Saran kendini yakmış!

[DHeMLy-CHaY]

Fenerbahçeli eski yöneticinin, kendisinden randevu isteyen Spartak Moskova Başkanı’nı geri çevirdiği için oyuna geldiği ileri sürüldü.
08.03.2007

Futbol şube eski sorumlusu Sadettin Saran’ı ihraç eden Disiplin Kurulu’nun gerekçesi, Rus oyuncu Beschastnykh’in transferinde,
-kulüp zarara uğratılmasa da- evraklarda usulsüzlük yapıldığıydı. İddiaya göre Spartak Moskova Başkanı’nın olduğu söylenen imza bir başkasınındı. Ve ortaya bir tanık çıktı geçtiğimiz günlerde. Adı Habib Cebeci. Mesleği Rusça rehberlik. Konuyla bağlantısı, o günlerde Spartak Moskova Başkanı’na Antalya’da tercümanlık yapması.

Randevu isteği
Söz Cebeci’nin: 2002/03 sezonunda Spartak Moskova, Antalya’ya gelmişti. Başkan Chervichenko’yu havaalanından ben aldım, ondan sonra sürekli yanında oldum. Bir gün otel lobisinde oturuyoruz. Başkan bana dönüp dedi ki, “Biliyor musun, Fenerbahçe’ye bir oyuncu verdik.” Ben, Rebrov sandım. Ertesi gün aynı yerde otururken, ileride Sadettin Saran’ı gördü. “Şu adam, Fenerbahçe’nin 2. Başkanı değil mi?” diye sordu. “Evet” yanıtını verince, “Fenerbahçe’den beğendiğim oyuncular var. Kendisiyle konuşmak istiyorum. Randevu ister misiniz?” dedi.

‘Mesaj alınmıştır’
Yanımızda bir Türk arkadaş vardı, gidip Sadettin Bey’e bu talebi iletti. Saran görüşmeyi kabul etmedi. Yanında Saffet Sancaklı da vardı. Rus başkan, bu hareketi pek hoş karşılamadı. Arkadaş geldiğinde, “Tamam, ben anladım” deyip telefona sarıldı. Telefonla konuştuğu kişiye, “Neredesin?” diye sordu. Sonra bana dönüp, “Arcadia Otel’i biliyor musun?” dedi. “Evet” yanıtını verince, karşısındakine, “Bekle orada, geliyorum” dedi. (Arcadia Otel’de Fenerbahçe kalıyordu) Hemen arabaya atladık. Otele girince Başkan, 512 ya da 517 numaralı odadaki kişiyi arayıp, aşağı getirmemi istedi. Aradığım oyuncuya, “Başkan sizi bekliyor” dedim. Bu kişinin Beschastnykh olduğunu orada öğrendim. Fenerbahçe’ye elinde bonservisiyle geldiği biliniyordu.

‘Ogün-Fatih gördü’
Beschastnykh aşağı geldiğinde Fatih Akyel ve Ogün lobide oturuyordu. Ogün, “Nereye götürüyorsun futbolcumuzu?” diye sordu. Ben de arkadaşının geldiğini, onunla görüştüreceğimi söyledim. Ogün, arkamızdan arabaya kadar baktı ama kimseyi göremedi. Çünkü arabanın camlarında siyah perdeler vardı. Rus oyuncu arabaya binince, ben dışarıda beklemeye başladım. Başkan, “İçeriye gel, kapıyı kapat. Arabayı da aşağıdaki ağaçlık yere çek” dedi. Beschastnykh oturunca Başkan hemen konuşmaya başladı: “Unutma ki, er veya geç geleceğin yer Moskova’dır. Bana hareket yaptılar. Ama oyun öyle değil, böyle olur.”

‘Oyun böyle olur’
Beschastnykh de, “Başkanım, zaten mutlu değilim, kurtarın beni buradan” dedi. Başkan, “Sen birşeye karışma. Basına açıklama yapıp, senin bizimle sözleşmenin sürdüğünü söyleyeceğim. Ona göre davran.”
Geri dönerken, Başkan Chervichenko, yine telefona sarıldı ve karşısındakine, “Hemen Beschastnykh’in eski kontratına bakıyorsunuz. Yeniliyorsunuz ve faksı, kaldığımız otele yolluyorsunuz” talimatı verdi. Faks gelince Başkan, “Alın bunu, Saran’a götürün” emri verdi. Faks ulaştıktan sonra bu kez Saran randevu talep etmeye başladı ama Chervichenko reddetti, “Sadettin Bey, alacak bir milyon doları, ayağıma gelecek” dedi.

Saran, Rusya’ya gitti
Spartak Moskova Başkanı, 2 gün sonra Rusya’ya uçtu. Ardından gazetelerde, ‘Beschastnykh’in transferine Rus mafyası bulaştı’ haberlerini görünce gülmeye başladım. Çünkü olayı biliyordum ve bu yazılanlar komiğime gidiyordu. Sonra başkan geri geldi ve Trabzonspor ile Efes Cup’ta maç yaptılar. Bir iki gün sonra gazetelerde bu kez Sadettin Saran’ın elinde çantayla uçağa binerken fotoğrafları yayınlandı. Sonra Saran, Moskova’ya gitti. Burada neler oldu bilmiyorum ama Spartak Moskovalı bir yöneticiden duyduğum, 1 milyon dolar istenmiş, 800 bin dolara anlaşılmış.

Oyuncu almış olabilir
Bu paranın bir bölümü Beschastnykh’e gitmiş olabilir. Bir karşılaşmamızda, ‘Nasıl para?’ dedim, gülümsedi, hiçbir şey söylemedi. Olayın ondan sonrasını bilmiyorum. Aradan yıllar geçip, Sadettin Saran’ın bu iş için ihraç edildiğini okuyunca rüyalarıma girdi. İşin tam ortasındaydım ve anlatmasam yapılan haksızlıktan rahatsız olacaktım. Kimseden birşey beklemiyor ve bu açıklamaları insanı açıdan yapıyorum. Ben, Galatasaraylı’yım. Onların başına da gelmiş olsaydı bu olay, yine açıklardım.”

Cüneyt Karakaya