikçe kaplanlar yavaşlar ve eskisi kadar öldürenıez hale gelirler. Dişleri aşınır ve kuvvetleri eksilir. Bu yüzden daha azla yetinmek zorunda kalırlar. Fakat
genç kaplan son derece canlı olup öldürmekten âdeta zevk alır. Fırsatını bulursa, ihtiyacından çok fazla hayvanı öldürür. Fakat hayvanat bahçesindeki bir kaplanın kapalı yerde bir aşağı, bir yukarı gezinmek için günde 5 kilo ete ihtiyaç duyduğuna bakılırsa, ormandaki kaplanın et ihtiyacı da pek az olmasa gerektir.
F@sTaLaFisT@ çevrimdışı   Alıntı ile Cevapla
CevaplaCevapla


Konuyu Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 misafir)
 

Yayınlama Kuralları
Yeni konu açamazsınız
Cevap gönderemezsiniz
Eklenti ekleyemezsiniz
Mesajlarınızı düzenleyemezsiniz

Kodlama is Açık
Smilies are Açık
[IMG] code is Açık
HTML code is Kapalı


Forum saati GMT +3 olarak ayarlanmıştır. Şu an saat: 03:51 PM

Yazılım: vBulletin® - Sürüm: 3.8.11   Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.